POLİTİKA - 13 Haziran 2018 Çarşamba 14:58

Başbakan Yıldırım: "Ülkemizi korumak için şimdi sıra Kandil’de"

A
A
A
Başbakan Yıldırım: "Ülkemizi korumak için şimdi sıra Kandil’de"

Başbakan Binali Yıldırım, "Terör tehlikesini yok etmek, ülkemizi korumak için şimdi sıra Kandil’de.

Başbakan Binali Yıldırım, "Terör tehlikesini yok etmek, ülkemizi korumak için şimdi sıra Kandil’de. Oraya da gideceğiz, bu terör gruplarının başlarını ezeceğiz" dedi.


AK Parti Genel Başkanvekili ve Başbakan Binali Yıldırım, Bayburt’ta düzenlenen mitingde konuştu. Bayburtluları selamlayıp ramazan ayını kutlayarak konuşmasına başlayan Başbakan Yıldırım, "Bayburt’un bizim gönlümüzde çok ayrı bir yeri var. 2011 seçimleri öncesinde liderimiz, Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan ilk mitingini Bayburt’tan başlattı, buradan Bismillah dedi. Şimdi size Cumhurbaşkanımızın selamını getirdim. Siz o seçimlerde yüzde 80 Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti dediniz. Bu muhteşem desteğini Bayburt 24 Haziran’da tekrar gösterecek misin? Türkiye birincisi olmaya aday mısınız? Gümüşhane ’Biz Bayburt’u geçeceğiz’ diyor. Geçebilir mi? Biz sizi bir yerde buluşturuyoruz. Bugün Bayburt-Gümüşhane Havaalanının temelini atıyoruz. Hayırlı, uğurlu olsun" dedi.


Konuşmasına Cumhur ittifakıyla devam eden Başbakan Yıldırım, "Biliyorsunuz Cumhur ittifakı 15 Temmuz alçak darbe girişiminden sonra AK Parti ile MHP’nin başlattığı bir harekettir. Cumhur ittifakı ile parlamenter sistemden Cumhurbaşkanlığına geçen süreci, MHP ile AK Parti olarak birlikte yaptık. İşte bu birlikteliğimiz bundan sonra da devam ediyor, 24 Haziran’a da gücümüzü birleştirerek beraber gidiyoruz. Sizleri Cumhur İttifakı’nı güçlü bir desteğe çağırıyorum" dedi.



"Muhalefet bizi yaptıklarımızla suçluyor. Bunların adını ben koydum: Yıkım ekibi"


Türkiye siyasetinde bugüne kadar görülmemiş bir seçim dönemi yaşandığını kaydeden Başbakan Yıldırım, "Dünyanın her yerinde seçime giren adaylar, partiler, milletin önünde çıkar vaat verirler. İktidarları, ’Neden şunu yapmadın, bunu yapmadın’ diye eleştirirler, değil mi? Ama bizim muhalefet adaylarında evlere şenlik böyle bir şey yok? Muhalefet bizi yaptıklarımızla suçluyor. ’Niye yol, havalimanı yaptınız, şehir hastaneleri, okul, TOKİ yapıyorsunuz?’ Herhalde siyasette dünyada ilk defa böyle bir şey görülüyor. Bir iktidar yatırım yapmakla, hizmet yapmakla suçlanır mı? Bu ülkenin muhalefeti maalesef böyle bir acınası durumda. Bunların haline gülsek mi, ağlasak mı, yoksa boş ver deyip geçsek mi? Boş ver deyip geçelim en iyisi. Köprü yaptık, ’Ne gerek var yıkarız’ diyorlar. Hızlı tren yaptık, ’Ne gerek var, bu göçü artırır’ diyorlar. Yeri gelmişken söyleyeyim, Bayburt’un hızlı treni gelecek, başka yolu yok. Gümüşhane-Bayburt ortak hızlı trenini inşallah yapacağız. ’Yerli araba yapalım’ diyoruz, ’Yok, ilkelliktir’ diyorlar. Külliyeyi, milletin evini yaptık, ’Bunu yıkacağız’ diyorlar. Dünyada 10 tane büyük proje yapıldı, 6’sını Türkiye yaptı. Türkiye öyle sıradan bir ülke değil. Bölgesinde gittikçe güçlenen bir ülke. Geçen sene en hızlı büyümeyi dünyada sağlayan ülke Türkiye. ’TRT’yi satacağız’. Ellerine kazara bir fırsat geçse, ne var ne yok hepsini tarumar ederler. Bunlar aslında bize yabancı değil. Bakın Türkiye’nin ilk yerli otomobili, 60’lı yıllarda yapıldı. Bu projeyi kimler durdurdu? Bunlar, bu CHP zihniyeti durdurdu. Sivaslı Nuri Demirağ, 1938’de uçak yaptı, fabrikasını kim kapattı? Bunlar kapattı. Bunlar yıkmaktan, kapatmaktan başka bir şey yapamaz. Bunların adını ben koydum: Yıkım ekibi. Yıkım ekibine Bayburt’tan ekmek çıkar mı? Değişime karşı çıkana dur diyecek miyiz? O zaman durmak yok yola devam. Allah sizden razı olsun" diye konuştu.



