POLİTİKA - 23 Nisan 2012 Pazartesi 16:18

MECLİS`TE 23 NİSAN ÖZEL OTURUMU

A
A
A
MECLİS`TE 23 NİSAN ÖZEL OTURUMU

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, millet egemenliğini yanlış yorumlayarak, kişisel heves ve hedeflerine meşruluk kılıfı geçirmeye uğraşanların, dünün mana ve öneminden kendi hisselerine düşen payı almakta direnenlerin, küresel plan ve senaryolara sözcülük yapanların Meclis`in muhterem hatıralarından ders çıkarması gerektiğini belirtti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM Genel Kurulu`nda 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve TBMM`nin kuruluşunun 92. yıldönümü dolayısıyla gerçekleştirilen özel gündemli toplantıda bir konuşma yaptı. Bahçeli, "Üyesi olmaktan gurur duyduğumuz ve bağrında şerefle millet vekaletini taşıdığımız Türkiye Büyük Millet Meclisi`nin 92. kuruluş yıldönümünü kutluyoruz ve hayranlıkla idrak ediyoruz" dedi.
Bahçeli, iftihar edilecek bir adanmışlığa eşlik eden derin manevi hassasiyet içerisinde, bir Cuma günü dualarla, kurbanlarla, Kur`an-ı Kerim ve Buhar-i Şerif tilavetleriyle açılan Büyük Millet Meclisi`nin, Türk milletinin 20`nci yüzyıldaki en önemli adımı ve eseri olduğunu söyledi. Bahçeli, sömürgeci güçlerin mütecaviz eğilimleri, acımasız davranışları, kanlı saldırıları, cinayetleri ve insanlıkla zerre kadar bağdaşmayan niyetlerinin, Büyük Millet Meclisi`nin heybeti ve haşmeti karşısında gerilediğine
dikkati çekti. Bahçeli, Türkiye Büyük Millet Meclisi`nin her şeyden evvel, bağımsızlığa duyulan bağlılığın, esarete gösterilen tepkinin ve millet egemenliğine karşı vazgeçilmez sadakatin adı ve tanımı olduğunu anlattı.
"MİLLET İRADESİNİN REHBERLİОİYLE `ZAFER ŞAKAОI` İZMİR`DE SÖKTÜ"
23 Nisan 1920 tarihinin, Ankara`nın çorak ve bataklık yaylasında yeni bir umudun, yeni bir başlangıcın ve yeniden ayağa kalkışın müjdesi ve emperyalizmin vatan topraklarında barınmayacağının kararlılık duyurusu olduğunu belirten Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Büyük Millet Meclisi bir yanda cepheleri yönetirken, öte yanda bağımsız ve onurlu yaşamanın esaslarını belirlemiş, bu uğurda ne gerekiyorsa da yapmıştır. Bu mecliste milli vicdanın geleceğe ait bütün arzu ve beklentileri bir araya gelmiş, Cumhuriyetimiz bu ortam içinde yeşermiş ve filizlenmiştir. Aynı anda, hem savaşan, hem de meşruiyet çizgisinden ayrılmayarak demokrasiyi kendisine pusula ve millet iradesini tek güç kaynağı olarak tayin eden böylesi demokratik müessese yapısına, o zamanki şartlar
altında tesadüf etmek bir-iki istisna dışında neredeyse imkansızdır. En karanlık günlerde, sarsılmak ve zaafa düşmek üzere olan milli iman buradaki inanç ve iddiayla canlanmış, nihayetinde de Ulus`taki taş binada somutlaşan millet iradesinin rehberliğiyle zafer şafağı İzmir`de sökmüştür."
