YEREL HABERLER - 11 Nisan 2012 Çarşamba 17:09

11. MERSİN ULUSLARARASI MÜZİK FESTİVALİ 30 NİSAN`DA BAŞLIYOR

A
A
A
11. MERSİN ULUSLARARASI MÜZİK FESTİVALİ 30 NİSAN`DA BAŞLIYOR

11. Mersin Uluslararası Müzik Festivali, 30 Nisan 2012`de başlıyor. Festivalde bu yılda dünyaca ünlü sanatçılar yer alırken, ücretsiz etkinlikler içinde yerel ezgilere ve sanatçılara da yer verildi.
11. Mersin Uluslararası Müzik Festivali`nin tanıtımı amacıyla HiltonSA Oteli`nde basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya Mersin Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan, Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Suha Aydın, Akdeniz, Yenişehir ve Mezitli belediye başkanları, Festival Yürütme Kiurulu Başkanı Faik Burakgazi ile festivale katkı sunun kurumların temsilcileri katıldı.
Mersin Üniversitesi Konservatuvarı`nın mini müzik dinletisi ile başlayan toplantıda Festival Sanat Yönetmeni Remzi Buharalı, bu yılki programda yer alacak sanatçılar ve etkinliklerle ilgili bilgi verdi. 11. Mersin Uluslararası Müzik Festivali`nin, 30 Nisan-18 Mayıs tarihleri arasında sanatseverleri 11 ayrı mekanda birbirinden muhteşem 22 etkinlikte buluşturacağına ve sanatseverlere unutulmaz anlar yaşatacağına vurgu yapan Buharalı, Fado`nun prensesi Cristina Branco`dan Polonyalı caz üstadı Artur Dutkiewicz`e, klasik müziği özgün espri anlayışlarıyla harmanlayan MozART komedi dörtlüsünden operanın divası Michele Crider`e kadar bin 370 yerli ve yabancı sanatçının sahne alacağını söyledi. Buharalı, festivalin açılış konserini Şef Alpaslan Ertüngelap yönetimindeki Artemisia Oda Orkestrası`nın vereceğini bildirdi.
Mersin Valisi Güzeloğlu, basın toplantısında yaptığı konuşmada, festivalin her geçen yıl daha yetkinleşen, kapsamı ve katılımı daha derinleşen ve sanatın müzik alanındaki her rengine yer veren bir festival yolundaki bu yürüyüşünü takdirle karşıladığını söyledi. ``Bu yıl da çok zengin, içeriğiyle anlamlı, tematik konularıyla hem ulusal hem de evrensele yaklaşan bir program izleyeceğiz`` diyen Güzeloğlu, bu program çerçevesinde Mersin`in sadece yükselen müzik sesini değil, uluslararası zenginlikleri ve turizm adına değerlerindeki birçok yönünün de hem ülke hem de dünya kamuoyuna bu festival aracılığıyla aktarılacağını kaydetti. Festivalin, hem katılan hem izleyen hem de dinleyenler için çok güzel bir müzik şöleni olacağına inandığını belirten Güzeloğlu, ``Uluslararası konumda bir festivali Anadolu`da bir kentte 11. yılda sürdürmek ve her yıl daha güçlü bir şekilde organizasyon yapısını daha ileriye götürmek çok kolay bir iş olmasa gerek. Festival, Türkiye`de artık öne çıkan bir festivaldir. Mersin bu festivale ev sahipliği yapmanın haklı gururu yanında, bu festivali isteyen, bekleyen ve geniş bir kitleyi barındırabilen nadir ve özel kentlerden biridir`` dedi.
Sanatın, hayatı anlamlandıran ve zenginleştiren temel değerlerin başında geldiğini, müzğin ise bir mesaj olduğunu vurgulayan Güzeloğlu, ``Müzik mutluluktan sevgiye, üzüntüden hasrete birçok şeyi insana sunan ve evrensel olan alandır. Müzik ayrı bir dünya, herkesi bir potada buluşturan, başka bir evrene ulaştırabilen duygu bütünlüğünün adıdır. Festivalde yer alacak sanatçılar bu evrensel dilin taşıyıcısı olarak da alkışlanası ve takdir edilesi sanatçılardır`` diye konuştu.
