GENEL - 24 Temmuz 2017 Pazartesi 09:45

(Özel Haber) Meclis stresini köyde atıyor

A
A
A
(Özel Haber) Meclis stresini köyde atıyor

AK Parti Aydın Milletvekili Abdurrahman Öz, Meclis çalışmalarından artakalan zamanda, Afyonkarahisar-Denizli sınırındaki çiftliğinde dostlarıyla birlikte stres atıyor.

AK Parti Aydın Milletvekili Abdurrahman Öz, Meclis çalışmalarından artakalan zamanda, Afyonkarahisar-Denizli sınırındaki çiftliğinde dostlarıyla birlikte stres atıyor. Amcasının oğlu ile ortak kurdukları çiftlikte et üretimi için koyun yetiştiren Milletvekili Öz, avukatlığın yanında çobanlıkta ve yemek yapmada oldukça maharetli olduğunu gösterdi.


İhlas Haber Ajansı (İHA) Muhabiri Ali Soydemir’i çiftliğinde misafir eden Anayasa Komisyonu Sözcüsü ve AK Parti Aydın Milletvekili Abdurrahman Öz, Meclis ve seçim bölgesindeki yoğun tempoda kaybettiği enerjiyi koyun yetiştirdiği çiftliğinde yeniden kazandığını anlattı. Öz, “Meclis çalışmalarının stres ve yorgunluğunu çiftlikte atıyorum” dedi.



"Peygamberlik mesleği" dediği çobanlığı çok seviyor


1971 yılı Aydın-Kuyucak doğumlu, evli ve üç çocuk babası olan Abdurrahman Öz, 2010 yılında Denizli Çardak yakınlarında Afyonkarahisar-Denizli Karayoluna 5 kilometre mesafedeki Sarıkavak köyünde amcasının oğlu Nezif Öz ile birlikte kurdukları çiftlikte koyun yetiştiriyor. Etinden yararlanmak amacıyla ürettikleri kıvırcık cinsi koyunların yanı sıra çiftlikte güvercinden tavuklara kadar çeşitli türlerde hayvanlar da bulunuyor. Hayvanları ve çiftlik yaşamını çok sevdiğini ifade eden Milletvekili Öz, “Meclis ve bölgemdeki çalışmalardan fırsat buldukça çiftliğimde vakit geçirerek yorgunluğumu atıyorum. Genellikle de başta milletvekili dostlarım olmak üzere çok sayıda ziyaretçimi de çiftlikte ağırlayarak hoşça vakit geçiriyoruz. Peygamberlik mesleği olan çobanlık yapmak ise en büyük zevkim. Sık sık koyunların başında araziye çıkarak hem onları otlatıyor hem de doğada yürüyerek stres atıyorum” diye konuştu.



Kıvırcık cinsi koyun yetiştiriyor


En pratik ve en az maliyetle koyun yetiştirmeye çalıştıklarını ifade eden Milletvekili Öz, “Amcaoğlum Nezif Öz ile birlikte 2010 yılında kurduğumuz çiftliğimizde kıvırcık cinsi etinden yararlanılan koyun yetiştiriciliğine başladık. En pratik ve en az maliyetle üretim yapmaya gayret ediyoruz. Aydın-Bozdoğan’dan getirdiğimiz kıvırcık cins damızlık koç ve dişilerden elde ettiğimiz koyunların üretimi yapıyoruz. Kilosu uygun hale gelen erkek koyunları et için kasaplara satıyor, dişileri de yeniden çoğaltmak üzere kullanıyoruz. Her geçen gün edindiğimiz tecrübeler sayesinde oldukça başarılı olduğumuza inanıyorum” diye konuştu.



Yoğun tempo sonrası dinlenme molası


Milletvekili olmadan önce de bir Kuyucaklı olarak Aydın’a her hafta sonu geldiğini ifade eden Öz, "Şu anda ancak 2-3 ayda bir çiftliğime gelebiliyorum. Burası dinlenmek için güzel bir yer, hem bir işletme hem de memlekete bir katma değer. Siyasetin yoğun gündeminin içerisinde arada bir dinlenme şansı yakalıyoruz. Geçtiğimiz bir haftadır Anayasa Komisyonu’nda hem iç tüzükle ilgili hem de karma komisyonda milletvekilleri ile ilgili kararlar aldık. Bir haftadır sabah 10.00-11.00’de başlayan ve gece 01.00-03.00 saatlerine kadar ulaşan yoğun bir tempo ile çalıştık. Konya Milletvekilimiz Abdullah Ağralı ve İsveç’ten Avrupalı Türk Demokratlar Birliği Başkanı Özer Eken misafirimiz oldu. Onları çiftliğimizde ağırladık. Dinlenmek için iyi bir vesile oldu. Güne uygun olarak misafirperverliğimizi de göstermiş olduk. Gezdik, dinlendik ve kendi yetiştirdiğimiz hayvanların etinden, sütünden de faydalanmış olduk" diyerek çiftliğin kendisi için iyi bir dinlenme yeri olduğunu söyledi.



