EKONOMİ - 13 Ekim 2023 Cuma 10:03

(Özel) Gündelikçi kadınlara SGK müjdesi

A
A
A
(Özel) Gündelikçi kadınlara SGK müjdesi

Çalışan kadınların imdadına yetişen yardımcıların sigortalı olabilmelerine yönelik Yargıtay’dan önemli bir karar çıktı. Yüksek Mahkeme; evde gündelik yaşamın gerektirdiği; temizlik, yemek, çamaşır, ütü, çocuk bakımı gibi işler de çalışan kadınların sigortalı sayılabilmeleri için belirli ücret ve sürekli çalışma şartı gerektiğine hükmetti.

Tam 28 sene boyunca, gündelik işleri yapmak için gittiği evde, hasta yaşlı kadına da bakan B.Z., bir gün dahi SSK piriminin yatırılmadığını görünce hayatının şokunu yaşadı. İş Mahkemesi’nin yolunu tutan gündelikçi kadın; tam 28 sene boyunca davalının ev ve eczane temizliği ile annesinin bakım hizmetlisi olarak gece geç saatlere kadar çalışmasına rağmen çalışmasının Sosyal Sigortalar Kurumu’na (SGK) bildirilmediğini belirterek hizmet tespiti talep etti. Davalı iş kadını ise taraflar arasında işçi-işveren ilişkisi bulunmadığını, davacının yeşil kart hamili olduğunu, annesinin evinde bir süreliğine misafir olarak kaldığını öne sürdü. İş Mahkemesi, davanın reddine hükmetti. Kararı davacı kadın avukatı istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi, itirazı geri çevirdi. Davacı B.Z., bu kez kararı temyiz edince devreye Yargıtay 10. Hukuk Dairesi girdi.

Kararda; ev hizmetlerinde meşgul olanların ücretle ve sürekli olarak çalışmaları halinde sigortalı sayılabileceği belirtildi. Kararda; "Sigortalı sayılmak için, ücret ve sürekli çalışma birlikte arandığından, her iki koşulun da gerçekleşmiş olması gerekir. Hizmet karşılığı ücret alınmıyorsa veya ücret alınmakla birlikte çalışmada süreklilik yoksa, bu tür çalışmayı sigortalı çalışma saymak mümkün değildir. Bir işin ev hizmeti sayılabilmesi için yapılan işin evde gündelik yaşamın gerektirdiği faaliyetler kapsamında ev yaşamının gündelik, olağan ihtiyaçlarını karşılayan işlerdir. Öğretide ev hizmetleri, evde gündelik yaşamın gerektirdiği; temizlik, yemek, çamaşır, ütü, çocuk bakımı, mürebbiyelik gibi işler olarak kabul görmektedir. Ev hizmetleri çalışanları ise uşak, kahya, hizmetçi, temizlikçi, aşçı, çocuk bakıcısı, bahçıvan, şoför, bekçi, hayvan bakıcısı vb evin gündelik işleyişine ilişkin faaliyetleri yürüten kişiler olarak kabul görmektedir" denildi.

İş Mahkemesi’nin yeterince araştırma yapmadığının vurgulandığı Yargıtay 10. Hukuk Dairesi akrarında, davacı kadının sürekli çalışıp çalışmadığının tanık ifadeleriyle ortaya çıkarılması gerektiğine dikkat çekti. Kararda şu ifadelere yer verildi: "Ev hizmetleri 506 sayılı Kanun ile tamamen sigortalılık dışında tutulmuş iken 2100 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle ev hizmetlerinde sadece ücretle ve sürekli olarak çalışanlar sigortalı sayıldıklarından, bu kişilerin sigortalı olarak kabul edilebilmesi için önemli olan, ev hizmetinde geçen çalışmanın ücretle yapılması ve sürekli olmasıdır. Sürekli çalışma kavramı yönünden uygulamada, haftanın çoğu ev işlerinde geçirilmiş ve çalışma bir süre devam etmişse, bu çalışma sigortalı çalışma olarak değerlendirilmekte, süreklilik için çalışmanın belli bir yoğunluğa ulaşması aranmaktadır. Eldeki davada, tüm dosya kapsamına göre davacının davalıya ait ev ve eczanede temizlik işine gittiği anlaşılmakta olup bozma öncesi dinlenen tanıklar tekrar dinlenmelidir.

