EĞİTİM - 18 Nisan 2024 Perşembe 10:24

Elazığ’da gençlerin ’ruh sağlığına’ odaklanan uluslararası buluşma

A
A
A
Elazığ’da gençlerin ’ruh sağlığına’ odaklanan uluslararası buluşma

Avrasya Gençlik Gelişim Derneği ve Elazığ Şizofreni Dayanışma Derneğinin işbirliğiyle başlatılan "Zihin ve Beden Hareket Halinde: Ruhsal Bozukluğu Olan Gençler İçin Alternatif Eğitim Yöntemleri Geliştirme Erasmus+ Eğitim" Projesi, 8 ülkeden 29 kişinin katılımıyla Elazığ’da başladı. Proje dahilinde uzmanlar, ruhsal sağlık sorunları yaşayan gençlere fiziksel aktivite, sanat ve sporla ilgili terapi uygulamalarını gözlemleyecek ve alternatif eğitim modelleri üzerine çalışacak.


Avrasya Gençlik Gelişim Derneği ve Elazığ Şizofreni Dayanışma Derneği’nin işbirliğiyle hayata geçirilen "Zihin ve Beden Hareket Halinde: Ruhsal Bozukluğu Olan Gençler İçin Alternatif Eğitim Yöntemleri Geliştirme Erasmus+ Eğitim” Projesi, Elazığ’da büyük bir heyecanla başladı. Proje çerçevesinde 8 ülkeden 29 katılımcı, ruhsal bozukluğu olan gençlere terapi aracı olarak fiziksel aktivite, sanat ve sporla ilgili çeşitli uygulamaları gözlemlemek üzere bir araya geldi. Hollanda, Belçika, Lüksemburg, Polonya, Slovakya, Malta, Makedonya ve Bulgaristan’dan gelen uzmanlar, 8 günlük süre boyunca alternatif eğitim modelleri üzerine yoğun bir çalışma gerçekleştirecek. Bu süre zarfında, zihinsel sağlık sorunları yaşayan gençlere yönelik eğitimlere katılacak olan uzmanlar, aynı zamanda ilgili kurum ve kuruluşları ziyaret ederek yerinde incelemelerde bulunacak.



’’Çalışmalardan oldukça etkilendim’’


Proje hakkında bilgi veren Avrasya Gençlik Gelişim Derneği Başkanı Meriç Tahan, ’’Zihin ve Beden Hareket Halinde: Ruhsal Bozukluğu Olan Gençler İçin Alternatif Eğitim Yöntemleri Geliştirme” Erasmus Eğitim Projesi için Elazığ’dayız. Elazığ Şizofreni Dayanışma Derneği ile iş birliği halindeyiz. Alternatif eğitim modelleri üzerine zihinsel sağlık problemi yaşayan gençlerimize sağlayabileceğimiz bu modeller üzerine bir projedeyiz. 8 ülkeden 29 katılımcı ile Elazığ’da gerçekleşiyor. Bu proje boyunca sanat ve spor bazlı terapi modellerini paylaşıyoruz ve dergi çıkartacağız. 8 gün boyunca çeşitli kurum ziyaretleri ve iyi uygulama ile gözlem etkinlikleri yaptık. Aynı zamanda Belçika’dan Hollanda’dan, Malta’dan, Makedonya’dan Slovakya ve Polonya’dan ve çeşitli Avrupa ülkelerinden gelen uzmanlar da kendi deneyimlerini paylaştılar. Ayrıca Elazığ’daki iyi uygulamaları incelediler ve bu başarılı uygulamalardan çok etkilendiler” dedi.


Belçika’da bir terapi merkezinde uzman olan Sam Lambin, ’’Elazığ’daki çalışmalardan oldukça etkilendim. Belçika ve Türkiye’de yapılanlar oldukça birbirine yakın. Beklentimin çok üstünde modeller uygulanıyor. Elazığ’daki özellikle Ruh Sağlığı Hastanesi’ndeki uygulamalar çok iyi. Özellikle aile ziyaretleri konusunda ben de benzer çalışmalar yapıyorum ve buradaki ziyaretlerde de benzer etkinlikler gözlemledim. Farklılıklar da var bunları da paylaşmak için buradayız” şeklinde konuştu.


Toplum Ruh Sağlığı Merkezi çalışanlarına teşekkür ederek konuşmasına başlayan ve verimli bir proje gerçekleştirdiklerini ifade eden Elazığ Şizofreni Dayanışma Derneği Başkanı Çiçek Tutuş, ’’Projemiz beden ve zihinsel hareketleri konuları hakkında farklı ülkelerden gelen katılımcılarla birlikte bir hafta boyunca kamu kurum ve kuruluşlarını da ziyaret ederek çeşitli eğitim ve sosyal çalışmalar yapmaktayız. Derneğimiz bir çok ulusal ve uluslararası projeler yürütmekle beraber halen devam eden etkinliklerimiz, faaliyetlerimiz de Kültürhane Kitap Kafe adı altında devam etmektedir” diye konuştu.


