ASAYİŞ - 29 Şubat 2012 Çarşamba 12:05

AŞIK İMAMİ NAFAKA VEREMEYİNCE İNTİHAR ETTİ

A
A
A
AŞIK İMAMİ NAFAKA VEREMEYİNCE İNTİHAR ETTİ

Adana’da, halk ozanı Aşık İmami olarak bilinen Ahmet Demir’in, ilk eşinden üniversitede okuyan çocuğu ve son eşinden olan iki yaşındaki çocuğuna nafaka veremediği için 10 bin TL borcu olduğu bu nedenle bunalıma girerek intihar ettiği ortaya çıktı. Demir’in cenaze töreninde yakınları ve çocukları gözyaşlarına boğuldu.
Olay, Merkez Sarıçam ilçesi Yıldırım Beyazıt Mahallesindeki evde meydana gelmişti. Ahmet Demir (58), evde silahla vurulmuş halde ölü bulunmuştu. Demir’in cenazesi dün otopsi yapılmak üzere Adana Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı. Demir’in vücudunda 3 kurşun yarası olduğu için cinayet şüphesi ortaya çıktı. Ancak, adli tıp kurumu hazırladığı ön raporda, Demir’in intihar ettiğini, ilk kurşunu kalbine sıktığını ardından yere düşerken silahın iki el daha ateş aldığını tespit etti.
NAFAKA VEREMEDİĞİ İÇİN İNTİHAR ETTİ
SSK emeklisi Demir’in, 30 yıl önce ilk evliliğini Hafize isimli bir kadınla yaptığı, bu kadından 4 çocuğu olduğu, daha sonra bundan ayrılarak Nur isimli bir kadınla evlendiği bu kadından da boşandığı ve en son Ayşe isimli bir kadınla evlendiği bundanda Aydost isimli 2 yaşında çocuğu olduğu, bu kadından da boşandığı öğrenildi. Demir’in eşlerinden boşandığı için ilk eşinden 19 Mayıs Üniversitesi Muhasebe Bölümü’nde okuyan Aşina Demir ve son evlilikten dünyaya gelen iki yaşındaki Aydost isimli çocuğuna
nafaka verdiği, ancak son zamanlarda maddi durumu kötü olduğu için nafakayı ödeyemediğinden 10 bin TL biriktiği ortaya çıktı. Demir’in yakın arkadaşlarına "nafakayı ödeyemezsem haciz gelecek ya da ben cezaevine gireceğim. Bana haciz gelirse ya da cezaevine girersem dostların yüzüne nasıl bakarım" diyerek bunalıma girdiği bu nedenle intihar ettiği belirtildi.
Yapılan otopsinin ardından Demir’in cenazesi yakınları tarafından alınarak dün intihar ettiği evinin önüne getirildi. Burada kısa bir süre bekletilen cenaze daha sonra Buruk Mezarlığı’na getirildi. Cenaze namazının kılınması için Demir’in cenazesi hazırlanırken yakınları dışarıda gözyaşlarına boğuldu. Samsun’da üniversitede okuyan kızı Aşina elinde bavulu ile Buruk Mezarlığı’na gelerek gözyaşlarına boğuldu. Aşina, babasının son eşi Ayşe’ye de sarılarak ağıt yaktı. Daha sonra birlikte babasına son bir
kez bakmak için gasilhaneye girdi. Demir’in oğlu Muzaffer Demir de babası için gözyaşlarına boğulurken babasını gasilhanede son bir kez öperek uğurladı. Demir’in son eşi Ayşe de gözyaşlarını tutamayarak baygınlık geçirdi.
DÜNYA VE OLİMPİYAT ŞAMPİYONU AĞLADI
Demir’in yakın arkadaşı dünya ve olimpiyat şampiyonu İsmet Atlı güçlükle yürümesine rağmen bastonu ve yakınlarının yardımıyla mezarlığa gelerek arkadaşını uğurladı. Atlı, yanına gelen ve ağıt yakan Demir’in ablası Asiye Özdemir’e sarılarak gözyaşlarına boğuldu. Uzun süre ağlayan Atlı’yı yakınları teselli etmeye çalıştı.
BU ÖLÜMDEN HEPİMİZ SORUMLUYUZ
Demir’in cenazesi yıkandıktan sonra tabuta konarak arkadaşları ve akrabaları tarafından cenaze namazının kılınacağı alana getirildi. Demir’in cenaze namazını Sarıçam İlçesi Müftüsü Murat Demir kıldırdı. Demir, cenaze namazını kıldırmadan önce komşunun önemine değinerek şöyle konuştu: "Kardeşinizi yakından tanırdım. Birkaç programda yaptık. Bana da çok sık uğrardı. Evime misafir olurdu. Ben de onun evine giderdim. Allah, komşu hakkı, komşu hakkı, komşu hakkı diyor. Dediler ya Resullah bize komşudan
