GENEL - 20 Mart 2012 Salı 15:51

SANKO HOLDİNG YÖNETİM KURULU BAŞKANI KONUKOĞLU:

A
A
A
SANKO HOLDİNG YÖNETİM KURULU BAŞKANI KONUKOĞLU:

SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, yatırım yapmaya karar verenlerin, "komşusunun işini" yapmaması gerektiğini söyledi.
Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (ANSİAD) konuğu olarak dernek üyeleri ile kahvaltıda bir araya gelen Konukoğlu, Gaziantep’te hemen hemen her sektörde üretim yapıldığını kaydetti. Antep Savunması sonrasında el sanatlarını geliştiren babalarının atölyelere dönüştürdüğü işleri kendilerinin büyük işletmeler, holdingler haline getirdiklerini belirten Konukoğlu, bir soru üzerine Gaziantep’in başarısını şöyle açıkladı:
"Gaziantep çeşitli dinler mensuplarının yıllarca huzur içerisinde yaşadığı bir kent olmuş. Bu yapı, Gazianteplide hoşgörü kültürünü geliştirmiş. Yeterli tarım alanının ve devlet yatırımının olmaması (iyi ki devlet yatırımı olmamış, olsaydı babalarımız devlet kurumlarında çalışan olurdu, bizler de onları izlerdik) Gaziantepliyi çok çalışmaya ve dinamik olmaya yönletmiş. Gaziantep’in diğer kentlerin önüne çıkmasını sağlayan önemli bir faktör de kentin ve kentlinin çıkarı için valisinden belediye
başkanlarına, milletvekillerinden sivil toplum kuruluşları yöneticilerine, rektörlerinden basınına kadar, (Önce Gaziantep) diyen herkesin, el ele vererek, gönül birliği içerisinde ortak karar noktasına buluşmasıdır. İşte Gaziantep’i farklı kılan ve başarıya mahkum eden faktörler bunlardır."
"KRİZLERDEN DERS ALDIK"
Türk milletinin, son 10 yıla kadar yaşadığı ekonomik ve siyası krizlerden ders alarak bugünlere geldiğine dikkati çeken Konukoğlu, "Özellikle 2001 krizi, kriz yönetimini öğrenmemizi sağladı. Ancak şuna inanıyorum ki, kriz yönetimindeki başarısı sayesinde Gaziantepli sanayici ve işadamları, bugünkü başarıyı sağlamışlardır" diye konuştu.
Girişim yapmak isteyenlerin hangi işi yaparlarsa yapsınlar, komşusunun yaptığı işi yapmaktan kaçınması gerektiğinin altını çizen Konukoğlu, yine bir soru üzerine, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Sanayici bir işe girdiyse sonuna kadar o işi elinde tutmak arzusunda olmamalı. İklimlendirme sektöründe Airfel markamızla çok da iyi bir noktaya gelmiştik. Ancak, çok cazip bir teklif geldi. Hem teklifin cazibesi hem de teklifi yapanın, kabul etmemiz halinde Romanya’da yatırım planlaması, bizi satışa yönlendirdi. Sanayici duygusal değil, ticari düşünmeli. Ayrıca, holdingler, gruplar büyüme sürecine girdiklerinde, büyüklüklerine göre küçük işlerden çekilmeli. 100 liralık işe de aynı işler yapılıyor, 1000
liralık işe de. Bundan dolayı uçak havalanırken ağırlıklardan arınıldığı gibi, şirketler büyürken, büyüklüklerinde göre küçük işlerden çekilmesini bilmeli. Sanayici, bunu yaptığı ölçüde başarılı olur."