Ayrıca eve ve eczaneye komşu işyeri ve apartmanlarda uzun yıllar oturan ya da yakın yerlerde kayıtlara geçmiş çalışanlar (diğer evlerde çalışanlar, komşu market ve bakkal işleten ve çalışanları, sitede güvenlik görevlisi olarak görev yapmış kişiler), tespit edilip tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulmalı. Kargo teslimlerinin hangi saatte yapıldığı araştırılmalı, bu şekilde çalışmanın kısmi veya tam zamanlı çalışmayı gerektirip gerektirmediği yöntemince araştırılmalı. Toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirildikten sonra çalışmanın kısmi süreli çalışma olduğunun anlaşılması halinde; gerektiğinde uzman bilirkişi görüşü de alınmak suretiyle, hükme konu dönem içinde bir günde kaç saat çalışmış olabileceği, haftalık ve aylık çalışma süreleri belirlenmeli ve yedi buçuk saat çalışma bir günlük çalışma hesabı ile kaç iş gününe karşılık olduğu hususu tespit edilerek açık ve anlaşılır, infazı da mümkün bir biçimde hizmet tespitine karar verilmelidir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir."

Süleyman Aydın

 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale Çanakkale’de 124 yıl sonra Necip Paşa’nın kabrine ulaşıldı Çanakkale’nin Eceabat ilçesinde, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı’nın yürüttüğü çalışmalar neticesinde 124 yıl sonra Necip Paşa’nın kabrine ulaşıldı. Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı’nın yürüttüğü çalışmalar neticesinde Necip Paşa Camii’ne de adını veren Necip Paşa’nın mezarına 124 yıl sonra Eceabat ilçesinin Kilitbahir Köyü’nde ulaşıldı. Cahidi Sultan Camii haziresinde bulunan mezarda Çanakkale’nin kent tarihi için önemli isimlerden biri olan Necip Paşa’nın 1901 yılında tedavi için memleketine giderken vapurda hayatını kaybettiği mezar taşı üzerindeki ifadelerden ortaya çıktı. Camii paşanın vasiyeti üzerine eşi tarafından yaptırılmış Çanakkale’nin Cevatpaşa mahallesinde bulunan Necip Paşa Camii ise Necip Paşa’nın vasiyeti üzerine eşi tarafından yaptırıldı. 1902 yılında yaptırılan camii 123 yılı devirerek günümüzde halen ayakta durmakta. Mezar yerini tespit ettiğimizde çok heyecanlandık Necip Paşa’nın mezarına ulaşılması hakkında konuşan Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, "Necip Paşa’mız Çanakkale’mizin tarihi şahsiyetlerinden devlet adamı ve asker. Hepimizin malumu olduğu, bildiği Çanakkale Kordon’da bulunan Necip Paşa Camii’nde ismi yaşayan büyük bir devlet adamı. Tarihi Alan Başkanlığı olarak mezar yerini tespit ettiğimizde çok heyecanlandık. Çanakkale’mizin bir tarihi şahsiyetini Tarihi Alan’da misafir etmekten büyük bahtiyarlık duyduk" dedi. Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, sözlerine şöyle devam etti: "Bugün 3 aylarımızın başladığı günde Necip Paşa Camii’mizin cemaati ile birlikte Necip Paşa’nın kabri başında du ettik ve hayırla yad ettik. Tarihi Alan başkanlığı olarak tarihi şahsiyetlerimizi unutturmayacağımızı ve onları gelecek kuşaklara aktaracağımızı her vesileyle ifade ettik, devam edeceğiz. Necip Paşa’mızın ve cümle devlet adamlarımızın ruhları şad olsun. Necip Paşa’mız aynı zamanda Çanakkale Boğazı’na muhafızlık yapmıştır. Çanakkale Boğazı’na muhafızlık yapan cümle muhafızların ruhları şad olsun. Çanakkale’yi geçilmez yapan şehit ve gazilerimizin ruhları şad olsun."
