EKONOMİ - 17 Nisan 2012 Salı 18:47

TTSO`NUN TEŞVİKTE 5. BÖLGE TALEBİ

A
A
A
TTSO`NUN TEŞVİKTE 5. BÖLGE TALEBİ

Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu, bir önceki teşvikte en fazla destek alan 4. bölgede yer alan Trabzon`un yeni sistemde 3. bölgeye alındığını belirterek henüz yasallaşmayan yeni teşvik paketinde Trabzon`un 5. bölgeye alınması gerektiğini vurguladı.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Başkan Hacısalihoğlu Trabzon`un neden 5. bölgede yer alması gerektiğiyle ilgili açıklamalarda bulunarak ``Bilginiz olduğu üzere, Ekonomi Bakanı Sayın Zafer Çağlayan`ın başkanlığında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği`nde düzenlenen Yeni Teşvik Sistemi`nin değerlendirildiği toplantı 14 Nisan 2012 tarihinde Ankara`da yapıldı. Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası olarak, Odamıza iş dünyasından bu konuyla ilgili gelen talepler doğrultusunda, halen taslak aşamasında bulunan ve henüz yasallaşmayan yeni teşvik mevzu
atında, Trabzon`un alındığı 3. Bölgedeki konumunun değiştirilmesi için girişimlerimiz devam etmektedir. Bilindiği üzere, Trabzon, bir önceki teşvikte en fazla destek alan 4. Bölgede yer alırken, bugün ki yeni sistemde ise 3. Bölgeye alınarak, en fazla kaybeden İl durumuna getirilmiştir. Bizlere göre Trabzon`un aşağıda sıraladığımız gerekçeler dikkate alınarak, 3. Bölgeden 5. Bölgeye alınması gerekmektedir. Trabzon daha önceki teşvik sisteminde en az gelişmiş iller arasında yer almış olup, 2009 yılından 2012 yılına kadar hiçbir surette bu kadar hızlı bir gelişme göstererek yeni sistemde 3. Bölge illeri şartlarına gelmesi mümkün değildir. Trabzon sosyo-ekonomiklik gelişmişlik endeksi iller sıralamasında 66. sırada olduğundan, İlimizin bu sıralamada 5. Bölgeyi kapsayan 50 ile 66 iller sıralaması arasında yer alarak 5. bölgede yer alması gerekmektedir`` denildi.
Trabzon göç veren iller sıralamasında 6. sırada yer aldığını kaydeden Hacısalihoğlu, şu ifadeleri kullandı:
``Göç alan büyük şehirlerde insanları istihdam etmek ve onların şehir hizmetleri olan belediyecilik maliyetleri göz önünde tutularak, göçün önlenmesi açısından da Trabzon`un 5. bölgede yer alması ülkemiz açısından da önem taşımaktadır. Geçim kaynaklarının ve tarım arazilerinin kıtlığı nedeniyle Trabzon`da insanların yaşam koşulları bugün gelişmişliği en az olarak gösterilen 6. Bölgedeki insanlardan farksızdır. Hatta birçoğundan geridedir. Bu bakımdan da Trabzon en az 5. Bölgede yer alması elzemdir. Doğu Karadeniz de bulunan sahil bandındaki illerin ekonomik gelişmişlik düzeyleri birbirlerinden çok farklı değildir. Bu açıdan Doğu Karadeniz`in sahil şeridindeki tüm şehirlerin olumsuz rekabete mahal vermemek için 5. Bölgede olması gerekir. Trabzon Beşikdüzü Organize Sanayi Bölgesi ve Trabzon Akçaabat Şinik Organize Sanayi Bölgeleri için yatırım planı yapan yatırımcıların, 3. Bölge şartlarının eski 4. Bölge teşvik şartlarından daha geride olduğundan hazırlamış oldukları fizibilite raporlarındaki rantabilite katsayıları düşük olacağından dolayı yatırım yapmayacaklar veya başlayanlarda yatırımlarını askıya alacaklardır. Verilmiş hak geri alınamayacağına göre eski teşvik sistemindeki sahip olduğumuz hakları sağlayan 5. Bölge de olmamız gerekmektedir. Geçmiş teşvik sisteminde doğu Karadeniz bölgesinde en fazla teşvik alan iller Ordu ve Trabzon olmuştur. Bu konu dikkate alındığında da Trabzon yatırımcıyı çekmede üzerine düşeni yaptığı için 5. Bölgede yer almalıdır. Teşvik sistemi 2009 yılında başlamış ve Trabzon`da belli bir ivmeyle yükselmeye devam etmektedir. Bu gelişme hızını durdurmak doğru değildir. Bunu durdurmak ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşması için yapılacak bir frenleme olacaktır.``
