EĞİTİM - 29 Nisan 2024 Pazartesi 14:52

Elazığ’da ‘kadına yönelik şiddetle mücadele’ semineri verildi

A
A
A
Elazığ’da ‘kadına yönelik şiddetle mücadele’ semineri verildi

Elazığ genelinde hizmet veren özel eğitim ve rehabilitasyon merkezi çalışanlarına “kadına yönelik şiddetle mücadele” ve “erken yaşta ve zorla evliliklerle mücadele” eğitim semineri verildi.


Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne bağlı Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM) koordinasyonunda İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı katkılarıyla il genelinde hizmet veren özel eğitim ve rehabilitasyon merkezi çalışanlarına yönelik seminer düzenlendi. Ahmet Tevfik Ozan Fuar ve Kongre Merkezinde düzenlenen seminerde sinevizyon gösterimi destekli ‘kadına yönelik şiddetle mücadele’ ve ‘erken yaşta ve zorla evlilikler ile mücadele’ konuları hakkında sunumlar gerçekleştirildi. Seminerde, şiddetin tanımı, türleri, yaygınlığı, şiddet mağduru kadınlara sunulan hizmetler, aile içi şiddetle mücadelede yasal mevzuat, erken yaşta ve zorla evliliklerde yasal mevzuat ve tedbir kararları ve elektronik kelepçe konuları anlatıldı.


Öte yandan, kolluk kuvvetleri tarafından Kadın Destek Uygulaması (KADES) ile Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele İl Eylem Planı ve 6284 sayılı kanun ile ilgili bilgilendirmelerde bulunarak broşür dağıtıldı.


Gerçekleştirilen seminer hakkında bilgi veren Elazığ Aile ve Sosyal Hizmetler il Müdürü Ömer Faruk Ergün, “İlimiz 2022-2025 yılları kadına yönelik şiddetle mücadele il eylem planı çerçevesinde Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi çalışanlarına yönelik ‘kadına yönelik şiddetle mücadele’ ve ‘erken yaşta ve zorla evliliklerle mücadele’ farkındalık eğitim çalışmalarımızı yürütüyoruz. Kadına yönelik şiddetin her türlüsünü önlemek amacıyla toplumun her alanına inebildiğimiz, gidebildiğimiz her alana ulaşmak için çalışmalarımızı yürütüyoruz” dedi.