"Vekillik daha zor"


‘Vekillik mi yoksa çiftlik yönetmek mi zor’ sorusuna vekilliğin zor olduğu cevabını veren Öz, “İşletmede temiz havadasınız. Doğayla baş başasınız. Ama Mecliste ve seçim bölgenizde çok yoğun bir tempo yaşıyorsunuz. Doğal olarak stres ve yoğun tempo sizi çok yoruyor. Yoğun ve ağır tempoya hiçbir bünye dayanmaz. Biz de dostlarımızla birlikte zaman zaman buraya kaçarak yorgunluğumuzu atma şansı yakalıyoruz” ifadelerini kullandı.



"Şap hastalığının çözümü; sirke"


Koyun yetiştiriciliğinin çok zevkli olduğunu ve özellikle yeni doğan kuzuları çok sevdiğini söyleyen Milletvekili Öz, geçen yıl koyunlarının şap hastalığına yakalandığını ancak pratik ve yaşanmış tecrübelerle koyunların içme sularına karıştırdıkları sirke sayesinde bu hastalığı yendiklerini belirterek üreticilere tavsiyelerde bulundu. Öz, “Hemen hemen her üreticinin başına dert olan şap hastalığının çözümünü içme sularına sirke koymakla bulduk. Yani şap hastalığının bir numaralı ilacı sirke. Her gün sularına 2-3 bardak sirke koyuyoruz. Bu yöntem sayesinde hayvanların bağışıklık sistemleri de güçleniyor ve şap hastalığına yakalanmaları önlenmiş oluyor. Zaten İlçe Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün kontrolünde aşılarını da ihmal etmiyoruz” dedi.



İşsiz gençlere tavsiye


Milletvekili Öz, partisinin ve hükümetinin tarıma verdiği çok sayıda destek olduğunu ve önemsediğini ifade ederek, “Bilhassa işsizlik sorunu yaşayan gençlerimizin memleketlerindeki, köylerindeki arazileri mutlaka değerlendirmelerini istiyorum. Benim amcaoğlum ile birlikte yaptığım gibi bu tür işletmeler açmalarını istiyorum. Gençlerimiz memleketlerindeki arazilerine ve hayvancılığa sahip çıkmış olsalar bu işsizliği yaşamazlar. Şehirdekilere oranla da daha yüksek gelire sahip olurlar. Artık Türkiye’deki tüm köylerde bütün imkanlar var. Gençlerimiz hükümetimizin verdiği desteklerle birlikte tarımımıza sahip çıksınlar. Üreten Türkiye için çok çalışmamız gerekiyor ve çalışacağız. Milletvekili olmam, mesleğimin avukatlık olması benim köyde koyun işletmesi çalıştırmama ve buraya gelerek koyunlarla ilgilenmeme engel değil. Ayrıca ailem, çocuklarım ve dostlarımla buraya gelerek vakit geçirmekten büyük keyif alıyorum” şeklinde konuştu.



"Meclisin etkin ve verimli çalışabilmesi için iç tüzük yeniden düzenleniyor"


