GENEL - 23 Kasım 2012 Cuma 12:43

TÜRK EОİTİM-SEN`DEN `ÖОRETMENLER GÜNÜ` ANKETİ

A
A
A
TÜRK EОİTİM-SEN`DEN `ÖОRETMENLER GÜNÜ` ANKETİ

Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, `24 Kasım Öğretmenler Günü` dolayısıyla yaptıkları anket sonuçlarına ilişkin, "Ankete katılanların yüzde 87.4`ü Ömer Dinçer`i `başarısız`, 9.8`i kısmen başarılı, yüzde 2.8`i başarılı bulmaktadır. Geçen yıl yaptığımız ankette, Ömer Dinçer`i başarısız bulanların oranı yüzde 77`ydi. Bu yıl Ömer Dinçer`i başarısız bulunların oranındaki artış dikkat çekicidir" dedi.
Türk Eğitim-Sen `24 Kasım Öğretmenler Günü` dolayısıyla anket çalışması gerçekleştirdi. Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Alba Otel`de düzenlediği basın toplantısında anketin sonuçlarına ilişkin bilgiler verdi. Koncuk, yaptığı açıklamada, Türk Eğitim-Sen`in her yıl yaptığı gibi bu yıl da bir anket çalışması gerçekleştirdiğini belirterek, öğretmenlerin sosyo-ekonomik durumları ve mesleki sorunlarını tespit etmek amacıyla internet üzerinden yapılan ankete 14 bin 794 kişinin katıldığını bildirdi. Ankete katılan öğretmenlerin maaş, ek ders ücretleri, aile ve çocuk yardımı dahil yüzde 33.8`inin 2 bin ila 2 bin 250 TL aldığını söyleyen Koncuk, yüzde 10.2`sinin ise bin 600 TL ila bin 800 TL arasında bir para aldığını ifade etti. Ankete katılan öğretmenlerin yüzde 57.2`sinin aylık kazancının giderlerini karşılamaya yetmediğini yansıttığını belirten Koncuk, yüzde 31.2`sinin kısmen yettiğini, yüzde 11.6`sının da aylık kazancının giderlerini karşılamaya yetmediğini ifade ettiğini dile getirdi. Koncuk, ankete katılanların aylık kazancı nereye harcadıklarını sorduklarında, yüzde 49.5`inin banka kredisi, yüzde 16.6`sı gıda, yüzde 14.6`sının ev kirası, yüzde 10.3`ünün çocukların masrafı, 2.1`inin yakıt, 0.5`inin giyim, 6.4`ünün de diğer cevabı verdiğini söyledi. Ankete katılanların yüzde 40.9`unun son bir yıl içinde kredi kartı borcunu kapatmak için banka kredisi çektiğini söylediğini anlatan Koncuk, yüzde 59.1`inin borcunu kapatmak için banka kredisi çekmediğini belirttiğini ifade etti.
Koncuk, ankete katılan öğretmenlerin yüzde 5.6`sının borçları nedeniyle evine ya da maaşına haciz geldiğini ifade ettiğini söyledi. Anket sonuçlarına göre, yüzde 50.3`ünün ev sahibi iken, yüzde 49.7`sinin ev sahibi olmadığını ifade ettiğini bildiren Koncuk, "Buna göre, yüzde 67`si banka kredisiyle, 11`i ailemden miras kaldı, 8`i birikmiş paramla, 2.9`u ailemle oturuyorum cevabını verirken, yüzde 11.1`i de diğer seçeneğini işaretlemiştir" dedi.
Koncuk, ankete katılanların yüzde 90.5`inin evlerinde kemer sıkma politikası uyguladığını kaydettiklerini söyledi. Koncuk, "Ankete katılanların yüzde 45.6`sı yapılan zamlardan en çok akaryakıt zammının kendisini olumsuz etkilediğini belirtirken, yüzde 19.3`ü doğalgaz zammı, 19.1`i gıda, 9.6`sı elektrik, 1.2`si otomobil fiyat artışı, 5.2`si de diğer cevabını vermiştir" dedi.