Konukoğlu, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe’ye de nezaket ziyaretinde bulundu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Ziraat odasından ‘fındık kurdu’ uyarısı Samsun Çarşamba Ziraat Odası Başkanı Muammer Aydemir, bir çift fındık kurdunun 200 meyveye zarar verdiğini belirterek, kimyasal mücadelenin önemine dikkat çekti. Başkan Muammer Aydemir, fındık kurdu zararlısı ile ilgili çiftçileri uyardı. Fındık kurdu zararlısı ile gerekli mücadele yapılmadığı takdirde önemli oranda verim kaybına neden olduğunu ifade eden Aydemir, fındık kurdu zararlısı ile duyurulan zaman aralığında ve tekniğine uygun mücadele yapılmasının verim kaybını önlemek bakımından çok önemli olduğunu kaydetti. Fındık kurdu mücadelesinde bitki köklerine zarar vermeden bahçe toprağının çapalanmasının böcek yoğunluğunu azaltmada etkili olduğunu belirten Aydemir, “Kimyasal mücadele; ergin fındık kurdu zararlısının ekonomik zarar yapmaya başladığı dönemde, bahçedeki hakim çeşitlerin yarıdan fazlası mercimek iriliğine yaklaşınca (3-4 mm) yapılmalıdır. Fındık kurdu mücadelesine karar vermek için, 2-3 günde bir güneş doğmadan sabahın erken saatlerinde çarşaf yöntemi ile fındık kurdu sayımı yapılmalıdır. 10 ocakta iki ve daha fazla fındık kurdu ergini bulunursa ilaçlama yapılmalıdır” dedi. Fındık kurdu ilaçlaması yapılan bahçelerde fındık kokarcasına rastlanırsa ayrı bir ilaçlama yapılmasına gerek olmadığını ifade eden Aydemir, “Her iki zararlıya karşı etkili etken maddeli ilaçlarla mücadele yapılır. Ayrıca fındık kurdu popülasyonunun yüksek olduğu yerlerde, yumurta koyarak yaptığı zararı engellemek için çiftleşme döneminde mayıs sonu-haziran başı gibi ikinci bir ilaçlama yapılmalıdır. Bu zararlılara karşı etkili bir mücadele için çiftçilerin tavsiyelere uygun olarak ilaçlama yapmaları mücadeledeki başarıyı artıracaktır. İlaçlama esnasında hiçbir şey yenilip içilmemeli gözlük, maske, eldiven, tulum ve çizme mutlaka giyilmelidir. İlaçlama bittikten sonra mutlaka bütün vücudumuz bol sabunlu su ile yıkanmalıdır. İlaçlama yapılan bahçelerde 10 gün süre ile hayvan otlatılmamalı” diye konuştu.
İzmir Tugay: “Otoparkı boşaltmak ve en kısa zamanda yıkmak zorundayız” İzmir Büyükşehir Belediyesi mayıs ayı meclis toplantısının birinci oturumunda konuşan Başkan Dr. Cemil Tugay, Çankaya’da bulunan katlı otopark ile ilgili, “Son zamanlarda yaşadığım en büyük üzüntülerden bir tanesi. Mahkeme süreçleri, istinaf dâhil hepsi tamamlanmış. Boşaltmazsak ve gereğini yapmazsak biz suçlu duruma düşüyoruz. Çaresizce ve üzülerek otoparkı boşaltmak ve en kısa zamanda yıkmak zorundayız” dedi. İzmir Büyükşehir Belediyesinin mayıs ayı meclis toplantısı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay yönetiminde yapıldı. Toplantıda Mezarlıkbaşı’nda bulunan Çankaya Katlı Otoparkı ile ilgili açıklama yapan Başkan Tugay, “Son zamanlarda yaşadığım en büyük üzüntülerden bir tanesi. Maalesef bütün süreçler bitmiş. Riskli yapı kararı alınmış, arkasından itirazlar görüşülmüş, mahkeme aşaması istinaf dâhil hepsi tamamlanmış. Artık orayı yıkmak dışında bize kalmış hiçbir seçenek yok. Karar yüzde 100 kesinleşmiş. Dedik ki bina riskli yapı. Orada zorla tutalım diyemezsiniz. Biz güçlendirme yapsak ya da yeni otopark yerleri belirleyerek çözüm bulsak diye düşünüyorduk ama orayı boşaltmazsak ve gereğini yapmazsak biz suçlu duruma düşüyoruz. Çaresizce ve üzülerek söylüyorum ki, otoparkı boşaltmak