GENEL - 25 Aralık 2011 Pazar 16:56

SAĞLIK BAKANLIĞINDAN HASTANE BORÇLARINA DÜZENLEME

A
A
A
SAĞLIK BAKANLIĞINDAN HASTANE BORÇLARINA DÜZENLEME

Sağlık Bakanlığı, sosyal güvenceden yararlanamayanların hastanelere olan borçlarının silineceğini açıkladı.
Sağlık Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, 6 Nisan 2011 tarihli ve 6225 sayılı kanunla 209 sayılı kanuna eklenen geçici 5. madde uyarınca, üniversite hastaneleri dahil kamu hastanelerinde vefat edenlerden ödeme gücü bulunmayanların 26 Nisan 2011 tarihine kadar olan tedavi borçlarının silinmesinin öngörüldüğü vurgulandı. KKTC vatandaşlarının Sağlık Bakanlığı hastanelerine 31 Aralık 2010 tarihine kadar olan tedavi borçlarının silineceği de vurgulanan açıklama
şöyle devam etti: "Sosyal güvenceden herhangi bir şekilde yararlanamayan vatandaşlardan 31 Aralık 2010 tarihi itibariyle Bakanlığımız hastanelerine 250 TL altında tedavi borcu bulunanların bu borçlarının (faiz ve mahkeme masrafları dahil) silinmesi ve sosyal güvenceden herhangi bir şekilde yararlanamayan vatandaşlardan 31 Aralık 2010 tarihi itibariyle Bakanlığımız hastanelerine 250 TL üstünde tedavi borcu bulunanların söz konusu bu borcun yüzde 50’sini bir defada veya taksitle (26.04.2012 tarihine
kadar) ödemeleri durumunda kalan borçlarının (faiz ve mahkeme masrafları dahil) silinmesi öngörülmüştür."
Açıklamada ayrıca, bu kapsamda 23 Aralık 2011 tarihi itibariyle; hastanede vefat edenlerden tedavi borcu olup Sosyal Yardım Bilgi Sistemine (SOYBİS) göre ödeme gücü bulunmadığı anlaşılan 3.018.984 adet dosyanın, toplam 124.373.470 TL borcunun silindiği belirtildi. Ayrıca, kamu hastanelerinde (üniversite hastaneleri dahil) vefat edenlerden SOYBİS’e göre ödeme gücü bulunmayanların tedavi giderlerinin 01.01.2011 tarihinden geçerli olmak üzere ücretsiz hale getirildiği ifade edildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Akbank, tüm güvenlik işlemlerini "Güvenlik Merkezi" menüsü altında birleştirdi Akbank, tüm güvenlik işlemlerini "Güvenlik Merkezi" menüsü altında birleştirdiğini duyurdu. Akbank, kullanıcılarının tüm güvenlik işlemlerini Güvenlik Merkezi menüsü altında birleştirdiğini açıkladı. Hesap ve cihaz ayarlarının yönetimi, "Beni Arayan Akbank mı?" doğrulaması, acil durum bildirimleri ve güvenlik ipuçları gibi 42 farklı güvenlik adımı tek bir menüden yönetilebiliyor. Akbank Mobil Güvenlik Merkezi’nin bankanın müşteri odaklı inovasyon yaklaşımının bir parçası olduğunu vurgulayan Akbank Dijital Çözümler ve Strateji Genel Müdür Yardımcısı Şebnem Dağ Güven, "Dijital kanallarımızda her temas noktasını hem kullanıcı dostu hem de güvenlik temelli bir mimariyle tasarlıyoruz. Değişen kullanıcı alışkanlıkları ve olası riskler doğrultusunda, mevcut 31 güvenlik fonksiyonunu 11 yeni özellikle tamamlayarak daha bütüncül, daha akıllı bir güvenlik yapısı kurguladık. Tüm bu adımları ’Güvenlik Merkezi’ çatısı altında birleştirerek müşterilerimizin tüm işlemleri tek ekrandan kolayca yönetmesini sağladık. Bu yaklaşım, geleceğin dijital bankacılığı için de güçlü bir zemin hazırlıyor" dedi. Yeni nesil güvenlik Akbank Mobil Güvenlik Merkezi’ndeki "İletişim" alanı, güvenlikle ilgili önemli uyarıları tek ekranda görünür hale getiriyor. Cihaz ayarları, güvenlik uyarıları ve son başarısız giriş bildirimleri gibi kritik bilgiler anlık olarak kullanıcıya sunuluyor. "Güvenlik ipuçları" alanı; "Bildirimlerini aç", "Beni Arayan Akbank mı?" gibi konularda bilgilendirici içerikler sunarak kullanıcıların güvenlik farkındalığını artırıyor. "Girişlerim" alanında kullanıcılar, son başarılı ve başarısız giriş tarihlerini görüntüleyebiliyor. "Cihazlarım" alanında ise daha önce giriş yapılan cihazlar listeleniyor; kullanıcılar kullanılmayan cihazları kaldırabiliyor ve cihaz bilgilerini inceleyebiliyor. "Acil durum bildireceğim" butonu ile kart dondurma ve yeni kart talebi işlemleri yapılabiliyor. İzinsiz harcamalara ilişkin harcama itirazı ise Akbank Asistan üzerinden gerçekleştirilebiliyor. Diğer tüm güvenlik süreçleri için Müşteri İletişim Merkezi’ne hızlı bağlanma imkânı da sunuyor. "Beni Arayan Akbank mı?" butonu ile ise aramanın Akbank tarafından yapılıp yapılmadığı kullanıcılar tarafından anlık olarak teyit edilebiliyor.