"Şimdi sıra Kandil’de"


Başbakan Binali Yıldırım, terörle mücadelede kararlılık mesajı da vererek "Ülkemizin güney sınırlarında bir terör devleti kurulmaya çalışılıyor. Ülkemizin, vatandaşlarımızın güvenliğini tehlikeye atacak hiçbir girişime izin vermeyiz. Bu tehlikeyi yok etmek, ülkemizi korumak için Cerablus’a, El Bab’a, Afrin’e gittik mi? Orada terör yuvalarını dağıttık mı? Zulüm gören insanları zulümden kurtardık mı? Şimdi sıra Kandil’de. Oraya da gideceğiz, bu terör gruplarının başlarını ezeceğiz. Şu muhalefet adayların hiç terörle mücadele, Türkiye’nin bekası, beraberliği konusunda bir sözünü duydunuz mu? Ama neyi gördünüz, aday olur olmaz koşa koşa Edirne’ye gitti, orada teröre destek veren Selahattin Demirtaş’la görüştü. Sen nasıl Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olacaksın? Askeri, polisi, vatandaşı şehit edenlere destek veren, cenazesine gitmeyen, ’ceza veririm’ diyenlere sen nasıl yol arkadaşlığı yaparsın? Cumhuriyetin partisinin düştüğü hale bak Bayburt. Sizi Bayburt bile kurtaramaz ha haberiniz olsun. Bunların terörle mücadele diye bir dertleri yok. PKK, PYD, DEAŞ, sülalesi hepsi Türkiye’ye karşı bir mücadeleye girmişler. Bunların terörle mücadele diye bir dertleri yok. Ama Afrin operasyonunu başarıyla yöneten, zafer sancağını burçlara diken İsmail Metin Temel hakkında laf ederler. Ne diyor Bayburt? ’Bayburt metindir, temeli sağlamdır, apoletini sökemezsin’ diyor. Askerine sahip çıkıyor Bayburt. Kimlerin adına söz veriyorsun, kimlerin gönlünü hoş tutmaya çalışıyorsun? Terörle mücadele edenlerle uğraşanlara geçit verir misiniz? Siz bu yıkım ekibine yol verir misiniz? Teröristle değil terörle mücadele edenlerle uğraşanlara geçit verir misiniz? 16 yıldır şerefle izzetle ülkemize hizmet veriyoruz. Vesayetçilere de teröristlere de darbecilere de geçit vermedik. Emanetinizi baş üstünde tuttuk. Milletimizle birlikte direndik ve kazandık. Bizim bu yıkım ekibinden farkımız bu. Bunlar ne diyor, Türkiye’nin aydınlık geleceğine yürüyüşünü durdurmaktan bahsediyorlar. Bu millet taş üstüne taş koyanla, laf üstüne laf koyanı çok iyi bilir" ifadelerine yer verdi.



"Şu anda Türkiye dünyada en önde gidiyor"


Başbakan Binali Yıldırım konuşmasının devamında AK Parti iktidarının 16 yılda yaptığı hizmetleri şöyle anlattı:


