GENEL - 02 Mayıs 2017 Salı 15:34

Çocukları gibi sevdikleri boğalarını nallayarak festivale hazırlıyorlar

A
A
A
Çocukları gibi sevdikleri boğalarını nallayarak festivale hazırlıyorlar

Artvin merkez ve ilçelerinde her yıl geleneksel olarak düzenlenen boğa güreşleri, bölgede büyük bir sektör oluşturmuş halde.

Artvin merkez ve ilçelerinde her yıl geleneksel olarak düzenlenen boğa güreşleri, bölgede büyük bir sektör oluşturmuş halde. Baş, başaltı, büyük orta, küçük orta, ayak ve deste olmak üzere 6 kategoride gerçekleştirilen boğa güreşleri sadece Artvin halkının değil bölgeye gelen turistlerinde ilgi odağı. Artvin’in Kafkasör yaylasında gerçekleşen ve bölgenin en geniş kapsamlı Boğa güreşleri ise Artvin’in turizm kaynaklarından bir tanesi.


Durum bu olunca Artvinliler için yıllardır vazgeçilmez olan boğa güreşlerine hazırladıkları hayvanları da evlatları gibi değerli. Bu yıl 1 Temmuz’da başlayacak olan Kafkasör Festivaline hazırladıkları boğaları yumurta, kuru üzüm gibi özel yemlerle besleyen boğa sahipleri, aynı zamanda boğalar spor yaparken ayakları incinmesin diye de nallama işlemi yaptırıyor.


İlk kez nal çakılacak hayvanların ayakları temizlendikten sonra nal çakma işlemleri gerçekleştiriliyor. Daha önce nal çakılmış hayvanlarda ise eski nal sebebiyle uzayan veya çürüyen tırnak kesildikten sonra hayvanın ayağı güzelce temizleniyor. Temizleme işlemi ise suntıraç ismi verdikleri malzeme ile kazıtılarak gerçekleştiriliyor. Kazıtılan ayağa en uygun nal seçildikten sonra nallama işlemi başlıyor. Özel nal çivileri ile ayağa çakılan nallardan artan çiviler ise itina ile kesiliyor. Böylelikle arkadan çıkan çivi hayvana zarar vermemiş oluyor. Çakma işlemi bittikten sonra ise naldan arta kalan tırnaklar zımpara yardımı ile naldan dışarıya taşmayacak şekilde zımparalanıyor ve boğa spora ve güreşlere hazır hale geliyor.


Günde 5,6 km koşan boğarı rahat koşa bilmeleri için ayaklarına nal takılıyor. Fiyatlar 20-50 bin lira arasında değiştiği boğalara nal çakma işlemi için Artvin Boğa Güreşlerini Yaşatma ve Yaylalarını Koruma Derneği tarafından Aydın’dan özel olarak nalbant ustası getirtildi.


Hayvanların daha sağlıklı şekilde nallanması için makine yaptırdıklarını kaydeden için Artvin Boğa Güreşlerini Yaşatma ve Yaylarını Koruma Derneği Başkanı Erkan Keskin, “ Bu bölge kırsal bir bölge olduğu için hayvanların ayakları daha çok tahribat görüyor. Bu tahribatı engellemek için boğaların nallanması bizim için zorunlu hale geldi. Nallama işlemin profesyonelce yaptırmak için Aydın’dan nalbant çağırdık. Yılda iki kere Artvin’e geliyorlar” dedi.


Ayakların törpülenip nallanmasının hayvanların canını yakmadığı belirten Keskin “ Bu işlem ölü dokuların temizlenmesi aşamasıdır. Çaktığımız nallarda spor aşamasında hayvanı, taş, çivi, cam gibi maddelerden koruyor” diye konuştu.


Aydın’dan boğalara nal çakmak için Artvin’e gelen ve baba mesleği olan Nalbantlığı büyük bir keyifle devam ettirdiğini dile getiren Özcan Ersoy “Artvin’de talep olduğundan, boğalara nal çakmak için geliyoruz. Kişilere yardımcı olmaya çalışıyoruz. Atlarımız, boğalar, tosunlar nalsız olmaz. Bunlar gezdiği zaman ayak yıpranma aşamasına geçiyor, yıprandığı zamanda yürüyemez hale geliyor. O yüzden bizde nal çakıyoruz, kendine güveni yerine geliyor, gezmesi daha rahat oluyor. Tırnak uzunsa tırnağını kesiyoruz ona göre nalını çakıyoruz ayağına. Yarım saat falan sürüyor bu işlem. Eski nal olduğu zaman tırnak uzama yapıyor. O tırnak uzadığı zaman çürük tarafını alıyoruz, tekrar yeni nalı çakıyoruz” ifadelerini kullandı.



