GENEL - 19 Nisan 2012 Perşembe 16:36

DENİZLİ`DE DOKTORLAR DR. ERSİN ARSLAN`I ANDI

A
A
A
DENİZLİ`DE DOKTORLAR DR. ERSİN ARSLAN`I ANDI

Gaziantep`te görev yaptığı hastanede bıçaklanarak öldürülen Dr. Ersin Arslan için Denizli Devlet Hastanesi`nde tören düzenlendi.
Denizli Devlet Hastanesi Konferans Salonu`nda düzenlenen törene Başhekim Uz. Dr. Ramazan Canural, başhekim yardımcıları, doktorlar, hemşireler, sağlık personeli ve hastane çalışanları katıldı. Saygı duruşunun ardından Başhekim Uz. Dr. Ramazan Canural yaptığı açıklamada, Doktor Ersin Arslan`ın Gaziantep Avukat Cengiz Devlet Hastanesi`nde hunharca bir saldırı sonucu katledildiğini söyledi. Canural, "O, henüz hayatının baharında değildi, ilkbaharındaydı. Onun hastaların ağrısını, sızısını dindirmek ve
derdine derman olmaktan başka bir gayesi yoktu. Bir suçu da yoktu. Ama bu kardeşimiz maalesef dehşet verici bir saldırıya kurban gitti. Bu olayın akılla, vicdanla, insanlıkla açıklanabilir tarafı elbette yok. Bu olayı eminim ki millet olarak hepimiz lanetliyoruz. Biz de nefretle ve şiddetle kınıyoruz. Şimdi katil zanlısının vefat eden 80 yaşındaki dedesi geri gelmeyecek. Ama doktor Ersin Arslan`ın anne karnındaki bebeği yetim olarak doğacak. Bunu hiçbir vicdan kabul edemez. Biz Doktor Ersin Aslan`a yüce
Rabbimizden rahmet diliyoruz. Acılı ailesine ve tüm sağlık camiasına başsağlığı diliyoruz" dedi.
Yaşanan bu vahşetin tüm Türkiye ve Sağlık Bakanlığı yetkililerini ayağa kaldırdığını söyleyen Başhekim Canural, Denizli Devlet Hastanesi bünyesinde bir yıldır beyaz kod uygulamasını yaptıklarını ve sağlık personeline yapılacak olan her türlü saldırıyı önlemeye çalıştıklarını belirtti. Canural, "Her türlü darp, şiddet, hakaret karşısında sağlık çalışanlarımız bireysel olarak adli makamlara, emniyet güçlerine başvuruda bulunabilir. Devlet memurlarına, biz sağlık çalışanlarına hakaret etmenin bile cezası 6
ay hapisten başlıyor. Lütfen kötü bir olay yaşadığımızda şikayetçi olalım ve pabucun bu kadar ucuz olmadığını gösterelim. Bu olayların peşini bırakmazsak sonuca ulaşırız. Sabır acıdır ama meyvesi tatlıdır. Biz idare olarak her zaman yanınızdayız" diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Bağımlılıktan kurtulmak isteyen 219 kişi YEDAM’a başvurdu Samsun’da 2025 yılının ilk 11 ayında 219 kişi Yeşilay Danışmanlık Merkezi’ne (YEDAM) tütün, alkol, madde, internet ve kumar bağımlılığından kurtulmak için başvurdu ve destek aldı. Yeşilay, kurulduğu günden beri topluma bağımlılıkla ilgili önleyici ve koruyucu hizmetleri yürütüyor. Değişen şartlar, yapılan araştırmalar ve toplumdan gelen talepler neticesinde Yeşilay, 2013 yılında tüzüğünde yaptığı değişiklikle yürütmekte olduğu önleyici ve koruyucu çalışmalara tedavi ve rehabilitasyon faaliyetlerini ekledi. Türkiye’de 81 ilde ve KKTC’de olmak üzere 105 Yeşilay Danışmanlık Merkezi hizmet veriyor. YEDAM’la amaçlanan alkol, madde bağımlısı olan bireylerin hayata tekrar kazandırılması, günlük hayatlarını devam ettirirken hayat kalitelerinin yükseltilmesiyle sosyal hayata uyum sağlama sürecinde gerekli sosyal hizmet desteğinin verilmesi ve kişinin temiz kalmaya teşvik edilmesi. Bu kapsamda da YEDAM kadrosundaki uzman klinik psikologlar ve sosyal hizmet uzmanlarının iş birliğinde bağımlılık sorunu olan