``YENİ KÜLTÜR MERKEZLERİ VE KONSER SALONLARI YAPMAK ZORUNLULUОUMUZDUR``
Festivalin bu yılki programında yerele dönük öğelerin öne çıkmasından da ayrıca mutluluk duyduğunu ifade eden Güzeloğlu, festivali hazırlayanlara teşekkür ederek, ödül alan sanatçıları da kutladı. Mersin`in bir dünya kenti ve bunu hak eden bir kent kimliğine ulaşmasını hedeflediklerini dile getiren Güzeloğlu, bu çerçevede sanatın daha geniş kitlelere yayılması için yeni salonlar yapılması gerektiğinin altını çizdi. Mersin`de artık bugün sanat ve kültür adına gecikmiş ama haklı bir talebin kendilerini zorladığını vurgulayan Güzeloğlu, şunları söyledi: ``Bu zorunluluk, sanatı daha geniş, daha büyük ve daha çok alanlarda sunabilecek ortamlar, altyapılar, binalar ve salonlar yapmaktır. Bu bağlamda, sanatın ve müziğin sergileneceği, Mersin sınırları içerisinde sanata herkesin erişebileceği bir yapısal iyileşme ve yeni yapılar üretme bugün bizim temel zorunluluğumuzdur. Kentte var olanların dışında daha fazlasına ihtiyacımız var. Bu yıldan itibaren Mersin`de her köşede, her mahallede, her ilçede insanların en yakın noktada sanatla buluşacağı sanat evleri, konser salonları ve sergi salonları önceliğimiz olmalıdır. Bunların yanı sıra bir arkeoloji müzesi, bir kent müzesi ve tematik müzeler artık gündemimizdedir. Kültür merkezleri, Mersin`in geleceğe dönük yürüyüşünün en önemli sorumluluğu ve zorunluluğudur. Bu açıdan Tarihe Gülümseyen Mersin Projesi çok güçlü bir adımdır. Festivale emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.``
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Özcan ise festivalin 2002 yılında nasıl doğduğunu anlattı. Festivalin genişleyerek ve gelişerek bugünlere geldiğini ifade eden Özcan, Mersin`in iyi tanıtılamamasından yakındı. ``Biz Mersin`i Türkiye`ye ve dünyaya iyi tanıtamıyoruz. Bu bizim eksikliğimiz. Her yıl İstanbul`dan gazetecileri çağırıyoruz ama etkinliklerimiz 2-3 satırı geçmiyor`` diyen Özcan, basın mensuplarından festivali iyi tanıtmalarını istedi. Kültür sanata İstanbul`dan sonra en fazla destek veren kentin Mersin olduğunu savunan Özcan, Mersin`in bir kültür sanat şehri olduğunu vurguladı. Yılda 3-4 festival yaparak kente hareketlilik getirdiklerine işaret eden Özcan, festivalde emeği geçenlere teşekkür etti.
11. Mersin Uluslararası Müzik Festivali Yürütme Kurulu Başkanı Burakgazi de Mersin`in sahip olduğu özellikleri ve uluslararası organizasyonları ile daha da uluslararasılaştığını, bilinirliği ve tanınırlığının her geçen gün arttığını belirtti. Mersin`in bir felsefe olduğuna vurgu yapan Burakgazi, Mersinlilerin bu felsefeyi dünyayla buluşturmak istediklerini, Mersin Uluslararası Müzik Festivali`nin de bu buluşma noktalarından biri olduğunu kaydetti. Festivalde bu yıl ikincisini gerçekleştirecekleri ``˜Mersin Türkülerini Opera Formunda Arıyor` beste yarışması ile bestecileri yeni eserler konusunda teşvik ettiklerini aktaran Burakgazi, festival kapsamında üç dalda verilen ödülleri de açıkladı. Burakgazi, Festival Kent Ödülü`nün işadamı Eyyüp Aygar`a, Festival Sanat Ödülü`nün opera sanatçısı Nuran Çapanoğlu`na, Nevit Kodallı Genç Yetenek Ödülü`nün ise keman sanatçısı Nurperi Yücesoy`a verilmesinin uygun görüldüğünü bildirdi.