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Marmaris Kordon Caddesi taksicilerinden belediyeye tepki Muğla’nın Marmaris ilçesi Tepe Mahallesi’nde bulunan Kordon Caddesi’nde Marmaris Belediyesi tarafından hayata geçirilmesi planlanan yürüyüş yolu ve meydan düzenlemesi projesine, cadde üzerinde hizmet veren üç taksi durağı basın açıklamasıyla tepki gösterdi. Taksi duraklarında görev yapan taksiciler, Marmaris Atatürk Meydanı’nda bulunan Atatürk Anıtı önünde bir araya gelerek kamuoyuna çağrıda bulundu. Yaklaşık 50 yıldır Kordon Caddesi’nde kesintisiz hizmet verdiklerini belirten taksi esnafı, söz konusu projenin ulaşım bilimine, şehir planlama esaslarına ve kamu yararı ilkesine aykırı olduğunu savundu. Açıklamada, "Bugün tartışılan mesele bir meydan meselesi değil; akıl mı rant mı, bilim mi keyfilik mi meselesidir" ifadelerine yer verildi. Taksiciler, Kordon Caddesi’nin kaymakamlık, emniyet birimleri, bankalar, liman, tur tekneleri, eczaneler ve taksi duraklarıyla Marmaris’in en kritik kamusal ulaşım akslarından biri olduğuna dikkat çekerek, bu hattın araç trafiğine kapatılmasının şehir içi ulaşımı olumsuz etkileyeceğini dile getirdi. Yapılan açıklamada, tek giriş-çıkışlı bölgelerde yayalaştırmanın alternatif ulaşım koridorları oluşturulmadan uygulanmasının trafik kilitlenmesine ve acil hizmetlere erişimde aksamalara yol açacağı vurgulandı. Marmaris’in bir metropol olmadığına işaret edilen açıklamada, ilçenin mevsimsel turizm ekonomisiyle ayakta durduğu, bu nedenle taksi duraklarının bilinçli bir planlamayla üç ayrı noktada konumlandırıldığı ifade edildi. Kordon Caddesi’nde Es Taksi’nin 38, Çınar Taksi’nin 23, Özlem Taksi’nin ise 26 araçla hizmet verdiği belirtilerek, bu dağılımın yıllara dayanan saha tecrübesinin sonucu olduğu kaydedildi. Durak sayısının bire düşürülmesinin yaklaşık bin kişinin geçimini doğrudan ya da dolaylı olarak etkileyeceğini savunan taksiciler, böyle bir durumda Marmaris ulaşım sisteminin ciddi zarar göreceğini öne sürdü. Açıklamada, projenin hayata geçirilmesi halinde yalnızca taksicilerin değil, vatandaşların, esnafın, turistlerin, yaşlı ve engellilerin de mağdur olacağı belirtildi. "Henüz yazılı bir açıklama almadık" Basın açıklamasının ardından meydanda konuşan Marmaris Şoförler Odası Başkanı Bülent Kalaycı Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü ile görüşme gerçekleştirdiklerini ve taleplerini ilettiklerini ancak şu ana kadar kendilerine yazılı bir açıklama ulaşmadığını söyledi. Kalaycı, "Biz Marmaris’in yararına yapılan tüm projelerin yanındayız, önce bunu belirtelim. Konu ile ilgili Belediye başkanımızla görüştük, tüm taleplerimizi kendisine ilettik. Ancak elimizde henüz yazılı bir belge yok. Burada 90 taksinin tek durakta toplanması yüzlerce taksi şoförünü ve taksici esnafını doğrudan etkiler" ifadelerini kullandı. Taksi esnafı, belediyenin projeye ilişkin işlemlerinin denetlenmesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sürece müdahil olması ve kamu zararına yol açtığı iddia edilen uygulamalar için müfettiş görevlendirilmesi talep ederek, tazminatlarının verilmesini istediler. Açıklamanın sonunda, taleplerin karşılanmaması halinde konunun yargıya taşınacağı belirtilerek, "Marmaris masa başında değil, yaşayanlarıyla yönetilmelidir" ifadeleriyle kamuoyuna çağrıda bulunuldu.