"MECLİSİN MUHTEREM HATIRALARINDAN DERS ÇIKARILMALI"
"Zalimler, hainler, işbirlikçiler ve işgalciler ülkemizden kovuluncaya kadar, Büyük Millet Meclisi teyakkuz halini korumuş ve kutsallarımıza musallat olanlara karşı göğsünü siper etmiştir" diyen Bahçeli, mütevazı, yarı karanlık, dar bir bina ve salonda, milleti hedefine alan tarihin en ağır felaketi, zulmü, baskısı, tahakkümü, esirlik ve aşağılık duygusunun parlak bir karşı koyuşla etkisiz hale getirildiğini söyledi. Tarihin, Gazi Meclisin muhterem ve hayranlık uyandıran ulvi vasfını her fırsatta
göstereceğini ve milli yüreklerin her şart altında bunu hayırla yad edeceğini anlatan Bahçeli, "Bu itibarla sahibi olduğumuz bu milli değerin sırrına ve manasına her anlamda nüfuz etmek ve samimiyetle de yüceltmek hepimizin en temel görevleri arasında olduğu gibi, aynı zamanda da milli bir vecibesidir. Egemenliğin yegane ve mutlak sahibi Türk milletinin temsilcileri olarak, sorumluluklarımızın farkında olmalıyız ve üstlendiğimiz milli vazifeyi yıpratmadan ve yaralamadan ileriye taşımalıyız" diye konuştu.
Bahçeli, millet egemenliğini yanlış yorumlayarak, kişisel heves ve hedeflerine meşruluk kılıfı geçirmeye uğraşanların, dünün mana ve öneminden kendi hisselerine düşen payı almakta direnenlerin, küresel plan ve senaryolara sözcülük yapanların Meclisin muhterem hatıralarından ders çıkarması gerektiğini vurguladı.
Bahçeli, konuşmasında şunları kaydetti:
"Dün vatanımızı tasfiyeyle uğraşan sömürgeciliğin icra memurlarına bugün dayanak ve destek olarak, komşu coğrafyaların kaos ve karmaşaya girmesini ısrarla arzulayanlar ve Batı`nın bölünme senaryolarını Müslüman alemine kabul ettirmeye çalışanlar elbette iyi niyetli ve dürüst olmayanlardır. Türk milletini cephelerde yenemeyenlere, birliğini gizli anlaşmalarla bozamayanlara ve bu coğrafyadaki mevcudiyetini ne yaptılarsa yok edemeyenlere, bugün güvenip teslim olmak kısa vadede muhataplarının iktidarlarını
güvenceye alsa da, uzun vadede ortaya çıkacak vebalden asla kurtaramayacaktır. Kardeşlik bağlarımızı koparmak isteyenlere verilen her taviz, millet hakimiyetini zedelemeye dönük her boyun eğme, tarihimizi çarpıtmaya cüret edenlere gösterilen her müsamaha eninde sonunda yıkımı ve çözülmeyi sağlayacaktır ki, buna bizim izin vermemiz, göz yummamız asla söz konusu olmayacaktır."
Bahçeli, Türk milletinin tam 92 yıl önce `demokraside` karar kıldığını, iradesinin her şeyin önünde ve üstünde olduğunu haykırdığını ve bunun dışındaki her yol ve tercihe kapalı olduğunu açıklıkla ispatladığını anlattı. Bahçeli, bu nedenle ihtilal girişimlerinin, darbe düşünceleri veya demokrasinin anlamını bulanıklaştıracak fikie`fctün arzu ve beklentileri birr ve siyaset uygulamalarının Gazi Meclisin birikim ve kazanımlarına saygısızlık, tahammülsüzlük ve inkarcılık anlamına geleceğine dikkati çekti.
"TBMM`Yİ GASP EDECEK VE VARLIОINI ORTADAN KALDIRACAK TAVIR VE YÖNELİŞLER MASUM GÖRÜLEMEZ"
Bahçeli, geçmişin olağanüstü şartlarında bile, açık ve çalışır bir vaziyette bulunan TBMM`nin, ruhunu incitecek, yetkilerini gasp edecek ve varlığını ortadan kaldıracak tavır ve yönelişleri masum görmenin hiçbir şart altında düşünülemeyeceğini söyledi. Bahçeli, "Demokrasinin geriye gitmesi, yap boz tahtasına çevrilmesi, sivil ve askeri zorlamalarla aşındırılması en başta büyük milletimizin emanetine aykırılık teşkil edecektir. Bu haliyle demokrasiyi kökleştirmek, derinlik kazandırarak teminat altına
almak büyük bir ehemmiyet arz etmektedir. Bunun için de, ilk defa sivil nitelikli yeni bir anayasa yapım süreci önemlidir ve sonuca ermesi bizim açımızdan elzemdir" şeklinde konuştu.
Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"TBMM`nin değerli başkanının, kararlı, samimi ve gayretli çalışmalarıyla yürüyen Anayasa Uzlaşma Komisyonu, temsil edilen partilerin oy oranlarına bakılmaksızın verilecek katkı ve çabayla amacına ulaşmalıdır. Türk milleti hak ettiği yeni anayasaya, gelecek yıl kutlayacağımız TBMM`nin 93`üncü yıldönümüne kadar mutlaka kavuşmalı ve artık bu konu etrafında yapılan tartışmalar da uzlaşmayla ve olgunlukla bitirilmelidir. Önümüzdeki tarihi fırsat şahsi ve ideolojik çekişmelere kurban edilmemeli, siyasi hırslar
belirlenen ilkelerin önüne geçmemelidir. Parti olarak biz bu sürecin olumlu bir şekilde yürümesi ve yeni bir anayasa hazırlanması konusunda elimizi taşın altına koymaya varız ve bunda da son derece kararlıyız."
"TBMM, MİLLETİN BÜTÜNÜYLE BİRLİKTE YAŞAMASININ TEMİNATI VE GÜVENCESİDİR"
Bahçeli, aynı dili konuşan, aynı geleneklere ve inançlara göre yaşayan, ortak çıkarları ve bu çıkarlara bağlı ortak gayeleri olan büyük bir aile olarak bin yıldır dimdik ayakta olunduğunu ve olmaya da devam edileceğini söyledi. Türkiye Büyük Millet Meclisi`nin milletin bütünüyle birlikte yaşamasının teminatı ve güvencesi olduğunu anlatan Bahçeli, "Meclisin mukaddes ruhunu bölünmeye ve ayrılmaya alet etmeyi aklından geçirenlere hatırlatırım ki, yanlış hesap yine buradaki büyük millet kuvvetinden
dönecektir" dedi.
Milletin vicdan ve dimağının bölünmeye geçit vermeyeceğine dikkati çeken Bahçeli, sözde kimlik arayışında olanların aradıkları ortam ve zemini bulamayacağını belirtti. Bahçeli, kavgayla değil barışla, çatışmayla değil uzlaşmayla, küslükle değil kucaklaşmayla, fitneyle değil kavuşmayla her meselenin üstesinden gelineceğin ve her mihnetin dün olduğu gibi bugünde aşılacağını bildirdi. Bahçeli, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
"Milletimizin egemenlik yetkilerini doğrudan doğruya eline aldığı 23 Nisan tarihi, aynı zamanda sevgili çocuklarımız için de Bayram olarak kutlanmaktadır. Bu vesileyle bütün çocuklarımızın Bayramını kutluyorum. Bu duygu ve düşüncelerle, egemenliğin aziz milletimiz tarafından kullanılmaya başlandığı 23 Nisan 1920 tarihinin 92`nci yıldönümünün yeni bir doğruluşa aracılık etmesini temenni ee`fctün arzu ve beklentileri birdiyorum. Türkiye Büyük Millet Meclisi`ni bize emanet eden başta Gazi Mustafa Kemal
Atatürk olmak üzere, tüm kurucu kahramanları ve vatanımızın selameti için canlarını seve seve ortaya koyan muhterem şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Cenab-ı Allah hepsinden razı olsun, kabirleri nur dolsun."