YEREL HABERLER - 28 Nisan 2012 Cumartesi 13:27

THK GENEL BAŞKANI MENEMEN`E YÜKSEK OKUL SÖZÜ VERDİ

A
A
A
THK GENEL BAŞKANI MENEMEN`E YÜKSEK OKUL SÖZÜ VERDİ

1927`den bugüne faaliyet gösteren THK Menemen Şubesi`nin yeni hizmet binası, düzenlenen törenle açıldı.
Açılışa, CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam, THK Genel Başkanı ve Uluslararası Havacılık Federasyonu (FAI) Başkan Yardımcısı Emekli Hava Pilot Tümgeneral Osman Yıldırım, Menemen Kaymakamı Turgut Subaşı, Belediye Başkanı Tahir Şahin, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Başkanı Zekeriya Mutlu, Cumhuriyet Başsavcısı Lütfullah Sami Özcan, İl Genel ve Belediye Meclis Üyeleri, Siyasi Partilerin İlçe Başkan ve yöneticileri, Muhtarlar, THK Şube Başkanları, Sivil Toplum Örgütleri Başkanları ve vatandaşlar katıldı.
Açılışa katılan THK Genel Başkanı Yıldırım, Ege`nin incisi Menemen`de güzel bir binanın açılışını yapmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi. THK Vakfı`nın kurduğu Uzay ve Havacılık Üniversitesi`ne bağlı yüksek okulun, Menemen`e kazandırılması için Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin`in her şeyi yaptığını, son adımı atmanın kendilerine düştüğünü ifade ederek, ``THK`nun görevi, havacılığı Türk insanının işi yapmak. Ulu Önder Atatürk`ün söylediği gibi; istikbali göklerde aramak ve bunu arayacak insanları yetiştirmek. Bu amaçla 2011 yılında THK Havacılık ve Uzay Üniversitesi`ni kurduk. THK Üniversitesinin Havacılık Meslek Yüksek Okulu`nu Menemenimizde açacağız. Bu bizim sözümüzdür. Biz bugüne kadar ne söz verdiysek yaptık. Bunu da yerine getirmenin hep beraber gururunu yaşayacağız`` dedi.
``BÖLGENİN HAVA ALANINA İHTİYACI VAR``
CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam ise konuşmasında, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk`ün Cumhuriyetin kuruluşundan 16 ay sonra THK`nu kurduğuna dikkat çekerek; ``Bir liderin vizyonunu, uzak görüşlülüğünü, dünyayı algılayışını göstermesi açısından bu çok önemlidir. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk`ün çizdiği Türkiye vizyonunun daim olmasına hepimiz katkı koymalıyız. Bugün dünyada büyük bir ekonomi, saygın bir devlet, güçlü bir millet olduysak, bunda Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk`ün çizdiği çizgi vardır. Atatürk`ün çizdiği çizgide, böyle güzel binalarda, iyi yöneticilerle bu ülkeyi daha iyi noktalara çıkartacağız. Buraya THK Üniversitesi`nin Meslek Yüksek Okulu`nu kazandıracağız. Buraya bir de hava alanı kazandıracağız ve hep beraber havacılığı, uçuşu özendiren bir anlayış içerisinde olacağız. Ben Çiğli`nin, Menemen`in, bu bölgenin buna ihtiyacı olduğuna inanıyorum`` diye konuştu.
MENEMEN BELEDİYESİ`NDEN TAM DESTEK
1964 yılında açılan binanın hizmetleri için yetersiz geldiğini ve THK öz kaynaklarıyla yeni hizmet binasının yapıldığını açıklayan THK Menemen Şube Başkanı Hilmi Kurtoğlu, 2011 yılında kurulan THK Uzay ve Havacılık Üniversitesi`nin ilk yüksek okul binası olarak Emiralem`deki Belediye binasının bedelsiz tahsisini sağlayan Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin`in, THK Menemen Şubesi`nin yeni hizmet binası için de 34 m2 yer tahsis ettiği, yol katılım ve oturma ruhsatı çalışmalarında da gerekli desteği sağladığını söyledi. Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin`e THK`na ve dolayısıyla ilçemizde havacılığın gelişimine katkılarından dolayı teşekkür eden Kurtoğlu, vatandaşların katkısı ve iyi idarelerin çalışmaları ile THK`nun çok iyi noktalara geldiğini ifade etti.
