SAĞLIK - 23 Nisan 2017 Pazar 11:45

Prof. Dr. Özdoğan: “Kanser bilinci okullarda ders olarak verilmeli”

A
A
A
Prof. Dr. Özdoğan: “Kanser bilinci okullarda ders olarak verilmeli”

Antalya’da toplumda kanser bilincini oluşturmaya gönül veren ve bu alanda yaptıkları sosyal ve bilimsel projeler ile farkındalık oluşturmayı amaçlayan Akdeniz Entegratif ve İnovatif Onkoloji Grubu (MİİOG), Prof.

Antalya’da toplumda kanser bilincini oluşturmaya gönül veren ve bu alanda yaptıkları sosyal ve bilimsel projeler ile farkındalık oluşturmayı amaçlayan Akdeniz Entegratif ve İnovatif Onkoloji Grubu (MİİOG), Prof. Dr. Mustafa Özdoğan başkanlığında yeni bir projenin startını veriyor. Grup, 26-29 Nisan tarihleri arasında Antalya Cam Piramit’te düzenlenecek 3. Antalya Bilim Festivali’nde hayata geçirilecek “Kanserle Barışık Gönüllü Elçiler” projesi ile çocuklara ve gençlere kanser biliminin inceliklerini öğretecek.


Memorial Antalya Onkoloji Merkezinde Prof. Dr. Mustafa Özdoğan başkanlığındaki MIIO Grup, onkoloji alanına ışık tutacak bilim adamları yetiştirmeyi amaçlıyor. 20 onkoloji bilimi gönüllüsünün yer aldığı MIIO ekibi, hazırladıkları görsel materyaller eşliğinde Antalyaspor oyuncuları ve yöneticilerinin de aktif katılımı ile çocuklara bir bilim şovu sunmaya hazırlanıyor. Prof. Dr. Özdoğan, bilim festivallerinden elde edilen deneyimler ile rüya proje olarak adlandırdıkları Ulusal Kanser Bilinçlendirme Projesi’ne başlangıç yapmak istediklerini belirtti. Projede Ulusal Kanser Haftası’nda kanserden korunmanın ve kanser bilincinin ilköğretim ve liselerde ilk ders olarak okutulması hedefleniyor.


Toplumdaki kanser algısındaki korku ve yanlışlar nedeniyle böyle bir proje başlatmayı önemli bulduklarını belirten Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, “Kanserden korunmak mı? Kanserden korkmamak mı? Kanser farkındalığı mı? Kanserle barışmak mı? Aslında hepsi aynı hedefe gidiyor ve birbirini takip ediyor. Toplumda kanser farkındalığı ve bilincini oluşturmadan kanserden korunmak mümkün olmayacaktır. Kanser farkındalığı sonrası kendini koruyabilen bir toplum ise kanserden korkmayacak ve böylece kanser ile barışık bir toplum oluşturmanın önü açılabilecektir. Kanserle mücadelede kanser bilincinin sadece erişkinlerde oluşturulmasının yeterliği olmadığı bir gerçektir. Çocuklarda kanserle ilgili farkındalık oluşturulması aileyi de etkileyebiliyor. Yani toplumda gerçekten bir kanser bilinci oluşmasının yolu çocuklara hastalığı öğretmek ve onların aracılığıyla aileleri bilgilendirmekten geçiyor” dedi.



Kanser bilimine gönül veren geleceğin onkoloji uzmanları


Kansere A’dan Z’ye her alanına hakim olmak ve bu alanda çeşitli araştırmalar yapabilmek için uyumlu bir ekip kurduklarını dile getiren Prof. Dr. Özdoğan, “Onkoloji ekibimizde yer alan doktorlar, psikiyatri uzmanları, beslenme ve diyet uzmanları, alternatif tıp uzmanları, sağlıkta bilişim teknolojileri yazan mühendisler, medikal çizim yapan illüstratörler, videoları hazırlayan ekipler, yurt dışında çalışan genetik mühendisleri, öğrencilerden kanser ve spor alanlarıyla ilgilenenlerimizle biz bir bütünüz. Öğrencilerimize de ekip çalışması ve dayanışmayı öğretiyoruz. Geçtiğimiz 4 yılda bu organize çalışabilen ekibi bir araya getirerek, gelecekteki kanser algısını ve kansere bakış açısını değiştirebileceğimize inanıyoruz” diye konuştu.


Prof. Dr. Özdoğan, “Tıp fakültesi öğrencilerinden oluşan Akdeniz Entegratif ve İnovatif Onkoloji adlı bir grubumuz var. Bu grup ile gelecekte onkoloji bilimine ışık tutacak başarılı bilim insanları yetiştirmeyi istiyoruz. Bu sosyal sorumluluk projemizde öğrencilerimiz bilimsel makaleler okuyor, kanser alanındaki değişimleri takip ediyor, araştırma yapmasını, yazmasını ve her şeyden önemlisi de kanser kültürünü öğreniyorlar. Böylece geleceğe yönelik akademik ve sosyal projelerin altyapısı hazırlanıyor" ifadelerini kullandı.



