GENEL - 13 Eylül 2018 Perşembe 15:58

100 bin dolara ithal edilen makineyi 60 bin liraya Türkiye’de üretti

A
A
A
100 bin dolara ithal edilen makineyi 60 bin liraya Türkiye’de üretti

Balıkesir’in Edremit ilçesinde yaptığı AR-GE çalışmaları ile dikkatleri üzerine çeken kaşif Faruk Durukan, ilaç üretiminde kullanılan ve yurt dışından ithal edilen ilaç etken maddesi üretim cihazını kendi imkanlarıyla tamamen milli olarak Türkiye’de üretmeyi başardı.

Balıkesir’in Edremit ilçesinde yaptığı AR-GE çalışmaları ile dikkatleri üzerine çeken kaşif Faruk Durukan, ilaç üretiminde kullanılan ve yurt dışından ithal edilen ilaç etken maddesi üretim cihazını kendi imkanlarıyla tamamen milli olarak Türkiye’de üretmeyi başardı.


Özellikle etken madde ve bor üzerine çalışmalarıyla son günlerde dikkatleri üzerine çeken AR-GE firması sahibi Mucit Faruk Durukan son olarak ilaç sanayinde kullanılan ve yurt dışında ortalama 100 bin dolar gibi fiyatlara ithal edilebilen ilaç etken maddesi üretim cihazını tamamen milli imkanlar ile yaklaşık 60 bin liraya üretmeyi başardı. İlaç sanayiden, kendi ilaçlarını kendi üreten eczacıların kullanımına uygun bir şekilde üretilen makine ile ilaç etken maddeleri üretimi yapılabiliyor. Amerika’nın dolar oyunları sonrasında dışa bağımlılığı azaltmak için projeler ürettiklerini ifade eden Durukan, dolar ile satın alınan değil Türk Lirası ile üretilen yeni stratejik öneme sahip bir makine yaptıklarını ifade etti.


Üretimini yaptıkları makineler ile artık eczacıların da butik bazda ilaç etken madde üretimi yaparak sektörde var olacaklarını ifade eden Faruk Durukan, “Bu cihaz tıbbi bitkilerde etken madde üretmekte en önemli kısımdır. Bu cihaz olmadan olamıyor. Bu cihaz bizim şirketimizde 20 yıldır var. Biz yaklaşık olarak yüzün üzerinde doktora ve yüksek lisans ve akademik çalışmalara etken madde üretiyoruz. Ama bizim bundan sonraki hedefimiz, eczaneler tıbbi etkin maddelerini kendileri üretsinler. Bu ürettiğimiz pilot tipi spray drydır. Çok rahatlık ile bir eczanenin içerisinde bile çalışabilecek bir kapasitededir. Bunun ikinci büyük bir avantajı bu cihazın daha evvelden 100 bin dolar gibi fiyatı olan bir cihazın 60 TL’ye üretiyor olmuş olmamız. Daha önemlisi Türkiye’de yapılmış olması. Yurt dışından bize ambargo yapmak isteyen firmalar için çok büyük bir gözdağıdır. Bizim neler yapabileceğimizi göstermek adına da çok önemlidir. Ülkemiz üzerinde oynanan oyunları biz problemi avantaja çevirebiliyoruz. Ne yapıyoruz? Tıbbi madde etken maddesi, kendi ilacımızı kendimiz üretecek makinaları yapıyoruz. İlacı değil, makinalarını yapıyoruz. Burası çok önemli" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.