GENEL - 25 Mart 2012 Pazar 14:25

ANAYASA ULUSAL GENÇLİK TOPLANTISI SAMSUN`DA YAPILDI

A
A
A
ANAYASA ULUSAL GENÇLİK TOPLANTISI SAMSUN`DA YAPILDI

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, "Gençlerin mutlaka bu anayasada sözleri olmalı, talepleri olmalı, talimatları olmalı ve yapılacak anayasaya sahip çıkmalı ki, bu anayasa yapıldıktan sonra yeniden tartışmalara, yeniden ileri geri konuşmalara başlamayalım, yolumuza devam edelim" dedi.
Anayasa Platformu Girişim Grubu adı altında bir araya gelen 13 meslek kuruluşu, sendika konfederasyonu ve sivil toplum örgütü tarafından TEPAV sekreteryasında düzenlenen "Türkiye Konuşuyor Vatandaş Toplantıları"nın sekizincisi Samsun`da yapıldı. Toplantıya Türkiye`nin çeşitli illerinden gelen gençler yeni anayasayı tartıştı.
Samsun Atatürk Spor Salonu`nda Türkiye Konuşuyor Vatandaş Toplantıları çerçevesinde yapılan Anayasa Ulusal Gençlik Toplantısı`na TBMM Başkanı Cemil Çiçek, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, meslek kurulu, sendika konfederasyonları ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin yanı sıra TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu üyesi milletvekilleri katıldı.
Toplantının açılışında konuşan Hisarcıklıoğlu, yeni anayasanın aslında gençler için lazım olduğunu söyledi. Gençlerden kendi gelecekleri için fikirlerini ortaya koymalarını isteyen Hisarcıklıoğlu, "Günlük hayatta birbirlerimizle fikirlerimiz, menfaatlerimiz çatışsa bile ülkemizin geleceği olan, ülkemizin geleceğinin kurgulanacağı bu Anayasa Platformu`nda hepimiz bir araya geldik. Niye yeni bir anayasa? 1980`lerde kişi başına düşen gelir bu ülkede bin 600 dolar civarındaydı. İşte geldik tıkandık 10 bin
200 dolarlar civarına. Şimdi bir hedef koyduk biz, 11 yıl sonra Türkiye`de kişi başına düşen gelirin 25 bin dolara çıkmasını istiyoruz. 25 bin dolara çıkmasını istemeyen var mı Türkiye`de? Hepimiz zengin olmak istiyoruz. Bu zenginliğe gidecek yolun başlangıcı, sistemin esas ana kurucusu, binanın temeli anayasadan başlar. Anayasa olmadan sistemin diğer unsurlarını düzeltebilmemiz mümkün değil ve bu küresel yarışta biz geri kalmak istemiyoruz 1 dakika bile kaybetmek istemiyoruz. O 1 dakikayı bile kaybetmemek
için yeni anayasayı istiyoruz. Yeni anayasa aslında sizler için lazım. Bizlerden daha fazla yaşayacak olan sizlersiniz. Bu ülkenin geleceğinin esas temeli siz gençlersiniz. Sizler için yapılması lazım. Onun için bu yeni anayasada en çok sözü söyleyecek olan sizlersiniz. Bu sizin geleceğiniz. Bizler geldik, gidiyoruz. Bizler bu ülkeyi aldık bin 60 dolardan 10 bin 200 dolara. Sizler bunu 25 bin dolara, ondan sonrada 50 bin dolara çıkartmak görevi sizin. Onun için Sayın Meclis Başkanımıza ve
milletvekillerimize, siyasi partilerimize teşekkür ediyoruz. Dediler ki, `terzi milletin kendisi olacak` dediler. İşte bu sefer terzi sizsiniz. Uzmanların hazırladığı değil. Milletin hazırladığı bir anayasa olacak. Bu milletin hazırladığı anayasada da gençlerle beraber Samsun`da olmadan başlayabilmemiz mümkün değildi. Samsun bu cumhuriyetin temellerinin atıldığı yer. Bu şehrin mana ve anlamına uygun olarak gençlerle bir araya geldik. Gençler, bugün ne söyleyecekseniz kendi geleceğiniz için söyleyeceksiniz.