Malatya Malatya Valisi Yavuz, FKA Yönetim Kurulu Başkanı oldu Fırat Kalkınma Ajansı (FKA) Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürüten Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu’nun görev süresinin sona ermesiyle birlikte, başkanlık görevi yeni dönem için Malatya Valisi Seddar Yavuz’a devredildi. Fırat Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu aralık ayı toplantısı Malatya Valiliği Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıya Malatya Valisi Seddar Yavuz, Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu, Bingöl Valisi Ahmet Hamdi Usta, Tunceli Ticaret Sanayi Odası Başkanı Hasan Hüseyin Coşkun, Bingöl Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kadir Çintay, Bingöl İl Genel Meclis Başkanı Nihat Doğu, FKA Genel Sekreteri Mehmet Şirin Budancamanak katıldı. Toplantıda konuşan FKA Yönetim Kurulu dönem başkanı Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu, "TRB-1 bölgesinde faaliyet gösteren mikro ve küçük işletmelerin, kooperatiflerin ve üretici birliklerinin sanayi, turizm ve kırsal kalkınma alanlarındaki yeşil dönüşüm yatırımlarına desteklenmesi kadınlar, gençler ve diğer kırılgan grupların ekonomik hayata katılımının arttırılması, çevresel sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda yeşil üretim süreçlerinin ve iş modellerinin yaygınlaştırılması amaçlı uygulanacak olan 28 milyon Türk Lira bütçeli 2025 yılı yeşil ve kapsayıcı kalkınma hibe desteği programı kapsamında, değerlendirme süreçleri tamamlanıp başarılı bulunan projeler ile yine ‘SoGreen’ projesi kapsamında yeşil dönüşüme katkı sağlayan faaliyetler ile kadınlar ve gençlerin ekonomik fırsatlara erişiminin iyileştirilmesi amaçlı 2026 yılı içerisinde uygulanacak olan geri ödemeli finansman ve kuluçka hibe desteği çağrılarına ilişkin hususları toplantımızda ele alacağız" dedi. Yerel dinamikler doğrultusunda illerin sosyoekonomik gelişmişlik durumu ve coğrafi potansiyellerinin değerlendireceğini söyleyen Vali Hatipoğlu, "Atıl kaynakların değerlendirilmesi, yerel ihtiyaçların karşılanması, bölgede üretimi olmayan ancak başarı olasılığı yüksek sektörlerin geliştirilmesi, ileri geri bağlantılı sektörlerin desteklenmesi, istihdam potansiyeli ve kümelenme etkisi gibi kriterler çerçevesinde uygulanan yerel kalkınma hamlesi programı kapsamında 2025 yılı yatırım konuları kapsamında gelen başvurular ve programa dair istatistiki veriler ile 2026 yılı yatırım konularına ilişkin ilgili paydaşlarla yapılan istişareler neticesinde belirlenen yatırım konusu teklifleri değerlendireceğiz" diye konuştu. Toplantıda alınan kararların hayırlı olmasını temenni eden Vali Hatipoğlu, bugün itibariyle yürütmekte olduğu Fırat Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu Dönem Başkanlığı görevinin sona erdiğini belirterek, FKA yeni dönem başkanlığını Malatya Valisi Seddar Yavuz’a devretti.
Manisa Gediz Kavşağında çalışmalar hız kesmeden devam ediyor AK Parti Manisa İl Başkanı Süleyman Turgut, Türkiye’nin en büyük kavşağı olacağı düşünülen Manisa Gediz Kavşağında yaptığı incelemelerin ardından Türkiye’de benzeri olmayan bu kavşak, İzmir-İstanbul hattındaki trafik çilesine son verecek" dedi. Manisa’da ulaşımı büyük ölçüde rahatlatacak olan Gediz Kavşağı projesinde çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. AK Parti Manisa İl Başkanı Süleyman Turgut, inşaat sahasını ziyaret ederek yetkililerden teknik detaylar ve projenin son durumu hakkında bilgi aldı. Şantiyede yaptığı incelemelerin ardından açıklamalarda bulunan Turgut, projenin stratejik önemine değindi. Gediz Kavşağı’nın sadece Manisa için değil, Türkiye’nin en yoğun güzergahlarından biri olan İzmir- İstanbul hattı için de kritik bir nokta olduğunu vurgulayan Turgut, "İlk önceliğimiz, araç yoğunluğunun en yüksek olduğu İzmir-İstanbul bağlantısını bir an önce hizmete açmak. Şirket yetkililerimiz ve ekiplerimiz, bu dev projeyi tamamlamak için gece gündüz demeden büyük bir özveriyle çalışıyor." ifadelerini kullandı. "Trafik