Yüzde 36.7`lik bir oranın milli piyango bileti aldığını belirten Koncuk, yüzde 55.2`si yılda bir, 16.3`ü ayda bir, 8.9`u on günde bir, 8.2`si ayda bir, 7.3`ü üç ayda bir, 4.1`inin iki ayda bir milli piyango bileti aldığı cevabını verdiğini ifade etti. Koncuk, ankete katılanların yüzde 40`ının öğrenci/veli şiddetine maruz kaldığını dile getirdi.
"ANKETTEKİ YÜZDE 93.7`LİK ORAN MİLLİ EОİTİM DİNÇER`İN ŞİDDETE UОRAYAN ÖОRETMENLERİ SAHİPLENMEDİОİNİ SÖYLÜYOR"
Koncuk, anketteki `Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer`in şiddete uğrayan öğretmenleri sahiplendiğini düşünüyor musunuz` sorusuna, ankete katılanların yüzde 93.7`sinin `hayır`, yüzde 4`ünün `kısmen`, yüzde 2.3`ünün ise `evet` cevabını verdiğini belirtti. Koncuk, ankete katılan öğretmenlerin yüzde 96.1`inin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın öğretmenlere yönelik sözlerinin kendisini üzdüğünü söylediğini bildirdi. Koncuk, "Ankete katılanlar, Türkiye`de öğretmenlik mesleğinde en sıkıntılı konu nedir` sorusuna, yüzde 38.6`sı öğretmenlik mesleğinin değersizleştirilmesi, itibarsızlaştırılması, yüzde 29.6`sı Milli Eğitim Bakanı ve Başbakan`ın öğretmenleri yönelik olumsuz tutum ve davranışları, yüzde 22`si öğretmen maaşlarının kamudaki en düşük ücret seviyesine gerilemesi, 3.4`ü özlük haklar açısından yaşanan sorunlar, 3.2`si kadrolaşma ve yandaş kayırma, 1`i çalışma saatlerinin fazla, çalışma koşullarının ağır olması, 0.8`i öğretmen ve derslik açığı, 0.7`si ücretli öğretmen istihdamı, 0.7`si de diğer cevabını vermiştir" şeklinde konuştu.
Ankete katılanların yüzde 92.6`sının öğretmenlik mesleğinin cazibesini yitirdiğini düşündüğünü belirten Koncuk, yüzde 7.4`lük bir oranın ise cazibesini yitirmediğini düşündüğünü ifade ettiğini bildirdi. Koncuk, "Ankete katılanların yüzde 89.9`u çocuğunun öğretmen olmasını istemezken, yüzde 10.1`i çocuğunun öğretmen olmasını istemektedir. Bu sonuç, daha önceleri çok revaçta olan öğretmenlik mesleğinin bugün geldiği noktayı gözler önüne sermesi açısından çok dikkat çekicidir. Öğretmenlerin gözünde, öğretmenlik mesleği artık tercih edilemez hale gelmiştir" dedi.
"ANKETE KATILAN ÖОRETMENLER `4+4+4`TEN DERTLİ"
Koncuk, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ankete katılanlara `yeni eğitim sisteminden` kaynaklanan en büyük sorun size göre hangisidir` sorusunu sorduk. Buna göre, yüzde 22.2`si ilkokul, ortaokul, lise öğrencilerin ayrı binalarda olması gerekirken, fiziki imkansızlıklar nedeniyle öğrencilerin aynı binalarda ya da aynı bahçede iki ayrı binada eğitim görmesi, yüzde 15.3`ü okula başlama yaşının öne çekilmesi, yüzde 14.6`sı sınıf mevcutlarının artması ve derslik ihtiyacı, yüzde 10.8`i yeni sistem nedeniyle özür grubu ve yer değiştirme mağdurları oluşması ve öğretmenlerin alan değiştirmek zorunda kalması, 10.2`si seçmeli dersler nedeniyle eğitimin başlama ve bitiş saatlerinde değişiklik olması, 10`u sınıf öğretmenlerin norm kadro fazlası olması, 2.8`i okul öncesinin zorunlu eğitim kapsamından çıkarılması, 2.1`i talep edilen seçmeli dersleri verecek öğretmenlerin yeterli sayıda olmaması, 0.6`sı açık liseye kayıt için öngörülen 18 yaş şartının kaldırılması derken, 2.5`i bu sistemden kaynaklanan herhangi bir sorun olduğunu düşünmüyorum` cevabını verdi."
