GENEL - 10 Nisan 2012 Salı 09:47

(ÖZEL HABER) TÜRKİYE`NİN 5. BÜYÜK GÖLÜNDE TEHLİKE ÇANLARI

A
A
A
(ÖZEL HABER) TÜRKİYE`NİN 5. BÜYÜK GÖLÜNDE TEHLİKE ÇANLARI

Türkiye`nin 5. büyük gölü olan İznik Gölü`nün PH oranının yüksek olması göl etrafındaki zeytin ağaçlarını tehdit ediyor. Bir ilköğretim okulu öğrencilerinin yaptığı araştırmada, İznik Gölü ile sulanan zeytin ağaçlarında verimin azaldığı ortaya çıktı. Öğrenciler, göl suyunun 120 milyon metrekarelik tarım arazisinde kullanılmaması gerektiğini belirterek yetkililere çağrıda bulundu.
Marmara Bölgesi`nin en büyük gölü olan İznik Gölü`nün tarım arazilerine zarar verdiği öne sürüldü. Geçmişte İznik Gölü`nün suyuyla beslenen zeytin ağaçlarının veriminin son zamanlarda azaldığı belirtildi. Her sene suyun 10 metre azaldığını belirten uzmanlar, sudaki PH değerinin de sürekli arttığını söyledi. Göl suyunun PH değerinin normal sudan kat kat fazla olduğunu belirten araştırmacılar, göl suyunun tarım arazilerinde kullanılmaması gerektiğini söylüyor. Uzmanlara göre, göl suyu 120 milyon
metrekarelik tarım arazisini tehdit ediyor.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen proje yarışmasında, öğrenci ve öğretmenlerin yaptığı `İznik Gölü`nün zeytin ağaçlarındaki büyüme ve gelişmeye etkisi` konulu araştırma, göldeki tehlikeyi gözler önüne serdi. İznik Müşküle İlköğretim Okulu`nun kasım ayında başlattığı araştırma çerçevesinde iki zeytin fidanı 6 hafta boyunca kaynak ve göl suyu ile ayrı ayrı sulandı. Kaynak suyu ile sulanan zeytin fidanının boyu 6 haftada 10 santim uzarken, göl suyu ile sulanan zeytin fidanı ise büyümedi.
Müşküle İlköğretim Okulu Fen ve Teknoloji Öğretmeni Ramazan Karadağ ile 6. sınıf öğrencisi Hasan Çalık ve Kardelen Sümbül isimli öğrenciler, İznik Gölü`ndeki zeytin fidanlarını yaklaşık 4 ay boyunca araştırarak proje yarışmasına katıldı.
"GÖL SUYUNDAKİ YÜKSEK PH MİKTARI ZARAR VERİYOR"
Yarışmada 70 okulla ilk 6`ya girme mücadelesi vereceklerini belirten Karadağ, Türkiye`nin 5. büyük gölü olan İznik Gölü`nün 120 milyar tonluk su hacmine sahip olduğunu dile getirdi. İznik Gölü`ndeki tehlikenin önemine işaret eden Karadağ, "İznik Gölü`nden yılda yaklaşık 60 milyon ton su sulamada kullanılıyor. Projemizde İznik Gölü`nden çekilen suyla zeytin ağaçlarının büyümesi ve gelişmesini inceledik. İznik`in gelir kaynağı zeytindir. Araştırmalarımızda 2 tane zeytin fidanını eşit boyda diktik ve 6
hafta boyunca gözlemledik. Gölü ile sulanan fidanda büyüme ve gelişme olmadı. Hatta yapraklarında dökülme ve sararmalar oldu" dedi.
"20 YIL SONRA ZEYTİN YETİŞTİREMEYEBİLİRİZ"
Karadağ, "Zeytin fidanlarının İznik Gölü ile sulamasına son verilsin. Bunun yerine kaynak sular tercih edilsin. Bunun içine PH etkisi de giriyor. İznik Gölü`nün PH`ı yüksek olduğu için zeytin ağaçlarına azotun girmesini ve büyümeyi engelliyor. 15-20 yıl sonra zeytin alamayabiliriz. İznik Gölü`nden su çekilmeye devam ederse göl kurumaya kadar gidecek" diye konuştu.
İznik Gölü`nün her sene 10 metre çekildiğini ifade eden Karadağ, gölün tarım arazilerinde kullanılmamasını, turizme kazandırılması gerektiğini söyledi. Karadağ, tarım arazileri için yeterince yer altı suyu olduğuna dikkat çekti.
"DEDEMİZİN MİRASINA SAHİP ÇIKALIM"
Babasının çiftçi olduğunu, kendi zeytin ağaçlarının göl suyu sebebiyle kuruduğunu kaydeden 12 yaşındaki Hasan Çalık ise, "Biz gölün kurumasını istemiyoruz. İznik Gölü kurursa turizmimiz bitecek. İznik Gölü`nden zeytin ağaçlarımızı sulamamalıyız. Suladığımız takdirde zeytin ağaçlarımızı kaybedeceğiz. Dedelerimizden bize kalan mirası bizde torunlarımıza bırakmak istiyoruz" dedi.
Araştırmanın hazırlanmasında emeği geçen 6. sınıf öğrencisi Kardelen Sümbül ise İznik`teki zeytin ağaçlarının zarar görmemesi için yetkililere çağrıda bulundu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.