İstanbul Migros, üst üste üçüncü kez Global İklim ve Su Liderleri arasında yer aldığını duyurdu Migros, dünyanın önde gelen çevre raporlama platformlarından CDP’nin (Karbon Saydamlık Projesi) İklim Değişikliği ve Su Güvenliği programlarında "A" ile derecelendirildi. Migros hem iklim hem de su kategorilerinde üst üste üçüncü kez "Global A Liderleri" arasında yer aldığını duyurdu. Şirket toplamda 7 kez İklim Liderleri, 5 kez Su Liderleri listesine girdi. Migros, iklim değişikliği ve su güvenliği alanında önemli bir global başarıya imza attığını duyurdu. Şirket, dünyanın önde gelen çevresel raporlama platformlarından olan Karbon Saydamlık Projesi (CDP) kapsamında gerçekleştirilen İklim Değişikliği ve Su Güvenliği programının her ikisinden üst üste üçüncü kez en üst seviyeyi temsil eden "A" alarak ‘Global A Liderleri’ listesine girdiğini duyurdu. Şirket, CDP İklim Değişikliği ve Su Güvenliği programında 7. kez İklim Liderleri, 5. kez Su Liderleri arasında yer aldı. Karbon ayak izini 1,5 derece senaryosu ile uyumlu şekilde, bilime dayalı hedefler kapsamında 2030 yılına kadar yüzde 42 azaltmayı taahhüt eden Migros, her yıl büyümesine rağmen son 4 senede yüzde 16,4 karbon azaltımı sağladı. 2050 yılı hedefi olan karbon net sıfır doğrultusunda, yenilenebilir enerji yatırımları ve iş birliklerine ağırlık vererek 2026 sonuna kadar toplam enerji tüketiminin üçte birini, kendi güneş enerjisi santrallerinden karşılamayı planlıyor. Şirket, İyi Gelecek Planı çerçevesinde tedarikçilerini de sürdürülebilirlik planına dahil ederek etkiyi tüm ekosistemine yayıyor. Bilgi ve deneyimini ‘Sürdürülebilir İş Ortakları Ağı’ ile tedarikçilerine açan şirket, dolaylı etki ile de olsa satıştaki ürünlerin karbon ayak izini tedarikçileriyle birlikte azaltmayı hedefliyor. Yapılan açıklamaya göre; şirket, karbon salımını yüzde 90 azaltan ve patenti Migros’a ait sulu soğutma sistemini yaygınlaştırma çalışmalarının yanı sıra düşük karbon salımı etkili soğutucu gaz denemelerini de sürdürüyor. Tüm operasyonlarında su kullanımını 2030’a kadar yüzde 10 azaltmayı hedefleyen şirket, ayrıca tarımda teknoloji desteği ile verimli sulama teknikleri kullanılmasına yönelik, çiftçilerde farkındalık çalışmaları yürütüyor.
