EĞİTİM - 17 Nisan 2018 Salı 09:08

Öğretmenlerden performans değerlendirme sistemi değerlendirmesi

A
A
A
Öğretmenlerden performans değerlendirme sistemi değerlendirmesi

Türk Eğitim Sen Nazilli İlçe Temsilciliği ve Nazilli Eğitim İş Temsilciliği, Milli Eğitim Bakanlığı’nın hazırladığı ‘performans değerlendirme sistemi’ ile ilgili ortak basın açıklaması yaptı.

Türk Eğitim Sen Nazilli İlçe Temsilciliği ve Nazilli Eğitim İş Temsilciliği, Milli Eğitim Bakanlığı’nın hazırladığı ‘performans değerlendirme sistemi’ ile ilgili ortak basın açıklaması yaptı.


Nazilli Belediyesi önünde yapılan ve onlarca öğretmenin katıldığı basın açıklamasında öğretmenleri ve Milli Eğitim Bakanlığını öğretmenlik mesleği onuruna sahip çıkmaya davet ettiklerini ifade eden Türk Eğitim Sen Nazilli İlçe Temsilciliği ve Nazilli Eğitim İş Temsilciliği’ne üye öğretmenler Milli Eğitim Bakanlığı’nın hazırladığı ‘performans değerlendirme sistemi’ne karşı çıktı. Sendikaları adına ortak basın açıklamalarını okuyan Türk Eğitim Sen Nazilli İlçe Temsilcisi Olgun Ergün ve Nazilli Eğitim İş Temsilcisi Abdullah İçöz,


Yaptıkları açıklamalarda şu sözlere yer verdiler; “Eğitim sistemimiz kangren haline gelmiş birçok sorunu barındırmaktadır. Asıl görevi bu sorunlara çözüm bulmak olan Milli Eğitim Bakanlığı her uygulaması ile “eğitim sisteminin en önemli bileşeni” olan öğretmenlerimizi hedef tahtasına koymaktadır. Üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmekte yetersiz kalan MEB, eğitimdeki yanlış politikaların sonucunda ortaya çıkan başarısızlığı üzerinden atmaya ve sorumluluğu öğretmenlere yıkmaya çalışmaktadır. Öğretmenleri ALO 147, BİMER, CİMER gibi uygulamalarla veliyle ve öğrenciyle karşı karşıya getiren, sürekli baskı altında tutan MEB, son olarak ise 9 Haziran 2017 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren “Ulusal Öğretmen Strateji Belgesi ”hedefleri arasında eğitimde performans değerlendirme uygulamasına da yer vermiştir. 12 ilde pilot uygulaması tamamlanan öğretmen performans sistemi için yönetmelik taslağı yayınlanmış, yakın zamanda da yürürlüğe gireceği ifade edilmektedir” dedi.



“Yeni sorunlar doğacaktır”


Açıklamanın devamında, “Milli Eğitim Bakanlığı tarafından öğretmenlerin mesleki yeterliliklerini arttırmak için uygulanacağı iddia edilen performans değerlendirme sistemi eğitimin hiçbir sorununu çözemeyeceği gibi tam tersine yeni sorunların doğmasına sebep olacaktır. Öğretmenlerin performansı için yapılacak değerlendirmede ortaya çıkacak olan performans notu okul müdürü, zümre öğretmenleri, zümre dışı öğretmenler, veliler, öğrenciler ve öğretmenin öz değerlendirmesi sonucunda elde edilecektir. 4 yılda bir yapılacak sınav notu da o yıl değerlendirmeye eklenecektir.


