YEREL HABERLER - 22 Mart 2012 Perşembe 13:25

HAKKARİ BALI HAK ETTİĞžİ YERİ BULAMIYOR

A
A
A
HAKKARİ BALI HAK ETTİĞžİ YERİ BULAMIYOR

Türkiye`ye kaçak yollarla giren sağlıksız, glikozlu ve ucuz balların insan sağlığını tehdit ettiği gibi arıcıları da olumsuz etkilediği belirtildi.
Hakkari`de "Nehri Şemdinli Balı" markası ile organik üretim yapan Altınova Naturel Limitet Şirketi yetkilisi Sait Erçin, bölgedeki arıcılığın önemi, sorunları ve çözüm önerileri hakkında İHA muhabirine açıklamalarda bulundu. Ercin, dört mevsimin iç içe yaşanabildiği Hakkari`nin, farklı iklim özellikleri ve ekolojik havzaları ile arıcılık potansiyeli açısından ülkenin en şanslı yörelerinden biri olduğunu söyledi. Hakkari`nin arazi yapısının engebeli olduğunu, dar bir alan içinde topoğrafik farklılıkları
nedeni ile arıcılık sezonunun diğer yörelere göre daha uzun sürdüğünü ifade eden Sait Erçin, ilin bu yükseklik farklılıklarının yanı sıra bitki örtüsü bakımından zengin bir floraya sahip olması, bitkilerin değişik zamanlarda çiçek açması ve yöreye has çiçeklerin bolluğu üretilen balın kalitesini yükselttiğini ifade etti.
İlin florasının, Hakkari balına, kendine özgü tadını, rengini, aromasını ve lezzetini verdiğini anlatan Erçin, Hakkari florasında bulunan bitkilerin birçoğunun endemik olmasının, üretilen balın Türkiye`nin diğer yörelerinde üretilen bala göre eşsiz ve rakipsiz olmasını sağladığını anlattı. Hakkari balının Osmanlı tarihine dayandığı, hatta hükümdarların kahvaltı sofralarını süsleyen vazgeçilmez bir gıda olduğunun bilinmekte olduğunu belirten Erçin, "Katkısız ve saf çiçek tozlarından elde edilen Hakkari
balı, lezzet, renk ve içerik bakımından üstün özelliklere sahip olup diğer besinlerde olduğu gibi insan bünyesinde rahatsız edici hiçbir özellik taşımamaktadır" dedi.
"SAHTE BALI HAKKARİ BALI ADI ALTINDA SATILMAKTADIR"
Erçin, "Hakkari balı, antiseptik etkisi ve antioksin özelliğinde dolayı mide, kalp, karaciğer, şeker hastalığı, kemik hastalıkları ve hatta kanseri iyi edici özellikleri bulunmaktadır. Buradaki sorunlarımız ise arıcılıktaki en büyük problemlerin başında Hakkari balının bu kadar üstün özellikleri ve farklılığına rağmen arıcılar bu güne kadar, bundan yeterli düzeyde ekonomik gelir elde edememeleri. Özellikle bazı basın yayın organlarında reklamı yapılan ve Türkiye`nin herhangi bir yöresinde üretilen
ballar yöremizin ballarıymış gibi satılabilmekte ve bu da bizim balımızın ucuza gitmesine neden olmaktadır. Kaçak yollarla ülkemize gelen yine sağlıksız, glikozlu ve ucuz ballar hem insan sağlığını tehdit etmekte hem de biz arıcıları büyük ölçüde etkilemektedir" diye konuştu.
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
İldeki arıcılığın yeni üretim sistemlerine entegrasyonuna yönelik olarak yeni projelerin hayata geçirilmesi ve başta organik bal olmak üzere iyi tarım uygulamaları çerçevesinde doğal bal üretiminin gerçekleştirilmesine yönelik projelerin alt yapı çalışmalarına devam edilmesi gerektiğini anlatan Sait Erçin, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Hakkari, mevcut 93 bin 476 arılı kovanın 3-4 katı kadar potansiyele sahiptir. Hakkari`deki bu zengin florayı değerlendirerek ülke ekonomisine katkı sağlamak için arıcılara, arılı kovan desteği, ana arı desteği ve modern arıcılık malzemelerinin destekleri mutlaka yapılmalıdır. Ayrıca arıcılık eğitimi ile ilgili çalışmalarının devam edilmesi hastalık ve zararlılarla mücadelede uygun zamanda uygun ilaçların kullandırılması gerekir. Bununla beraber bal numunelerinin laboratuar analizleri sonucu kesinleşen
üstün özellikleri, balın geniş kitlelere ulaştırılması ve ülkemizin bir kaynağının daha dış dünyaya tanıtılması için özellikle uluslararası fuarlarda, etkinliklerde, basın ve yayın organlarında tanıtım çalışmaları yapılmalıdır."