bireylere ücretsiz psikososyal destek veriliyor. Bağımlılık sorunu olan bireylere yeni bir dünya yerine kendi dünyalarını yaşanılır kılacağı bir seçenek sunuluyor. Tütün, alkol, madde, internet ve kumar bağımlılığı alanında problem yaşayan bireylere ücretsiz ve gizlilik esasıyla çalışarak psikolojik ve sosyal hizmet desteği sağlamanın yanı sıra bireylerin ailesine de destek vererek bozulan yaşam düzenlerinin onarılmasını ve ilişkilerinin sağlıklı devam etmesi amaçlanıyor. YEDAM’dan destek almak isteyen kişiler 115 numaralı danışma hattını arayarak başvuru yapabiliyorlar. Samsun’da 2020’de hizmet vermeye başlayan YEDAM’da açıldığı günden bu yana toplam 1041 ilk başvuru alındı. 2025 yılının ilk 11 ayında ise toplam 219 yeni danışan başvurusu alınıp, 273 danışanın psikoterapi ve sosyal hizmet görüşmelerine düzenli olarak devam edildi. Ayrıca bu süre zarfında 127 aile ile aile görüşmeleri yürütüldü, 31 atölye ve 35 grup terapisi düzenlendi.
Ankara Yürüyemiyordum dedi, şimdi ayağa kalktı: Dirençli tüberkülozda yüz güldüren sonuç Tüberküloz hastası 15 yaşındaki Miskine Erkmen, aylar süren tedavisinin ardından evine dönmenin mutluluğunu yaşıyor. İlaca dirençli tüberküloz hastalığı kilo kaybı, halsizlik, uzun süreli öksürük gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Yetişkinlerde bulaşıcılığı daha da fazla olan bu hastalık tedavi edilmezse insan hayatını olumsuz etkileyebiliyor. Uzmanlar, hem doktorları hem de hastaları bu hastalığın sinsi bir hastalık olduğu konusunda uyarıyor. Sağlık Bakanlığı tarafından çok ilaç dirençli tüberküloz merkezlerinden biri olan Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nde tedavi olan 15 yaşındaki Miskine Erkmen taburcu olup evine dönmenin mutluluğunu yaşıyor. Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı, Prof. Dr. Aslınur Özkaya Parlakay, hastanın 15 yaşında olduğu ve ilk şikayetlerinin 2024’te başladığını aktararak, "Şikayetleri takiben başvurduğu sağlık kuruluşları tarafından tüberküloz tanıtısı alıyor, tedavisine başlanıyor. Ama tedaviye rağmen semptomlarında, bulgularında artış gözlüyoruz. Bu nedenle de bakanlığımızın bize belirlediği çok ilaç dirençli tüberküloz merkezlerimizden biri olduğumuz için bize sevk oluyor hastamız" dedi. "İlaca dirençli tüberküloz daha da uzun ve karmaşık, kompleks bir süreci içeriyor" Tüberküloz tedavisinin uzun bir süreç olduğuna dikkati çeken Parlakay, "Özellikle ilaca dirençli tüberküloz daha da uzun ve karmaşık, kompleks bir süreci içeriyor. Dolayısıyla iki ileri bir geri, bir ileri iki geri gittiğimiz dönemler oluyor. Artık Miskine’nin tedavisinin sonuna yaklaştığımızı ümit ediyoruz. Ama tabii takip etmeye devam edeceğiz. Merkezimizde takiplere devam edecek. Ama şu anda yüz güldürücü bir yere ulaştığımızı ümit ediyoruz" ifadelerini kullandı. "Buraya geldiğimde kilo almaya başladım" 15 yaşındaki hasta Miskine Erkmen, aşırı kilo kaybı ve halsizlik nedeniyle hastaneye başvurduğunu belirtti. Önce Diyarbakır’da 4 ay tedavi görüp taburcu olduğunu sonrasında Ankara’ya geldiğini anlatan Erkmen, "Uçak, acil ve ambulans ayarladılar. Sonra Ankara’ya geldim. Buraya geldiğimde kilo almaya başladım. Kendimi daha iyi hissettim. Şu an iyiyim. Çok kötüydüm. Yürüyemiyordum. Yemek yiyemiyordum. Baya halsizdim" diye konuştu.