Elazığ’da ‘kadına yönelik şiddetle mücadele’ semineri verildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, makam aracını satışa çıkardı Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, makam aracını satışa çıkardı. Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, göreve geldiği ilk günden itibaren belediyenin makam aracını kullanmadığını, kendi şahsi aracını kullandığını söyledi. Dalgıç, kullanılmayan makam aracının satılması için de çalışmalara başlandığını kaydetti. Yerel seçimlerin ardından Mudanya’da göreve başlayan Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, ilk günden itibaren makam aracı, özel şoför ve koruma kullanmadığını söyledi. Makam aracını satışa çıkarmak için gerekli işlemlerin başlatıldığını dile getiren Dalgıç, "Bugüne kadar işe de hep kendi aracımla gidip geldim. Belediye başkanı olduktan sonra yine kendi aracımı kullanmaya devam ediyorum, yakıtımı da kendim alıyorum. Belediyenin bu kadar zor durumda olduğu bir dönemde makam aracını kullanmak içime sinmiyor. 2023 model vip olarak düzenlenmiş Ford marka bir araç. Diğeri de başkanın daha eskiden kullandığı binek otomobil. İkisi birden garajda duruyor arkadaşlarımız satışı ile ilgileniyor" dedi. Belediyenin bugüne kadar bir finansman modeli ile yönetilmediğini ancak içinde bulundukları ekonomik zorlukları kısa süre içinde çözeceklerinin altını çizen Dalgıç, “Şikayet etmek için göreve gelmedik. İlk adımı da ben attım. Belediyeyi temsilen şehir dışına çıktığım zaman bile yakıt, yol, konaklama ve yemek gibi tüm ihtiyaçları kendim karşılıyorum. Mali açıdan zor bir durumdayız. Ancak gerekli dokunuş ve tasarrufları yaparak belediye hizmetlerinin aksamamasını sağlayacağız. Gelir getirici projeler üreterek, zor günleri aşacağız” diye konuştu.
İstanbul Teknosa’ya üç ödül birden Türkiye teknoloji perakendeciliğinin ve e-ticaretin önde gelen markalarından Teknosa, ECHO Awards, B2B Excellence Awards ve Capital500 Araştırması kapsamında toplamda üç ödülün sahibi oldu. Sabancı Holding iştiraklerinden Teknosa müşteri deneyimini mükemmelleştirme yolunda attığı yenilikçi adımlar sayesinde önemli ödüller kazanmaya devam ediyor. Şirket, Marketing Türkiye’nin Akademetre Research and Strategic Planning iş birliğinde bu yıl altıncısı düzenlenen ve yıl boyunca müşterilerine en iyi ticaret deneyimi sunan markaların ödüllendirildiği ‘ECHO Awards’ta 12 ilde bin iki yüz katılımcının tercihiyle ‘Teknoloji Perakendecisi’ kategorisinde birinci oldu. Marketing Türkiye, Kuantum Araştırma ve Deloitte iş birliği ile hayata geçirilen ve ‘Yılın En İtibarlı İş Ortakları’nın belirlendiği B2B Excellence Awards’ta ise şirket ‘Elektronik’ kategorisinde ödüle layık görüldü. Sektördeki ekonomik büyüklüğünü, finansal istikrarını ve sürdürülebilir büyüme stratejilerini başarıyla gerçekleştiren şirket, Capital Dergisi tarafından düzenlenen ve Türkiye’nin en büyük 500 özel şirketinin belirlendiği Capital500 Araştırması kapsamında ‘Tekno Perakende’ sektöründe ‘Lider Şirket’ ödülünü alma başarısı gösterdi. Capital500 Araştırması ve Ödül Töreni kapsamında gerçekleştirilen CEO paneline katılan Teknosa CEO’su Sitare Sezgin, şirket adına ödülü aldı.
Elazığ Gece uyurken telefonu hacklendi, 10 dakikada 300 bin lira dolandırıldı Elazığ’da Ali Akbaş isimli vatandaş, 4 Mayısta uyurken gece 02.47’de telefonu hacklendi. 10 dakika içerisinde internet bankacılığı hesabından adına kredi çekilip ek hesabı da boşaltılan Akbaş, yaklaşık 300 bin lira dolandırıldı. Adına çekilen kredi ile ek limitindeki paranın aktarıldığı hesabın belli olduğunu kaydeden talihsiz adam, yetkililere seslenerek mağduriyetinin giderilmesini istedi. Edinilen bilgiye göre Ali Akbaş’ın (48) hacklenen telefonundan 4 Mayısta gece 02.47’de mobil bankacılık hesabına girildi. Dolandırıcılar ilk olarak Akbaş adına kredi çekti. Kredi çekmenin yanı sıra nakit avans hesabını da kullanan dolandırıcılar, 10 dakika içerisinde yaklaşık 300 bin lirayı parça parça olmak üzere farklı şahısların hesaplarına gönderdi. Sabah kalktığında telefonu açılmayan Akbaş, bozulduğunu düşünerek tamir için tamirciye götürdü. Herhangi bir arıza bulamayan telefoncu, virüs