GENEL - 13 Kasım 2018 Salı 11:20

Yarım asır sonra fark edilen hata ‘Kıbleye dikkat’ tabelası ile çözüldü

A
A
A
Yarım asır sonra fark edilen hata ‘Kıbleye dikkat’ tabelası ile çözüldü

Aydın’ın Kuşadası ilçesine bağlı Kırsal Yaylaköy Mahallesi’nde bulunan caminin mihrabının 50 yıl sonra yanlış yere yapıldığı tespit edildi.

Aydın’ın Kuşadası ilçesine bağlı Kırsal Yaylaköy Mahallesi’nde bulunan caminin mihrabının 50 yıl sonra yanlış yere yapıldığı tespit edildi. Bunun üzerine cemaatin namaz esansında kıbleye doğru durması için cami girişine ve cami içine ‘Kıbleye dikkat’ tabelaları asılarak yanlışlık giderildi. Köyün turizm beldesi olması nedeniyle caminin yıkılıp kıbleye doğru yeniden inşa edilmesini isteyen Yaylaköy Mahallesi Muhtarı Cafer Çiftçi, “Devlet yetkilileri ve hali vakti yerinde olup cami yaptırmak isteyenlerden yardım istiyoruz. Mihrabı kıbleye bakan bir cami yapılmasını istiyoruz” dedi.


Edinilen bilgiye göre 1968 yılında Yaylaköy’e hayırseverlerin desteği ile o günün şartlarında güzel bir cami yapıldı. 1968 yılından 2018 yılına kadar ibadet edilen camiye 2018 yılında yeni bir imam atandı. Kıblenin yönünü şüpheli bulan imam durumu Muhtar Cafer Çiftçi ve cemaate bildirince köyde kıblenin net olarak belirlenmesi için çalışma başlatıldı. Kıble saatinde diyanet yetkililerinin de iştiraki ile yapılan ölçümlerde caminin yapılışı ve mihrabının kıbleden 47 derece farklı yere baktığı tespit edildi.


Bunun üzerine Yaylaköy Camii’nde 50 yıldır kullanılan mihrabın yönü kıbleye bakmadığı için camide düzenlemeye gidildi. Önce caminin girişine ve eski mihraba vatandaşların namaz kılarken doğru yöne durması için ‘Kıbleye dikkat’ levhaları asıldı. Cami halılarının üzerine de şerit çekilip cemaatin kıbleye doğru şekilde yönelmesi sağlandı.


Dışarıdan gelenler camide namaz kılanları görünce şaşırsa da köylüler yarım asırdan bu yana devam eden yanlışın fark edilmesinden memnun olduklarını belirten camiye yeni atanan imamlarına teşekkür ettiler.


“Turistik bir yer olduğu için düzeltilse iyi olur”


Turistik bir yer olması nedeniyle zaman zaman köye yemek yemeye gelen turistlerin cami ziyaretinde de bulunduğunu belirten Muhtar Cafer Çiftçi, “Müslüman olmayıp bizim ibadethanemizi görmek amacıyla da gelenler oluyor. Artık namaz kılarken caminin mihrabına değil de kürsüye döndüğümüz için garp karşılayanlar olabilir. Cami o günün şartlarında öyle yapılmış kıble saatine göre yeniden ölçtürdük. Caminin ibadete açıldığı 1968’den 2018’e kadar 50 yıl kıbleye yanlış durmuşuz. Allah affetsin. Niyete bağlı olduğu sıkıntı yokmuş. Bundan sonra hata yapılmaması için camide kıblenin yönünü yeniden işaretledik. Yetkililerden ve hali vakti yerinde olanlardan talebimiz bu caminin yıkılıp yerine mihrabı kıbleye bakan bir cami yapılması” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.