SPOR - 17 Mayıs 2024 Cuma 16:46

Bilek güreşinde Elazığ’a Türkiye birinciliği

A
A
A
Bilek güreşinde Elazığ’a Türkiye birinciliği

Okul Sporları Küçükler, Yıldızlar Bilek Güreşi Türkiye Şampiyonası’nda Elazığlı sporcusu Muhammed Emir Söylemez, Türkiye birincisi oldu.


Türkiye Vücut Geliştirme, Fitness ve Bilek Güreşi Federasyonu 2024 Yılı faaliyet programında yer alan Küçükler, Yıldızlar (Kız-Erkek) Bilek Güreşi Türkiye Şampiyonası Ankara’da düzenlendi. Elazığ’ı temsil etmek üzere katılan sporcu Muhammed Emir Söylemez 65 kiloda Türkiye birincisi olmayı başardı.


Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, “Okul Sporları kapsamında Küçükler, Yıldızlar (Kız-Erkek) Bilek Güreşi Türkiye Şampiyonası gerçekleştirildi. Şampiyonada aziz şehrimizi temsil etmek üzere sporcumuz Muhammed Emir Söylemez mücadele etti. 65 kilogramda mücadele eden ve Türkiye birinciliği elde eden güreşçimizi ve antrenörünü tebrik ediyoruz” denildi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Denizli OSB ’Geleceğin Meslekleri ve Endüstri 4.0’ seminerine ev sahipliği yaptı Denizli Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü ve Denizli Ticaret Odası ortaklığında yürütülmekte olan "Geleceğin İnsana Yakışır İşlerinin Denizli’de Nitelikli Kadın ve Erkek İşgücü için Teşvik Edilmesi" projesi kapsamında "Geleceğin Meslekleri ve Endüstri 4.0" semineri’ gerçekleştirildi. Denizli Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü, Denizli Ticaret Odası ile birlikte "Geleceğin İnsana Yakışır İşlerinin Denizli’de Nitelikli Kadın ve Erkek İşgücü için Teşvik Edilmesi" projesini sürdürüyor. İş kurumu ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliğinde yürütülmekte olan proje kapsamında, Denizli OSB Müdürlüğü Konferans Salonu’nda ’’Geleceğin Meslekleri ve Endüstri 4.0" semineri gerçekleştirildi. Seminere Denizli Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Sefa Gökalp, Denizli OSB Bölge Müdürü Ahmet Taş, kurum ve kuruluş temsilcileri ile sanayiciler katıldı. “Pamukkale Teknokent olarak bizde bir paydaşız” Düzenlenen seminerde konuşmacı olarak yer alan PAÜ Teknokent Genel Müdürü, Teknoloji Fakültesi Dekanı-Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Ovalı; “Avrupa Birliği projesi olan "Geleceğin İnsana Yakışır İşlerinin Denizli’de Nitelikli Kadın ve Erkek İşgücü için Teşvik Edilmesi" projesi kapsamında Pamukkale Teknokent olarak biz de bir paydaşız. Burada özellikle Endüstri 4.0 ve geleceğin meslekleri üzerine bir seminer gerçekleştireceğiz. İkili diyaloglarla Denizli’nin, geleceğin meslekleri hakkındaki birikimlerini ve düşüncelerini öğrenmek, Endüstri 4.0 hakkındaki farkındalık ve fikirlerini konuşmak asıl amacımız” dedi. “Amacımız; kentimizden endüstri 4.0 haritasını hazırlamak” Denizli Ticaret Odası Proje Koordinatörü Sıdıka Arıkan ise projenin amacından bahsederek; “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın İnsan Kaynakları Gelişimi Operasyonel Programı kapsamında yürütülen Avrupa Birliği destekli bir proje. Amacımız; kentimizde geleceğe yönelik Endüstri 4.0 yol haritasını hazırlamak. Bu kapsamda seminerimizi gerçekleştiriyoruz. Katılımcı firmalarımızda bu konuda istişarelerde bulunacağız” ifadelerini kullandı. Seminerde sunumların ardından sor-cevap bölümüne geçildi. Katılımlar merak ettikleri sorulara yanıt buldu.
