GENEL - 19 Nisan 2012 Perşembe 14:56

OMÜ`DE KARADENİZ`DE İLK AMELİYAT

A
A
A
OMÜ`DE KARADENİZ`DE İLK AMELİYAT

Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İlhan Karabıçak ve Yrd. Doç. Dr. Kağan Karbulut idaresindeki ekip, hepatit-c ve siroz hastası olan 66 yaşındaki hastanın karaciğerinin arka kısmında tespit edilen 2 adet tümörü kapalı yöntem (laparoskopik) ile çıkartırken, hasta bir gün sonra ayağa kalktı.
Kronik hepatit - C ve siroz hastası olan Sinoplu Mahmut Topal (66) isimli hastanın düzenli olarak takibinin yapıldığı Gastroenteroloji Polikliniği`nde çekilen MR`ında karaciğerinin 6. kısmında 2 adet tümör tespit edildi. Karaciğerin arka kısmında tespit edilen tümörlerden kurtulmak için OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı`na müracaat eden Mahmut Topal, Türkiye`de az sayıda yapılan ve Karadeniz Bölgesi`nde ilk olan kapalı yöntem ile ameliyat edilirken, tümörlü bölge yerinden çıkartıldı.
Daha önceden başka bir hastada tespit edilen iyi huylu tümörleri bu yöntem ile çıkarttıklarını, Sinoplu Mahmut Topal`ın ise gazetelerde gördüğü haberlerin ardından bu yöntemle ameliyat olmak için kendilerine başvurduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. İlhan Karabıçak, Yrd. Doç. Dr. Kaan Karabulut ile birlikte bu ameliyatı yapmaya karar verdiklerini belirtti. Tespit edilen tümörlerin karaciğerin ulaşılması zor bölgesinde olduğunu ve zor bir ameliyat gerçekleştirdiklerini belirten Yrd. Doç. Dr. İlhan Karabıçak, ``Genelde bu tip ameliyatlar karında yaklaşık 30 - 40 santimlik kesilerden girilerek yapılıyor. Bu hastamızda bulunan tümörler hepatit- C hastalığı nedeniyle yapılan düzenli takip nedeniyle erken teşhis edildi. 4 saat süren ameliyatı başarı ile gerçekleştirdik ve karaciğerin 6. kısmını ameliyat esnasında tümörlü bölgeyi karnın içinde poşete koyup, poşeti bağladıktan sonra açtığımız yerden çıkarttık. Böylece tümör karnın içinde herhangi bir yere temas etmeden dışarıya çıkartılmış oldu. Hastamız sanki safra kesesi ameliyatı olmuş gibi ameliyattan bir gün sonra ayağa kalkarak yemeğini yedi. Normalde bu ameliyat açık olarak yapılmış olsaydı hasta hastanemizde 10 gün yatmak zorundaydı`` dedi.
Karaciğer tümörlerinin geç tespit edildiği için çok sayıda hastanın ameliyat şansını kaybettiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. İlhan Karabıçak, ``Karaciğer kanserinin Türkiye`de görülme sıklığı artmaktadır. Bu hastaların tanıları çok geç konulduğu için 10 hastanın 1 tanesini ameliyat edebiliyoruz. Zamanında doktora gitmeyen hastaların tümörleri ilerlemiş oluyor ve ameliyat olma şansını kaybediyorlar. OMÜ`de dünyanın en gelişmiş merkezlerinde tedavi yöntemi neyse aynısı yapılıyor. Örneğin New York Üniversitesi`nde hastalar nasıl tedavi oluyorsa burada da hastalar aynı yöntemle tedavi oluyor. Bizim hastanemizin tanısal ve girişimsel radyoloji bölümü çok başarılı. Biz hastaları ya ameliyat ediyoruz ya da radyoloji bölümünde iğne ile tümör ya yakılıyor veya anjio ile tümöre giden damarlar tıkanarak, kanserin ölmesi sağlanıyor. En gelişmiş merkezlerde de bu yöntemler uygulanıyor`` diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul BankPozitif’ten kredi notu artışı değerlendirmesi Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in mart ayındaki not artışının ardından bir kredi notu artışı da Standard & Poor’s’tan geldi. S&P, Türkiye’nin kredi notunu "B"den "B+"ya yükseltirken, kredi