Çocuğun tırnağını ekserken ne kadar acırsa o kadar acır


Boğası nallanırken boğasını severek, konuşarak sakinleştirmeye çalışan Erhan Keskin’in tavırları ise boğa sahiplerinin hayvanlarına gösterdiği özeni gösteriyor. Keskin boğaların nallanırken acı çekmediğini dile getiren boğa sahibi “Çocuğun tırnağı kesilirken ne kadar acı çekiyorsa o kadar acıyordur. Yoksa bu kadar uslu durmaz” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Özgür Özel’e 9 yaşındaki adaşından sürpriz Manisa’nın Alaşehir ilçesinde vatandaşlarla bir araya gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e kalabalığın içinde ulaşan 9 yaşındaki adaşı Özgür Sarı hayatının en mutlu gününü yaşadı. Doğum öncesi kan uyuşmazlığı tespit edilen ve Özgür Özel’in girişimleriyle kan değişimi sağlanan minik bebeği 9 yıl sonra karşısında adaşı olarak gören Özel, çocukla yakından ilgilendi. Manisa’nın Alaşehir ilçesi Şahyar Mahallesi’nde oturan 9 yaşındaki adaşı Özgür Sarı, kalabalığa rağmen, Özgür Özel’e ulaşıp ’hoş geldin’ demeyi başardı. Özgür Özel’in milletvekili olduğu dönem olan 31 Aralık 2015 yılında doğan Özgür Sarı, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde dünyaya geldi. Kan uyuşmazlığı nedeniyle, doğar doğmaz kanının değişmesi gereken ve 31 Aralık Yılbaşı tatili nedeniyle doktorların tatilde olabileceğini düşünen anne Raziye ve baba Serkan Sarı’nın, Özgür Özel’e ulaşıp yardım istemesiyle sağlıklı bir şekilde dünyaya gelen ve Özgür adını verdikleri evlatları 9 yıl sonra kendisinin hayata bağlanmasına vesile olan adaşıyla buluşmanın mutluluğunu yaşadı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Alaşehir’e geleceğini duyan anne Raziye ve dede Osman Sarı, tüm kalabalığı delerek, Özgür Özel’e ulaşmayı başardı. Özgür Özel de adaşıyla yakından ilgilenerek sevdi. Anne Raziye Sarı, "Oğlum karnımdayken kan uyuşmazlığı tespit edildi. Çocuk doğar doğmaz kanının değişmesi gerekiyordu. Doğum 31 Aralı gününe denk geldi. 31 Aralık yılbaşı olduğu için doktor bulamayacağız diye korktuğumuz için eşim Serkan ve dedemiz Osman Sarı, Özgür Özel’e telefon ederek yardım istedi. Özgür Özel bize hemen hastaneye gitmemizi ve danışmanının yardımcı olacağını söylemiş. Bizde hemen yola çıktık. Doktorlar bizi kapıda karşıladı. Hemen hastaneye yatırdılar ve öğlen üzeri doğum oldu. Çocuğumun kanı değişti. Eğer kanı değişmeseydi, bu gün belki hayatta olmayacaktı. Biz telefonla konuştuktan sonra yolda giderken, çocuğumuzun adını ’eli bol, ikram’ anlamına gelen Kerem adını verecektik. Özgür Özel’in ilgisi ve yardımlarından dolayı, çocuğumun sağlıklı bir şekilde doğması üzerine adını Özgür koymaya karar verdik. Çocuğumuz sağlıklı doğdu, kanı değişti, hayata tutundu, bizde adını Özgür koyduk. Bu günde Özgür Özel’le buluşturduk." dedi. Özgür Sarı da adını aldığı CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e kavuştuğu ve konuştuğu için çok mutlu olduğunu söyledi.
Tekirdağ Teleferikte ailesiyle mahsur kalan makine teknisyeni: "Kazadan 10 dakika önce arayıp uyarmıştım" Antalya’da yaşanan teleferik kazasında ailesiyle birlikte mahsur kalan ve Çorlu ilçesinde yaşayan Makine Teknisyeni Cezmi Türkyılmaz, “Henüz olay yaşanmamıştı, ben arayıp uyardım ama maalesef 10 dakika sonra kaza meydana geldi. Çok üzücü bir olay fakat önüne geçilebilirdi” dedi. 12 Nisan tarihinde Antalya’nın Konyaaltı ilçesindeki Sarısu-Tünektepe teleferik hattında bulunan bir teleferik direği devrilip seyir halindeki bir kabine çarptı. Kabinin parçalanması sonucu Avukat Memiş Gümüş hayatını kaybederken, 17 kişi de yaralanmıştı. Kaza sonrası tamamen duran teleferik kabinlerinde mahsur kalan 174 kişi, yaklaşık 1 gün süren çalışmalardan sonra tahliye edildi. Çorlu ilçesinde yaşayan Cezmi Türkyılmaz, üniversitede okuyan kızını