Konya Başkan Pekyatırmacı, Türklerin Mirası Projesinin ilk 4 cildini Cumhurbaşkanı Erdoğan’a takdim etti Konya’nın merkez Selçuklu İlçe Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, AK Parti Türk Dünyası Vizyon Belgesi Tanıtım Programı sonrasında, "Türklerin Mirası" Projesi’nin tamamlanan ilk 4 cildini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a takdim etti. Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü kapsamında gerçekleştirilen AK Parti Türk Dünyası Vizyon Belgesi Tanıtım Programı’na katıldı. Başkan Ahmet Pekyatırmacı, AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen program sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Cumhurbaşkanlığı himayesinde yürütülen "Türklerin Mirası" Projesinin tamamlanan ilk 4 cildini takdim etti. Türklerin Mirası Projesi, 17 ciltlik kitap ve 18 bölümlük belgeselden oluşuyor. İlk 4 cildi tamamlanan projenin külliyatında kalan çalışmaların da tamamlanmasının ardından yaklaşık 100 ilim insanının makalesi yer alacak ve 36 ayrı ülkeden eserlerin görselleri kullanılmış olacak. Proje kapsamında; Tarih Öncesi Türk Kültürü, etkileşim sağlanan ülkeler, mimari eserler esas alınmakla birlikte sosyal hayat, kültür, tarih ve medeniyete katkı konuları ele alınacak. Başkan Pekyatırmacı: "Cumhurbaşkanımıza desteklerinden dolayı şükranlarımı arz ediyorum" Selçuklu Belediyesi olarak kültür ve yayın hayatına bugüne kadar birçok prestijli eser kazandırdıklarını ifade eden Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, "Şanlı tarihimizi geleceğe taşımak, neslimizin aydınlık yarınlarını medeniyetimizin kodlarıyla inşa etmek adına belediyemiz tarafından önemli projeler gerçekleştiriyoruz. Cumhurbaşkanlığı tarafından himaye edilen ‘Türklerin Mirası’ projesi ile bu çalışmalarımızı taçlandırmak, tarihe şerh düşmek için faaliyetler yürütüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin ‘Türkler’ konulu en büyük kültür projesi niteliği taşıyacak olan Türklerin Mirası Projemizin tamamlanan ilk 4 cildini Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a takdim ettik. Selçuklu Medeniyetine yönelik olarak yürüttüğümüz projeleri himaye eden, bizi yüreklendiren, ülkemize ve medeniyetimize yakışan işlerde her türlü desteği sağlayan Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı arz ediyorum" dedi.
Ankara İMD BÜRO-SEN’den, iş ve meslek danışmanlarının ’taşra kariyer uzmanlığı’ statüsünde değerlendirilmesi talebi İş ve Meslek Danışmanları ve Büro Memurları Sendikası (İMD BÜRO-SEN) Genel Başkanı Kürşat Ateş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a çağrıda bulunarak iş ve meslek danışmanlarının ’taşra kariyer uzmanlığı’ statüsünde değerlendirilmesini talep etti. İş ve Meslek Danışmanları ve Büro Memurları Sendikası Genel Başkanı Kürşat Ateş, eğitim ve istihdam politikalarının sahadaki en önemli uygulayıcılarından biri olarak belirttiği iş ve meslek danışmanlarının statüsü ve özlük haklarına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a çağırıda bulundu. Ateş, iş ve meslek danışmanlarının Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) tarafından seviye 6 düzeyinde belgelendirildiğini, ISCO-08 meslek sınıflamasında ise ‘profesyonel meslekler’ grubunda yer alan, bilgi, beceri ve yetkinlikleri ulusal ve uluslararası ölçekte tanınmış uzmanlar olduğunu vurguladı. İş ve meslek danışmanlarının; öğrencilere ve gençlere eğitim-istihdam geçişinde rehberlik, mesleki yönlendirme ve rehberlik yaptığını ayrıca iş arama becerileri eğitimleri ve dezavantajlı grupların istihdama kazandırılması gibi uzmanlık gerektiren görevleri yerine getirdiğini dile getiren Ateş, taşra kariyer uzmanlığı statüsünde değerlendirildiği ifade etti. Ateş bu durumun iş ve meslek danışmanlarının özlük haklarının en düşük memur seviyesine yakın bir düzeyde kalmasına neden olduğunu sözlerine ekledi. İş ve meslek danışmanları fiiliyatta okullarda ve eğitim kurumlarında öğrencilere ve gençlere kariyer danışmanlığı yaptığını