EDA IŞIK/ANKARA
Kaplan, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Kamuoyunda ‘Böcek Komisyonu’ olarak bilenen Yasadışı Dinlemeleri Araştırma Komisyonu üyesi olan Kaplan, komisyonun kapalı oturum kararı olmasını eleştirdi. Bunun iç tüzükte dayanağı olmadığını ifade eden Kaplan, “BDP olarak bütün halkımızın muzdarip olduğu bu konunun şeffaf olarak basın emekçilerinin de hazır olduğu şekilde görülmesini istedik. Bu konudaki muhalefet şerhimizi koyduk” dedi.
Komisyonun iki günlük çalışması sonucunda korkunç bir gerçekle karşı karşıya kaldıklarını belirten Kaplan, dinmeye yarayan böceklerin internet üzerinden kolayca alındığını ifade etti. Kaplan bu konuda denetim olmamasını eleştirdi.
Dinlemelerin mahkeme kararı olmaksızın direk valilerin, jandarma da komutanın, poliste amirin emri ile yapıldığını belirten Kaplan, “Dinlenme olduğu zaman silme oluyor mu olmuyor mu? Bunun denetimi mümkün değil” dedi.
Kaplan, dinlemenin kaynağının yüzde 80’inin yürütmenin yüzde 20’sinin ise yabancı servislerin inisiyatifinde olduğunu söyledi. Yasa dışı dinlenme sonucu 8 parlamenterin cezaevinde olduğunu ifade eden Kaplan, “Bunun için Meclis başkanlığının ve parlamentonun kendi üyelerinin hukukunu düşünmesi ve dinleme kararları konusunda mahkeme ve savcılık kararlarının olması, önleyici dinleme bahanesiyle herkesin herkesi rahatlıkla dinleme olayından vazgeçilmesi gerekir” dedi.
Kaplan, basın mensuplarına, “Hepiniz dinleniyorsunuz” dedi. Kaplan’ın bu sözleri herkesi güldürdü.
Komisyonun toplantısının gizli yapma kararına ilişkin Kaplan, “Kamuoyundan bir şeyler mi gizleniyor birileri mi korunuyor acaba soruları geliyor” dedi. Kaplan, dinlemelerin yüzde 95’inden savcıların haberi olmadığını önlerine sadece dosyaların geldiğini söyledi.
Kaplan, basın toplantısında soruları da yanıtladı. Dünkü komisyon toplantısında internetten bulduğu böcek satan firmayı aradığına ilişkin haberlerin anımsatılması üzerine Kaplan, haberlerin doğru olduğunu söyledi. Herkesin bu numaralara çok rahatça ulaşabileceğini söyleyen Kaplan, ‘Komisyon üyelerinin tavrı ne oldu?’ yönündeki soruya, “Tepkileri şaşkınlık tek kelimeyle. Sanki hiç bilmiyorlarmış gibi. Sanki Türkiye’de bunlar olmuyormuş gibi. Bu şaşkınlıkları bizi şaşırttı” dedi.
Kaplan, basın mensuplarının kameralar önünde de aynı şeyi yapmasını istemelerine 'Siz arayın' diyerek olumsuz yanıt verdi. Kaplan, TİB Başkan Vekili Nihat Şen'e ‘Telefondan cızır cızır ses geliyor, arka fonda ses yankılanıyor. Bu dinlenme işareti mi?’ yönünde sorular sorulduğunu, Başkanın ise, “Bunların hiçbiri dinleme değil. Biz ruh gibi dinleriz. Dinlendiğinizden haberiniz olmaz” dediği yönündeki sözlerini aktardı. “Siz dinleniyor musunuz?” yönündeki soruya Kaplan, “Ben avukatlığa başladıktan beri dinleniyorum. O yüzden sizlerle telefonda az konuşuyorum” yanıtını verdi.
Hükümetin kendisine yetki vermesi durumunda dinlemeleri üç günde azaltacağını söyleyen Kaplan, bunu nasıl yapacağını anlattı. Kaplan, “Böceklerin, piyasada leblebi gibi satılmasını yasaklardım. Resmi makamları zapturapt altına alırdım. Kayıtların yargı önünde silinmesini sağlardım. Yüzde 70 olayı çözersiniz. Biraz daha önlemlere bunu iyice azaltırsınız ancak yüzde 10 kaçağı önleyemezsiniz” dedi.
İmralı’ya yarına gidecek heyette isminin geçmemesine ilişkin soru üzerine Kaplan, “Her arkadaşımız parti içerisinde yetkindir. Hepimiz feleğin çemberin geçerek gelmişiz. O noktada hiçbir arkadaşımız hakkında tereddüt yoktur” dedi.
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın ‘Kandil’i Ankara’ya gelmesi konusunda ikna ederim’ açıklamalarına ilişkin olarak Kaplan, “Bu süreç birkaç aşamalı olabilir. İleri dönemlerde duruma göre farklılaşabilir. Yarın yapılacak görüşmenin ülkemizin en önemli sorununa, çözüme katkı sunmasın bekliyoruz. Bizim de başından beri söylediğimizi çözümün adresi de orasıdır" dedi.