Eğitimin niteliği hiçbir bilimsel karşılığı olmayan performans değerlendirmesi ile değil, öğretmene değer vererek, velinin, öğrencinin ve toplumun gözünde öğretmenin mesleki saygınlığını arttırarak sağlanabileceği açıkken, öğretmeni her an ’diken üstünde’ tutacak bu yöntem asla kabul edilemez. MEB’in performans değerlendirme uygulaması öğretmenlerin birbirine ve öğrencilerine karşı güvensizliğini arttıracak, sürekli performans baskısı ve tehdit altında çalışmasının önünü açacaktır! Performans değerlendirmesiyle öğretmenlerin yaptıkları işin niteliğinden çok ‘yüksek performans’ üzerinden bireysel değerlendirmeye tabi tutulması, okullarda herkesin birbirinin ‘rakibi’ olduğu düşüncesinin gelişmesine ve iş barışının tamamen bozulmasına neden olacaktır. Öğretmenlik rekabetle değil dayanışma ile yapılacak bir meslektir. Deneyimlerimizle biliyoruz ki mesleki dayanışma zümre ve okul başarısını artıran önemli bir etkendir. MEB’in uygulamaya çalıştığı performans değerlendirme yönteminin dünyanın hiçbir yerinde yakın bir örneği yoktur. ’Performans değerlendirmesi’ bahanesiyle öğretmenleri; öğrenciler ve velilerle karşı karşıya getirecek, öğrenci ve veliyi memnun edilecek müşteri; öğretmeni ‘satış görevlisi’ olarak gören bu uygulamayı kabul etmemiz mümkün değildir. Bilimsel ve objektif karşılığı olmayan performans değerlendirme sonuçlarının görevde yükselme yer değiştirme, sözleşmenin yenilenmesi, hizmet puanına katkı, ücretlerin belirlenmesi gibi alanlarda kullanılması birçok mağduriyetin doğmasına ve hak kayıplarına sebep olacaktır. Özel sektörün işten çıkarmalarda hukuki belge olarak kullanmaya devam ettiği performans sisteminin ileriye dönük olarak iş güvencemizi de tehdit edeceğini göz ardı edemeyiz” denildi.



“Öğretmenlerin iş güvencesini ortadan kalkacaktır”


Son olarak, “Bu sistemin amacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda değişiklik yaparak öğretmenlerin iş güvencesini ortadan kaldırmak olduğu görülmektedir. Öğretmenlik mesleğinin itibarına ve geleceğine sahip çıkmak için bu sisteme geçit vermeyeceğimizin altını çiziyoruz. Öğretmenlik mesleği; öğretmen yetiştirmedeki eksiklikler, atanma sorunları, çalışma koşulları, iş güvencesi açısından yaşanan kaygılar, yetersiz maaşlar nedeniyle giderek değersizleştirilmiştir. Öğretmenlik mesleğini daha da değersiz hale getirecek olan eğitimde performans değerlendirme uygulamasına karşı hiçbir ayrım gözetmeksizin bütün eğitim çalışanları ve sendikalar ortak mücadele yürütmelidir. Öğretmenlerin ve tüm eğitim çalışanlarının hakları için farklı sendikalarda mücadele yürüten bizler, mesleğimizin geleceğini tehdit eden “performans değerlendirme” sistemine karşı birlikte mücadele etme ve bu uygulamayı durdurma yönünde ortak bir kararlılık içindeyiz. Tüm öğretmenlerimizi sendika ayrımı yapmaksızın çalışmalara katkı sunmaya ve haklarımız için birlikte mücadele etmeye davet ediyoruz. Birleşerek, mesleğimize yapılamaya çalışılan bu saldırıyı durduracağımıza inanıyoruz” denildi.