Geçtiğimiz hafta AK Parti Aydın Milletvekili ve Komisyon Sözcüsü olarak TBMM Anayasa Komisyonu’nun şahsının başkanlığında toplandığını ifade eden Abdurrahman Öz, “TBMM İçtüzüğünün değişmesi amacıyla 5 gün süren yoğun bir mesai harcadık. Pazartesi günü itibariyle Meclis genel kuruluna sevk ettiğimiz iç tüzük değişikliği görüşülmeye başlanacak. Amacımız, Meclisin daha etkin ve verimli çalışmasını sağlamaktır. Daha önce de milletvekili olarak Meclis’te yaptığım ilk konuşmada muhalefetin Meclisin iktidar partisinin çalışmalarını engellemeye yönelik iç tüzüğün kendisine verdiği yetkileri kötüye kullanmasından dolayı serzenişte bulunarak bu iç tüzüğün değişmesi gerektiği yönünde kanaatim olduğunu belirtmiştim. Bu çerçevede Milliyetçi Hareket Partisi ve partimizden milletvekili arkadaşlarımızın sunmuş olduğu iç tüzük değişikliğini görüştük ve önümüzdeki haftada inşallah bu iç tüzük değişikliği geçer diye düşünüyorum. Çünkü muhalefet yüzünden meclis sabah saat 10.00 sıralarında görüşmelere başlamış olması gerekirken gece 21.00 sıralarında ancak başlayabiliyor. Bu da görüşmelerin gece yarılarına hatta sabaha kadar devam etmesine neden oluyor. Bu durum da milletvekillerinin performansını olumsuz şekilde etkiliyor. Meclisin etkin ve verimli çalışabilmesi için çalışma saatlerinin düzenli olması gerekiyor. Amacımız, Meclisin daha etkin ve verimli çalışmasını, muhalefetin de yasa çalışmalarına daha çok iştirak etmesini sağlamak” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Adalet Bakanı Tunç, çocuklarla birlikte tezahürat yaptı Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bartın’da AK Partili belediye başkanlarını ziyaretti. Bakan Tunç, kendisini karşılayan sporcu çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaptı. Bakan Tunç’a futbolcu olmak istediklerini söyleyen çocuklardan bazıları Kerem Aktürkoğlu, bazısı da irfan Can gibi futbolcu olmak istediklerini söyledi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ulus ilçesini ziyaretinin ardından önce Abdipaşa beldesine ardından Kumluca beldesine geçti. Tunç, Abdipaşa Belediye Başkanı Belediye Başkanı Yaşar Dönmez ve Kumluca Belediye Başkanı Mustafa Bozkurt’u makamında ziyaret etti. Belediye başkanları ve belediye meclis üyelerini tebrik eden Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlarla da tek tek tokalaşarak, destekleri nedeniyle teşekkür etti. Daha sonra ise Kozcağız beldesine geçen Yılmaz Tunç, burada meşalelerle karşılandı. Tunç, kendisini karşılamaya gelen Kozcağız Belediyespor Futbol Okulu oyuncuları ile de bir süre sohbet etti. Çocuklarla sohbet eden Tunç, sporculara taleplerini sordu. Bakan Tunç’un, "Neye ihtiyacınız var" sorusuna ise bir çocuk ise "Her şeye" cevabını verdi. Bu cevap Bakan Tunç’u, beraberindekileri güldürdü. Bakan Tunç, çocuklara yapmak istedikleri meslekleri de sordu. Bakan’ın, "Futbolcu olmak isteyen var mı" sorusuna ise tüm çocuklar el kaldırdı. Bir çocuk, "Kerem Aktürkoğlu gibi olacağım", başka bir çocuk da ’’Ben de İrfan Can" dedi. Zonguldakspor’un lisanslı futbolcusu olan bir çocuğu örnek gösteren Bakan Tunç, "Olmaz, öncelikle okulunuzu bitirmelisiniz. Okulu bitirip meslek sahibi olmak lazım, ayrıca sporcu da olursunuz" şeklinde konuştu. Tunç, çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaparak, onlara hem derslerini çalışmaları hem de spor yapmaları konusunda tavsiyelerde bulundu. Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlara yönelik yaptığı konuşmada destekler için teşekkür ederek, Kozcağız Beldesi’ne ilçe belediyelerinden daha fazla hizmet gelmesi için çalışacaklarını ifade etti. Bakan Tunç, seçilen tüm belediye başkanları, meclis üyeleri ve muhtarlara görevinde başarılar dileyerek, "Zorlu bir seçim süreci, büyük bir rekabet içerisinde Kozcağız’da bu Ak Partili belediyecilik anlayışı devam etsin dediniz. Buradaki ışık hiç sönmesin dediniz. Biz de sizin o güven layık olabilmek için gece gündüz çalışacağız inşallah" diye konuştu