"Muhalefet adayları hep bir ağızdan aynı şarkıyı söylüyorlar. Şarkıcılar farklı, şarkı aynı. ’Ülke battı. Bunlar Türkiye’yi batırdı’ diye bas bas bağırıyorlar. Bunların zikri belli, fikriyatı belli. Ne yaparsan yap, gözünü kapatıyor, güneşi inkar ediyorlar. Güneş balçıkla sıvanır mı? Bunlar debelenip dursun ben size müjde vereyim. Rakamlar açıklandı. Bu yılın ilk çeyreğinde büyüme geçen yılki gibi yüzde 7.4 oldu, yine dünyada birinci olduk. Muharrem İnce, ’Büyüme 7.4 oldu da ne oldu? Vatandaş bundan ne anlayacak?’ diyor. Sen bilmek istemesen de Bayburtlu bilir, merak etme. Şu anda Türkiye dünyada en önde gidiyor. Bunlar anlamaz ama ben yine de anlatayım. 16 yılda, siz konuşur ve yan gelip yatarken, AK Parti bu ülkeye hizmet ederek tam 3 kat büyüttü. Dünya ekonomisi krizden krize koşarken ihracatımızı 162 milyar dolara çıkardık. Sizin dahil olduğunuz Türkiye’de ihracatımız 36 milyar dolardı. Havaalanı sayımız 26’ydı, şimdi 55 oldu. Bunun üzerine de Gümüşhane-Bayburt Havalimanını koy, oldu 56. Hayırlı uğurlu olsun. THY biz göreve geldiğimizde zarar ediyordu, kapanacaktı. Şimdi Avrupa’nın ikinci büyük şirketi oldu. 121 ülkede 307 noktaya uçuş yapıyor. Üniversite sayımızı 76’dan 207’ye çıkardık mı? Bayburt’a da üniversite açtık mı? 69 milyon vatandaşımıza hızlı internet hizmeti götürdük. Bütün şehir ve ilçelerimize bin 245 yeni hastane yaptık. 539 yeni sağlık çalışanı işe başlattık. 817 bin toplu konut yaptık. Türkiye’de yüksek hızlı tren devrini başlattık. Sadece 6 vilayetimizde doğalgaz varken şimdi bütün vilayetlerimizin var. 525 baraj, 528 HES, 207 içme suyu tesisi, bin 237 sulama tesisi açtık, vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. Ramazan ve Kurban Bayramlarımıza ’biner lira vereceğiz’ dedik vermeye başladık mı? Bunu bile çarpıttılar. ’Eksik veriliyormuş, verilmiyormuş’. İnşallah imkanlarımız artınca ileride daha da fazlasını vereceğiz."