ve en kısa zamanda yıkmak zorundayız. Yeni otopark alanı için arkadaşlarımızın çalıştığı seçenekleri gözden geçireceğiz. İhtiyaçların en kısa zamanda karşılanması için çalışma yapacağız” diye konuştu. "Kısa sürede karavan park sorununu çözeceğiz" Son dönemde gündeme gelen ve İzmir Büyükşehir Belediyesinin harekete geçtiği uzun süreli karavan parklanmaları sorununu herkesi düşünerek kısa sürede çözeceklerini belirten Başkan Tugay, “Bu konu üzerinde duruyoruz. Birkaç boyutu var; birisi karavanlar normalde tatil için kullanılacak araçlar. Şehir içinde uzun süreli parklanmalar yapıldığını hepimiz gözlüyoruz. Bazı vatandaşlarımız da barınma şekli olarak karavanları tercih ediyor. Bunun ötesindeki yorumların araştırılması ve detaylarına bakılması gerekir. Bu araçların envanterinin çıkarılması lazım. Şehrimizde kaç tane var, sahipleri kimlerdir, beklentileri nedir diye sormamız lazım. Onlara da çözüm üretmemiz gerekiyor. Kontrolsüzce uzun süre park etmelerine izin vererek yöneteceğimiz bir durum değil. Şikâyetçi olan insanlar artıyor. Durumun farkındayız. Çözüm için yeni karavan yerleri, büyük karavan parkları bulmak gerekiyor. Karavan sahiplerinin beklentilerini karşılayan yerler olması için çalışma yapıyoruz. Kısa sürede bu sorunu çözeceğiz” dedi. “Hastanemiz bizim için değerli” İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesinin depremde zarar gören binası yerine yeni binanın yapımı için destek olacağını ifade eden AK Parti Grup Başkanvekili Hakan Yıldız’a ve grubuna teşekkür eden Başkan Cemil Tugay, “Duyarlılığınızı teşekkürle, takdirle karşılıyorum. Bildiğiniz gibi bizden önce başlatılan bir süreç, aksamalarla belli bir noktaya gelmiş. Kısa zamanda ihale hazırlandı, dosya alınmasına rağmen başvuru olmadı. Biraz da gözden kaçmış bir durum olduğunu da düşünüyoruz. Hastanemiz bizim için değerli. Faaliyete devam edecektir, herkes müsterih olsun. Daha da aktif olarak, hizmet yoğunluğunu artırarak hizmet verecektir. Ben de bir hekimim. İzmir’in geleneği de var. Mutlaka devam etmesini istiyoruz. Bir sıkışmışlık haliyle süre uzatımı talep ettik Sağlık Bakanlığından. Teşekkür ediyorum size, Hamza Dağ’a, il başkanlığımıza ve bu konuya ilgi gösteren herkese. Üzerimize düşeni yapacağız, en kısa sürede hastanenin ihalesi yapılacak ve çalışmaya başlayacak” ifadelerini kullandı. "Biz bu millete söz verdik" Mecliste bir araya gelerek sorun çözmenin önemine değinen Başkan Tugay, “Biz buraya çalışmak için, sorun çözmek için geldik. Eleştiriye saygı göstermek zorundayız, eleştiriye saygı çerçevesinde cevap verme hakkımız vardır. Her eleştirinin arka planında haklılığıyla ilgili sorgulama yapmamız lazım. Sorgulama yapılmadıkça ülkede bir şeyler düzelmez. Biz bu millete söz verdik; temiz, namuslu, doğru düzgün insanlar olarak şehrin emanetleri olacağız ve onlara sahip çıkacağız. Yanlış bir şey olmasına engel olacağız. Biz bunu namus sözü olarak verdik. Bu meclisten yanlış bir şey çıkmayacak. Amacımız halkımızın sorunlarını çözmek olsun” diye konuştu. Bir sonraki meclis Torbalı’da yapılacak Başkan Tugay, 15 Mayıs’taki meclis toplantısı ve her ay bir meclis toplantısının farklı bir ilçede yapılacağını da söyledi. Başkan Tugay, “Önümüzdeki çarşamba yapacağımız toplantıyı da18.00’de Torbalı’da yapmak üzere karar verdik. Torbalı Belediyesinin ev sahipliğinde, İzmir Büyükşehir Belediyesi meclisinin ikinci oturumunu gerçekleştireceğiz” bilgisini paylaştı.