Basın açıklamasının tamamlanmasının ardından grup olaysız bir şekilde dağıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin MEÜ, ’sıfır atık belgesi’ alan üniversiteler arasına adını yazdırdı Mersin Üniversitesi (MEÜ), yürütülen çalışmalar sonucunda Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi’ni aldı. MEÜ tarafından gerçekleştirdilen Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi başvurusu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünce incelenerek onaylandı. Sürdürülebilir kalkınma hedefleri çerçevesinde kaynakları korumak, atıkları kontrol altına almak, geri dönüştürülebilir atıkları ekonomiye kazandırarak tasarruf sağlamak, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak amacıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı nezdinde başlatılan ’Sıfır Atık’ projesi kapsamında yapılan başvuru sonucunda, MEÜ Çiftlikköy Yerleşkesi Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi’ni aldı. Adını, sıfır atık belgesi alan yükseköğretim kurumları arasına yazdıran MEÜ’nün çevreye verdiği değer de böylelikle tescillenmiş oldu. "Örnek bir üniversite olmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz" Yeşil Kampüs çerçevesinde kapsamlı çalışmalar yürüttüklerini belirten Rektör Prof. Dr. Erol Yaşar, "Sürdürülebilir Çevre Uygulama ve Araştırma Merkezi ve Sıfır Atık Komisyonu tarafından yürütülen çalışmalar neticesinde, Temel Seviye Sıfır Atık Belgesini almaya hak kazandık. Bu süreçte büyük emekleri bulunan Prof. Dr. Yağmur Uysal, Doç. Dr. Osman Orhan, Doç. Dr. Zeynep Görkem Doğaroğlu ve Entegre Çevre Bilgi Sistemi yetkilisi Tufan Yıldız’a özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. Sıfır Atık Belgesi ile çevreye duyarlı ve bu alanda farkındalık oluşturma konusunda örnek bir üniversite olmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi.
Hatay Toz taşınımına dikkat, uzmanı uyardı: "Ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabilir" Hatay’ın İskenderun ilçesinde özel kliniği bulunan Cilt Uzmanı Selin Alpar, toz taşınımının etkili olduğu bu günlerde mecburi olmadıkça dışarı çıkılmamasına dikkat çekerek, tozun ciltte kızarıklığa neden olabileceğini söyledi. Kuzey Afrika’dan gelen toz bulutu taşınımı depremin vurduğu Hatay’da etkili olmaya devam ediyor. Meteoroloji’den yapılan duyuruda, toz bulutu taşınımının 26 Nisan Cuma Günü gece 12’de sona ereceğini açıklandı. İskenderun körfezinde ve şehir merkezinde etkili olan toz bulutunun sağlık açısından olumsuz yanları görülüyor. Alerjik astımı ve kronik rahatsızlığı olanların bu havalarda dikkatli olmasını ifade eden Cilt Uzmanı Selin Alpar, mecburi olmadıkça dışarı çıkılmaması konusunda uyarıda bulundu. Kuzey Afrika’dan gelen toz taşınımın ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabileceğini belirten Alpar, “Ciltte kızarıklık, hassasiyet ve alerjiye neden olabilir. Alerjik astımı olanların da tetikleyeceği için kronik rahatsızlığı olanlar dışarıya mümkün olduğunca çıkmasınlar. Hiç kimsenin de çıkmamasını tavsiye ediyoruz. Bu toz bulutu; cildi kirletip gözenekleri tıkayabilir. Bu zamanda kişilerin cilt temizliğine daha çok dikkat etmesi gerekir. Ayrıca kişilerin cilt temizliğinde; akne eğilimli ciltler derma, kozmetik ve medikal cilt bakımı ürünleri olanlar, temizleyicileri olanlar, düzenli sabah akşam yıkamalarına özen gösterecekler, asidik olmayan peelinglerini haftada 3 gün bakımlarını yapsınlar. Asidik olan peelinglerini haftada 1 gün yapmalarını öneriyoruz. Aynı zamanda da medikal cilt bakımına gittikleri yerler varsa devamını getirmelerini ve bu süre zarfında daha sık yapmalarını tavsiye ederiz. Normalde cilt bakımları cilt kendini 28 günde 1 yeniler fakat bu zaman zarfında 20 günde 1 cilt bakımını yapabilirler” dedi.