Hollanda’dan gelen katılımcılardan Rüstem Demir ise ’’Her şeyden önce Elazığ’ı çok beğendik. Bilmediğimiz bir şeyleri burada fark ettik, Elazığ’da Türkiye’de olan üç kurumdan birinin burada kurulduğunu ve yüzüncü yılında olduğunu da öğrendik. Çok değerli çalışmalar yapıldığını gördük. Bu ziyaretimizde Türkiye uyruklu olmayan, yabancıları da getirdik. Farklı ülkelerden katılımcılarla gelmeye çalıştık ve onlar da çok mutlular. Türkiye’nin farklı bir resmini gösterme imkanı bulduk” dedi.


Polonya’da PDR uzmanı olarak çalışan Viktoria Pandelova da Elazığ’daki uygulamalardan oldukça etkilendiğini, birçok şey öğrendiğini ve kendi uygulamalarını da paylaşmaktan memnun olduğunu dile getirdi.



Elazığ’da gençlerin ’ruh sağlığına’ odaklanan uluslararası buluşma

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Yunusemre Belediyesinde işçilere 1 Mayıs ikramiyesi Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda Belediye Şantiyesi’nde işçilerle buluştu. İmkanları ölçüsünde, işçilere bayrama özel 2 bin TL ikramiye vereceklerini duyuran Başkan Balaban, “Emek en yüce değerdir” dedi. Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı işçilerle kutladı. İşçilerle kahvaltı yapan Başkan Balaban’a Eşi Serap Balaban, Başkan Yardımcıları Ali Kuyumcu, Emine Özge Arslan, Haydar İzci, Mehmet Mesut Doğan, MAYEB AŞ Genel Müdürü, Özel Kalem Müdürü Seyit Ali Özmen, Yetkili Sendika Hizmet İş Manisa Şube Başkanı Rahmi Okan Polat, sendika yöneticileri ve birim müdürleri eşlik etti. Kahvaltı sonrası işçilere seslenen Başkan Semih Balaban, bu bayramın önemine dikkat çekti, emeğin ve emekçinin her zaman yanında olduklarını söyledi. Yunusemre Belediyesi’nde bir ilke de imza atan Başkan Balaban, 1 Mayıs’a özel işçilere 2 bin TL ikramiye vereceklerini açıkladı. ‘Sizlerle olmaktan onur duydum’ Başkan Balaban burada yaptığı konuşmada, “1 Mayıs, emek ve emekçinin dayanışma bayramı. Hepimize kutlu olsun. Sizler emeğinizle, onurunuzla dünyada hayatı döndüren insanlarsınız. Her zaman da emeğe değer veren, yanında olan sosyal demokrat bir dünya görüşü olarak sizlerle beraberiz. Sendikalarımızın da bu mücadelede sizlere çok büyük bir katkısı var. Emekle ilgili kim ne katkı yapıyorsa teşekkür ediyorum. Tek ricamız emeğinizi toplum için en iyi şekilde verin. Sizler kamu görevlisisiniz. Toplum için çalışıyorsunuz. Bugün sizlerle olmaktan hepimiz onur duyduk” diye konuştu. İşçilere 2 bin TL ikramiye müjdesi “Emek en yüce değerdir” diyen Yunusemre Belediye Başkanı Balaban açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Sembolik de olsa 1 Mayıs’ın anısına 2 bin TL ikramiye ödeyeceğiz. Çam sakızı çoban armağanı. Bu da Manisa’da bir ilk. Ekonomik tabloyu düzelttikçe de işçi hakları konusunda önemli adımlar atacağız. Omuz omuza yürüyeceğiz. Ben de bir emek işçisiyim. Uzun yıllar öğretmenlik yaptım. Bu vesile ile bir kez daha 1 Mayıs’ı kutluyorum.” Başkan Balaban ve ekibine teşekkür etti Başkan Semih Balaban’a gösterdiği hassasiyetten dolayı teşekkür eden Sendika Başkanı Rahmi Okan Polat ise, “Başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Türkiye’de belki de bir ilk olarak işçinin hakkı hukuku gözetilerek çam sakızı çoban armağanı da olsa ikramiye verildi. Bu ikramiyenin meblağından çok niyeti bizim için daha önemli. Çünkü işçi düşünüldü, işçinin hakkı ve hukuku konusunda bir çaba sarf edildi. Biz inanıyoruz ki, bundan sonraki süreçte de başkanımız ve başkan yardımcılarımız işçinin hakkı ve hukuku konusunda her zaman bizlerin yanında olacaktır. Biz başkanımıza sizlerin huzurunda teşekkür ediyoruz” dedi. Konuşmaların ardından işçileri dinleyen Başkan Balaban, yaşanan sorunları da süreç içerisinde çözmek için çalışma yapacaklarını belirtti.