İzmir Hükümlülerin el emeği göz nuru ürünleri görücüye çıktı Ödemiş T ve M Tipi Ceza İnfaz Kurumlarındaki hükümlülerin el emeği göz nuru eserleri, tarihi Çakırağa Konağı’nda düzenlenen anlamlı bir sergiyle ziyarete açıldı. Satıştan elde edilen gelirlerin doğrudan hükümlülerin hesaplarına yatırılacağı bu özel sergi, 21 Aralık tarihine kadar ziyaretçilerini bekliyor. Ödemiş Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, Ödemiş T Tipi ve M Tipi Ceza İnfaz Kurumlarında barındırılan hükümlü ve tutukluların topluma kazandırılması çalışmaları kapsamında anlamlı bir etkinlik gerçekleştirildi. Sosyal ve kültürel faaliyetler çerçevesinde üretilen yağlı boya resimler ve el sanatı ürünleri, Birgi Çakırağa Konağı önünde düzenlenen törenle sergilenmeye başlandı. Protokolden yoğun katılım Cumhuriyet Savcısı Fatih İbiş’in koordinesinde titizlikle hazırlanan serginin açılışına; Ödemiş Kaymakamı Hakan Yavuz Erdoğan, Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Karabulut, Ödemiş Belediye Başkanı Mustafa Turan, hakim ve savcılar, cezaevi müdürleri, denetimli serbestlik personeli ve çok sayıda vatandaş katıldı. Protokol üyeleri açılış kurdelesini kestikten sonra sergiyi gezerek ürünleri inceledi. Geliri hükümlülere umut olacak Serginin açılış konuşmasını yapan Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Karabulut, ceza infaz sisteminin sadece bir yaptırım değil, aynı zamanda bireyi topluma kazandırma süreci olduğunu vurguladı. Karabulut, "Burada sergilenen her bir ürün sabır, emek ve umutla üretilmiştir. Ürünlerin satış fiyatları bizzat hükümlüler tarafından belirlenmiş olup, elde edilen gelirler doğrudan kendilerinin veya ailelerinin hesaplarına yatırılacaktır. Bu sayede maddi durumu iyi olmayan bireylerin hayata tutunmalarına destek olunmaktadır" dedi. Tarihi mekanda sanat köprüsü Başsavcı Karabulut, serginin toplum ile ceza infaz kurumları arasında bir gönül köprüsü kurduğuna dikkat çekerek emeği geçen personele ve tüm kurumlara teşekkür etti. Tarihi Çakırağa Konağı’nın atmosferinde sergilenen özgün yağlı boya tablolar ve el sanatları ürünleri, katılımcılardan tam not aldı. Ziyaretçilerini bekliyor 18 Aralık’ta protokolün katılımıyla kapılarını açan sergi; 19, 20 ve 21 Aralık 2025 tarihlerinde de halkın ziyaretine açık kalacak. Vatandaşlar, hem sanata destek olup hem de hükümlülerin topluma yeniden kazandırılması sürecine katkı sağlayabilecek.