Bugünden sonra daha mutlu, özgür, huzurlu, bireyi esas alan bir anayasanın yapılmasında hepinizin katkısı olacak. Bugün kendi geleceğiniz için kimseden korkmadan, çekinmeden bütün fikirlerinizi ortaya koyun" diye konuştu.
Gençlerden düşüncelerini yaşayabilecekleri bir anayasal ortama göre şekillendirmelerini isteyen MHP Konya Milletvekili TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyesi Faruk Bal, "Gelecekte nasıl yönetileceğinizin, gelecekte hangi özgürlük alanlarında ne derecede serbestçe faaliyet gösterebileceğinizin ve devlet olarak size hizmet edecek kurum ve kuruluşların nasıl bir yapı içerisinde olacağının sesini vereceğiniz bir gündür. Bu ses yüreğinizden geçtiği gibi anayasaya yansımalı. Düşüncelerinizi özgürce, çekinmeden,
olduğu gibi yansıtmanızı istiyorum. Bu anayasayı biz yapacağız ama siz yaşayacaksınız" diye konuştu.
Türkiye`nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu söyleyen CHP Konya Milletvekili Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyesi Atilla Kart, "4 aydan bu yana anayasa çalışmalarını sürdürüyoruz, bu süre esnasında şöyle bir tabloyu görüyoruz, Türkiye`de nefret ve ayrışma ortamının giderek tırmandığı bir dönemde anayasa yapmanın bir zorunluluk haline geldiğini görüyoruz. Ayrışmayı giderecek ortak paydayı yakalamak durumundayız. Bu sorumluluklarımız sebebiyle Samsun`dayız" şeklinde konuştu.
Yeni anayasanın Türkiye için tarihi bir zaruret haline geldiğini belirten AK Parti İstanbul Milletvekili TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Mustafa Şentop ise konuşmasında şu ifadeleri kullandı: "Türkiye yeni anayasa yapıyor. Yeni anayasa meselesi Türkiye açısından tarihi bir zaruret haline gelmiştir. Mevcut anayasa ve mevcut anayasadan önceki anayasalar Türkiye`de belli bir anlayışın, belli bir paradigmanın ürünüdür. Bu paradigma Türkiye`de milletin kendi kendini yönetemeyeceğini, ancak bürokratik oligarşinin
henüz ergin olmayan millete vesayetle Türkiye`nin temel kararlarını vererek bu ülkeyi yöneteceği bir anlayışla hazırlanmıştır. 1982 Anayasası da böyledir, önceki anayasalarda böyledir, buna vesayetçi anlayış diyoruz. Türkiye vesayetçi anlayışı, yani bürokratik oligarşinin hakim olduğu bir siyasal anlayışı, sistemi terk etmiştir. Türkiye siyasi partilerin bir tercihi olarak değil, bir tarihi zaruret olarak yeni anayasa meselesiyle karşı karşıyadır. Yeni anayasa meselesinin Türkiye açısından bir kuşak
meselesi, bir gençlik meselesi olduğu kanaatindeyim."
