YEREL HABERLER - 19 Nisan 2012 Perşembe 18:00

ALANYA`DA ÖОRENCİNİN İLGİNÇ DENEYİ

A
A
A
ALANYA`DA ÖОRENCİNİN İLGİNÇ DENEYİ

Antalya`nın Alanya ilçesi Fatma Alaettin İlköğretim Okulu 4`üncü sınıf öğrencisi Sena Yazıcı`nın Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin `Sevmek ve sevilmek büyük güçtür` başlıklı ders konusu için yaptığı deneyde sevgi sözcükleri ile yetiştirilen tohum filizlenirken, hakaret edilen tohum ise filiz vermeyerek çürüdü.
Alanya Fatma Alaettin İlköğretim Okulu 4`üncü sınıf öğrencisi Sena Yazıcı, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi için ilginç bir deney yaptı. Aynı büyüklükte iki saksıya eşit sayıda diktiği fasulye tohumlarını yetiştirmeye başlayan Yazıcı, 3 hafta boyunca aynı miktarda su ve güneş ile eşit şartlarda tohumları besledi. Yetiştirme süresince fasulye tohumlarının birine övgü dolu sözler söyleyen Yazıcı, diğer fasulye tohumuna ise hakaret etti. Deney sonrasında sevgi sözcükleri ile yetiştirilen tohum
filizlenirken, hakaret edilen tohum ise filiz vermeyerek çürüdü.
Deneyinin başarılı olduğunu belirten 10 yaşındaki Sena Yazıcı, amacının sevginin bir ihtiyaç olduğunu göstermek olduğunu söyledi. Bitkilerin de söylenen sözleri işittiğini savunan Yazıcı, "Ben deneyim boyunca bir tohuma `Sen güzelsin. Sana su vermeyi seviyorum. Seni seviyorum. Sen yeşerecek, filizlenecek ve yiyecek vereceksin` gibi sözler söyledim. Diğer tohuma ise, `Senden nefret ediyorum. Ben ikinizle birden ilgilenemem ki. Çok kötü kokuyorsun` gibi hakaret içeren sözler söyledim" dedi.
Her iki tohumu da eşit ölçülerde ve öğretmeninin gözetiminde yetiştirdiğini ifade eden Yazıcı, "İkisini de aynı ölçüde suladım ve aynı yerde güneşe bıraktım. Fakat bir hafta sonra hakaret ettiğim fasulye bitkisi solmaya ve kokmaya başladı. Yaklaşık 3 hafta sonra da tamamen çürüdü. Öteki bitki ise tam tersi şekilde filizlenmeye ve hızla büyümeye başladı" diye konuştu.
Okulun Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Ömer Alıcan ise şunları söyledi:
"Biz dersimizin ünite konusu olan `Sevmek ve sevilmek bir ihtiyaçtır` isimli konuda sevginin büyük bir güç olduğunu öğrenci arkadaşlarımıza ifade ettik. Bunu kendileri uygulayarak öğrenmeleri için bir çalışma verdik. Eşit koşullarda ayrı yaklaşımlarla birer bitki yetiştirmelerini istedik. İki denek grubunda olumlu ifadelerle yaklaşılan fasulye tohumunun büyüdüğünü, diğerinin de tam tersine solduğunu gözlemledik. Deney sonunda son derece şaşırtıcı bir sonuç çıktı. Sevginin gücünü ve her şeye olumlu
yaklaşabileceğimizi görsel olarak gördük."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Lezzeti cezbediyor, toplaması dikkat istiyor Aydın’ın Bozdoğan ilçesinde dağlık ve ormanlık alanlarda doğal olarak yetişen mantarlar lezzetiyle vatandaşların iştahını kabartırken, bilinçsiz toplandığında ise ölüme kadar uzanan ciddi tehlikeleri beraberinde getiriyor. Tezgahlarda yerini alan doğal mantarlar damakları şenlendirse de satıcılar vatandaşları dikkatli olmaları konusunda uyarıyor. Dağlık ve ormanlık alanlarında yetişen doğal olarak yetişen mantarlar lezzetiyle sofralarda yoğun ilgi görüyor. Doğal mantarlar, bölge halkının vazgeçilmezi olurken mantar satışı yapan vatandaşlar da işin görünmeyen tehlikesine dikkat çekiyor. Doğada birbirine çok benzeyen çok sayıda mantar türü bulunduğunu belirten satıcılar, zehirli mantarların ciddi sağlık sorunlarına ve ölümlere yol açabildiğini kaydetti. Bozdoğan’da mantar satışı yapan Muammer Bozyiğit doğal olarak yetişen mantarların işlenen topraklarda bulunmadığını, yalnızca dağlık ve ormanlık alanlarda yetiştiğini belirtti. Bozyiğit, "Kırmızı, beyaz ve mor çıntar çeşitlerimiz var. Beyaz çıntarın kilosu 100 TL, kırmızı ise daha çok tanınıyor ve kilosu 300 TL. Kırmızı çıntarın lezzeti biraz daha farklı. Ayrıca kuzu göbeği adı verilen mantar çeşidimiz de var ancak mevsimi geçti" dedi. Mantar toplamanın dikkat gerektirdiğini kaydeden Bozyiğit, "Toplarken çok dikkat edilmesi lazım. Allah korusun, bu üründen zehirlenen çok oluyor. Çıntara benzeyen farklı mantar çeşitleri var. 70-80 mantar türü birbirine çok benziyor ve zehirlenmeler öldürücü olabiliyor" ifadelerini kullandı. Öte yandan doğadan toplanan mantarların yemeklerde farklı tatlar sunduğunu dile getiren Bozyiğit, "Mantar yıkandıktan sonra haşlanıp tüketilebilir, kızartılarak da yenebilir. Haşlayıp kavurduğunuzda ise yemesi daha rahat olur" dedi.