Bursa Hayvan dışkısında bulunan parazitler insanları tehdit ediyor Hayvan dışkılarında bulunan parazitler ile bulaşan ve tedavi edilmediğinde ölümcül olabilen “Kist hidatik” hastalığına yakalanan anne ve kızı, Bursa Şehir Hastanesi’nde şifa buldu. Bursa’da yaşayan 52 yaşındaki Havva Sekmen ile 27 yaşındaki kızı Yasemin Sekmen, öksürük ve göğüs ağrısı şikayeti ile Bursa Şehir Hastanesi’ne başvurdu. Yapılan tetkiklerde hayvan dışkısında bulunan parazitlerin, sebze ve meyvelere temas etmesi ile insanlara bulaşan kist hidatik hastalığı teşhisi konuldu. Bursa Şehir Hastanesi’nde görevli Göğüs Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Ali Kahraman tarafından yapılan ameliyatlar ile sağlığına kavuşturulan anne ve kızı, kısa süre hastanede tedavi gördükten sonra taburcu edildi. Hastaların durumu ile ilgili açıklamalarda bulunan Göğüs Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Ali Kahraman, “Bize başvuran hastalarımız, öksürük, nefes darlığı ve göğüs ağrısı şikâyetiyle geldiler. Yaptığımız tetkiklerde hastaların her ikisinin akciğerinde iki taraflı olmak üzere kist hidatik olduğu tespit edildi. Aynı zamanda hastaların karaciğerinde de kistlerinin olduğu görüldü. Hastaları aynı gün operasyona alıp tek taraflı olan bölümündeki kistleri temizlemiş olduk. Farklı bir seansta diğer taraf akciğerlerindeki kistleri de çıkartıp taburcu ettik” dedi. Sebze ve meyveler iyi yıkanmalı Kist hidatik hastalığı ile ilgili bilgiler aktaran Op. Dr. Kahraman, hastalığın “Ekinokok” adı verilen parazitlerin genelde köpek dışkısıyla temas eden çiğ sebze ve meyvelerin yenmesi sonucu bulaştığının altını çizdi. 10 binde 1 görülme sıklığı olduğu bilgisini veren Kahraman, “Paraziti taşıyan başta köpek, kedi, çakal, tilki, kurt gibi hayvanların dışkısıyla parazitin yumurtaları çevreye saçılır. Bu hayvanların kurumuş dışkısı içerisinde yumurtalar, rüzgar vb. doğal yollarla etrafa yayılarak meyve, sebze, içecekler üzerine konup bu şekilde kirlenmiş gıdaların ağız yoluyla vücuda alınmasıyla, çok çok nadiren de solunum yolundan girmesi suretiyle ya da paraziti taşıyan hayvanlara dokunduktan sonra ellerin iyice yıkanmaması sonucu hastalık insanlara bulaşır” şeklinde konuştu. Ölüme yol açabilir Hastalığın insanlarda herhangi bir belirti vermeyebileceğini ifade eden Kahraman, “En sık görüldüğü organ yüzde 60 ile 65 oranında karaciğerdir. Nadiren akciğerde de olabilir. Sıklıkla besi hayvancılığı yapılan kırsal bölgelerde görülür. Belirtiler lezyonların bulunduğu yere göre değişkenlik göstermekle beraber; öksürük, ağrı, akciğer enfeksiyonu, nefes darlığı, karaciğer yerleşiminde olanlarda safra yolu tıkanması, koyu renkli idrar, bulantı, kusma, karın ağrısı ve karın şişliği gibi şikâyetlerdir. Bazen de hastalık insanlarda hiçbir şikâyete neden olmayabilir. Yani yerleştiği organa göre farklı belirtiler verebilir. Ancak kistlerin patlaması kişinin ölümüyle de sonuçlanabilir” diye konuştu. Evcil hayvanlar düzenli aşılanmalı Köpek dışkılarıyla etrafa saçılan parazitlerin dış ortamda ortalama bir yıl yaşayabildiğine dikkat çeken Kahraman, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Onun için bizim dikkat etmemiz gereken en büyük olay sebze ve meyveleri iyice yıkadıktan sonra yemeli, kedi ve köpeklere dokunduktan sonra mutlaka ellerimizi iyice yıkamalıyız. Kaynağını bilmediğimiz sular içmemeliyiz. Çocukların