"YENİ ANAYASADA GENÇLERİN TALEPLERİ OLMALI, SÖZLERİ OLMALI, TALİMATLARI OLMALI"
Bu tabloyu Türkiye`nin özlediğini, Türkiye`nin en büyük işçi konfederasyonlarının temsilcileri, esnaf teşkilatının en büyük kuruluşunun temsilcileri, ticaret odaları, borsalar, sanayi odalarının temsilcileri, memur konfederasyonlarının ve gençlerin ve milletin temsilcilerinin bir arada olduğunu söyleyen TBMM Başkanı Cemil Çiçek, "Bu tablo Türkiye`nin arzu ettiği bir tablo. Sadece anayasa konusunda değil Türkiye`nin en temel, en yakıcı, en zor sorunlarının çözümü konusunda eğer bu tabloyu Türkiye`nin her
tarafına yaygınlaştırabilirsek, farklı fikirlerde ve düşüncelerde olsak bile nasıl buralarda uygarca, temiz bir üslupla, temiz bir ifadeyle fikirlerimizi, eleştirilerimizi, beklentilerimizi ifade edebiliyorsak, emin Türkiye`deki şu atmosferi değil böyle yıllarca, 1 yıl şu havayı Türkiye`nin her tarafına egemen kılabilsek biz bu anayasayı da yaparız, Türkiye`nin yakıcı sorunlarını da çözeriz. Yapacağımız iş kadar önemli olan şu tablodur. Bunun iyi anlaşılması lazım, halen yeteri kadar anlaşıldığı kanaatinde
değilim. Türkiye`nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu buradaki insanlar söylüyor. Buradakiler dediğimiz Türkiye`nin milyonlarca insanını temsil ediyor. İhtiyaç var, talep var, tecrübe var, akademik birikim var, yani un var, yağ var, şeker var. Halkın yüzde 95`i de bu mecliste temsil ediliyor. Bu defa biz bu işi başarmamız lazım. İlk defa halkın katılımıyla, halkın istekleri doğrultusunda, halkın verdiği talimatlar çerçevesinde yeni bir anayasayı yapabilmeliyiz. Bu özgüvenimizi artıracaktır, Türkiye`nin
itibarını, meclisin itibarını artıracaktır. Siyasete güveni artıracaktır. Birlikte bir iş yapabilmenin onurunu gururunu birlikte kendi kalbimizde yaşayacağız ve yaşatacağız. Türkiye`nin bu tip başarılara da ihtiyacı var. Cumhuriyetin kuruluşuna giden ilk adımın yapıldığı yerde bu toplantıyı yapıyoruz. O günden bu güne iğneden ipliğe her şeyi dışarıdan ithal eden bir Türkiye`den dünyanın birinci liginde at koşturan, top koşturan bir ülke haline geldiysek bize bu günleri armağan edenleri buradan şükranla yad
etmemiz lazım. Siyasette de bu tip başarılara ihtiyacımız var bunun ilk adımını yeni bir anayasa olarak görüyoruz. Yeni bir anayasa yaparken bizim için en önemli stratejik değer olan gençlerimizin ve kadınlarımızın katılımını ve görüşlerini özellikle istirham ediyoruz. Sadece Samsun`da ilköğretim, ortaöğretim ve buradaki üniversitede okuyan genç ve çocuklarımızın sayısı 300 binden fazla. Bu Türkiye izin ne kadar büyük bir imkan, ne kadar büyük bir değer. Nüfusun genç olmasının ülkenin geleceği açısından ne
kadar önemli olduğunu yaşlı toplumların yaşadığı sıkıntılardan biz biliriz. Gençlerin mutlaka bu anayasada sözleri olmalı, talepleri olmalı, talimatları olmalı ve yapılacak anayasaya da sahip çıkmalı ki, bu anayasa yapıldıktan sonra yeniden tartışmalara yeniden ileri geri konuşmalara başlamayalım, yolumuza devam edelim. Ne istiyorsanız onu öğrenmek için buradayız. Biz anayasa yapıyoruz, anayasa yazacak olsaydık çok değerli komisyon üyeleri var, uzmanlar var, onlarla beraber Ankara`da oturur, masa başında bu
işi yapar, sonrada bir anket sorusu gibi size `evet mi` `hayır mı` diye sizin karşınıza getirirdik, sonunda oldu bitti maşallah bir anayasa yapmış olurduk. Halbuki biz böyle yapmadık, böyle yapılan anayasalardan şikayet ettiğimizi herkes biliyor. Bu defa işi doğru yerden tuttuk, doğru yerden başlangıç yaptık, gömleğin ilk düğmesini doğru ilikledik. Şimdi sizlerle beraber diğer düğmeleri de ilikleyip inşallah bu yılın sonuna milletimize yeni bir anayasa armağan etmek üzere yollara düştük" dedi.