girmiş olabileceğini değerlendirerek telefona format attı. Ardından eve gelerek mobil banka hesaplarını geri yükleyen ve giriş yapan Akbaş, neye uğradığını şaşırdı. Hesabının ekside olduğunu ve kredi çekildiği gören Akbaş, polis merkezine giderek şikayetçi oldu. Aynı zamanda banka ile görüşen Akbaş’ın hesabı bloke edildi. Asgari ücret ile çalıştığını ve bu kadar parayı ödeyecek durumunun olmadığını belirten Akbaş, olayın aydınlatılması için yetkililerden yardım istedi. ’’Hesabımı ele geçirip işlemi ben yapıyormuşum gibi onay vermişler’’ Olayın gece uyurken meydana geldiğini belirten Ali Akbaş, “Telefonum arızalandı ve tamir için telefoncuya götürdüm. Telefoncu bana sorunu giderdikten sonra teslim etti. Ben de tekrar programları yükledim. Yüklediğimde büyük bir sorun ile karşılaştım. Telefonum ele geçirilmiş. İznim olmadan hesaplarıma giriş yapılmış. Hesabımdan hem nakit para hem de kredi çekilmiş. Yaklaşık 300 bin lira mağduriyetim söz konusudur. Benim adıma maaşımı aldığım özel bir bankadan kredi çekmişler. Sanki işlemi ben yapıyormuşum gibi hesabımı ele geçirip onay vermişler. 10 dakika 300 bin liralık işlem yaptılar. Olayı fark ettikten sonra polis merkezine gittim, ifade verdim ve şikayette bulundum. Hemen bankanın müşteri hizmetlerini aradım ve olayın ayrıntılarını öğrendim. Onlarda hemen hesabımı bloke ettiler. Şuan süreci bekliyoruz” dedi. ’’Para ikinci ve üçüncü şahıslara havale edilmiş’’ Hesabın ayrıntılarına baktıklarında çekilen paranın nereye gittiğinin belli olduğunu aktaran Akbaş, ’’İkinci ve üçüncü şahıslara havale edilerek yapılmış. Banka da başlangıç aşamasında gerekli yazışmaları yaptı. Olay başımıza geldiğinde araştırma yaptık. İkinci ve üçüncü şahısların hesapları kiralanamıyormuş. Biz bunları hep okuyorduk bizimde başımıza geldi. Muhtemelen böyle bir uygulama var. Hesapları birileri adına kiraladılar, bu işlemi gerçekleştirdiler. Benim hesabımdan çekiliyor, başka hesaplara havale yapılıyor’’ diye konuştu. ’’Mailine gelen iletiler çöp kutusuna taşınmış Yaklaşık bir ay önce bir program indirdiğini vurgulayan Akbaş, ’’Ondan olacağını düşünmüyorum. Programı da olay gerçekleşmeden bir hafta önce silmiştim. Mailime de müdahale edilmiş ve gelen kutusundakiler çöp kutusuna atılmış. Ben bunu daha sonra fark ettim. Yapan kişiler profesyonel çalışmış. 10 dakika içerisinde 300 bin lira dolandırdılar. Bu olayın kimsenin başına gelmesini istemem. Biz hep haberlerde okuyorduk. Bizim de başımıza geldi. Ben askeri ücret ile çalışan biriyim. Bunu ödeyecek durumum yok. Mağduriyetimin görülmesini ve giderilmesini rica ediyorum” şeklinde konuştu.
Trabzon Dünya şampiyonu olmak için Çin’e uçtular Trabzon Yavuz Sultan Selim Anadolu Lisesi Erkek Futbol Takımı, Liselerarası Dünya Futbol Şampiyonası için Çin’e gitti. Antalya’da düzenlenen Türkiye Liselerarası Futbol Şampiyonası’nda birincilik elde eden Yavuz Sultan Selim Anadolu Lisesi Futbol Takımı, 17-27 Mayıs tarihlerinde Çin’in Dalian şehrinde düzenlenecek olan Liselerarası Dünya Şampiyonası için Çin’e uçtu. 36 takımın yarışacağı turnuvada Türkiye’yi temsil edecek Yavuz Sultan Selim Anadolu Lisesi Futbol Takımı; Katar, Çin, İngiltere ve Tayland ile mücadele edecek. Antalya’da yapılan Türkiye Liselerarası Futbol Şampiyonası’nda şampiyon olduktan sonra Çin’de yapılacak olan dünya şampiyonasına gitmeye hak kazandıklarını belirten Teknik Direktör Serkan Alemdaroğlu, "Oraya iyi hazırlandık. Çocuklarımızla iyi bir ilişki içerisinde, çalışmalarımız çok güzel gitti. Trabzon’u temsil ederek Türkiye şampiyonu olmuştuk, şimdi de Türkiye’yi temsil edip dünya şampiyonu olarak ülkemize dönmek istiyoruz. Hedefimiz dünya şampiyonluğunu tatmak, onu ülkemize getirmek. Başka bir hedefimiz de buradaki çocuklarımız ile ilgili. Dünyada derece olarak ilk 3’e girdiğimizde Beden Eğitimi bölümlerine doğrudan girme hakkı elde ediyorlar. Onun için her şeye dikkat edip bu dereceyi yapmak istiyoruz. Çocuklarımızın hocalarına ve ailelerine teşekkür ediyorum. Bizi takip etsinler ve bizimle olsunlar" dedi. Liseli futbolcular iddialı Takımın başarılı oyuncularından ve aynı zamanda geçtiğimiz günlerde Süper Lig U19 Elit A Ligi finalinde Samsunspor’u 3-2 yenerek şampiyonluk yaşayan Trabzonspor’un da futbolcusu olan Boran Başkan, "Trabzonspor U19 takımı ile sezonu şampiyonluk ile taçlandırdık, aynı zamanda Yavuz Sultan Selim Anadolu Lisesi ile de Türkiye şampiyonluğunu kazandık. Şimdi sırada Dünya Kupası var. Bu kupayı da kazanıp ülkemize getirmek istiyoruz. 