GENEL - 23 Nisan 2012 Pazartesi 12:23

23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI

A
A
A
23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 23 Nisan`ın 1920`nin milletin bağımsızlığına, demokrasi ve cumhuriyete giden ilk adım olduğunu belirterek, "Özellikle bölgemizde, çevremizde yaşananlara baktığımızda, cumhuriyetin ve demokrasini ne kadar önemli olduğunu belki bir mukayese yaparak daha çok farkında olmamız gerekmektedir" dedi.
TBMM Başkanı Çiçek, TBMM`nin 92. Kuruluş yıldönümü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla tebrikleri kabul etti. Törenin sonunda gazetecilerin sorularını cevaplandıran Çiçek, 23 Nisan mesajının sorulması üzerine TBMM Genel Kurulu`ndaki 23 Nisan özel birleşiminde bir konuşma yapacağını söyledi. Çiçek, şunları kaydetti:
"Bugün gerçekten milletimiz için önemli bir gün, tarihi bir gün. 23 Nisan 1920, milletimizin bağımsızlığına giden ilk adım; demokrasiye, cumhuriyete giden adımların atıldığı önemli bir gün. Bunu bize armağan edenlere şükran borçluyuz. Geçtiğimiz yüzyıl milletimiz açısından önemli acıların olduğu yıllardır. Arka arkaya yaşadığımız savaşlar, Balkan Savaşı, Birinci Cihan Savaşı, İstiklal Savaşı büyük ölçüde milletimiz büyük kayıplar vermiştir. Geçtiğimiz yüzyılda kazandığımız birçok başarı var ama bunlar
içerisinde en önemlisi cumhuriyet ve demokrasidir; bunlar da bizim kazanımlarımızdır. Bunun farkında olmamız lazım. Özellikle bölgemizde, çevremizde yaşananlara baktığımızda, cumhuriyetin ve demokrasini ne kadar önemli olduğunu belki bir mukayese yaparak daha çok farkında olmamız gerekmektedir. Bu bayram milletimize, neticede çocuklarımıza da kutlu olsun."
23 Nisan kutlamalarına ve tebrik törenine BDP milletvekillerinin katılmamalarıyla ilgili bir soruya ise Çiçek, "Hiç bilmiyorum. Daha açmadık Meclis`i" karşılığını verdi.
Bu hafta içinde tutuklu milletvekillerinin durumuyla ilgili muhalefet partileriyle yapacağı görüşmelere ilişkin soruya ise Çiçek, "Bugün 23 Nisan. Sizin söylediğiniz 24, 25 falan daha sonraki günlerle alakalı" dedi.
Çiçek, tebrikleri kabul etmesinden önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı kısa görüşmenin bayramlaşma olup olmadığının sorulması üzerine de, "Bayramınız kutlu olsun, dedi. Burada ayak üstü hepinizin gözü önünde bayram tebrikleşmesinin ötesinde bir şey yok. Dudak okuyarak da takip edebilirsiniz" dedi.
BDP KATILMADI
Öte yandan kabul töreninin yapıldığı salona protokolden ilk olarak Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç geldi. Siyasi parti liderlerinden de ilk gelen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli oldu.
Törene Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve kuvvet komutanları, Yargıtay Birinci Başkanı Nazım Kaynak, Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukçu, TBMM Başkanvekilleri, Bakanlar Kurulu üyeleri, siyasi partilerin grup başkanvekilleri, milletvekilleri katıldı.
Başbakan Erdoğan, protokoldeki yerini almadan önce CHP Lideri Kılıçdaroğlu ile tokalaştı. Erdoğan daha sonra yanına gelen Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ile kısa bir süre sohbet etti.