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Muş’ta ‘Biz Büyük Bir Aileyiz’ yürüyüşü yapıldı Muş Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından ‘Biz Büyük Bir Aileyiz’ temasıyla düzenlenen yürüyüşe binlerce kişi katıldı. Aile Haftası çerçevesinde çeşitli programlar düzenleyen Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından ‘Biz Büyük Bir Aileyiz’ temalı yürüyüş yapıldı. Muş Valiliği önünde başlayan yürüyüşte ailenin öneminin ifade edildiği pankartlar açılarak Atatürk Çocuk Parkı önüne kadar devam etti. Türk milletinin en büyük gücünün sağlam aile yapısı olduğunu söyleyen Muş Valisi Avni Çakır, “Büyüklerimiz için hep büyük çınarlarımızı diyoruz ya, çınar demek güç demek, sağlamlık demek, uzun ömür demek. İşte Türk aile yapısı da, toplumumuzun aile yapısı da aynı bu şekildedir. Hayatımızın değişik evrelerinde, hayat şartlarımızı farklı kulvarlara sokuyoruz. Ailemizin yanında ergenlik çağına geldikten sonra, büyüdükten sonra artık her şeyi biz biliyoruz moduna geçiyoruz ve hayat bizi eğitim, evlilik, ticaret gibi farklı sebeplerle farklı alanlara savuruyor. Ailemizden ayrılık süreci başlıyor. Daha sonra bakıyoruz yaslanacağımız o ulu çınarlardan uzak kalmışız, artık 30-35 gibi yaşlarda tekrar koşarak o ulu çınarların gölgesine giriyoruz. Bu hepimizin başına gelir. Hayatımızın belli evrelerinde ailemizden uzak olsak da, onların desteğini, ilgisini, yardım ve gölgesine de her zaman ihtiyaç duyuyoruz. Yaşınız, konumunuz ne olursa olsun, istersek vali, bakan, asker, polis ne olursak olalım hiç fark etmez, herkes ailesinden hayatın her aşamasında destek görür. Gençlere sesleniyorum, ailenin anlamını çok ciddi kavramamız gerekiyor. Allah onları başımızdan eksik etmesin. Ailelerimizin dirliğini, birliğini güçlü kılsın. Eğer mutsuzsan, üzgünsen annenin-babanın yanına koşacaksın. Çünkü onlar seni hiçbir zaman bırakmaz. Hayatımızda değişik değişik dostumuz ya da ailemize yakın gördüğümüz arkadaşlarımız, dostlarımız olabilir. Gerçekten onlar da kıymetli, ailemiz kadar değil tabi ama ailenin yeri bambaşkadır. Arada kırgınlıklar, küskünlükler olabilir ama bunların hepsi de geçici şeylerdir. Bizim gücümüz bunların hepsini aşacaktır. Acı günde, tatlı günde bir araya gelen çok güçlü bir aile yapısı var. Ben buraya atandığımda şaşırdım. Vatandaşımızın cenaze töreninde binlerce insanın katılımıyla taziye gerçekleşiyor. Düğünde, sünnetinde yine binlerce insanın katılımıyla mutluluklar paylaşılıyor. Bu bir güçtür, dayanışmadır, sağlam bir toplumun göstergeleridir. Allah birliğimizi, beraberliğimizi bozmasın” ifadelerini kullandı. Yürüyüşe Vali Avni Çakır’ın eşi Bahar Çakır, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Mehmet Kasım Ermiş, İl Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür, Milli Eğitim Müdürü Enver kıvanç, kurum amirleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Samsun MYO’dan engelli öğrencilere moral etkinliği Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Terme Meslek Yüksekokulu (MYO) Müdürlüğü tarafından Engelliler Haftası kapsamında engelli öğrencilere yönelik moral etkinliği düzenlendi. Terme MYO kampüs alanında coşkulu geçen programa, Terme Mukaddes Kul Özel Eğitim Uygulama Okulu öğrencileri, öğretmenleri, Terme MYO öğrencileri, akademik ve idari personeli katıldı. Etkinlik kapsamında türlü yarışmalar, palyaçolar ve oyunlarla, üniversite öğrencileri ve özel eğitim uygulama okulu öğrencileri moral ve motivasyonlarını arttırma fırsatı buldular. Şenlik havasında geçen programda konuşma yapan MYO Müdürü Prof. Dr. Erol Terzi, “Üniversiteler, ülkemizin ihtiyaç duyduğu nitelikli elemanların yetişmesinde önemli görevlere sahip olup, eğitim öğretim ve araştırma faaliyetlerinin yansıra toplumumuzda ihtiyaç duyulan alanlarda sosyal sorumluluk projelerine ve dezavantajlı gruplara yönelik faaliyetlere de imza atarlar. Bu bağlamda bugün Terme MYO kampüsümüzde Mukaddes Kul özel eğitim uygulama okulunun öğrencilerini ve çalışanlarını şenlik havasında geçen moral etkinliğimizde ağırladık. Milli Eğitim Bakanlığına bağlı bu özel eğitim kurumundaki yavrularımızın bu tür etkinliklere ihtiyacı olup, onlarla üniversite öğrencilerimizi buluşturmak ve motivasyonlarını arttırmak istedik. Burada görünen tabloda gençlerimizin ve çocuklarımızın mutluluğu gözlerinden okunuyor. Bu tür ekinliklere her zaman önem verdik ve bundan sonra da etkinliklerimizi yapmaya devam edeceğiz. Engelliler Haftasında bugün kampüs alanımızda sizleri ağırlamaktan dolayı çok mutlu olduk ve paydaş kurumlarımızla etkinlik ve işbirliklerimize her zaman devam edeceğiz” dedi. Program devamında, üniversite öğrencileri ve Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı özel eğitim uygulama okulu öğrencileri yarışmalar ve farklı oyunlar ile gönüllerince eğlendiler.