güvenliğini en üst seviyeye çıkaracak" Çalışmaların teknik detayları hakkında da bilgi veren Süleyman Turgut, projenin fiziki gerçekleşme oranının memnuniyet verici olduğunu söyledi. Turgut "Köprü temelleri atıldı ve köprü ayaklarının imalatı bitirildi. Köprülerin en önemli kısımlarından olan kirişlerin yerleştirme süreci devam ediyor. Köprü ayaklarının bağlantısını sağlayacak olan toprak arme dolgu işlemleri hız kesmeden sürüyor. Tamamlandığında hem estetik yapısı hem de fonksiyonelliği ile dikkat çekecek olan Gediz Kavşağı, bölgedeki trafik güvenliğini en üst seviyeye çıkaracak. Projenin bitimiyle birlikte, özellikle kavşak noktasında yaşanan beklemelerin sona ermesi ve yakıt tasarrufu sağlanması hedefleniyor" dedi.
Bolu Bolu’yu temsil etti, bin 600 eser arasından Türkiye birincisi oldu Ticaret Bakanlığı tarafından düzenlenen "Bilinçli Tüketici Olmak" konulu resim yarışmasında, Bolu 50. Yıl Ortaokulu öğrencisi 11 yaşındaki Uygar Çetin, bin 600 eser arasından Türkiye birincisi oldu. Çetin, ödülünü Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat’ın elinden aldı. Ticaret Bakanlığı’nın 19 Aralık 2025 tarihinde gerçekleştirdiği 28. Geleneksel Tüketici Ödülleri Töreni’nde, bir ödül de Bolu’ya verildi. Ticaret Bakanlığı’nın bilinçli tüketim ve tüketici hakları konularında bilgilendirmek, bu alanda farkındalık oluşturmak ve sanatsal çalışmaları teşvik etmek amacıyla düzenlediği yarışmaya ülke genelinden bin 600 çocuk katıldı. Ticaret Bakanlığı’nın düzenlediği resim yarışmasında, 50. Yıl Ortaokulu öğrencisi 11 yaşındaki Uygar Çetin birinci olarak Bolu’yu gururlandırdı. Çetin, ödülünü Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat’tan aldı. Uygar Çetin’in yaptığı eser, binlerce eserin arasından birinci seçildi. Annesi ve Babasının da resim öğretmeni olduğu Uygar Çetin, bu tür yarışmalara katılmaya devam edeceğini söyledi. Çıkardığı eserde vurguladığı bilinçli tüketici kişiliğinin nasıl bir insan olmasından bahseden Uygar Çetin, "Bilinçli tüketici olmakla ilgili konular araştırıp, konulardan esinlenip, eski resimlere de bakarak bir eser ortaya çıkardım. Bilinçli tüketicinin nasıl bir insan olduğu ve nasıl bilinçli tüketici olacağımızı gösteriyor" dedi. Çıkardığı eserdeki objeleri anlatan Uygar Çetin, "Şemsiye yaptım, onun altına mutlu bir aile tablosu çizdim. Üstünde de tarihi geçmiş, TSE damgasını vurgulayan güzel bir resim yaptım. Ticaret Bakanlığı’ndan bu resim sayesinde bilgisayar ödülü aldım, çok mutluyum" ifadelerini kullandı. "Oğlum küçüklüğünden beri resim yapıyor" Oğlunun küçüklüğünden beri resim yaptığını belirten Uygar Çetin’in annesi Harika Kazancı Çetin, "Ben resim öğretmeniyim, eşim de resim öğretmeni. Oğlum da küçüklüğünden beri resim yapıyor. Ailemizde resim yapan çok fazla kişi var. Birazcık sanatçı bir aileyiz sanırım. Bu seferde tüketici haklarıyla ilgili, bilinçli tüketimle ilgili bir resim yapmıştı. Resmi geçen sene Şubat ayında vermiştik. Gerçekten çok uğraşarak bir resim yaptı. Düşündük, konuştuk, beyin fırtınası yaptık birlikte, renklerle de birleşince ortaya çok güzel bir resim çıktı. Resim ödüle layık görüldü, Türkiye birincisi olduk. Bundan sonra bilmiyoruz önünü tutabilir miyiz ? Ödülü Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat’tan aldık. Çok güzel bir sürpriz oldu bize söylememişlerdi. Beş kişi var demişlerdi. Çok şaşırdık, çünkü bize sürpriz yapmışlar. Ödülü verene kadar bize bilgi vermediler bu konuda. Birinci olduğunu duyunca kendisi de çok şaşırdı biz de çok şaşırdık. Ödül törenine tüm ailemizle birlikte gitmiştik. Çok şaşırdık, çok hoşumuza gitti. Daha önceki resim yarışmalarından da ödülleri var" şeklinde konuştu.