Kılıçdaroğlu salona geldiğinde muhalefet liderlerine ayrılan bölüme gelerek MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile tokalaştı. Bir süre burada bekleyen Kılıçdaroğlu, protokol yetkililerinin uyarısı üzerine ana muhalefet liderine ayrılan yere geçti. Törene BDP milletvekillerinden katılan olmadı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Sivas’ta kayak tarihi kitap oldu Türkiye’nin kayak tarihi açısından önemli bir yere sahip illerinden bir tanesi olan Sivas’ın kayak tarihi kitap oldu. Yapılan araştırmalar sayesinde Türkiye’de ilk kayak okulunun Sivas’ta askeri amaçla kurulduğu ortaya çıktı. Sivas’ta yaşayan ve yaklaşık 26 yıl Türk milli takımını çalıştıran Kayak antrenörü İlhan Erzurum, hayalini gerçekleştirmek için 3 yıl önce bir adım attı. Yaklaşık 16 binin üzerinde gazete arşivlerini tek tek araştıran Erzurum, Sivas’ın kayak kronolojisi çıkarmayı başardı. Araştırmalar sırasında Türkiye’nin ilk kayak okulunun 1917 yılında Arif Hikmet Koyunoğlu tarafında Sivas’ın Suşehri ilçesi Buldur köyünde, askeri amaçla kurulduğu ortaya çıktı. Bu zengin geçmişe ışık tutan İlhan Erzurum’un ‘Sivas Kayak Tarihi’ kitabı Türkiye’nin ilk kayak merkezinden günümüze kayak sporunun gelişimi ve Sivas’ın bu alandaki öncü rolünü anlatıyor. “Türkiye’de kayak sporu askeri amaçla başlamıştır” İlhan Erzurum, Türkiye’de kayak sporunun askeri amaçla başladığını ifade ederek, “Sivas’ın kayak kronolojisi çok zengin. Türkiye’de kayak sporu askeri amaçla başlamıştır. Sivil hayata geçmesi 1930 yıllarına denk gelir. Ama Türkiye’nin ilk resmi kayak okulu Suşehri Buldur köyünde Arif Hikmet Koyunoğlu tarafından açılmıştır. Kronolojisi bu kadar zengin olan bir şehir. 1917 yılında ilk resmi kayak okuluyla başlayıp 1930’lu yıllarda kayakla ilgili sempozyumların yapıldığı Türkiye’nin ilk kayak kulüplerinden Yıldız Dağı Kayak Kulübü, 1933 yılında Sivas’ta kurulmuştur. Türkiye’nin katıldığı ilk kış olimpiyatlarına giden dört sporcudan birisinin Sivaslı olması ve ilerleyen yıllarda da olimpik sporcuların olması ve bugün totalde 30 - 40’a yakın milli sporcunun yetişmiş olduğu görüyoruz. Turizm ayağında da uzun yıllar hayalleri kurulmuş olan Yıldız Dağı kış sporları merkezi Sivas’ta dördüncü kayak merkezidir. Türkiye’nin en modern kayak merkezlerinden birine sahip olmamız hasebiyle bu bilgilerin bir şekilde toparlanması gerekliydi. Ben de bunları toparlayıp bir kitap haline dönüştürüp gelecek nesillere aktarmak istedim” dedi. “Türkiye’deki kayak tarihi ile Sivas kayak tarihi eşzamanlı başlamış” Türkiye’deki kayak tarihi ile Sivas kayak tarihinin eşzamanlı başladığını aktaran Erzurum, “Kitabımın ofis çalışması üç yıl sürdü. Yaklaşık 16 binin üzerinde gazete arşivlerinde araştırmalar yaptım. Kitabın neredeyse yüzde 90’ı zaten gazete arşivlerinden temin edildi. Hiçbirisi ansiklopedik bilgiler değil. Bir iki kitaptan faydalandım. Ama bunun dışındakilerin hepsi gazete arşivleri ve ansiklopedik bilgi olmayan bilgiler, gün yüzüne çıkmamış bilgiler. Kayak Türkiye’de askeri amaçla başladı ve 1. Dünya Savaşı’nda Rusların ülkeye girmesi ile birlikte Arif Hikmet Koyunoğlu ki bu kişi Cumhuriyet döneminin en önemli mimarlarından bir tanesidir. Türkiye’deki birçok ünlü binanın mimarlarından birisidir. Balkanlar’da savaşmış bir yedek subay. Giderken öğrendiği Suşehri Buldur köyü havzasında kaldığı için Rusların Anadolu’ya girmesi ile birlikte de orayı güvenli ve karın çok olduğu bir bölge olması sebebiyle ilk kayak okulunu orada açmıştır. Ama bu askeri amaçlıdır. Sivil hayata geçmesi Cumhuriyet kurulduktan sonra halk evleri aracılığıyla 1930’lu yıllara denk gelmektedir. Orada da Türkiye’deki kayak tarihi ile Sivas kayak tarihi eşzamanlı başlamış ve ilerlemiştir” diye konuştu. “Kayak sporu çalışmaları da Anadolu’da kar olan yüksek dağları olan bölgelerde başlıyor” Erzurum, Kayak sporu çalışmalarının Anadolu’da kar olan yüksek dağları olan bölgelerde başladığını ifade ederek, “Türkiye’de spor teşkilatının yapılanmasına kısaca baktığımız zaman Osmanlı döneminde Türkiye İdman Cemiyeti daha sonra Türkiye İdman Cemiyeti birliği ve sonra Beden Terbiyesi Müdürlüğü ve Spor Bakanlığı’yla gelir. Genç Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında halk evleri kuruluyor. Halkın savaş sonrası moral motivasyonu yükseltmek için Türk gençlerini spor yapması için ve halk evlerinde sportif faaliyetler sanatsal, oyunsal faaliyetler başlıyor. Bu arada da 1930’lu yıllarda kayak sporu 3-4 tane spor branşında bir tanesi. Kayak sporu çalışmaları da Anadolu’da kar olan yüksek dağları olan bölgelerde başlıyor. Bunların başında da Erzurum,S ivas, Sarıkamış, Bursa Uludağ ve Ankara gibi iller geliyor. Kayseri ve bunlar ilk yıllarda halk evleri arasında çeşitli etkinlikler yaparak kayak sporunu geliştirmeye çalışıyorlar. Onlara kitabımızda genişçe yer verdik” şeklinde konuştu.