POLİTİKA - 13 Aralık 2017 Çarşamba 12:09

Soylu: “FBI, haine 50 bin dolar rüşvet verdiyse, farklı bir süreç başlar”

A
A
A
Soylu: “FBI, haine 50 bin dolar rüşvet verdiyse, farklı bir süreç başlar”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Buradan kaçan ve bu ülkenin bayrağı ile şerefine ihanet eden eski bir polis memuruna 50 bin dolar rüşvet FBI tarafından verildiyse, orada çok farklı bir süreç başlayacaktır” dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Buradan kaçan ve bu ülkenin bayrağı ile şerefine ihanet eden eski bir polis memuruna 50 bin dolar rüşvet FBI tarafından verildiyse, orada çok farklı bir süreç başlayacaktır” dedi.


İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Aydın Polis Mesleki Eğitim Merkezi (POMEM) 20. Dönem mezuniyet törenine katıldı.


Dönem birincisi Mehmet Can Metin’in mezunlar adına konuşması ve yaş kütüğüne plaket çakmasıyla başlayan törende konuşan Polis Akademisi Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Çolak, “Bugün Aydın’dan 415 olmak üzere ülke genelindeki 15 POMEM’den 6 bin 520 polis memurunu mezun veriyoruz. Bugün ve yarın mezun vereceğimiz 3 bin Özel Harekat polisiyle birlikte 46 bin 900 mezun sayısına ulaşacağız. Hedefimiz 2018 yılı sonuna kadar 85 bin mezun sayısına ulaşmak. Amacımız terör örgütleriyle en iyi mücadeleyi verebilmektir. Türkiye olarak Avrupa’nın en iyi polis eğitim sistemlerinden birisine sahibiz” dedi.


Türk Polis Teşkilatının köklü bir geçmişe sahip olduğuna işaret eden Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok da, “Ülke olarak bir yandan birçok terör örgütünün saldırılarıyla uğraşırken, bir taraftan da devletin kılcallarına kadar sızmış FETÖ terör örgütü ile mücadele ediyoruz. Türk polisi, 15 Temmuz gecesi demokrasiden yana olarak hain darbe girişimine karşı barılı bir mücadele vermiştir” diye konuştu.



“Avuçlarını yalayacaklar”


Mezun olan polis memurlarını selamlayarak kürsüye gelen Bakan Soylu ise, Özel Harekat ile birlikte bu hafta 10 bin yeni polisin yeni görev yerlerine sevk edileceğini söyledi. Cumhurbaşkanlığı forsunda yer alan 16 yıldızın kurulan 16 Türk devletini temsil ettiğine işaret eden Soylu, “Bu millet hiçbir zaman bir başka bayrağın altına girmemiş, hep kendi devletini kurmuştur. Bugüne kadar olduğu gibi, 15 Temmuz’da da bu milletin her ferdi bu şekilde davranmıştır. O gece şehit düşen 250 kişi ve yaralanan 2 binden fazla kişi, şu an kar kış demeden teröristlerin peşinde koşan bizim evlatlarımızın tamamı böyle davranmıştır. Bunu yapanlar bize diz çöktürmek istiyor. Bizi bizle korkutmaya, bizi kendi değerlerimizle korkutmaya çalışıyorlar. 15 Temmuz hadisesi de kendi içimizde tasarlanmış, birbirimizden korkar hale gelmemiz için planlanmış bir hadisedir. Amerika gizli servislerin yapmaya çalıştıkları bugün ortaya çıkmaktadır. Buradan kaçan ve bu ülkenin bayrağı ile şerefine ihanet eden eski bir polis memuruna 50 bin dolar rüşvet FBI tarafından verildiyse, orada çok farklı bir süreç başlayacaktır. Bu çabalar Türkiye’nin ayakta durmasını engelleyemeyecektir. Annelerimizin babalarımızın dualarıyla avuçlarını yalayacaklar, avuçlarını yalayacaklardır” şeklinde konuştu.