Ankete katılanların yüzde 55.5`inin `Öğretmenler Günü`nde Milli Eğitim Bakanı Dinçer`den açıklamaları ve uygulamaları için öğretmenlerden özür dilemesi ve mesleğin itibarını artırıcı tedbirler almasını istediğini belirten Koncuk, 26.7`sinin öğretmenlerin ek ödemelerinde artış yapıldığını ve özlük haklarında yapılacağını açıklamasını, 10.9`unun öğretmenleri bir maaş ikramiye vermesini, 4.7`sinin emekliliği özendirecek tedbirler alındığını açıklamasını istediğini ifade etti.
"ANKETE KATILANLARIN YÜZDE 87.4`Ü MİLLİ EОİTİM BAKANI DİNÇER`İ `BAŞARISIZ` BULUYOR"
Koncuk, "Ankete katılanların yüzde 87.4`ü Ömer Dinçer`i `başarısız`, 9.8`i kısmen başarılı, yüzde 2.8`i başarılı bulmaktadır. Geçen yıl yaptığımız ankette, Ömer Dinçer`i başarısız bulanların oranı yüzde 77`ydi. Bu yıl Ömer Dinçer`i başarısız bulunların oranındaki artış dikkat çekicidir" diye konuştu.
Koncuk, anketteki, `Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer`i değerlendirme imkanınız olsaydı, 10 üzerinden kaç puan verirdiniz` sorusuna, ankete katılanların yüzde 61.1`inin `1` puan, yüzde 9.3`ünün `2` puan, yüzde 11`inin `3` puan, yüzde 6.1`inin `4` puan, yüzde 5`inin `5`, yüzde 2.9`unun `6`, yüzde 1.6`sının `7`, yüzde 1.1`inin `8`, yüzde 0.6`sının `9` ve yüzde 1.1`inin ise `10` seçeneğini işaretlediğini dile getirdi.
"YÜZDE 49.2`Sİ TÜRKİYE`DE YAŞANAN EN BÜYÜK SORUN OLARAK `TERÖRÜ` GÖRÜYOR"
Yüzde 49.2`lik bir oranın Türkiye`de yaşanan en büyük sorun olarak terörü gördüğünü bildiren Koncuk, yüzde 17.2`lik bir oranın ise adam kayırma ve kadrolaşma cevabını verdiğini söyledi. Koncuk, ankete katılanların yüzde 76.2`sinin iş güvencesinin kaldırılacağını düşündüğünü ifade ettiğini belirterek, iş güvencesinin kaldırılmak istenmesi durumunda ankete katılan öğretmenlerin sendikanın eylem yapmasına tam destek verdiğini ifade etti. Koncuk, "Ankete katılanların yüzde 49.9`u kendisini kaygılı, yüzde 30.4`ü değersiz, yüzde 11.2`si bunalımda, yüzde 5.7`si mutlu ve huzurlu tanımlarken, yüzde 2.8`i diğer seçeneğini işaretlemiştir" şeklinde konuştu.