bahsediyorsun, çünkü kendisi diyor ki Cibril bana geldi o kadar tavsiyede bulundu. Zannettim ki bana mirasçı kalacak. Mirasçı olacak komşu. Bu komşu kaç kişidir diye buyurdu ki, bu istikamette 40, burdan 40, burdan 40. Yani 160 aile komşumuzdur. 160 aile bu insana derdini sorsaydı, halini sorsaydı bunlar olmazdı. Buna benzer çok acı olaylar oluyor. Değer mi peki?, hani komşuluk? Böyle komşuluk olmaz efendim. Onun için birbirimize canı gönülden sahip çıkalım. İslamın gereği üzerine kardeşlik, yurttaşlık
gereği üzerine, birbirimize komşu olarak sahip çıkalım. Son zamanlarda çok sıkıntısı olanlar var. Aşık İmami de bana çok sıkıntısı olduğunu söyledi. Şahsım olarak yardımcı oldum. Ama iki üç gün önce daireye uğrayarak ’içime artık virüs işledi’ dedi. Demek ki kendi kendine çok bunalımdaymış, meselesi de çok büyük değildi. Ama dediğim gibi maalesef ve maalesef komşuluğumuz dilde kalıyor. Bunu bu manada sorumlusu tüm komşular olarak hepimiziz"
Demir, daha sonra cenaze namazını kıldırdı. Kılınan namazın ardından Ahmet Demir’in cenazesi doğduğu yer olan Kozan’ın Bağtepe köyündeki mezarlıkta toprağa verildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Kanser hastası kadınlar, umutlarını rattan objelere taşıdı Erzincan’da kanser hastası kadınlar, Erzincan Belediyesi Meslek Edindirme ve Eğitim Kursları (ERMEK) tarafından açılan Rattan Kursu ile terapi amaçlı ev aksesuarları tasarladı. Kanser hastası kadınlar, terapi amaçlı gerçekleştirilen kursta rattan ile çanta, sepet, duvar aksesuarları yaparak umutlarını tasarladıkları objelere taşıdı. Haftada 1 gün gerçekleştirilen kursta kadınlar, örme tekniklerini, malzemenin bakımını ve ürün yapımını öğreniyor, aynı zamanda el emeği ürünlerini ekonomik kazanca dönüştürüyorlar. "Burada hepimiz kanser hastasıyız, hepimiz kemoterapi almış insanlarız" diyen kursiyer Sacide Yıldız, kursta moral ve motivasyon amaçlı ürünler yaptıklarını söyledi. Sepet gibi birçok ürün çıkardıklarını belirten Yıldız, "Burası bizim açımızdan, çok güzel, çok keyifli ve eğlenceli geçiyor. Burada çayımızı, kahvemizi içiyoruz. Beraberinde hocamızla çok güzel etkinlikler yapıyoruz. Bizim için çok iyi geldi. Bu sayede biraz olsun dertlerimizden üzüntülerimizden uzak kalıp güzel işler çıkardık" dedi. Bir diğer kursiyer Mediha Demir ise kurs aldıkları süreçte hastalıklarını unuttuklarını ifade ederek, "Kendimizle daha barışık oluyoruz, sosyalleşiyoruz. Kurs bize çok iyi geliyor" diye konuştu. Erzincan Halk Eğitim Merkezi’nde usta öğretici olarak görev yapan Merve Aksun, kursun kemoterapi hastalarına özel olarak açıldığını ve moral, motive vermek amacı taşıdığını aktardı. Kursiyerlerin moral ve motivasyon bulmasının yanı sıra ürettikleri ürünlerle gelir elde ettiklerini dile getiren Aksun, kursiyer kadınların hali hazırda birçok ürün yapıp sattığını kaydetti. Öte yandan kursta aile gibi olduklarını ifade eden Aksun, "Biz burada bir aile olduk her şeyden önemlisi. Beraber gülüp eğleniyoruz. Aynı zamanda da sohbet eşliğinde sepetlerimizi örüyoruz" şeklinde konuştu.