Konuşmaların ardından festivale katkı sunan ve sponsor olanlara Vali Güzeloğlu, Macit Özcan ve Faik Burakgazi tarafından teşekkür belgeleri verildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır İkram çeşmesinden binlerce vatandaş yararlanıyor Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin kentteki 4 hastane ile Akademi Sur Etüt Merkezi önünde kurduğu ikram çeşmesinden hafta içi her gün bin 900 vatandaş yararlanıyor. Büyükşehir Belediyesi, vatandaşların temel ihtiyaçlarına yönelik sosyal destek çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı tarafından kentin 5 ayrı noktasına kurulan ikram çeşmesi aracılığıyla her sabah sıcak çorba ikramı yapılıyor. Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığının yemekhanesinde hijyenik koşullarda sabah saatlerinde hazırlanan çorbalar Dicle Üniversitesi Hastaneleri Polikliniği, Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi, Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi ile Akademi Sur Etüt Merkezi önünde kurulan ikram çeşmeleri aracılığıyla vatandaşlara ulaştırılıyor. Uygulamadan hafta içi her gün toplam bin 900 vatandaş faydalanıyor. Kışın çorba, yazın limonata Büyükşehir Belediyesi, ikram çeşmesi uygulamasını mevsime göre sürdürüyor. Yaz aylarında limonata ikramı yapılan çeşmelerde, kış ayları boyunca ise sıcak çorba dağıtımı devam edecek. Çorba ikramından memnun kaldığını ifade eden Fethi Kaynar, hizmetin özellikle hastane önlerinde önemli bir ihtiyaç olduğunu belirterek, "Çocuğum rahatsız olduğu için hastaneye geldim. Büyükşehir Belediyesinin burada çorba dağıttığını gördüm. Diyarbakır’daki hastanelerin çoğunda bu uygulama var. Bu hizmetlerden memnunuz" dedi. Batman’dan hasta ziyareti için geldiğini kaydeden Halil Cihangir ise uygulamanın yaygınlaşmasını istedi. Cihangir, "Sabah erken saatlerde dışarıdan gelen çok insan oluyor. Havalar soğuk. Burada halka sıcak çorba ikram edilmesi çok güzel bir hizmet. Bu tür uygulamaların her yerde örnek olmasını istiyoruz" diye konuştu.
Tekirdağ Enkazda yaralı aradılar: Tekirdağ’da deprem tatbikatı Tekirdağ’da arama kurtarma birimi, muhtemel bir deprem ve afet senaryosuna karşı enkaz altında kalan yaralının köpekler yardımıyla tespit edilip kurtarıldığı kapsamlı bir tatbikat gerçekleştirdi. Tekirdağ merkez Süleymanpaşa ilçesinde, belediye çalışanlarından oluşturulan Arama Kurtarma Birimi, afetlere hazırlık kapsamında çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bu çerçevede 100. Yıl Mahallesi’nde enkazda arama kurtarma temalı tatbikat düzenlendi. Gerçeğini aratmayan tatbikatta, senaryo gereği enkaz altında kalan bir kişinin yeri, Tekirdağ İl Jandarma Komutanlığı’nda görevli iz takip ve arama kurtarma köpekleri tarafından tespit edildi. Ardından ekipler, enkazda gerekli güvenlik ve teknik çalışmaları yaparak yaralıyı bulunduğu noktadan başarılı bir şekilde çıkardı. Süleymanpaşa Belediyesi Afet İşleri Müdürü Berkant Erat, yaptığı açıklamada, "Bizim şehrimiz, Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde bulunuyor, şehrimiz bu anlamda sıkıntılı bir yerde. Biz de hazır olmak istiyoruz. Allah göstermesin bir deprem olduğu zaman tüm ekipler İstanbul’a gidecek, biz de burada biz bize kalacağız. Ekibimizin hazır olması için böyle düzenli bir şekilde çalışmalarımızı yapıyoruz. Ekibimiz akredite, ekibimizi 2026 yılında orta seviyeye çıkaracağız. Bugünkü senaryomuzda yaralıyı arama kurtarma köpekleri buldu, ekiplerimiz de yaralıyı tahliye ettiler. Bu şekilde depreme hazır olacağız" dedi.