3’te 3 yapmak istiyoruz. İnşallah elimizden geleni yaparak kupayı ülkemize getireceğiz. Turnuvaya çok iyi bir şekilde hazırlandık, bize destek veren herkese teşekkür ediyorum" diye konuştu. Trabzonspor U19 takımının bir başka futbolcusu Yiğit Kemal Turan, "Hedefimiz tabii ki dünya şampiyonluğu. Buraya kadar iyi hazırlandık. Hepimiz birbirimizi çok iyi tanıyoruz. İyi bir arkadaşlığımız ve aile ortamımız var. Bizi destekleyen herkes dualarını esirgemesin" şeklinde konuştu. Ali Turan: "Bu duyguyu 2015’te de yaşamıştım yeniden yaşamak istiyorum" Yavuz Sultan Selim Anadolu Lisesi Okul Müdürü Ali Turan, 2015 yılında müdürü olduğu yine Trabzon’daki Erdoğdu Anadolu Lisesi ile dünya şampiyonluğu zaferini daha önce tattığını hatırlatarak, "O zaman da dünya birincisi olmuştuk. İnşallah bu okul ile de birinciliği Türkiye’ye getiririz. Türkiye’yi temsilen yurt dışına gidip ülkemizi temsil etmenin gururunu yaşıyoruz. Ülkemizi en iyi şekilde temsil edeceğiz. Bu konuda öğrencilerime ve hocalarıma güveniyorum. Gururluyuz, inşallah kupayla döneriz. Öğrencilerimiz çeşitli takımlarda oynuyorlar, biraz yorgunlar ancak onlar yorulsalar da bu işi başaracaklarına inanıyorum" ifadelerini kullandı.
Ankara Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Topçu: “Pakistan ve Türkiye, dünya döndükçe var olacak, iki ayrı bedende ama aynı ruha sahip iki kardeş millettir” Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, “Pakistan ve Türkiye, dünya döndükçe var olacak, iki ayrı bedende ama aynı ruha sahip iki kardeş millettir. İnanıyorum ki sizler, eğitiminizi tamamlayıp ülkenize gidince çeşitli hizmetleri üstlenecek ve iki kardeş ülke ve milletin her alanda var olan iyi ilişkilerini daha da yükseklere taşıyacaksınız” dedi. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Türkiye Pakistanlı Öğrenciler Birliği ve Yerli Düşünce Derneği ile Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) işbirliğinde YTB salonunda düzenlenen ‘Pakistan ve Türkiye Arasındaki Kardeşliğin 76’ıncı Yılı’ etkinliğine katıldı. Topçu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın selamını ileterek başladığı konuşmasında, “Pakistan-Türkiye ilişkileri, 1947’den bugüne kardeşlik temeli üzerinde ortak din ve kültürel miras ile tarihi köklü bağlara dayanır. Ortak değerimiz ve büyük münevverimiz, bağımsız Pakistan’ın öncüsü ve fikir babası, saygı ve rahmetle andığımız Allame İkbal’in Türk milletine olan tarihi sevgisi, Çanakkale ve İstiklal Savaşımızdaki destekleri iki halkın kardeşliğine çok büyük katkılar sağlamıştır” dedi. Topçu, Türkiye ve Pakistan ilişkilerinin her zaman aynı samimiyetle devam edeceğine vurgu yaparak, “Pakistan ve Türkiye, dünya döndükçe var olacak, iki ayrı bedende ama aynı ruha sahip iki kardeş millettir. İnanıyorum ki sizler, eğitiminizi tamamlayıp ülkenize gidince çeşitli hizmetleri üstlenecek ve iki kardeş ülke ve milletin her alanda var olan iyi ilişkilerini daha da yükseklere taşıyacaksınız inşallah. Bu vesileyle 15 Mayıs 1919’da ülkemizi işgal eden düşmana karşı güzel İzmir’imizde ilk kurşunu atan ve direniş gösteren şehitlerimiz Hasan Tahsin ve Süleyman Fethi beyleri saygı ve rahmetle anıyorum. Aynı zamanda bugün Filistin’in 15 Mayıs El-Nakba Günü, yani ’Felaket Günü’dür. Siyonist İsrail yönetiminin aylardır Gazze ve Refah’ta çocuklar başta olmak üzere sivillere uyguladığı soykırımı kınıyor, hayatlarını kaybedenleri rahmetle anıyorum” diye konuştu. Etkinlikte Pakistan’in Ankara Büyükelçi Yardımcısı Ahmed Bhutto, eski Ordu Milletvekili ve Yerli Düşünce Derneği Başkanı Metin Gündoğdu, Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Kağan Kadıoğlu, Hacettepe Üniversitesi’nden Tıbbi Biyolog Prof. Dr. Pervin Dinçer de konuşma yaptı. Program, Pakistan’ın tanıtımı ile ilgili slayt gösterileri ve Pakistan yemeklerinin ikramı ile sona erdi.