notu görünümünü ise "pozitif" olarak korudu. S&P Global raporuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan BankPozitif Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Erkan Kork, beklentiler doğrultusunda yapılan kredi notu artışının kararlılıkla uygulanan ekonomi programının bir sonucu olduğuna vurgu yaptı. Dr. Erkan Kork, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ekonomi yönetimi büyük bir emek veriyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in nasıl bir özveri gösterdiğine iş dünyası olarak şahitlik ediyoruz. Yapılan kredi notu artışları Türkiye’nin potansiyelinin çok altında olsa da yabancı ilgisinin arttığı bu dönemde önem arz ediyor. Enflasyonla mücadele ederken, büyümeyi de başarabilen bir ekonomi var. Daha fazla sermaye girişi için gerekli rasyonel zemine sahip bir Türkiye var. Bu not artışları yılın ikinci yarısından itibaren bambaşka bir tabloyla karşılaşacağımızın işaret fişekleridir. Enflasyonun gerilemesiyle özellikle sonbaharın Türkiye için not artışlarının olduğu bir mevsim olacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı. ”Yatırımcının Türkiye’ye ilgisi artarak devam edecek" Kararın hem portföy hem de uluslararası doğrudan yatırımları olumlu etkileyeceğini belirten Dr. Erkan Kork, sözlerini şöyle tamamladı: “Ekonomi yönetiminin rasyonel adımları, öngörülebilir politikalar ve enflasyonun düşeceğine ilişkin beklentiler yabancı yatırımcı tarafından satın alındı. Yapılan not artışlarının yanı sıra Türkiye’nin, Dünya Bankası gibi dev kuruluşlarla yürüttüğü milyar dolarlık finansman anlaşmaları, haziran ayında gri listeden çıkılacak olması ve temel göstergelerde iyileşmenin devam etmesi ekonomiye olan güveni perçinleyecek. Türkiye, geçen yıl doğrudan yabancı yatırım projelerinde İspanya’yı geride bırakarak Almanya’nın ardından Avrupa’da 4’üncü sırada yer aldı. Ülkemizin önü açık ve daha gidecek çok yolumuz var. Uluslararası yatırımcıların Türkiye’ye olan ilgisinin artarak devam edeceğini düşünüyorum."
Manisa Soma’da yaşayan Ordulular hayatını kaybeden madenciler anısına fidan dikti Manisa’nın Soma ilçesindeki Ordulular Kültür ve Yardımlaşma Derneği yöneticileri ve üyeleri, Soma’daki maden faciasında hayatını kaybeden Ordulu madencilerin anısına dernek bahçelerine fidan dikti. 13 Mayıs 2014 yılında Soma’da meydana gelen ve 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasının acısı hala yüreklerdeki tazeliğini koruyor. Soma ilçesindeki Ordulular Kültür ve Yardımlaşma Derneği yöneticileri ve üyeleri de faciada hayatını kaybeden Ordulu madencilerin isimlerini yaşatmak için dernek bahçelerine fidan dikimi gerçekleştirdi. Dernek tarafından yapılan açıklamada, madende hayatını kaybeden 301 şehide rahmet ve yakınlarına başsağlığı dilendi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Hayatını kaybeden 301 şehit madencimizin arasında bulunan Hüseyin Avkaş, Ferhat Avkaş, Sadettin Yılmaz, İsa Sadan ve ilçemizdeki başka madende hayatını kaybeden Salih Ayber’in hatıralarını burada yaşatmak hem de onların ailelerini onurlandırmak için böyle bir çalışma yaptık. Maden şehitliğine giderek hayatını kaybetmiş madenciler için dualar ettik. Diktiğimiz fidanlara da onların adının olduğu plakaları korkuluklarına çakarak isimlerinin ve hatıralarının yaşamasını istiyoruz. Emeği geçen yöneticilerimiz ve üyelerimizden Allah razı olsun. Hayatını kaybeden tüm madencilerimizin ruhları şad olsun”