Mersin Anamur Ceza İnfaz Kurumlarında üretim, rehabilitasyon ve sosyal yaşam yerinde incelendi Mersin’in Anamur Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, Anamur T Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumları gerçekleştirilen ziyarette kapsamlı olarak incelendi. İncelemeye İlçe Kaymakamı Kemal Duru, Anamur Cumhuriyet Başsavcısı Tanju Çatlı, İlçe Garnizon Komutanı Albay Serhan Güngör, İlçe Jandarma Komutanı Hüseyin Özdoğan, İlçe Emniyet Müdürü Mehmet Diyaaddin Özer, Hâkim İbrahim Alperen ve Ceza İnfaz Kurumundan sorumlu Cumhuriyet Savcısı Emre Pala katıldı. Heyet, ziyaret kapsamında Anamur Açık Ceza İnfaz Kurumu’na bağlı olarak faaliyet gösteren muz ve sebze serası, kapalı ve açık spor salonları, yemekhane, kantin ve koğuş alanlarında incelemelerde bulundu. Kurum bünyesinde yürütülen üretim faaliyetleri ile hükümlülerin sosyal, sportif ve mesleki gelişimine yönelik çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi alındı. İnceleme çerçevesinde ceza infaz kurumlarında rehabilitasyon, üretim ve topluma kazandırma odaklı uygulamaların önemi vurgulanırken, kurumların fiziki yapısı ve işleyişi de yerinde değerlendirildi. Yetkililer, yapılan çalışmaların hem kamu düzenine hem de hükümlülerin yeniden topluma kazandırılmasına katkı sunduğunu aktardı. Gerçekleştirilen ziyaretin, ceza infaz kurumlarında sürdürülen faaliyetlerin daha da geliştirilmesine yönelik önemli bir değerlendirme niteliği taşıdığı belirtildi. Ziyarette, ceza infaz kurumlarında yalnızca güvenliğin değil, aynı zamanda rehabilitasyon, üretim ve topluma kazandırma anlayışının esas alındığı vurgulandı. Açık ceza infaz kurumlarında yürütülen tarımsal üretim faaliyetlerinin, hükümlülere mesleki beceri kazandırmanın yanı sıra çalışma disiplini ve sorumluluk bilinci oluşturduğu ifade edildi. Ayrıca spor alanları ve sosyal donatıların, hükümlülerin fiziksel ve ruhsal gelişimlerine katkı sunduğu, bu tür uygulamaların, ceza infaz sürecinin daha sağlıklı ve verimli yürütülmesini desteklediği belirtildi. Kurumların fiziki şartları, işleyişi ve güvenlik uygulamaları da değerlendirilirken, kamu düzeni ve insan odaklı infaz anlayışı arasındaki dengenin önemine dikkat çekildi. Yetkililer, ceza infaz kurumlarında yürütülen bu tür çalışmaların, hükümlülerin yeniden topluma kazandırılmasına önemli katkılar sunduğunu ve benzer uygulamaların geliştirilerek sürdürüleceğini ifade etti.