İzmir ile birlikte Menemen`in de hızla büyüdüğünü ve ilçenin sağlıklı gelişimini sağlamak adına birlik ve beraberliğe büyük önem verdiğini açıklayan Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin, ``Birlik ve beraberliğin olduğu yerde böylesine güzel binalar ortaya çıkıyor. Yine çok kısa bir süre önce Sosyal Güvenlik Kurumu binası ve İlçe Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil- Pasaport -Toplum Destekli Polislik hizmetlerinin verileceği hizmet binasının tefrişini gerçekleştirerek hemşehrilerimizin hizmetine sunduk. Ayrıca bugün Halk Eğitim Merkezi`nin bulunduğu yaklaşık 10 milyon TL değerindeki 4500 m2 alanı kaymakamlık binası yapılmak üzere Milli Emlak`a tahsis ettik. Birlik ve beraberlik olduğu zaman gerçekten güzel işler ortaya çıkıyor. İşte Menemen böyle büyüyor. Birlik ve beraberlik içinde gelişiyor`` dedi.
Menemen Belediyesine bağlanan beldelerden biri olan Asarlık`taki belediye hizmet binasını özel dershaneden daha güzel bir dershaneye dönüştürdüklerini ve bugün 946 öğrencinin buradan faydalandığını hatırlatan Başkan Şahin; Koyundere`deki Belediye hizmet binasının ise Ege Üniversitesi Seramik Meslek Yüksek Okulu kurulması için yine bedelsiz tahsis edildiğini, Eylül ayında burada 250 kadar öğrencinin eğitime başlayacağını söyledi. Emiralem`deki Belediye hizmet binasını da THK Uzay ve Havacılık Üniversitesi`ne bağlı Meslek Yüksek Okulu yapılması için tahsis ettiklerini açıklayan Başkan Şahin, ``Ufak pürüzlerden dolayı Havacılık Meslek Yüksek Okulu`nu ilçemize bu sezon kazandıramadık ama sayın THK Genel Başkanım öyle güzel bir söz verdi ki, kendisini alkışlamak istiyorum`` diye konuştu.
İESOB Başkan Vekili, THK Uzay ve Havacılık Üniversitesi Mütevelli Heyeti Üyesi, Menemen Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı ve THK Menemen Şube Başkanı Hilmi Kurtoğlu`nu farklı alanlardaki başarılı çalışmalarından dolayı tebrik eden Başkan Şahin, ``Hilmi Başkanımızın ne kadar yetenekli olduğunu çok iyi biliyorum. Böyle insanlar olduğu sürece Menemen`in sırtı yere gelmez`` dedi.
THK Menemen Şubesi Genç Kanatlar üyesi gençlerin halk oyunları gösterileri ile renklenen tören, plaket töreni sonrasında açılış kurdelesinin kesilmesi ile sona erdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara DMM’den "Türkiye’ye BioNTech aşısı gelmedi" iddialarına yalanlama Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), COVID-19 salgını sürecinde Türkiye’ye ’BioNTech aşısı gelmediği’ yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını açıkladı. Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin (DMM) sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, bazı sosyal medya mecralarında, COVID-19 salgını sürecinde Türkiye’ye ‘BioNTech aşısı gelmediği’ yönünde ileri sürülen iddiaların gerçeği yansıtmadığı belirtildi. ‘BioNTech aşısı gelmediği’ iddialarının kamuoyunu yanıltmaya yönelik dezenformasyon içerdiği vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "COVID-19’a karşı geliştirilen BioNTech mRNA aşıları, klinik kullanım amacıyla doğrudan BioNTech SE firmasından temin edilmiştir. Pandemiyle mücadele kapsamında, Mart 2021 tarihinden itibaren salgının son dönemlerine kadar söz konusu aşılar mevzuata uygun şekilde tedarik edilerek vatandaşlarımızın kullanımına sunulmuştur. Öte yandan salgın gibi küresel halk sağlığı acil durumlarında, aşı ve ilaçların temininde "Acil Kullanım Ön Onayı" mekanizması tüm dünyada işletilmektedir. BioNTech mRNA aşıları da Dünya Sağlık Örgütü ve uluslararası bilimsel otoritelerin acil kullanım ön onayı değerlendirmeleri esas alınarak Sağlık Bakanlığımız Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü tarafından temin edilmiş ve uygulanmıştır. Dolayısıyla pandemi sürecinde yürütülen tüm aşılama faaliyetleri; insan sağlığının korunması önceliğiyle, bilimsel kriterler, şeffaflık ilkesi ve hukuki mevzuat çerçevesinde titizlikle gerçekleştirilmiştir. Bu nedenle kamuoyunun, teknik ve hukuki kapsamından koparılarak dolaşıma sokulan, yanıltıcı ve gerçek dışı nitelik taşıyan iddialara itibar etmemesi önemle rica olunur."