Toplantıda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB), Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK), Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), HAK İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ), MEMUR Sendikaları Konfederasyonu (MEMUR-SEN), Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (T.KAMU-SEN), Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB), Türk
Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB), Türkiye Barolar Birliği (TBB), Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), Türkiye Noterler Birliği (TNB) temsilcileri ve Vali Hüseyin Aksoy birer konuşma yaptı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun 19 suç kaydı bulunan kocası tarafından öldürülen Saadet öğretmene gözyaşı Samsun’da boşanma aşamasındaki 19 suç kaydı bulunan kocası tarafından öldürülen 2 çocuk annesi İngilizce öğretmeni, gözyaşları içinde toprağa verildi. Olay, İlkadım ilçesi 19 Mayıs Mahallesi’nde önceki gece meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, İlkadım ilçesinde bulunan Belediye Ortaokulu’nda İngilizce öğretmeni olarak görev yapan Saadet Çay (43) ile büfeci eşi Adem Çay (48) boşanma aşamasında oldukları için ayrı yaşamaya başladı. 2 çocuk annesi eşi Saadet Çay’ı kendi kafasına silah dayamış halde görüntülü arayarak ‘intihar edip kendini öldüreceği’ şeklinde mesaj atan Adem Çay, son kez görmek istediğini söyledi. Saadet Çay, yardım etmek için yanına erkek arkadaşı ve 2 çocuğunu da alarak konuşmak için Adem Çay’ın depo olarak kullandığı eve gitti. Saadet Çay ile Adem Çay arasında Atakum ilçesinde bulunan yazlık evin kime kalacağı konusunda tartışma çıktı. Yan odada bulunan Saadet Çay’ın erkek arkadaşı silahın doldur boşalt sesini duyunca kendini evden dışarı atıp bekçilerden yardım istedi. Polis ve bekçiler evin kapısını kırıp içeri girdiklerinde İngilizce Öğretmeni Saadet Çay’ı silahla öldürülmüş halde buldu. Evde bulunan Adem Çay, Samsun Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alındı. Kasten yaralama, tehdit, yağma, görevli memura mukavemet gibi suçlardan 19 suç kaydı bulunan Adem Çay, polisteki sorgusunun ardından çelik yelek giydirilerek geniş güvenlik önlemi altında dün Samsun Adliyesine sevk edildi. Nöbetçi mahkemeye ifade veren Adem Çay, tutuklanarak Samsun T Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi. Hayatını kaybeden öğretmen Saadet Çay’ın görevinde çok başarılı olduğu ve Türkiye’yi ve okulunu Erasmus projesi kapsamında Avrupa’da temsil ettiği öğrenildi. Saadet öğretmen toprağa verildi Saadet öğretmenin cenazesi, Samsun’un Atakum ilçesi Özören Mahallesi’nde bugün öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından aynı mahalledeki aile kabristanlığında gözyaşları içinde toprağa verildi. Cenaze törenine katılan Saadet öğretmenin öğrencileri, "Çok iyi bir öğretmendi. Onun üzüntüsünü yaşıyoruz. Derslerimize yardımcı olurdu. Merhametliydi. Bütün öğrencilerini ayrı ayrı sever, ayrımcılık yapmazdı. Çok güler yüzlüydü. Yüzünde hiç gülücük eksik olmuyordu" diye gözyaşı döktüler.