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Selçuklu Belediyesi Konya Tanıtım Günleri’nde yerini aldı Konya’nın merkez Selçuklu İlçe Belediyesi, İstanbul’da düzenlenen 9. Konya İl Tanıtım Günleri’nde açtığı GoSelçuklu standıyla Selçuklu’nun tüm yönleriyle tanıtımını gerçekleştiriyor. KONSİAD tarafından 18-21 Aralık tarihleri arasında İstanbul Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi fuar alanında düzenlenen 9. Konya İl Tanıtım Günleri kapılarını ziyaretçilere açtı. Fuarda Konya’ya özgü geleneksel ve kültürel ürünlerin yanı sıra şehrin tarihi, kültürel ve sosyal yaşamı ziyaretçilere tanıtılıyor. Selçuklu Belediyesi de Konya Tanıtım Günlerinde kurduğu GoSelçuklu standıyla yerini aldı. Stantta ilçenin tarihi ve kültürel değerleri tanıtılırken, belediyenin yürüttüğü projeler ve faaliyetler hakkında da bilgi veriliyor. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği stantta, şehre değer katan yatırımlara geniş yer ayrıldı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Ticaret Bakanı Ömer Bolat da açılış gününde GoSelçuklu standını ziyaret ederek, Selçuklu’da yürütülen çalışmalara ilişkin bilgi aldı. Başkan Pekyatırmacı: "Konya’nın bütün değerlerini İstanbul’a taşıdık" Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, beraberindeki protokol üyeleri ile birlikte Konya Tanıtım Günleri kapsamında açılan stantları ziyaret ederek katılımcılarla bir araya geldi. Konya Günleri’nde İstanbul’da bütün Konya olarak bir arada olduklarını ifade eden Selçuklu Belediye Başkanı Pekyatırmacı, "Hem belediyelerimiz hem firmalarımızla beraber Konya’nın gastronomiden el sanatlarına, tarihine, kültürüne, turizmine varıncaya kadar bütün değerlerini İstanbul’a taşıdık. Eski Atatürk Havalimanı’nın bulunduğu bölgede Millet Bahçesi’nde yeni yapılan düzenlemeyle birlikte burada çok güzel bir fuar, sergi alanı oluşturuldu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın yaptığı çalışmalar neticesinde İstanbul çok geniş, kapsamlı bir millet bahçesine kavuşmuş oldu. O yüzden böyle bir alanı İstanbul’a kazandırdığı için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımıza ayrıca teşekkür ediyoruz. Tabii vatandaşlarımız için de büyük bir fırsat oluşmuş durumda. Burada özellikle yurdun farklı bölgelerinden gelen illerin çalışmalarını kapsamlı bir şekilde yapma imkanı da ortaya çıkmış. Bu sene ilk defa Konya Günlerini burada düzenliyoruz. Daha önceki yıllarda farklı bölgelerde İstanbul’da buluşmuştuk. Millet Bahçesi’nde ilk defa buluşuyoruz. Bütün Konya’nın tatları, lezzetleri, değerleri, kültürü, gastronomisi, tarihi buraya taşınmış vaziyette. O yüzden buraya katılan tüm Konyalı hemşehrilerime, belediyelerimize, şirketlerimize, firmalarımıza özellikle teşekkür ediyorum. Konya günlerinde bütün İstanbullu hemşehrilerimizi Millet Bahçesi’ne davet ediyorum. Burada belediyelerimizin yaptığı çalışmaları görme fırsatı bulacaklar. Yine aynı şekilde Konyamızın lezzetlerini tatma fırsatı bulacaklar. Bu organizasyon için KONSİAD Başkanımıza, tüm heyetine, ekibine teşekkür ediyorum. Büyük bir organizasyonu burada hayata geçirdiler, Konyalıları burada buluşturmuş oldular" dedi.