“Onlar, Türkiye’yi tanımıyor ve anlamıyorlar”


Türkiye’nin güney sınırında bir oyun tezgahlandığını öne süren Soylu, sözlerine şu şekilde devam etti:


“Bugün sınırımızın güneyinde oynanmak istene oyunu görüyorsunuz. Bu bölgeye barışın gelmesini engellemeye çalışıyorlar. Bir yandan FETÖ’yü, diğer yandan PKK ve PYD’yi besliyorlar. Diğer yandan PKK ile DEAŞ’ı el sıkıştırtıyorlar. Türkiye kendi ayakları üzerine durabilen bir ülkedir. Bir yandan terörle mücadele etmek, diğer yandan ise ekonomimizi büyütmek zorundayız. Ülkemizi 2019’deki yeni başlangıca güvenlik sorundan kurtulmuş bir şekilde hazırlamalıyız. Zayıf bir ülke olsaydın, 15 Temmuz’dan sonra ayağa kalkamazdık. Onlar, Türkiye’yi tanımıyor ve anlamıyorlar. Bu ülkede bu memleketin evladı Adnan Menderes’i idam ettiler; zannettiler ki biz korkar ve vazgeçeriz. Türk milleti birlik ve beraberliği ile baskı ve korkulara asla geçit vermedi. Onlar yanılıyorlar, yanılıyorlar. Bizi 15 Temmuz ile birlikte zayıflatmaya çalıştılar. Biz biliyoruz ki, hem millet hem de Cenabı Allah bizimle birliktedir."


Konuşmasının son bölümünde mezun olan polislere seslenen Bakan Soylu, şöyle konuştu:


“Emniyetimiz, jandarmamız, Sahil Güvenliğimiz ve TSK hiç olmadığı kadar uyum içerisinde terör örgütleriyle birlikte mücadele etmektedir. Milletimize musallat olan her türlü belayı defetmek bizim boynumuzun borcudur. Güvenlik sorunlarımızı çözmek noktasında teknolojinin en üst seviyesini kullanabilecek imkan ve mali güce sahip durumdadır. Anlattığımız bu tüm işlerin temeli millet ve devlettir. Değerli gençler, işte bunlar da size emanettir. Biz bu vatanın hiçbir santimetresini para verip satın almadık, can verip aldık. Eğer sizden bunu isterlerse ucuza vermeyin. 15 Temmuz gecesi verilen şehitler gibi şahadetinizle verin. Bizim sizlere olan inancımız tamdır.”