Ankara Yunus Emre Enstitüsü’nden, Tunus’ta Yunus Emre Seçkisi imza günü Yunus Emre Enstitüsü (YEE) tarafından Yunus Emre’yi görme engellilere tanıtmak için braille alfabesiyle hazırlanan ‘Yunus Emre Seçkisi’ kitabı için imza günü Tunus’ta düzenlendi. Tunus merkezli İBSAR Görme Engelliler Derneği ile Tunus YEE işbirliğiyle düzenlenen Yunus Emre Konferansı ve Yunus Emre Seçkisi kitabının imza gününde, açılış konuşmasını Türkiye’nin Tunus Büyükelçisi Ahmet Misbah Demircan yaptı. Büyükelçi Demircan, Yunus Emre’nin felsefesinin ve hayata bakışının Tunus’ta görme engellilere ulaşmasını sağladıkları için YEE’ye teşekkür ederek Enstitünün kültürel faaliyetlerini desteklemeye devam edeceklerini vurguladı. Etkinliğin öncesinde Yunus Emre Seçkisi kitabının editörü ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Erdoğan Boz, Yunus Emre’nin hayatını, eserlerini ve felsefesini değindi. Braille alfabesiyle basılan kitabı imzalayarak programa katılan görme engellilere hediye eden Prof. Dr. Boz, yaptığı açıklamada, "Yunus Emre’nin, iki eserinden yararlanarak hazırladığım Yunus Emre Seçkisi kitabımız dünyada 7 dile çevrildi ve bu kitabımız Tunus’ta ilk defa görme engellilerin okuyabilmesi için braille alfabesine çevrildi. Bu projeye vesile olmalarından dolayı YEE ve buradaki temsilciliğine çok teşekkür ediyorum" dedi. “Bu tür kültürel faaliyetler çok önemli” Prof. Dr. Boz, görme engelli bireylere Yunus Emre’yi ve felsefesini öğrenme imkanı sundukları için çok mutlu olduğunu ifade etti. YEE’nin projesi Tunus’ta bir ilk Tunus İBSAR Görme Engelliler Derneği Başkanı Muhammed Mansuri, Yunus Emre’yi görme engellilere tanıtan kitap projesinin bir ilk olduğunu ifade ederek, "Yunus Emre’nin şiirlerine görme engelliler olarak ulaşmamıza vesile olan YEE’ye teşekkür ediyoruz. Görme engellilerin de farklı kültürlerle karşılıklı değişimini sağlayan bu tür kültürel faaliyetler çok önemli. Ayrıca bu tür kültürel faaliyetler farklı kültürler arasında ikili ilişkilerin gelişmesine de katkı sunuyor" ifadelerini kullandı. “Evrensel mesajları Tunus’ta da anlatmanın mutluluğunu yaşıyoruz” YEE Tunus Koordinatörü Dr. Ali İhsan Çevik de, göreme engellilere yönelik düzenlenen projenin önemine dikkati çekerek sözlerini şöyle sürdürdü: "YEE olarak sosyal sorumluluk projeleri kapsamında faaliyetlerimiz sürüyor. Bu faaliyetlerin bir parçası olarak bugün Tunus’ta İBSAR görme engelliler derneği ile birlikte Yunus Emre Konferansı ve Yunus Emre seçkimizin braille alfabesi ile basılmış kitabını Tunuslu kardeşlerimizle paylaşıyoruz. Ülkemizden kilometrelerce uzakta Yunus Emre’nin insanlığa vermiş olduğu evrensel mesajları Tunus’ta da anlatmanın mutluluğunu yaşıyoruz" dedi. Çevik, görme engelliler için hem telefon hem tablette kullanılabilen bir uygulamaya da Yunus Emre şiirlerinin yüklendiğini belirterek, "Yunus Emre Seçkisi kitabına ulaşamayan dünyadaki farklı bölgelerdeki görme engelli vatandaşlar da bu uygulamayı kullanarak Yunus Emre’nin şiirlerine ulaşabilecekler. Ayrıca Enstitü Başkanlığımız tarafından dünyada Türkçe öğrenmek isteyen özel gereksinimli bireylere yönelik hazırlanan projeyi de çok anlamlı buluyoruz. Bu tip projeler sayesinde hem dilimizi hem de kültürümüzü tanıtma fırsatı bulacağımızı düşünüyorum. Bizler de Tunus YEE olarak görme engelli kardeşlerimize yönelik ücretsiz Türkçe kurslarının açılabilmesi için çalışmalar yürütüyoruz" ifadelerini kullandı. Tunus’ta 2018 yılından bu yana faaliyet gösteren YEE, verdiği Türkçe eğitiminin yanı sıra Türkiye’yi ve Türk kültürünü, sanatını, tarihini, coğrafyasını tanıtmak üzere birçok kültürel etkinlik düzenliyor.