Toplantı sonrası bir gazetecinin, `Şubat`ta öğretmen ataması yapılmazsa Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer`le görüşecek misiniz` sorusuna, Koncuk, "Şubat`ta atama yapılacak, eylemlerimiz de bunun bir çalışması. Ömer Dinçer`le görüşmekle bu düzelmez. Başka sendikaların usülleri farklı olabilir, biz taleplerimizi her yerde ifade ederiz" cevabını verdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Çameli’nin titrek kavak ormanları bulutların arasında görsel şölen sunuyor Denizli’nin Çameli ilçesi, zengin florası ve yüksek endemik tür çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan titrek kavak ormanları ise özellikle ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarı, kızıl, turuncu ve yeşilin tonlarıyla oluşan renk cümbüşü havadan görüntülendi. Denizli’nin Çameli ilçesi, zengin florası ve yüksek endemik tür çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. Yaklaşık 750 ile 2 bin 300 metre rakımda yer alan ilçe; vadileri, meraları ve yüksek dağlarıyla çok sayıda bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Çameli florasında 200’a yakın endemik bitki türünün bulunması, bölgenin coğrafi yapısının sağladığı doğal zenginlikten kaynaklanıyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan titrek kavak ormanları ise özellikle sonbahar ve kış aylarında ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarıdan kahverengiye uzanan tonların hâkim olduğu bölgede yüksek ağaçların oluşturduğu renk cümbüşü doğaseverler tarafından yoğun ilgi görüyor. Türkiye’de bu denli yoğunlukta görülen titrek kavak topluluklarına nadiren rastlandığını belirten uzmanlar, Çameli’nin bu açıdan önemli bir ekolojik değere sahip olduğuna dikkat çekiyor. Bölge hem biyolojik çeşitlilik hem de doğal güzellik açısından eşsiz bir zenginlik sunuyor. "Bu orman Çameli orman sınırları içerisindedir ve titizlikle korunmaktadır" Titrek kavak ağaçlarının titizlikle korunduğunu ifade eden Endemik Bitkiler Araştırmacısı Rıfat Özdemir, "Bu gördüğünüz titrek kavak ormanları sonbahar ve kış aylarında renk cümbüşü oluşturuyor. Bütün renkleri hemen hemen görürsünüz. Türkiye’deki dağılımı oldukça seyrektir. Bu saha, Çameli orman sınırları içerisindedir ve titizlikle korunmaktadır. Çameli ilçemiz flora açısından çok zengindir" dedi. "Yapılan çalışmalar sonucunda 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespit edildi" Çameli’de 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespit edildiğini ve çalışmaların devam edeceğini belirten Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan ise, "Çameli ilçemiz endemik türler bakımından en zengin bölgelerden bir tanesi. Özellikle Gargın Yaylası bölge dediğimiz rakamı 2 binin üzerinde olan bir bölgemiz var. Bu bölgemizde şu anda Hasan Hocamızla beraber yapmış olduğumuz çalışmalarla 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespitini yaptık. İnşallah yakın bir zamanda da bunların kitap basımını açıklamasını yapmış olacağız. Şu anda özellikle Fethiye-Çameli arasında Akta bölgesi dediğimiz bölgede bir Akkavak orman bölgemiz var. Gerçekten doğanın bir harikası, güzel bir şekilde orada yetişmiş çoğalmış bu ormanımız özellikle sonbahar ve kış aylarında trekking yapmak isteyen yürüyüş yapmak isteyen gruplar için çok güzel bir görsel şölen sunuyor" ifadelerini kullandı. "Vatandaşlarımızı bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet ediyoruz" Vatandaşları bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet eden Başkan Cengiz Arslan, "Orman İşletme ile beraber bu bölgenin korunması ile ilgili yerel yönetimler belirli olarak elimizden gelen çabayı sarf ediyoruz. İnşallah buranın doğa turizmine kazandırılması ile ilgili de güzel düşüncemiz projemiz var. Bu bölge bizim yürüyüş rotalarımız alanında en güzel rotalarımız bir tanesi. Bütün bizi izleyen vatandaşlarımızı bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet ediyoruz" dedi.