"Okullarda ilk ders kanser bilinci"


Toplumda kanser bilincinin oluşmasında çocukları bilgilendirme fikrinin hedeflerinin başlangıcı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, yıllar önce amaçları arasına koyduğu ve 1-7 Nisan Kanser Haftası’nda tüm okullarda dersin ilk saati öğrencilere kanserin anlatılması düşüncesini hayata geçirmeye yaklaştıklarını anlattı. Türkiye’de bu yıl 3’üncüsü yapılacak olan Bilim Festivali’nin ekibi için büyük bir fırsat olduğuna işaret eden Prof. Dr. Özdoğan, “Seçkin ve güzel ekibimizde geleceğe yönelik projeler yapıyoruz. Yıllar önce hayalini kurduğumuz, tüm okullarda kanser haftasının ilk günü ve ilk saatinde, öğrencilere kanserin anlatılması şansına artık daha yakınız. Biz bu hedefe 2 yıldır çocuklara kanseri nasıl anlatacağımızı düşünerek yaklaştık. Videolar çektik, posterler hazırladık ve sigaranın öyküsünü anlattık. Sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam ve obezite ile kanser ilişkisini anlaşılabilir kılan posterler ve videolar oluşturduk. Bunu yaparken ekip olarak tüm ayrıntılara uzun süre kafa yorduk. Bu sosyal proje bizi çok daha heyecanlandırıyor. Bilim festivali sonrası arzu eden okullara da hazırlıklarımızı sunmayı düşünüyoruz” diye konuştu.


Bilim Festivali’ne büyük bir titizlikle hazırlandıklarının altını çizen Prof. Dr. Özdoğan, “Geçen yıl Antalya Bilim Festivali’nde standımızın 20 binden fazla öğrenci tarafınca ziyareti bizi hem şaşırtmıştı hem de öğrencilerin ilgi ve merakından çok mutlu olmuştuk. Bu yıl geçen yılın motivasyonu ile çok iyi hazırlandık. Teknolojinin en yeni materyalleri ile üst düzey bir çalışma yaptık. Artırılmış gerçeklik uygulamaları (Hololens, VR gözlükler) ile hazırladığımız özel videolar, hologram ile tıp eğitiminden şaşırtıcı kesitler, posterler ve değişik görseller ile çocuklarımızı standımızda karşılıyor olacağız” dedi.



Microsoft’tan festivale özel bir ilk


Festival hazırlıkları hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Özdoğan şunları söyledi:


“Microsoft Hololens’in Artırılmış Gerçeklik Teknolojisi (Hologram görüntüler) ile öğrencilerimiz ülkemizde ilk kez buluşacak. Hologram görüntüler ile insan anatomisi, sigara ve obezitenin insan kalbinde yaptığı hasarlar ve kalp krizinin safhalarını göstereceğiz. VR gözlüklerden geleceğin sınıfında hazırladığımız eğitim videolarını sunacağız. Bu gösteri eşliğinde çocuklarımıza kanser nedir, neden kanser oluruz, spor ile kanserden nasıl korunuruz, sağlıklı beslenerek kanseri nasıl önleriz gibi son derece önemli konuları öğretmeyi hedefliyoruz. Hazırladığımız 2.5 metre X 11 metre boyutunda dev posterimiz ile sigaranın Amerika’dan Avrupa’ya göçünü, tüm dünya insanlarını nasıl zehirlediğini ve sinsi düşmanımız elektronik sigaraya nasıl bir sözde sevimli dönüştürülme sürecinde olduğunu çocuklarımıza anlatacağız. Sanatın sağlıkta önemi ve bilimsel dayanaklarını çocuklarımıza anlatarak sanatın önemini vurgulayacağız.”



Antalyasporlu futbolculardan sürpriz hediyeler


Festivalde çocuklar için sürpriz hediyeler de hazırladıklarını anlatan Prof. Dr. Özdoğan, “Festivalde, sağlıklı yaşam ve kanser konularında oluşturulan testlerde başarılı olan 200 çocuk ve gencimiz için hatırı sayılır ödüller hazırladık. Doğru bilgiyi güzel bir şekilde çocuklarımıza sunmanın bile onları teşvik etmek için yeterli olacağını düşünüyoruz. Bilim festivalinde Antalyasporlu futbolcular da yer alacak ve çocuklara spor ve sağlık ilişkisini anlatacak, sürpriz hediyeler verecek. Öğrencilerimiz için oluşturduğumuz öğrenim koridorundan sonra yaşlarına uygun mini testler yapacağız ve başarılı olan 200’ün üzerinde öğrencimiz ve ailesine şaşırtıcı hediyeler vereceğiz. Antalyaspor Yönetim Kurulu sosyal sorumluluk projemizi bütünüyle sahiplenerek stantlarımıza ETO dahil tüm sporcularını göndermekle kalmayıp, çocuklarımız için 3 bisiklet ödülünü 20 bisiklete çıkardı” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.