Gaziantep 51 kişinin öldüğü Furkan Apartmanı davasında firari sanıklar için 10 milyon TL’lik güvence bedeli kararı Gaziantep’in Nizip ilçesinde, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde yıkılarak 51 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan Furkan Apartmanı davasında iki firari sanık hakkında çıkarılan yakalama kararları, kişi başı 10 milyon TL güvence bedeli yatırılması karşılığında kaldırıldı. Gaziantep’in Nizip ilçesinde, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 51 kişinin ölümüne neden olan Furkan Apartmanı davası bugün görüldü. Nizip Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Faik Ö., Eyüp Ö., Bülent B., Nejdet A., Mehmet A., Oktay A., Ömer Ş., Coşkun Ş., sanık avukatları, maktul avukatları ve maktul aile yakınları katıldı. Duruşmada söz alan maktul aile yakınları, suçluların en ağır cezayı almasını istedi. Sanıklar ise önceki savunmalarını tekrar ettiğini belirterek, suçsuz olduklarını savundu. Duruşma savcısı, taraflarca yeniden bilirkişi raporu talebinin dosyaya geldiği aşama dikkate alınarak reddine ve yakalama kararı bulunan sanıklar için güvence bedeliyle haklarındaki yakalama kararının kaldırılması yönündeki talebinin de reddedilmesine karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, haklarında yakalama kararları bulunan Hasan Hüseyin S. ile Abdullah Devrim S.’nin 10 milyon lira güvence bedeli karşılığında yakalama kararlarının kaldırılmasına, diğer sanıkların mevcut durumlarının devamına karar vererek, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Ne olmuştu? Nizip Ağır Ceza Mahkemesi’nce, 19 Temmuz 2024’te görülen karar duruşmasında, mühendis sanık Yılmaz Şahin Yurtyapan hakkında ’bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma’ suçundan 16 yıl 8 ay hapis, sanıklar Faik Ö., kardeşi Eyüp Ö. ve Nejdet A. hakkında delil yetersizliği nedeniyle beraat kararı verilmişti. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesi, Nizip Ağır Ceza Mahkemesi’nce 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 51 kişinin hayatını kaybettiği Furkan Apartmanı davasında 3 sanık hakkında verilen kararı inceledi. Nizip Cumhuriyet Başsavcılığı ile tarafların itirazı üzerine yapılan değerlendirme sonucunda daire, yerel mahkeme kararını bozdu. Nizip Cumhuriyet Başsavcılığı ile tarafların itirazı üzerine yapılan değerlendirme sonucunda daire, yerel mahkeme kararını bozdu. Kararda, beraat kararı verilen sanıklar Faik Ö. ve kardeşi Eyüp Ö. hakkında "kolon kesilmesi" iddiasıyla yeni bir iddianame hazırlandığı, bu nedenle olayın bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Söz konusu dosyaların birleştirilmesi ve sanıkların birlikte yargılanması gerektiğinin belirtildiği kararda, "Tüm dosyaların birleştirilmesine karar verilerek, tüm delillerin birlikte tartışılması hakkaniyetli bir yargılama için gerekli olmakla birlikte yerel mahkemece verilen hükmün bozulmasına karar verilmiştir" denildi.