ve eğitim-istihdam ilişkisinde gençlere, ailelere ve işgücü piyasasına yön veren kritik karar süreçlerinde rol aldığını belirten Ateş, şu ifadelere yer verdi: "İş ve meslek danışmanları kariyer meslek mensubu olarak tanımlanmamakta, emeklilik dahil mali ve özlük haklarında, yaptıkları işin niteliğiyle örtüşmeyen bir seviyede tutulmaktadır. Bu durum, mesleki motivasyonu zedelemekte, nitelikli insan kaynağının kamuya ve özellikle İŞKUR çatısı altındaki danışmanlık hizmetlerine yönelmesini zorlaştırmakta, uzmanlığı MYK ve ISCO-08 ile tescilli bir mesleği, uygulamada sıradan bir kadro gibi göstermektedir." İş ve meslek danışmanlarının; istihdam ve işgücü politikalarının, aktif işgücü programlarının, gençlik, kadın, engelli ve dezavantajlı gruplara yönelik projelerin sahada ilk temas noktası olduğunun da altını çizen Ateş, "Bir tarafta ortaokuldan üniversiteye kadar öğrenciler ve gençler ile bir araya gelerek, onların meslek seçimi, alan tercihi ve kariyer planlaması süreçlerinde kariyer danışmanlığı yapan, diğer tarafta ise işsiz kalan, meslek değiştirmek zorunda kalan veya yeni bir başlangıç yapmak isteyen yetişkinlere istihdam odaklı danışmanlık sunan, işverenlere, işgücü piyasasına ve programlara ilişkin rehberlik sağlayan profesyonel bir kadro bulunmaktadır" diye konuştu. "İş ve meslek danışmanlarının, ‘taşra kariyer uzmanlığı’ statüsünde değerlendirilmesi tercih değil, zorunlu bir ihtiyaçtır" Ateş, iş ve meslek danışmanlarının görev statüsüne ilişkin de değerlendirmelerde bulunarak, "MYK ve ISCO-08’e göre profesyonel meslek olarak tanımlanan, sahada uzman düzeyinde danışmanlık ve uygulama yapan, hem gençlerimizin kariyer yolculuğunda hem de yetişkinlerin istihdama erişiminde devreye giren kilit kadro olan iş ve meslek danışmanlarının, ‘taşra kariyer uzmanlığı’ statüsünde değerlendirilmesi artık bir tercih değil, zorunlu bir ihtiyaçtır. Bu kapsamda iş ve meslek danışmanlığının, taşra kariyer uzmanlığı çerçevesine alınarak kariyer meslek statüsüne kavuşturulması, emeklilik dahil tüm özlük haklarının, yürütülen görevin niteliğiyle uyumlu hale getirilmesi, ücret, tazminat ve ek ödemelerde, sahadaki sorumluluk ve iş yükünü yansıtan adil ve sürdürülebilir bir düzenleme yapılması ve genç mezunlar için cazip, uzun vadeli ve prestijli bir kariyer yol haritasının tanımlanması büyük önem taşımaktadır" dedi. Ateş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın istihdamı önceleyen, üretimi ve sosyal devleti güçlendiren vizyonu doğrultusunda; iş ve meslek danışmanlarının taşra kariyer uzmanlığı statüsüne kavuşturulmasının, hem istihdam politikalarının başarısını artıracağına hem de kamu personel rejiminde adalet duygusunu güçlendireceğine inandığını kaydetti. Ateş, iş ve meslek danışmanlığı yeterlilik belgesine sahip kurum personelinin de kurum içi atama yoluyla bu kadroda değerlendirilmesi sahadaki danışmanlık kapasitesi güçlendirerek, hizmetin niteliği ve sürdürülebilirliğini artıracağını da dile getirdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının öncülüğünde, ilgili tüm kurumların katkısıyla, iş ve meslek danışmanlığının statüsünü fiiliyattaki rolüyle uyumlu hale getirecek mevzuat düzenlemelerinin hayata geçirilmesini talep eden ateş, sözlerine şu şekilde devam etti: "İş ve meslek danışmanlığı, taşra kariyer uzmanlığı statüsüne alınarak gerçek anlamda kariyer meslek olarak tanımlanmalı, kariyer danışmanı unvanı taşıyan bir personelin, kariyer meslek dışı bırakılması şeklindeki mevzuat ve uygulama çelişkisine son verilmelidir, emeklilik başta olmak üzere tüm özlük haklarında, mesleğin bilimsel ve profesyonel niteliğine uygun kapsamlı ve kalıcı bir iyileştirme yapılmalıdır. Bu adımlar gençlerimizin doğru yönlendirilmesi, işgücü piyasasında verimlilik ve uyumun artırılması, hükümetimizin istihdam hedeflerine daha güçlü katkı sunulması ve kamu kaynaklarının daha etkin kullanılması açısından da ülkemizin geleceğine yapılacak stratejik bir yatırım olacaktır."