Manisa Eğitim-Bir-Sen Manisa 1 No’lu Şube Alaşehir’de eğitim paydaşlarıyla buluştu Eğitim-Bir-Sen Manisa 1 No’lu Şube Başkanı Ahmet Yasav ve yönetim kurulu üyeleri, Manisa’nın Alaşehir ilçesinde okul ve kurum ziyaretleri gerçekleştirerek eğitimcilerle bir araya geldi. Eğitim-Bir-Sen Manisa 1 No’lu Şube Başkanı Ahmet Yasav ve yönetimi; Alaşehir Borsa İstanbul Ticaret Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Alaşehir Anadolu İmam Hatip Lisesi, Emine Elem Kayacık Ortaokulu, Şehit Hüseyin Şimşek Ortaokulu ile Selahattin Barutçuoğlu Anadolu Lisesi’ni ziyaret etti. Ziyaretlerde okul idarecileri, öğretmenler ve eğitim çalışanlarıyla bir araya gelinerek eğitimde yaşanan sorunlar, beklentiler ve çözüm önerileri ele alındı; karşılıklı fikir alışverişinde bulunuldu. Heyet, ziyaret edilen okullarda gösterilen ilgi ve misafirperverlikten dolayı okul idarecilerine, öğretmenlere ve eğitim çalışanlarına teşekkür etti. Program kapsamında Alaşehir Kaymakamı Alper Faruk Güngör’ü de ziyaret eden Eğitim-Bir-Sen Manisa 1 No’lu Şube yönetimi, ilçedeki eğitime dair genel değerlendirmelerde bulunarak görüş alışverişi yaptı. Ziyarette, eğitimin niteliğinin artırılmasına yönelik konular ele alındı. Eğitim-Bir-Sen Manisa 1 No’lu Şube Başkanı Ahmet Yasav ve beraberindeki heyet ayrıca Alaşehir İlçe Milli Eğitim Müdürü Fikri Çetinkaya, Şube Müdürü Mustafa Yılmaz ve Alaşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü personelini ziyaret etti. Görüşmede eğitim-öğretim faaliyetleri, kurumlar arası iş birliği ve sahadaki ihtiyaçlar değerlendirildi. Ziyaretlerin ardından açıklamada bulunan Şube Başkanı Ahmet Yasav, eğitim camiasının tüm paydaşlarıyla iletişimi güçlendirmeyi önemsediklerini belirterek, nazik ev sahiplikleri ve misafirperverlikleri için Alaşehir’deki tüm kurum ve yetkililere teşekkür etti.
Niğde 10. Türk Dünyası Belgesel Film Festivali gösterimi Niğde’de yapıldı 10.Türk Dünyası Belgesel Film Festivali’nin ödüllü film gösterimi, Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirildi. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü ile Türk Dünyası Belediyeler Birliğinin destekleriyle; Türk Dünyası Gazeteciler Federasyonu ve Türk Dünyası Kültür Sanat Sinema Vakfı tarafından organize edilen festival kapsamında, Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Şehit Ömer Halisdemir Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılan ödüllü film gösterimi Şehit Ömer Halisdemir ve tüm şehitler anısına düzenlendi. Programda konuşan Niğde Belediye Başkanı Emrah Özdemir; Türk dünyasının birlik ve beraberliğinin önemine vurgu yaparak, zor bir coğrafyada yaşandığını ancak birlik olunduğu sürece güçlü kalınacağını ifade etti. Özdemir, Türk devletlerinin birlikte hareket etmesinin önemine dikkat çekti. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Uslu ise festivalin önceki dönemlerinden bugüne emeği geçen herkese teşekkür etti. Üniversite olarak yaklaşık dört yıldır festivale her türlü desteği verdiklerini belirten Uslu; genel sekreterlik görevini üstlenerek sürecin kurumsal bir şekilde yürütülmesine katkı sunduklarını söyledi. Prof. Dr. Uslu; Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi’nin Özbekistan, Türkmenistan, Azerbaycan ve Asya’daki diğer Türk coğrafyalarıyla güçlü akademik ve kültürel bağlara sahip olduğunu da ifade etti. Türk Dünyası Gazeteciler Federasyonu Başkanı Menderes Demir de konuşmasında festivalin temellerinin yaklaşık 12 yıl önce Niğde’de atıldığını belirtti. Kurulan Türk Dünyası Gazeteciler Birliği ile çalışmaların daha kurumsal bir yapıya kavuştuğunu dile getiren Demir, bugün gelinen noktada Türk dünyasında 10 ülkede ve 33 bölgede iletişim, sanat, meslek ve kültürel faaliyetlerin yürütüldüğünü kaydetti. Demir ayrıca; ’10 ülke, 10 şehir, 1 festival’ anlayışıyla hayata geçirilen Türk Dünyası Kültür Kervanı’nın, milletin öz ve kök değerlerini belgeseller aracılığıyla ortaya koymayı, kuşaklar arasında paylaşmayı ve dünyaya tanıtmayı amaçladığını vurguladı. Festival kapsamında, Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi öğretim üyesi ve yönetmen Fatih Diren’in ödüllü belgeseli ’Baletler Köyü’ izleyiciyle buluştu. Gösterimin ardından yönetmen Fatih Diren, katılımcılarla söyleşi yaparak belgeselin yapım süreci hakkında bilgi verdi ve soruları yanıtladı.