Bakan Soylu’nun dereceye giren ilk 3 mezuna ödül ve diplomalarının ardından tören 415 yeni polis memurunun yemin etmesiyle sona erdi. Soylu, yapılan yeminin ardından kep atarak mezuniyetlerini kutlayan bazı mezunlarla tek tek sohbet etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Uzmanlardan ’kene’ uyarısı Malatya’nın Yeşilyurt ilçesinde görev yapan Aile Hekimi Dr. Fuat Zengin, havaların ısınması ile birlikte kenelerden bulaşan KKKA virüsü tehdidine dikkat çekerek, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi vakalarına karşı vatandaşları uyardı. Halk arasında bilinen adıyla kene ısırması olan Kırım Kongo Kanamalı Ateş (KKKA) hastalığı, Türkiye’de özellikle kırsal kesimlerde kentlere oranla daha fazla görülüyor. Vakalarda yanlış müdahale sebebiyle KKKA ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal ve ağır vakalarda kanama gibi izler ile kendisini gösterebiliyor. “Doğru bir yöntemle bulunduğu yerden alınmalı” Kene ısırığına maruz kalan birine panik yapmadan doğru müdahalede bulunulmasının önemine dikkat çeken Aile Hekimi Dr. Fuat Zengin, "Halk sağlığını ilgilendiren önemli konulardan bir tanesi de kenedir. Kene bir parazittir. Bu parazit daha çok Nisan ve Eylül aylarında toprak ve hayvancılıkla uğraşanlarda daha çok görebildiğimiz bir parazit türüdür. Kene, daha çok hayvanlarda emdiği virüsü insana taşıyor, taşınan virüs belirli bir zamanda sonra bir takım ciddi rahatsızlıklara neden olabiliyor. Kene bir insanı ısırdıktan sonra 12 ila 24 saat gibi bir süre geçmiş olması gerekiyor ki virüs bulaşmış olsun. Isırığa maruz kalan bir kişi öncelikle endişelenmeli ve kene doğru bir yöntemle bulunduğu yerden alınmalı. Sigara ile yakmak, üzerine alkol dökmek, keneyi yakmak bunlar kesinlikle yanlış olan yöntemlerdir. Kırsal bölgede yaşayan ve kenenin ısırdığı bir kişi ne yapacağını bilmiyorsa ya pense ya da bir ipi daire şeklinde keneye geçirerek yavaşça keneyi endişelenmeden çıkaracağız. Kene çıkarma esnasında endişelendirilir ve de sıkıştırılırsa patlama durumunda sıçrayan virüs ciddi sorunlara neden olabilir” dedi. "Elbise tercihine dikkat edilmeli” Tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşların elbise tercihlerine dikkat etmesi gerektiğini belirten Zengin, "Tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın vücutlarında açık yer olmamalı. Çalışırken, çorap ve çizme giymelerinin yanı sıra eldiven kullanımı önemlidir. Kene, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığına sebep olabiliyor, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi riskinden dolayı kene ısırması önem arz etmektedir. Isırma sonrası hızlıca çıkarılmalı ve kontrollerin yapılması önerilmektedir" diye konuştu.
Hatay Köpek saldırısından kaçarken ayağını kıran çocuk, yaşadıklarını anlatı Hatay’ın Samandağ ilçesinde köpek saldırısına uğrayan 14 yaşındaki kız çocuğunun, saldırıdan kaçarken ayağı kırıldı. Olay anı güvenlik kamerasına yansırken, çocuk yaşadığı korku dolu anları anlattı. Olay, Samandağ ilçesi Değirmenbaşı Mahallesi’nde meydana geldi. 23 Nisan akşamı kuzenleriyle dışarıya çıkan 14 yaşındaki Zeynep Açar, yolun karşısında duran köpeğin saldırısına uğradı. Köpeğin üzerlerine doğru koştuğunu gören Açar, köpekten kaçarken yere düştü ve ayağını kırdı. Köpeğin kızlara saldırma ve Açar’ın kaçarken ayağını kırılma anları güvenlik kamerasınca kaydedildi. Kızı köpek saldırısına uğradıktan sonra konuşan Mithat Açar, yetkililerden sokak köpeklerinin toplanmasını istiyor. “O korkuyla ve can havliyle koşarken ayağımı çarptım ve kırıldı” Köpekten kaçtığı esnada ayağına kütüğe çarptığını belirten 14 yaşındaki Zeynep Açar, “Kuzenlerimle akşam yürüyüş yapmak istedik. Yolun karşısında bir köpek vardı. Köpeğe herhangi bir kışkırtma yapmamamıza rağmen üstümüze doğru koşmaya başladı. Biz de o korkuyla ve can havliyle kendimizi koşarken bulduk. Ben de o sırada ayağımı kütüğe çarptım. O esnada ayağım kırıldı. Şu an ayağımda hala ağrılarım var. Yürüme sürecim 2 ay sürebilir. Sokak köpekleri hakkında gerekenlerin yapılmasını istiyorum” dedi. “Kızım bu acıları çekti ama başka çocuklar çekmesin” Kızının yolda giderken köpek saldırısında uğradığını ifade eden Mithat Açar, “Geçen Çarşamba günü kızım ve kuzenleri yolda giderken akşam saatlerinde bir köpeğin saldırısına uğradı. Kızım köpekten kaçmaya çalışırken yolda duran kütüğe ayağa takılarak yere düşünce ayağı kırılıyor. Kızım bir köpek saldırısına uğradığını söyledi. Çevrede çok köpek var ama kızıma bir köpek saldırdı. Bir köpeğin saldırısı da yeterli oluyor. Yetkililerden sokak köpeklerinin toplanmasını istiyorum. Kızım bu acıları çekti ama başka çocuklar çekmesin. Yetkililerden bir çözüm bulmalarını istiyorum” ifadelerini kullandı.