Antalya Antalya’da babalara özel “bebek bezi bağlama yarışması” Türkiye’nin ilk Bebek Parkı’nı açan Konyaaltı Belediyesi, 2-4 Mayıs tarihleri arasında bebeklere ve ailelerine özel “Bebek Günleri” düzenliyor. Etkinlik çerçevesinde bebek emekleme yarışması ile babalarla bebek bezi bağlama yarışması yapılacak. Konyaaltı Belediyesi’nin 2 Mayıs Dünya Bebek Günü dolayısıyla gerçekleştireceği “Bebek Günleri”, Bebek Parkı’nda 2 Mayıs Perşembe günü başlayacak. Bebek Günleri’nde emekleme yarışmasından babaların bez bağlama yarışmasına, bebek yogasından söyleşi ve eğlenceli oyunlara kadar çeşitli etkinlikler yer alacak. Bebekler yoga yapacak 2 Mayıs Perşembe günü saat 10.00’da Eğlenceli Masa Oyunları ile başlayacak olan Bebek Günleri’nde saat 11.00’de Çocuk ve Genç Psikiyatristi Doç. Dr. Veysi Çeri tarafından “Yeterince İyi Ebeveyn Olmak” konulu söyleşi gerçekleştirecek. Etkinlikte saat 12.00’de yoga eğitmeni Dilek Gümüş Gökay eşliğinde bebeklere yoga yaptırılacak. Gün boyu sürecek etkinliklerde bebekler aileleriyle birlikte sanat atölyesi, yüz boyama atölyesi, duygusal oyun atölyesi, orff ve ritm atölyesi ve mini diskoda keyifli vakit geçirecekler. 3 gün boyunca sürecek Bebek Günleri’nde 3 Mayıs Cuma günü 11.00’de bebeklere ve ebeveynlerine spor eğitmeni eşliğinde jimnastik yaptırılacak. Etkinlikler kapsamında saat 16.00’da ise Çocuk Hastalıkları ve Sağlığı Uzmanı Ali Satılmış ve Op. Dr. Melek Büyükkınacı Erol tarafından “Doğum Sonrası Anne Sağlığı ve Sağlıklı Çocuk Gelişimi” konulu söyleşi gerçekleştirilecek. Bebekler emekleyecek, babaları bez bağlayacak Bebek Günleri’nin son günü heyecanlı yarışmalara sahne olacak. 4 Mayıs Cumartesi günü saat 11.00’de bebek emekleme yarışması ile babalarla bebek bezi bağlama yarışması yapılacak. Yarışmalarda bebekler start çizgisine ulaşmak için kıyasıya mücadele ederken, en hızlı bebek bezi bağlayan baba ise günün kazananı olacak. Etkinliklerde ayrıca gün boyunca gerçekleştirilecek olan tuz seramiği hazırlama, yüz boyama etkinliği, sanatsal kolaj atölyesi, fikir atölyesi ve mini diskoda bebekler ve aileleri gönüllerince eğlenecekler.
Amasya Asırlık son değirmen devletin desteğiyle ayakta Amasya’nın Gümüşhacıköy ilçesinde bulunan 100 yıllık su değirmeni, devletin desteğiyle yapılan restorasyon çalışmasıyla ayakta kalarak yeni yüzyıla tutundu. 60 yaşındaki Yaşar Dokgöz’ün emeğiyle tahılları öğüten asırlık değirmen, bu geleneğin yöredeki son örneği olarak zamana direniyor. Kadim geleneğin bölgede ayakta duran tek temsilcisi İlçe merkezine 2 kilometre mesafedeki Sekü köyünde Yedi Değirmenler mevkiinde bulunan asırlık su değirmeni, bu kadim geleneğin bölgede ayakta duran tek temsilcisi olarak kayıtlara geçti. Dereden sağlanan suyun gücüyle çevirdiği taşa dökülen tahılları öğüten değirmen Gümüşhacıköy Kaymakamlığı’nın 2017 yılında yaptırdığı restorasyon çalışmasıyla elden geçirilerek hizmet vermeyi sürdürdü. Çocukluğundan bu yana aile yadigarı değirmende çalıştığını belirten değirmenci Yaşar Dokgöz, “Mesleği babamdan öğrendim. Buğday, arpa, mısır gibi tahılları burada öğütüyoruz. Faaliyetleri durmuştu. Onarıma ihtiyacı vardı. Gümüşhacıköy Kaymakamlığı ve Amasya İl Özel İdaresi’nin desteğiyle restore edildi. 7 yıldır tıkır tıkır çalışıyor” dedi. Komşu illerden de müşteri geliyor Çevre köyler, ilçeler ve komşu illerden bile müşterilerinin bulunduğunu anlatan evli, 3 çocuk ve 7 torun sahibi Dokgöz, “Duyanlar geliyor. Kimi un alıyor. Kimisi öğütmek için buğday getiriyor. Öğütüp gönderiyoruz. Müşterilerimize, dostlarımıza kapımız her zaman açık” diye konuştu. Yörede yetiştirilen Üveyik buğdayından üretilen unu müşterilerine tavsiye eden Dokgöz’ün tek yardımcısı ise 40 yıllık hayat arkadaşı eşi Nuran Dokgöz. Dokgöz çiftçi, geçimlerini sağladıkları asırlık değirmende yaşamlarını sürdürüyor.