Eskişehir Yunus Emre Haftası Resim Çalıştayı Sergisi düzenlendi Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) tarafından düzenlenen ’Yunus Emre Haftası Resim Çalıştayı Sergisi’ne başta fakülte akademisyenleri ve öğrencileri olmak üzere birçok ziyaretçi katılım gösterdi. Anadolu Üniversitesi GSF Dekan Yardımcısı Doç. Gülçin Karaca, çalıştay ve ardından düzenlenen sergi hakkında, “Gerçekleştirilen workshop ve sergimiz disiplinlerarası diyebiliriz. Çıkartılan çalışmalar arasında resim, kumaşlar üzerine yapılan çalışmalar ve birçok farklı yöntem mevcut. Yunus Emre gibi bir düşünürün değerini hatırlamak ve hatırlatmak için düzenlediğimiz sergi ve gerçekleştirilen workshopta farklı sınıflardan öğrencilerimiz hem değerli çalışmalar ortaya çıkarttılar hem de yardımlaşma ile aralarındaki bağı güçlendirdiler” dedi. “Öğrencilerimiz Yunus Emre hakkındaki düşünce ve hislerini izleyiciye aktarmaya çalıştılar” GSF Öğretim Üyesi Prof. Leyla Varlık Şentürk ise “Yunus Emre’yi anma haftası dolayısıyla yaptığımız bu sergi hem bölüme hem fakülteye hem de üniversitemize bir katkı sağlamış oldu. Farklı teknik ve yöntemleri öğrencilerimiz çalışmalarında özgün bir biçimde yorumladı, kullandı. Yunus Emre, öğrencilerimizde ne ifade ediyorsa öğrencilerimiz bu düşünce ve hislerini izleyiciye aktarmaya çalıştılar. Öğrencilerimizin aralarında etkileşimde bulunması için de bu sergi bir fırsat oldu” şeklinde konuştu. Anadolu Üniversitesi yetkilileri, ’Yunus Emre Haftası Resim Çalıştayı ve Sergisi’nin 6-12 Mayıs tarihleri arasında Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi sergi alanında ziyaret edilebileceğini belirtti.
Manisa Müşterilerinin anısını berber dükkanında yaşatıyor Manisa’nın Soma ilçesinde 35 yıllık berber Şaban Erden, meslek hayatı boyunca tıraş ettiği müşterilerinin vesikalık fotoğrafları dükkânına asarak ilginç bir koleksiyona imza atıyor. Soma Çaltılık Mahallesinde berberlik yapan 55 yaşındaki Erden, dükkânına gelerek tıraş olan daimi müşterilerinden hatıra kalsın diyerek vesikalık fotoğraf toplamaya başladı. Topladığı fotoğrafları dükkânına yaptırdığı panoya asan Erden, fotoğrafları ’Değer verdiklerim’ adı altında dükkanında sergilemeye başladı. Müşterilerinin fotoğraf koleksiyonuna ilgi gösterdiğini belirten Erden, “Mesleğe 11 yaşında çırak olarak başladım. Allah nasip etti yıllar önce kendi dükkânımı açtım. Dükkânı açtıktan sonra sürekli bana traş olmaya gelen müşterilerim olmaya başladı. Bende onlara hem jest olsun hem de hatıra kalsın diye vesikalık fotoğraflarını toplamaya başladım. Fotoğraflar birikince dükkân duvarına bir tane pano yaptırıp, fotoğrafları oraya asmaya başladım. 300’e yakın fotoğraf bulunuyor tabloda. Bunların arasında bu dünyadan göçüp gidenlerde oldu. Mekânları cennet olsun inşallah. Tıraş olmaya gelen müşterilerimin de dikkatini çekiyor duvardaki fotoğraflar, onlar da çok memnun kalıyorlar. Güzel tepkiler alıyorum” dedi. Çaltılık Mahallesinde 15 metrekarelik ve iki koltuklu berber dükkânında uyguladığı vefa örneği dolayısıyla çevresinden olumlu tepkiler aldığını söyleyen Berber Erden, “Dükkâna tıraş olmaya gelen gençlerden bazıları ‘Babamın fotoğrafı var mı?’ diye soruyor. Babalarının yıllar önceki genç halini ya da vefat etmiş babasının fotoğrafını gösterince çok mutlu oluyorlar. Onların mutluluğu beni daha çok mutlu ediyor. Müşterilerimin hatıralarına da sadakat göstermenin huzurunu yaşıyorum” şeklinde konuştu. Tıraş olmaya gelen müşterilerden Fezail Aksoy, “Berber Şaban kardeşimizin dükkânında çok sayıda fotoğraf var. Önceki yıllardan beri burada tıraş olanlar hatıra olarak fotoğraf bırakmış. Fotoğraflar gelen herkesin dikkatini çekiyor. Tanıdık biri varmı diye bakıyor herkes. Berber Şaban kardeşimizin müşterilerine değer verdiğinin güzel bir göstergesi olan bu duyarlı çalışmasından dolayı tebrik ediyorum” dedi.