Bursa (Özel) 120 yıldır alem yapan ailenin son ustası Bursa’da Türkiye’nin 4 alem ustasından biri olan Rıza Akbalış, 120 yıllık aile mesleğini büyük bir özveriyle devam ettiriyor. Dedesinden babasına, daha sonra da kendisine kalan atölyede 14 yaşından itibaren çalıştığını belirten Akbalış, kendisinden sonra mesleğini devam ettirecek aile üyesinin olmadığını söyledi. Bursa’da 60 yaşındaki Rıza Akbalış 3 kuşaktır devam eden 120 yıllık aile mesleğini, ilk günkü heyecanıyla devam ettiriyor. Abdal Mahallesi’nde bulunan atölyesinde babasından kalan aletlerle 14 yaşından bu yana zanaatına devam eden Akbalış, Türkiye’de birçok tarihi caminin alemini onarırken yurt dışına da sipariş üzerine ihracat yapıyor. Genellikle Balkan ülkelerinden çok fazla talep olduğunu dile getiren Akbalış, bu güne kadar Balkan ülkeleri başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesine alem yaptığını söylüyor. Türkiye’de sadece 4 tane alem ustası kaldığını belirten Akbalış, kendisinden sonra bu mesleği devam ettirecek kimsesi kalmadığını kaydetti. Alem yapmayı babasından öğrendi Okulu bitirmesinin ardından babasının yanında çırak olarak çalışmaya başlayan Rıza Akbalış, “Bu mesleği dedem, babam ve ben olmak üzere 3 kuşaktır yapıyoruz, 120 yıllık bir meslek. 14-15 yaşlarında okulu bitirdiğim gibi babam yanına aldı. Temel eğitimi babamın yanında aldım. Atölyede dedemin ve babamın aletleri var. Hem babam hem de ustam olduğu için ondan çok şey öğrendim. Sanatta ahlak çok önemli. Temel eğitimi aldıktan sonra her şey çok güzel olur. Ben bu çizgide devam ediyorum. Kaybolmaya yüz tutmuş bir meslek. Türkiye’de Samsun, Afyonkarahisar, Kahramanmaraş ve Bursa’da ben olmak üzere sadece 4 kişi yapıyor. İstanbul’da alem yapıyorlar ama onlar döküm alem. Bizim yaptığımız el sanatı çekiçle yapıyoruz. Ailemde benden sonra bu mesleği yapacak maalesef yok. Sağlığım elverdiği sürece bu mesleği devam ettireceğim” dedi. Deprem bölgesine alem gönderdi Hatay’da yıkılan tarihi camiler için de alem hazırladığını söyleyen Akbalış, “Türkiye’nin her tarafına özellikle Marmara bölgesine veriyoruz. Yurt dışında Avusturya, Romanya, Almanya, Macaristan, Balkan ülkelerine birkaç tane de Amerika’ya gönderdik. Yurt dışında bir hayırsever kilise iptal olunca yerine yapılan camiye alem istedi. Ben de para almadan hediye ederek yolladım. Zaman içerisinde bakırlar renk değiştiriyor, renklerini açıyoruz. Bazen yamuluyor, onları düzeltiyoruz. Eskisi gibi güzel şekilde teslim ediyoruz. 20-25 gün önce Hatay’da depremden dolayı yıkılan bir cami için hayırsever biri 5 tane alem aldı. Deprem bölgelerinde yıkılan ve hasar gören camiler yapılıyor onarılıyor. Tamamlanınca 5 tane daha alem göndereceğiz” ifadelerini kullandı.
Hatay Toz taşınıma dikkat, uzmanı uyardı: "Ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabilir" Hatay’ın İskenderun ilçesinde özel kliniği bulunan Cilt Uzmanı Selin Alpar, toz taşınımının etkili olduğu bu günlerde mecburi olmadıkça dışarı çıkılmamasına dikkat çekerek tozun ciltte kızarıklığa neden olabileceğini söyledi. Kuzey Afrika’dan gelen toz bulutu taşınımı depremin vurduğu Hatay’da etkili olmaya devam ediyor. Meteoroloji’den yapılan duyuruda, toz bulutu taşınımı 26 Nisan Cuma Günü gece 12’de sona ereceğini açıklandı. İskenderun körfezinde ve şehir merkezinde etkili olan toz bulutunun sağlık açısından olumsuz yanları görülüyor. Alerjik astımı ve kronik rahatsızlığı olanların bu havalarda dikkatli olmasını ifade eden Cilt Uzmanı Selin Alpar, mecburi olmadıkça dışarı çıkılmaması konusunda uyarıda bulundu. Kuzey Afrika’dan gelen toz aşınımın ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabileceğini belirterek Cilt Uzmanı Selin Alpar, “Ciltte kızarıklık hassasiyet ve alerjiye neden olabilir. Alerjik astımı olanların da tetikleyeceği için kronik rahatsızlığı olanlar dışarıya mümkün olduğunca çıkmasınlar. Hiç kimsenin de çıkmamasını tavsiye ediyoruz. Bu toz bulutu; cildi kirletip gözenekleri tıkayabilir. Bu zamanda kişilerin cilt temizliğine daha çok dikkat etmesi gerekir. Ayrıca kişilerin cilt temizliğinde; akne eğilimli ciltler derma, kozmetik ve medikal cilt bakımı ürünleri olanlar, temizleyicileri olanlar, düzenli sabah akşam yıkamalarına özen gösterecekler, asidik olmayan peelinglerini haftada 3 gün bakımlarını yapsınlar. Asidik olan peelinglerini haftada 1 gün yapmalarını öneriyoruz. Aynı zamanda da medikal cilt bakımına gittikleri yerler varsa devamını getirmelerini ve bu süre zarfında daha sık yapmalarını tavsiye ederiz. Normalde cilt bakımları cilt kendini 28 günde 1 yeniler fakat bu zaman zarfında 20 günde 1 cilt bakımını yapabilirler” dedi. (OA-VK-