Diyarbakır Diyarbakır’da özel okulda 8 yaşındaki çocuğun darbedildiği iddiası Diyarbakır’da özel bir okulda 8 yaşındaki bir çocuğun darbedildiği iddia edildi. İddiaları reddeden okul yönetimi, darp izlerinin daha önceden olduğunun, öğrencinin ailesi tarafından kendilerine söylendiğini öne sürdü. Diyarbakır’da özel bir okulda eğitim gören 8 yaşındaki M.E.E.’nin geçtiğimiz günlerde okul müdürü ve sınıf öğretmeni tarafından darbedildiği iddia edildi. M.E.E.’nin ailesi, hastaneden darp raporu alarak şikayette bulundu. M.E.E.’nin dedesi Yılmaz Elaldı, geçen hafta okulun bir etkinliğine katıldıklarını belirterek, "Programda M.E.E., ille de beni eve götürün diyordu, bir korku vardı üzerinde. ’Okulun bitsin, öyle eve gideriz’ dedim. Çocuğun üzerinde baskı ve korku vardı. Orada da bize, kafasının çok ağrıdığını söyledi. Eve gelince ‘Müdür saçımdan tutup kafamı duvara vuruyordu’ dedi. Bu çocuklara bunu yapan insan değil. Çocuğu 10-15 gün önce de ben okula götürdüm. Sınıf öğretmeni bana herhangi bir şey de demedi. Bunu arkadaşları yapsa ’arkadaşıdır, normaldir’ olur derim. Bu, çocuğun çocuğa yapabileceği bir şey değil" diye konuştu. "Bunu yapan sınıf öğretmeni ve müdürü" iddiasında bulunan Elaldı, "Şahsen öğretmenle iki defa görüşmüştüm. Dört sefer okula gittim. İki etkinliğe gittim, iki sefer de çocuğu sormaya gittim. Çocuk darbedilmiş. Bu çocuğun herhangi özel bir durumu ve raporu yoktur. Herkes çocuklarını eve götürüp vücutlarına baksınlar. Çocukları dövüp, korkutup eve gönderiyorlar. Yasal işlemleri başlattık, sonuna kadar da bunun arkasındayız" dedi. Özel okuldan yapılan açıklamada ise 11 Aralık 2025 Perşembe günü okullarında meydana gelen hadisenin ilkokul 3. sınıf öğrencisi E.O.’nün sınıf öğretmenine ağlayarak, aynı sınıftaki sosyal mecrada ismi mağdur olarak gösterilen M.E.E. isimli öğrenci tarafından fiziksel şiddete uğradığını söylediği ifade edildi. Açıklamada, "Bunun üzerine sınıf öğretmeni, bu fiziki şiddet olayının ilgili öğrenci tarafından bu öğrenciye ve başka öğrencilere defaatle yapıldığı hususunu göz önünde bulundurarak, uyarması için okul müdürüne götürmüştür. Okul müdürü yanına getirilen öğrenciye önce sözlü nasihatlerde bulunmuş, sonrasında da yazı yazma ödevlendirmesinde bulunmuştur. Bu husus kurum kameralarında da açık ve şeffaf şekilde görülmektedir. Sosyal medyada tek taraflı servis edilen ve okul müdürlüğümüze isnat edilen fiziki şiddetin olmadığı hususu, kamera kayıtlarında da görülmektedir. İlgili kamera görüntüleri savcılık ve kolluk kuvvetlerine teslim edilmiştir. Bununla birlikte şiddete uğradığı şikayetini öğretmene yapan E.O. isimli öğrencimizin darp raporu da mevcuttur. Sosyal medyada ismi geçen öğrencimizde bulunan diz altı morlukların daha önce de var olduğunu bizzat çocuğun annesi de sınıf öğretmenine söyleyerek, bunun için bir hafta önce hastaneye gittiklerini ifade etmiştir. En az bir hafta önceden de görülen morlukların, ilgili gün müdür tarafından darp uygulaması sonucu oluştuğu iddiasını, önyargılı ve tek taraflı olarak görüyoruz. Çünkü kamera kayıtlarından bu iddianın doğru olmadığını görmekteyiz. Kurum olarak bu morlukların oluş şekli ve zamanı ile ilgili gerekli tespitlerin Adli Tıp Kurumu tarafından yapılması için gerekli yasal başvurularımızı yapmaktayız. Kurumsal olarak bu ve benzeri durumlarda öğrenci tarafında olmak temel ilkelerimizdendir. Kurum olarak her iki öğrencimizin de yanındayız. Olayın adil ve ön yargısız çözülmesinin takipçisi olacağız" denildi. Veli olmayan bir kişinin bu olayı farklı yorumlayarak kamuoyuna yanlış biçimde aktarmasını tasvip etmediklerini kaydeden okul yönetimi, açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Annenin bacaklardaki morlukların birkaç haftadır olduğu ile ilgili beyanı; çocuğun bacaklarındaki morlukların en az birkaç haftadır var olduğunu, annenin sınıf öğretmenine gönderdiği ses kaydından da açık bir şekilde anlayabilmekteyiz. Hatta bunun için iddia edilen olaydan bir hafta önce hastaneye gittiklerini, kansızlıktan dolayı morlukların oluşma ihtimalini doktora sorduğunu, doktorun da incinmelere dayalı oluştuğunu ifade ettiğini bu ses kaydından anlıyoruz. Kurumdaki kamera kayıtlarından da bu şiddet vakasının ilgili gün okulda oluşmadığı gayet açık bir şekilde görülüyor. Bu kamera kayıtları da emniyete ve savcılığa teslim edildi."