Miting programının ardından Başbakan Binali Yıldırım, Maliye Bakanı Naci Ağbal, milletvekilleri ve diğer protokol üyeleriyle beraber Bayburt ile Gümüşhane’nin ortak havalimanının temel atma programına gitti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana F-16’lar, pilotların kumandasında vatanı koruyor Adana’da 10’uncu Ana Jet Üs Komutanlığında bulunan ve "Savaşan Şahin" olarak anılan F-16 savaş uçakları, görevli pilotların kumandasında vatanı korurken dosta güven, düşmana korku salıyor. Hava Pilot Binbaşı, "Artık MSÜ Hava Harp Okuluna yeni girecek silah arkadaşlarımız Türkiye’nin ürettiği milli uçakları kullanma onuruna erişecekler. MSÜ Hava Harp Okulu sadece göklerin değil uzayın da anahtarı olacak" dedi. Çok amaçlı, tek jet motorlu savaş uçağı olarak tanımlanan Türk Hava Kuvvetleri bünyesindeki F-16, "Fighting Falcon", diğer adıyla "Savaşan Şahin", Türkiye’nin gökyüzündeki vurucu güçlerinden sadece bir tanesi. Terörle mücadelede etkin şekilde görev alan F-16’lar, 7 yılı aşkın zorlu eğitim süreci ile psikolojik ve fiziksel testleri başarıyla tamamlayan savaş pilotlarının da kumandasında göklere yükseliyor. F-16 savaş uçakları dosta güven, düşmana ise korku salıyor. 10’uncu Ana Jet Üs Komutanlığı, kapılarını İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açtı. Adana 10’uncu Ana Jet Üs Komutanlığı 152’nci Jet Filo Komutanlığında görev yapan Hava Pilot Binbaşı, 17 yaşında Hava Harp Okulunda başlayıp F-16 sandalyesine uzanan hikayesini İHA’ya anlattı. "Farkında olmadığım savaş pilotluğu kanıma karıştı" 2002 Dünya Kupası’nda 3. olup ülkemizi gururlandıran A Milli Futbol Takımın uçağına, Türkiye’ye dönüşünde F-16’ların eşlik etmesi üzerine televizyonda bu anları izleyen ve pilot olmaya karar veren Hava Pilot Binbaşı, "Pilot olmak bir noktadan sonra çoğu gencin olduğu gibi benim de hayalim olmaya başladı. Ben lise son öğrencisiyken A Milli Futbol Takımımız dünya 3.’sü oldu. Onlar ülkemize gelirken 2 tane F-16 uçağı, onları havada karşıladı. Bu beni çok etkiledi. Daha önce açıkçası farkında olmadığım savaş pilotluğunun kanıma karışmasını sağladı. Bu vesileyle Hava Harp Okulu seçme aşamalarına katıldım. Ben de bir asker çocuğuyum. İlk seçildiğimde çok mutlu oldum. Ben ailenin tek çocuğuyum, bu nedenle annemin çekinceleri vardı. Fakat ben sahip olmadığım kardeşlerimi Hava Harp Okulunda kazandım" diye konuştu. "Türk hava sahasını korumak çok ciddi bir görev" Türk hava sahasını korumanın çok ciddi bir görev olduğunu anlatan Hava Pilot Binbaşı, "Bu meslek çok farklı bir duygu. Türk hava sahasını korumak çok ciddi bir görev. Bilginin güç olduğu ama aynı zamanda da fiziksel ve mental olarak güçlü olmanız gereken bir meslek. Bunu, uçacağınız her gün sağlamanız gerekiyor. Savaş pilotluğu tamamen disiplin işi. Sabah uyandıktan gece yatana kadar günlük rutinlerin dışına çıkmamaya çalışıyoruz. Genel brifing ile başlayan mesaimiz daha sonra lider brifingi, uçuş ve dönüş brifingi ile devam ediyor. Sağlığımıza, beslenmemize ve uykumuza çok dikkat etmemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı. "Eğitimlerimiz meslek hayatımız boyunca devam ediyor" Savaş pilotluğunun ciddi disiplin, çalışma ve fedakarlık gerektirdiğine işaret eden Hava Pilot Binbaşı, "Bizim eğitimlerimiz meslek hayatımız boyunca devam ediyor. İlk olarak MSÜ Hava Harp Okulunda mühendislik diploması alıyoruz. MSÜ Hava Harp Okulunda İngilizce dil eğitimine çok önem verilir ve bir havacı için İngilizce çok önemlidir. MSÜ Hava Harp Okulundan mezun olan herkes, pilot olmuyor. Belirli sınavları geçenler pilot adayı oluyor. Daha sonra uçaklarda eğitim alıyorlar ve bu eğitimleri tamamlayanlar Türk Hava Kuvvetleri envanterindeki uçaklara pilot oluyor. Harbe hazırlığın devamı olarak nitelendirilen birlik içi eğitimler, meslek hayatımız boyunca devam etmektedir. Farklı silahların eğitimleri filolardaki öğretmen pilotlarımız tarafından pilotlara veriliyor" dedi. "Hem dersler hem de İngilizce çok önemli" Hava Pilot Binbaşı, pilot olma hayali kuran gençler için de şu tavsiyelerde bulundu: "Havacılık dünyada sürekli büyüyen bir sektör ve pilot açığı her zaman oluyor. Çok cazip bir kariyer planı. Öncelikle İngilizce havacılık dili olduğu için çok önemli. Bunun yanı sıra Milli Savunma Üniversitesi sınavlarında Hava Harp Okulu en yüksek puanlarla öğrenci kabul eden bir bölüm. Bu nedenle derslere çalışmak şart. Bunun dışında sporcu kişiliğe sahip olmalı, sporu hayatınızın rutini haline getirmelisiniz. Ayrıca sosyal bir kişiliğe sahip olmak çok önemli." "MSÜ Hava Harp Okulu göklerin değil uzayın da anahtarı olacak" Türkiye’deki savunma sanayinin her geçen gün geliştiğini ve kendi uçaklarımızın envantere girmesiyle çok gururlandıklarını vurgulayan Hava Pilot Binbaşı, "Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi ’İstikbal Göklerdedir.’ Bu söz o kadar çağın ötesinde bir söz ki kendisini sürekli yeniliyor. Günümüzde artık Türk havacılığı kendi uçaklarını yapar hale geldi. Umuyorum ki çok kısa zamanda operasyonel anlamda da kullanacak. Artık MSÜ Hava Harp Okuluna yeni girecek silah arkadaşlarımız Türkiye’nin ürettiği milli uçakları kullanma onuruna erişecekler. Türkiye artık uzaya çıkarak insanlı uzay misyonunun parçası haline geldi. Bu demektir ki artık MSÜ Hava Harp Okulu sadece göklerin değil uzayın da anahtarı olacaktır" ifadelerini kullanarak tüm pilotların Dünya Pilotlar Günü’nü kutladı.