ziyaret için gittiği Antalya’da yolculuk için bindiği teleferikte, kabinlerde mahsur kalan 174 kişi arasında yer aldı. Türkyılmaz ve ailesiyle yaklaşık 7 saat sonra helikopter vasıtasıyla mahsur kaldığı kabinden kurtarıldı. Olayla ilgili konuşan Makine Teknisyeni Cezmi Türkyılmaz, “Gezi amaçlı teleferiğe bindik ve geziyi tamamladıktan sonra dönüş için teleferiğe bindik. Bu sırada direklerden bizim kabinin üzerine kıvılcım sıçradı. Bunu kızım fark etti ve bana da söyledi. Ben de bu konulara karşı bilgisi olan bir makine teknisyeniyim. Kafamı kaldırıp baktığımda direğin üzerinde makaralar kilitlenmiş dönmüyordu. Hemen kabinde yazan irtibat numarasını arayarak, görevlilere ulaştım ve kazaya sebebiyet verilmesin diye teleferiği durdurmalarını ifade ettim. Arayıp, ‘direğin üzerindeki makaralar dönmüyor. Bu yüzden çelik halat kıvılcım çıkarıyor, teleferiği hemen durdurun’ dedim. Telefonu kapattılar 5 dakika sürdü, herhangi bir durdurma olmadı. 5 dakika sonra tekrar aradım ve ‘sakın yolcu almayın, teleferiği hemen durdurun, kıvılcım ve duman çıkıyor’ dedim. 3-4 dakika sonra teleferik tekrar start alınca bir baktım arkaya etrafı toz bulutu kapladı. Telefon kayıtlarına bakılabilir muhtemelen ilk ben arayıp uyardım. Benim aradığımda stop edilip bırakılsaydı bu olay yaşanmazdı” diye konuştu.
Antalya Deniz kaplumbağaları ilk yuvayı yaptı Antalya’nın Manavgat ilçesi Sorgun-Side sahilinde ilk yetişkin deniz kaplumbağası yuvası tespit edildi. Manavgat’ta nesli tükenme tehlikesi altındaki deniz kaplumbağalarının yuvalama alanlarından Sorgun- Side sahilinde, yeni sezonun ilk kaplumbağa yuvası tespit edildi. Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan aldığı araştırma izinleriyle izleme faaliyetlerini yürüten DEKAFOK Kıyı Koruma Derneği tarafından belirlenen kaplumbağa yuvası, korumaya alındı. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve genelgelerle nesli koruma altına alınan deniz kaplumbağalarının yuvalama alanları, her yıl olduğu gibi bu yıl da çeşitli uyarı ve tedbirlerle korunacak. Bunların başında yuvalama alanlarından motorlu araçların geçmesi, sahilde ateş yakılması, yavruların deniz yönüne gitmesini engelleyebilecek yapay ışıklar, havai fişekler ve çöpler gibi faktörlerin yasaklanması geliyor. İlk yuva, geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildi DEKAFOK Kurucu Başkanı Seher Akyol, bu yıl beşinci koruma ve izleme sezonuna hazırlandıklarını belirterek, "2020 yılında bu işe başladığımızda bize ’Burada caretta mı olur?’ demişlerdi. İlk yıl burada carettaların olduğunu, ikinci yıl ise deniz analarının en büyük avcısı carettaların aslında buradaki en büyük çalışma alanı olan turizm için ne kadar önemli olduğunu gösterdik. Üçüncü yıldan itibaren ise çevreye duyarlı halkımızın muhteşem çabalarıyla daha da güçlendik. Bu yıl beşinci sezonumuza hazırlanırken çok daha müsterihiz çünkü vicdani duyguları son derece gelişmiş olan halkımız artık ne yapması ve yapmaması gerektiğini çok iyi biliyor. Geçmiş dönemlere bakarak duyarlılığıyla beni çok etkileyen off-road sürücülerimiz ekim ayının ortalarına kadar sahillerimizde araçla geçmemesi gerektiğini, kampçılarımız ateşin deniz kaplumbağalarına ne gibi zararlar verdiğini çok iyi biliyor. Bölgedeki otellerimiz bu konuda tam destekçimiz ve bu dönemde onlarla ve duyarlı personelleriyle muhteşem bir uyum yakalıyoruz" dedi. DEKAFOK tarafından yapılan açıklamada; ilk yuvanın geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildiği belirtilirken, yetişkin deniz kaplumbağalarının ağustos ortalarına kadar yuvalamaya devam etmesinin beklendiği, yavruların ise ilk yuvadan yaklaşık 50 gün sonra çıkmaya başlayacağı ve geçen yıl olduğu gibi ekim ayının ortalarına kadar çıkışlarını sürdüreceği kaydedildi.