Şanlıurfa Ceylanpınar Belediyesi koruma memurlarından kadrolu mühendise darp iddiası Şanlıurfa Ceylanpınar Belediyesi’nde görevli bir mühendisin, koruma memurları tarafından darp edildiği iddia edildi. Yaşanan darp anları cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Edinilen bilgiye göre olay, Ceylanpınar Belediyesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, belediyede kadrolu mühendis olarak görev yapan Halil Y., bir süre önce belediye yönetimi tarafından fen işleri müdürlüğündeki görevinden alınarak zabıta müdürlüğüne görevlendirildi. Halil Y.’nin bu görevlendirmeye itiraz ederek idare mahkemesinde açtığı davanın lehine sonuçlandığı, mahkemenin Halil Y.’nin asli kadrosunun bulunduğu fen işleri müdürlüğüne iadesine karar verdiği öğrenildi. Mahkeme kararının ardından belediyenin ana hizmet binasına giderek görevine başlamak isteyen Halil Y.’nin, Belediye Başkanı Uğur Kahraman’ın korumaları ile bazı yakınları tarafından binaya alınmadığı öne sürüldü. Yaşanan tartışmanın büyümesi üzerine Halil Y.’nin darp edildiği ve başından yaralandığı bildirildi. Olayı duyan Halil Y.’nin bazı akrabalarının belediyeye gelmesi üzerine arbede yaşandığı, bu kişilerin de darp edildiği ileri sürüldü. Darp sonucu yaralanan Halil Y. ile yakınlarından oluşan toplam 5 kişi, ambulanslarla Ceylanpınar Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Çıkan olayda Halil Y. ile 4 yakını yaralandı. Yaralılar, hastaneden aldıkları darp raporları ile birlikte polis merkezine giderek koruma memurlarından şikayetçi oldu. Öte yandan, darp olayının yaşandığı sırada belediyenin ana hizmet binasındaki güvenlik kameralarının kayıt dışı olduğu iddia edildi. Olayla ilgili inceleme çalışması başlatıldı.
Antalya ASAT’tan Muratpaşa İçme Suyu Terfi İstasyonu’na 201 milyon TL yatırım Antalya Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü, Muratpaşa İçme Suyu Terfi İstasyonu’nda 201 milyon TL yatırımla kapsamlı yenileme ve kapasite artırımı gerçekleştiriyor. Çalışmalarla birlikte istasyonun üretim kapasitesi iki katına çıkarılarak Antalya’nın artan içmesuyu ihtiyacına önemli katkı sağlanacak. Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen çalışmalar kapsamında, saniyede 600 litre olarak tasarlanan Muratpaşa İçme Suyu Terfi İstasyonu’nun kapasitesi saniyede bin 200 litreye yükseltilecek. Bu sayede kentin büyüyen nüfus ve turizm yoğunluğuna daha güçlü şekilde cevap verilirken, yeni pompa ve motor sistemleri sayesinde enerji verimliliği artırılarak yılda milyonlarca liralık tasarruf elde edilecek. Yenilenen pompa ve elektrik sistemleri Mevcut pompa, elektrik motorları ve tesisatın ekonomik ömrünü doldurması nedeniyle başlatılan yenileme çalışmaları kapsamında tüm ekipmanlar modern ve verimli hale getirilecek. Bu sayede hem su üretim kapasitesi yükseltilecek hem de enerji sarfiyatında ciddi bir düşüş sağlanacak. Pompa odasında teknik iyileştirme Çalışmalar kapsamında tesisin basma kotunun depo kotunun üzerinde olması sebebiyle sık sık arızalara neden olan pompalara kalıcı çözüm üretildi. Sorunun önüne geçmek için pompa odası kotu yaklaşık 3 metre aşağıya indirilecek. Böylece hava yapma ve fan aşınmaları ortadan kalkacak. Enerji kesintilerine karşı jeneratör desteği Tesisin en önemli eksiklerinden biri olan jeneratör ihtiyacı da proje kapsamında giderilecek. 2 adet 1000 KVA jeneratörün montajı tamamlanmasıyla birlikte artık oluşabilecek enerji kesintilerinde tesis tam kapasiteyle çalışabilecek ve vatandaşların su ihtiyacı kesintisiz karşılanacak. SCADA sistemi ile akıllı yönetim İstasyonda kurulan SCADA otomasyon sistemi sayesinde pompalar depo seviyesine göre otomatik olarak devreye girip çıkacak. Böylece hem suyun kesintisiz iletimi sağlanacak hem de anlık üretim-tüketim takibi yapılarak kayıp-kaçakla mücadele daha etkin hale getirilecek. Depolama kapasitesi artırıldı Çalışmalar kapsamında istasyonun mevcut depolama hacmi bin 500 ton artırılarak 3 bin tona çıkarılacak. Ayrıca mevcut haznelerde yapılan izolasyon sayesinde su kaçaklarının önüne geçilerek, sağlıklı, hijyenik su iletimi sürdürülebilir hale getirilecek.