eve gelince ellerini iyice yıkamasını sağlamamız lazım. Eğer evcil hayvan besliyorsak onların iç parazitlerine karşı senede 4 kez, şayet evde 12 yaş altı çocuk ya da hamile birey varsa senede 6 kez aşılama yapılması gerekmektedir.” Hastalıklı kurban sakatatlarına dikkat Son olarak yaklaşan Kurban Bayramı vesilesiyle kesilecek olan kurbanlardan hastalıklı sakatatların çukur açılarak gömülmesi ve gelişigüzel çevreye atılmamasını önemle vurgulayan Dr. Kahraman, bu kısır döngünün kırılabilmesi için her vatandaşın sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerektiğini ifade etti. Öksürük şikâyetiniz varsa ihmal etmeyin Başarılı ameliyatlar ile sağlığına kavuşan Yasemin Sekmen ise, “Bir aydan fazla bir süre geçmeyen bir öksürüğüm vardı. Sonra göğüs hastalıkları bölümüne gittim ve röntgenimde kist çıktı. Daha sonra yatışım yapıldı. Aynı şekilde annemde de çıktı, birlikte ameliyat olduk. Öncesinde öksürüğüm vardı şu anda öksürüğüm yok. Rahatım çok şükür, ağrılarım geçti. Göğüs kısmında boğazıma kadar vuran bir ağrı oluyordu. Ara ara vuruyordu. Her zaman olan bir şey değildi. Genel olarak öksürüğüm çok fazlaydı. O şekilde zaten öğrendik. Öksürük şikâyetiniz varsa ihmal etmeyin. Kesinlikle doktora gidin. Benim bu şekilde ortaya çıktı çünkü” ifadelerini kullandı.
Bingöl Bingöl’de Jandarma Teşkilatı’nın 185’inci yıldönümü etkinliklerle kutlandı Jandarma Teşkilatı’nın kuruluşunun 185’inci yıldönümü nedeniyle Bingöl’de çeşitli etkinlikler düzenlendi. Jandarma Teşkilatı’nın kuruluşunun 185’inci yıldönümü nedeniyle Bingöl şehir stadyumunda çeşitli etkinlikler düzenlendi. Jandarma ekiplerinin folklor gösteriminin ardından İl Jandarma Komutanı Bilgihan Yeşilyurt, günün anlam ve önemine binaen bir konuşma gerçekleştirdi. Yeşilyurt, “Başarılarla dolu 185 yıllık köklü bir tarihe sahip olan jandarma genel komutanlığı, kuruluşundan bugüne kadar yüce milletimizin engin sevgi ve güvenine mazhar olmuş, Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmez bütünlüğünün korunması, milletimizin huzur ve güvenliği ile kamu düzeninin sağlanması yönündeki hizmetleriyle ulusumuzun her zaman takdirini kazanmıştır. Jandarma genel komutanlığı personeli olarak bizler, milletimizin bize olan bu teveccühünün bilincinde hareket ederek, var olan bu güven ve sevgi bağını korumak, perçinlemek ve daha da güçlendirmek azim ve kararlılığındayız. Türk milletinin sonsuz güvenine mazhar olmayı başaran Türkiye Cumhuriyeti jandarması, kurulduğu günden bu yana günlük yaşamın her anında, ülkemizin her noktasında, gece-gündüz, sıcak-soğuk, yağmur- çamur demeden halkımızın hizmetinde olmuş, bundan sonra da olmaya devam edecektir. Yerleşik kurum kültürü ve kimliğine sahip personeli ile jandarma; üstün birlik ve silah arkadaşlığı ruhu; vatandaşa insan merkezli, adaletli, sevgi ve şefkatle, birleştirici ve kucaklayıcı yaklaşımı ile her zaman milletinin yanında yer almıştır ve almaya da devam edecektir” diye konuştu. Jandarma Komutanı Bilgihan Yeşilyurt’un konuşmasının ardından, jandarma köpek unsurlarının gösterimi yapıldı. Ardından komandolar tarafından etkinlik düzenledi. Program, kortej yürüyüşünün ardından sona erdi. Programa Vali Ahmet Hamdi Usta, Belediye Başkanı Erdal Arıkan, Jandarma Komutanı Bilgihan Yeşilyurt, Rektör Prof. Dr. İbrahim Çapak, askeri personel, kurum amirleri ve vatandaşlar katıldı.
