KÜLTÜR SANAT - 07 Aralık 2017 Perşembe 15:10

Diyarbakır, Travel Türkiye İzmir Fuarı’nda

A
A
A
Diyarbakır, Travel Türkiye İzmir Fuarı’nda

Travel Türkiye İzmir Turizm Fuar ve Kongresi, 11’inci kez kapılarını açtı.

Travel Türkiye İzmir Turizm Fuar ve Kongresi, 11’inci kez kapılarını açtı. Fuarda, Diyarbakır standı yoğun ilgi gördü. Vali Yardımcısı Hasan Gökpınar, açık hava müzesi Diyarbakır’ın turizmde Türkiye’nin olmazsa olmaz şehirlerinden biri olduğunu kaydetti.


Türkiye’nin turizm alanındaki en önemli buluşmalarından biri olan Travel Turkey İzmir Turizm Fuar ve Kongresi, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği-TÜRSAB ve İZFAŞ ortaklığıyla 11. kez kapılarını açtı. Şehirlerin kültürel ve tarihi değerleri ile turizm potansiyelinin tanıtıldığı fuara, Diyarbakır Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, Karacadağ Kalkınma Ajansı, Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Ticaret Borsası, Ticaret ve Sanayi Odası, Sur Belediyesi, Sosyal Yardımlaşma Vakfı Aile Destek Merkezi, TÜRSAB Bölge Yürütme Kurulu, Hacı Levent Kadayıfçısı, Uğurcan Peynircioğlu ve Tanrıkulu Bakırcılık katıldı.


“Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri Kültürel Peyzaj Alanı” çalışması ile UNESCO Dünya Kültür Mirası Diyarbakır Surlarının işlendiği stant tasarımı ilgi odağı oldu. Stantta davetlilere Hacı Levent Kadayıfları, Uğurcan Peynircioğlu örgü peyniri, Diyarbakır çöreği, pestil, badem ezmesi ikram edilirken, bilimsel kitaplar, broşürler, kitapçıklar, gezi rehberleri ve diğer tanıtım materyallerinin dağıtımı ile Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Aile Destek Merkezi tarafından dezavantajlı bayanların yapmış olduğu el emeği göz nuru el sanatları sergilendi.



“Diyarbakır turizmde olmazsa olmaz”


Standa gelen ziyaretçileri Vali Yardımcısı Hasan Gökpınar ile Turizm Platformu üyeleri karşıladı. Gökpınar, bu tür fuarlarda yer almanın kent turizmi için çok önemli olduğunu belirterek, “Binlerce yıl geçmişi olan bir kent ve 33 medeniyete ev sahipliği yapmış, Sahabeler ve Peygamberler şehri olan ilimizin en iyi şekilde tanıtılmasını yapma gayreti içindeyiz. Açık hava müzesi Diyarbakır turizmde Türkiye’nin olmazsa olmaz şehirlerinden biri. İlimizde devam eden kurtarma ve arkeolojik kazılarında özellikle Roma İmparatorluğu’nun Doğu Sınır Karakolu olan Zerzevan Kalesi kazı çalışmalarında ortaya çıkan yeraltı şehri ve Mitras Tapınağı ilimizin ve bölgemizin turizm açısından ülkemizde ne kadar önemli bir şehir olduğunun kanıtıdır” dedi.



“Destinasyonlara dahil edilmeli”


Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sanat Daire Başkanı Ali Fuat Eker, Büyükşehir Belediyesi olarak dünya kültür mirası listesinde yer alan Diyarbakır’ın turizm potansiyelini açığa çıkarmak ve tanıtmak için her türlü çalışmayı aralıksız olarak sürdürdüklerini belirtti. Eker, ulusal ve uluslararası fuarlara katılım sağlayıp, turizm profesyonelleri ile buluşarak Diyarbakır’ın turizm destinasyonlarına dahil edilmesi için çalışmalar yürüttüklerini dile getirdi.



“Tanıtıma devam edeceğiz”


Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Turizm Komisyonu Başkanı Alaaddin Tan, Neolitik çağdan kalan Körtiktepe ve 33 medeniyete ev sahipliği yapmış Diyarbakır’ı tanıtmak için İzmir’de bulunduklarını kaydederek, “Kardeş şehir olarak gördüğümüz İzmir’de bulunmak ve bu kapsamda turizm profesyonelleri ile ilişki geliştirmek bizler açısından oldukça önem taşımakta. Turizm Komisyonu olarak gerek ulusal gerekse de uluslararası mercilerde kentimizi tanıtmaya devam edeceğiz” diye konuştu.



“Kültürel paylaşımlar yapılmalı”


Diyarbakır Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Üyesi Şükrü Boylu ise, bu tür fuarların Diyarbakır’ın kültürel ve tarihsel değerlerinin tanıtımı ve markalaşması açısından çok önemli olduğunu söyledi. Boylu, turizm fuarında farklı kültürden insanların bir araya geldiğini ve kültürel paylaşımların gerçekleştiğini söyledi.



“Herkes gelip görsün”


Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği Diyarbakır Bölge Yürütme Kurulu Başkanı Mehmet Akyıl ise, Diyarbakır’ın tarihi ve kültürel güzellikleri ile önemli turizm potansiyelini içinde barındırdığını belirterek, “Eşi benzeri olmayan Diyarbakır, edebiyat, medeniyet, inanç, şiir, tarih, kültür, sevgi ve kendine has yöresel lezzetleri ile herkesin gelip görmesi gereken bir kenttir” ifadelerinde bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.