Düzce Fındıkta verim ve kalite artırılıyor DÜZCE(İHA) – Düzce’de Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından fındık budama eğitimleri, merkez ve ilçelerde devam ediyor. Düzce’de fındıkta verim ve kaliteyi artırmaya yönelik çalışmalar aralıksız devam ediyor. Düzce İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülen Fındık Budama Eğitimleri, merkez ve 7 ilçede, 90 köy ve mahallede toplam bin 200 üreticiye ulaşması hedefleniyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Düzce İl Tarım ve Orman Müdürü Esra Uzun, fındığın Düzce için stratejik bir ürün olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: "İlimizde yaklaşık 75 bin hektar tarım arazisi bulunmakta olup, bunun yüzde 85’i, yani yaklaşık 63 bin hektarı fındık alanlarından oluşmaktadır. Fındık, Düzce’nin ana ürünüdür. Bu nedenle verim ve kaliteyi artırmaya yönelik eğitim çalışmalarımıza büyük önem veriyoruz. Merkez ve 7 ilçemizde yürüttüğümüz budama eğitimleriyle bir budama seferberliği başlattık ve bugüne kadar yaklaşık 1.000 üreticimize eğitim verdik. Amacımız, üreticilerimizin daha kaliteli ve daha yüksek verim elde etmesini sağlamak ve bu yolla gelirlerini artırmaktır." Fındığın dünya markası bir ürün olduğunu da belirten Uzun, Düzce’den yıllık yaklaşık 20 bin ton fındık ihracatı gerçekleştirildiğini ifade ederek, "Üreticilerimizin bol ve bereketli bir üretim sezonu geçirmesini istiyoruz. İl Müdürlüğü olarak teknik ekibimizle birlikte fındık verimini artırmaya yönelik çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz" dedi. Eğitim programları kapsamında üreticilere doğru budama teknikleri uygulamalı olarak anlatılarak, fındık bahçelerinde verim ve kalite artışının sağlanması hedefleniyor.
Düzce Avrupa’daki okullar arasında işbirliği DÜZCE(İHA) – Düzce Üniversitesi’nde "ELT Days: Mesleki Gelişim ve Farkındalık Eğitimleri" atölye çalışması gerçekleştirildi. Düzce Üniversitesi Eğitim Fakültesi Yabancı Diller Eğitimi Bölümü, Kariyer Geliştirme ve Mezun İzleme Uygulama Araştırma Merkezi ile İngilizce Topluluğu iş birliğinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı Üniversite Öğrenci Toplulukları İş Birliği ve Destek Programı (ÜNİDES) tarafından desteklenen "ELT Days" projesi kapsamında düzenlenen "ELT Days: Mesleki Gelişim ve Farkındalık Eğitimleri" başlıklı atölye çalışması İstiklal Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. "eTwinning: Fikirden Projeye" başlığıyla düzenlenen programa; Eğitim Fakültesi Yabancı Diller Eğitimi Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Osman Dülger, Dr. Öğr. Üyesi Ammar Tekin ile çok sayıda öğrenci katılım sağlarken; programda YEĞİTEK Düzce eTwinning Proje Koordinatörü İngilizce Öğretmeni Elif Fergane ile 15 Temmuz Şehitler Ortaokulu İngilizce Öğretmeni Serdar Karadağ eğitmen olarak yer aldı. Programın ilk bölümünde konuşan Elif Fergane, eTwinning platformunun temel yapısı, amaçları ve sunduğu imkanlar hakkında katılımcılara kapsamlı bilgiler aktardı. eTwinning’in, Avrupa’daki okullar arasında iş birliğini teşvik eden, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı Ulusal Destek Servisi tarafından denetlenen güvenli bir çevrim içi öğrenme platformu olduğunu ifade eden Elif Fergane, proje tabanlı öğrenme yaklaşımıyla öğretmen ve öğrencilerin aktif etkileşim içinde üretim yapabildiğini ifade etti. Başarılı bir eTwinning projesinin; pedagojik yaklaşım, iş birliği, dijital araçların etkili kullanımı üzerine inşa edildiğini belirten Fergane, bu süreçlerin öğrencilerin dijital yetkinlik, kültürler arası farkındalık ve girişimcilik gibi temel beceriler kazanmasına katkı sunduğunu dile getirerek eTwinning proje yazım sürecini uygulamalı olarak katılımcılara anlattı. Programın ikinci konuşmacısı Serdar Karadağ ise, öğretmenlik kariyerine dair deneyimlerini paylaşarak, kendi öğrencileriyle birlikte hayata geçirdiği "Friends Forever" isimli eTwinning projesini anlattı. Proje sürecinde farklı ülkelerden öğrencilerle yürütülen iş birlikleri, gerçekleştirilen etkinlikler ve elde edilen kazanımlar hakkında bilgiler veren Karadağ, öğrencilerinin proje sürecinde hem akademik hem de sosyal becerilerinin geliştiğini vurguladı. Program, plaket takdimi ve fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.