İzmir Uzmanı uyardı: Ciltteki güneş hasarı, deri kanserini tetikleyebilir Hava sıcaklarının artmasıyla güneş ışınları bireyler için risk oluştururken, Dermatoloji Ana Bilim Dalı Uzmanı Prof. Dr. Ali Karakuzu, özellikle öğlen saatlerinde dik açıyla gelen güneş ışınlarından sakınmak gerektiğini ve güneş hasarıyla birlikte deri kanseri gelişiminin de olabileceği uyarısında bulundu. Karakuzu, ortalama 3 saatte bir de güneş koruyucularının yenilenmesi gerektiğini vurguladı. Hava sıcaklıklarının yurt genelinde artmasıyla birlikte, uzun süre güneşe maruz kalınması da deride olumsuz etkilerin görülebilme ihtimalini arttırdı. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Karakuzu, güneşli havalarda vatandaşlara önemli uyarılarda bulundu. Güneşin hem faydasının hem de zararının bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Ali Karakuzu, “Güneşli ortam psikolojik olarak insanları daha iyi motive eder. Güneşin az olduğu alanlarda depresif insan tipi daha çok oluyor. D vitamini sentezi için son derece önemlidir. Güneş özellikle foto yaşlanma dediğimiz cilt yaşlanmasına, deride lekelenmelere, kronik devri hasarı dediğimiz ‘keratoz tablosu’ yani ‘aktinik keratoz’a neden olur. Ayrıca pigmentasyon değişikliği dediğimiz ciltte lekelenmelere, hem açık hem de koyu renklere ve damar genişlemelerine sebep olabiliyor” dedi. “Güneş hasarı deri kanseri gelişimini tetikleyebiliyor” Güneş hasarı olan bölgelerde zaman içerisinde deri kanserlerinin de gelişiminin söz konusu olabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Karakuzu, “Bazal kanser dediğimiz kanser türü, en sık görülen deri kanseridir. Yaklaşık 65-70 yaşından sonra her 2 insandan birisinde görülen bir deri kanseridir. Skuamöz hücreli karsinom birden ‘malign melanom’ dediğimiz deri kanserleri açısından güneş ışığının zararlı etkileri bunları tetikleyebiliyor” diye konuştu. “3 saatte bir güneş koruyucuları yenilemek lazım” Güneşten korunma yöntemleri olarak hem fiziksel hem de kimyasal korunmanın yapılabildiğini aktaran Karakuzu, özellikle saat 11.00 ile 14.00 arasında güneşin dik açıyla geldiği durumlarda güneşten sakınmanın oldukça önemli olduğunu vurguladı. Sözlerini sürdüren Karakuzu, şunları kaydetti: “Sadece fiziksel korunma yeterli olmayabiliyor. Dolayısıyla kimyasal korunma dediğimiz güneşten koruyucu faktörler var. 50 ve üzerindeki herhangi bir güneşten koruyucu güneş kremi büyük oranda güneşten korumayı sağlıyor. Ancak ‘günde bir defa sürdüm, güneşten korunuyorum’ demek yanlış bir algı. Ortalama 3 saatte bir güneş koruyucuları yenilemek lazım.” Haftada 3-4 kez güneşlenmek ideal Deride oluşan yanıkların ciddi risk oluşturabileceğini de ifade eden Karakuzu, şöyle konuştu: “Güneşin faydalarından yararlanılması için haftada 3-4 kez güneşlenmek, D vitamini açısından yeterli bir uygulama. Fakat deniz kenarında, güneş altında yanacak pozisyonda oturmak sağlık açısından zararlı. Bireylerde güneş yanığı oluşabiliyor. Özellikle ergenlik öncesi tek bir kez bile içi su dolu kabarcık oluşturan yanıklar, deri kanseri açısından ciddi bir risk oluşturduğunu söyleyebilirim.”