Ankara TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" dedi. Türkiye Kreatif Ekonomi Zirvesi, Ankara’da gerçekleştirildi. TOBB İkiz Kuleler’de düzenlenen zirveye Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu, Ticaret Bakanı Yardımcısı Ö. Volkan Ağar, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, TOBB Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Başkanı Ali Ata Kavame ve Meclis Başkan Yardımcısı Berat Kuzu katıldı. Zirvede konuşan Hisarcıklıoğlu, Türkiye’deki dizi sektörü potansiyelinin ekonomiye katkısı için harekete geçilmesi gerektiğini kaydetti. Konuşmasında, "Kreatif endüstriler sadece dizi ve film sektöründen ibaret değil. Diğer 15 alt sektörü de aynı önemle dikkate almalı ve desteklemeliyiz" diyen Hisarcıklıoğlu, küratörler, sanatçılar ve içerik üreticiler gibi alanlarda da Türkiye’nin önemli bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşmenin iş yapma şekillerini tamamen değiştirdiğini aktaran Hisarcıklıoğlu, yenilikçi endüstrilerin bu dönüşümün merkezinde yer aldığını söyledi. Yenilikçi endüstrilerin ihracatının 30 milyar dolar seviyesine taşınması gerektiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, hedefin oyun ve yazılım sektörüyle birlikte kreatif endüstrilerin ihracatını 30 milyar dolar seviyesine taşımak olmasını gerektiğini vurguladı. "Eğitim ve destek programları ön planda" Yenilikçi endüstrilerin gelişmesi için eğitim ve destek programlarının ön plana çıkarılması gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi: "Bu potansiyeli daha da yukarı taşımak için eğitim ve destek programlarını ön plana çıkarmalıyız. Özellikle dijital iletişim kanallarıyla, dünya geneline yayılan içerik ekonomisinin lideri olmak için, eğitim ve destek programlarına odaklanmalıyız." "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Devletin öncülük ettiği ve desteklediği dizi ve sinema sektörlerindeki projelerin başarılı olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, Yeni Zelanda’dan Brezilya’ya kadar 150 ülkede, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" diye konuştu. Dizi ve filmlerin, dünyanın en büyük platformlarında rahatlıkla kendine yer bulduğunu söyleyen Hisarcıklıoğlu, "Hızla gelişen teknoloji ve yapay zeka, kreatif endüstrilerin değer zincirini önemli ölçüde farklılaştırdı. Diğer bir ifadeyle, yeni ürün ve iş modeli geliştirme, yeni dağıtım kanalı, pazar fırsatları keşfetme ve daha düşük maliyetle üretim için kullanılan dijital teknolojiler, kreatif endüstriler sektörümüze çok önemli fırsatlar sunmaya başladı. Dünyanın her yerinde Türk küratörler, sanatçılar, içerik üreticiler görüyoruz. Kreatif endüstrilerin alt sektörlerin tamamına devlet desteklerini yönlendirerek, sektörün ürettiği katma değeri artırmalıyız. Zira bu sektörler, soyut varlıklardan elde edilen katkıyla ekonomimizi çeşitlendiriyor" dedi. Küresel ekonomide çevreyi kirletmeyen ve katma değerli ürünler üretmeyi sağlayan, fikri mülkiyet, telif, patent gibi unsurların öneminin her geçen gün arttığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Bakın dünya genelinde sektörün toplam büyüklüğü 2 trilyon doları geçiyor. Türkiye kreatif endüstriler sektörü ise büyüklük olarak gelişmekte olan ülkeler arasında 8. Sırada yer alıyor. Yani bizim dünya pazarından aldığımız pay, okyanusta bir damla. Bir diğer önemli husus da şu. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşme, iş yapma şekillerimizi tamamen değiştirdi. Ne yapıyorsak yapalım, işimizi mutlaka dijitale taşımak zorundayız. Bütün şirketler artık dijitalde var olmak zorunda" ifadelerini kullandı. Bu zirvenin her girişim gibi bir hayalle başladığını söyleyen TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi Başkanı Ali Ata Kavame, "Biz inandığımız bir hikaye anlatmaya karar verdik. Hikaye anlatıcılığı ne kadar güzel şey. ’Hikaye anlatma bana’ diye başlayan cümleler duyarsınız hayatınızda. Bu kürsü bugün hikayeni anlat diyenlerin. Bu salon bu hayatta bir hikayesi olanların. En ön sıradan son koltukta oturana kadar sorsak neler anlatır. Bizim hikayemiz bu ülkenin geleceği ile ilgili. Bu kadar kreatif zekanın buraya toplanmasının sebebi bu. Türkiye’nin iş dünyasının kalbinde bize burayı açmalarının sebebi bu, devletin en önemli kurumlarının zamanlarını ayırıp bize kıymet vermelerinin sebebi bu. Tek bir hikayeyi beraber örmek için birlikteyiz" dedi.