Çanakkale Eski eşini bıçaklayan sanığa, ‘kasten adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan 15 yıl hapis Çanakkale’nin Bozcaada ilçesinde 2 Eylül 2023 tarihinde eski eşi Elif Gedik’i bıçaklayan tutuklu sanık Halil Karabıyık, Çanakkale 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görülen karar duruşmasında ‘kasten adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan 15 yıl hapis cezası aldı. Bozcaada’da 2 Eylül 2023 tarihinde 2 çocuğu ile birlikte yaşayan Elif Gedik (35), iddiaya göre şiddet ve baskı nedeniyle 2019 yılında eşi Halil Karabıyık’tan boşandı. Feribot ile adaya gelen Karabıyık, eski eşinin çalıştığı plaj malzemeleri satan iş yerine giderek, bıçakla saldırdı. Kalçasından ve karnından aldığı 2 bıçak darbesiyle yaralanan kadın çalıştığı iş yerinin karşısındaki markete kaçtı. Yaralı kadını market çalışanları ve müşteriler kurtardı. Market sahibi saldırganın elinden zorla bıçağı aldı. Kalçasından ve karnından bıçakla yaralanan Elif Gedik’e saldırı anı güvenlik kameralarınca saniye saniye kaydedildi. Yaşanan saldırı sonrası polis tarafından gözaltına alınan Halil Karabıyık, emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği Ezine Adliyesinde çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Karara savcılık tarafından itiraz edildi. Savcılığın itirazı üzerine Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınan Karabıyık tutuklanarak cezaevine gönderildi. Eski eşi Elif Gedik’i bıçaklayan tutuklu sanık Halil Karabıyık’la ilgili iddianame tamamlandı. Çanakkale 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşma 14 Mart’ta başladı. Savcı tutuklu sanık Karabıyık’ın ‘kasten adam öldürmeye teşebbüs, tehdit ve hakaret’ suçlarında yargılanmasını talep etti. Davanın bugün karar duruşması görüldü. Duruşmaya sanık Karabıyık, müşteki Elif Gedik, taraf avukatları katıldı. Karabıyık duruşmadaki ifadesinde, “4 ay kendimi tam olarak savunamadım. Mütalaayı kabul etmiyorum. Benim niyetim kötü olsa müştekiye bunu yapardım. Kaç kişi olursa olsun öldürebilirdim. 1 santim bıçak yarasıyla insan ölmez. Ben bıçağı demir tarafından tuttum. Eski eşimin yanına kızım için konuşmaya gittim. Olay anında müşteki bana küfretti. Elin adamlarıyla yaptığı konuşma beni rahatsız etti. Kızımı almaya gittim. Konuşmak isterken bana hakaret ettiği için böyle bir eylem gerçekleştirdim. Pişmanım, böyle olmasını istemezdim” dedi. Sanık Halil Karabıyık savunmasının ardından beraatını talep etti. Mahkeme, Karabıyık’a karar duruşmasında ‘kasten adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan 15 yıl hapis cezası verdi. Müşteki avukatı Enzer Özer, adliye çıkışında yaptığı açıklamada, “Bugün Elif hanımın karar duruşmasındaydık. Savcılık bugünkü duruşmada mütalaasında ‘Kasten adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan cezalandırılmasını talep etti. Biz de mütalaaya aynen katıldığımızı, ‘Kasten adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan en üst haddinden cezalandırılmasını istedik. Hakim kararında ‘Kasten adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan neticeden 15 sene hapis cezasına çarptırıldı. Aynı zamanda iyi hal indirimi vermedi ve tutukluluğunun devamına karar verildi. Bu haklı hukuk mücadelemizde yanımızda olduğunuz için herkese teşekkür ederiz” dedi. Müşteki Elif Gedik ise adaletin yerini bulduğu için çok mutlu olduğunu belirterek, “Çocuklarım, oğlum, benim ve ailemin 16 senedir yaşadığı korku, şiddet ve tehditler çok şükür ki sona erdi. Hepimizin can güvenliği artık tehlikede değil. Yanımda olan herkese çok teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız. Adalete de çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Van Lokman Hekim’den ‘Hemşirelerin sağlık alanındaki önemi’ semineri Lokman Hekim Van Hastaneleri Hasta Bakım Hizmetleri Müdürlüğü tarafından ‘Hemşirelerin Bakım Rolünün Sağlık Ekonomisindeki Önemi’ konulu bir seminer düzenlendi. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde düzenlenen seminerde konuşan Lokman Hekim Van Hastaneleri Hasta Bakım Hizmetleri Müdürü Gamze Gençer Baran, dünya çapında 20 milyondan fazla hemşirenin Internatıonal Councıl Of Nursıng (ICN) Uluslararası Hemşireler Konseyi bünyesinde yer aldığını ifade ederek, 128’den fazla ülkenin Ulusal Hemşirelik Dernekleri Federasyonuna üye olduğunu söyledi. Türk Hemşireler Derneği’nin de ICN üyesi olduğunu belirten Baran, “1899 yılında kurulan ICN sağlık meslekleri içinde ilk ve en geniş uluslararası örgütlenmedir. Bu örgütlenmenin amacı, tüm dünyadaki hemşireler arasında birlik sağlamak, tüm dünyada hemşireler ve hemşireliğin ilerlemesini sağlamak ve böylece sağlık politikalarını etkilemektir” dedi. Konuşmasında hemşirelerin sağlık alanlarındaki işlevlerine değinen Baran, “Hemşireler, sağlık sisteminin vazgeçilmez omurgasını oluştururlar. Sağlığın korunması, geliştirilmesi, tedavi ve rehabilite edilmesi süreçlerinde rol alıp; hastalara, bakım süreçleri ile ilgili eğitimler verip, sağlıklı bir toplumun gelişebilmesi için danışmanlık hizmeti sunmaktadırlar. Bunun yanında araştırmalar yapan hemşireler, yeni bilgilerin oluşmasına ve gelişmesine yardımcı olurlar. Sağlık hizmetlerinde yönetim görevlerinde bulunup, sağlıkta kalitenin geliştirilmesi için çalışmalar yürütürler ve toplumla sürekli, dinamik bir etkileşim halinde bulunurlar. Sahada yapılan bu uygulamalar doğrudan ve dolaylı olarak sağlık harcamalarına etki yapabilmektedir” ifadelerini kullandı. Seminerinde hemşirelerin sağlık ekonomisine katkılarına da değinen Baran, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hemşirelerin görev, yetki ve sorumlulukları çerçevesinde yaptıkları işlerin ülke ekonomisine ne kadar büyük katkılar sağlayacağı görülmektedir. Çalışma şartlarının iyileştirilmesi, hemşire istihdamının arttırılması ile iş yüklerinin ve çalışma saatlerinin azaltılması ve maddi kazançları yönünden desteklenmeleri gerekmektedir. Hemşirelerin sağlık ekonomisi konusundaki katkılarını arttırabilmek için yetkilerinin eğitim seviyesine ve çalışma yıllarına göre arttırılması düşünülmelidir. Özellikle hemşirelerin yalnızca hastanelerde hasta bakımı üzerine çalışmaları değil, sağlık kuruluşları ile bağlantılı olarak halk sağlığı konusunda hasta takipleri ve toplum eğitimleri ile ön planda olmaları sağlığı koruyucu ve geliştirici önlemlerle toplumun sağlıklı kalmasına yardımcı olurlar. Böylece sağlık bakım maliyetlerini görünür oranda azaltacaklardır. Hemşirelerin danışmanlık ve eğitimcilik rollerinin desteklenmesi, sağlık hizmetlerinin daha düşük maliyetle verilebilmesi adına önem arz etmektedir. Hemşirelerin yönetici olarak etkin karar verme mekanizması içerisinde olmaları, bakım planı ile sağlık kuruluşlarındaki tüm tedavi süreçlerini takip edebilmeleri maliyet azalımı için etkin olacaktır. Sağlık kuruluşlarında yoğun bir emekle çalışan hemşirelerin bu kuruluşlara sunduğu katkının oldukça yüksek olduğu unutulmamalıdır.”