YEREL HABERLER - 30 Aralık 2011 Cuma 15:42

KÜÇÜKLER 2011’İ İHA’YA DEĞERLENDİRDİ...

A
A
A
KÜÇÜKLER 2011’İ İHA’YA DEĞERLENDİRDİ...

Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, 2011 yılının belediyecilik hizmetleri bakımından Erzurum’da oldukça verimli geçtiğini söyledi.
Alt ve üstyapı çalışmalarından sosyal, kültürel ve ticari yatırımlara varıncaya kadar büyük hamlelerin yapıldığı 2011 yılının, Dünya Üniversitelerarası Kış Oyunları ile taçlandırıldığını ifade eden Başkan Küçükler, “2011 yılı Erzurum için hayli uğurlu ve bereketli bir yıl oldu. 2011 Dünya Üniversitelerarası Kış Oyunları’nın coşku ve heyecanıyla girilen 2011 yılı, ardından Büyükşehir Belediyesi’nin yatırım seferberliğine şahitlik etti. Alt ve üstyapı çalışmalarından sosyal, kültürel ve ticari alanlarda birçok atılımı bu yıl içerisinde gerçekleştirdik. Erzurum’da başlayan gelişim ve değişim dönemi, 2011’de büyük bir hız kazandı” dedi.
Büyükşehir Belediyesi’nin adaylık başvurusu ve hükümetin garantörlüğüyle Erzurum’a kazandırılan 2011 Dünya Üniversitelerarası Kış Oyunları’nın kente yepyeni bir vizyon kazandırdığını kaydeden Başkan Küçükler, bu organizasyonla Erzurum’un önünde yeni ufuklar oluşturulduğunu ifade etti.
Küçükler, “2011 Dünya Üniversitelerarası Kış Oyunları, Erzurum’un adını bir marka haline getirdi. Kış oyunları ile tüm dünyanın gözü Erzurum’a çevrildi. Kış oyunları için Büyükşehir Belediyesi olarak yaptığımız adaylık başvurusu ve hükümetimizin garantörlüğüyle ilimiz büyük bir sıçrama yaptı. Oyunlara hazırlık sürecinde ilimize yaklaşık 700 milyon liralık fiziki yatırım yapıldı. Bugün Türkiye’nin hiçbir yerinde Curling salonu yokken, Erzurum’da artık bu spor dalında şampiyonalar yapılıyor. Buna ek olarak atlama kulelerimiz oldu, buz hokey salonlarına sahip olduk. Palandöken Kayak Merkezi zaten marka bir değerimizdi, kış oyunları ile birlikte bu gerçek daha da perçinlendi. Erzurum artık bir marka, bir cazibe ve çekim merkezi.” diye konuştu.
2011 YILINA OLDUKÇA HIZLI BİR GİRİŞ YAPTIK…
Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, 2011’in daha başında çok hızlı bir çıkış yapan Erzurum’da bu kez belediyecilik anlamında yatırım ve hizmet yağmuru yağdırmaya başladıklarının altını çizerek, “Geride bırakmaya hazırlandığımız 2011 yılı gerçekten dolu dolu geçti. Önceki yıllardan devam eden çalışmalara ivme kazandırılırken, Erzurum’a yeni değerler kazandırıldı. Yatırım temelleri attık, yeni yatırım projelerini planladık.” dedi.
Başkan Küçükler, “Kış oyunlarının ardından çalışma sezonuna açılışlarla girdik. Gençlik Merkezimiz, Şükrüpaşa Semt Garajımız, bahar aylarıyla birlikte hizmete sunduğumuz önemli yatırımlarımızdandı. Semt garajımızla ilçelere yönelik olarak yürütülen ulaşım hizmetlerine yepyeni bir çehre kazandırdık. Son derece modern bir tesisle ulaşımı kontrol altına aldık. Semt garajımız birçok şehrin terminalinden hem hizmet kalitesi, hem de fiziki anlamda yüksek değere sahip. Gençlik Merkezimiz sayesinde de yüzlerce gencimiz kahve köşelerinden kurtarıldı. Her birine güzel sanatlar alanında eğitimler veriyoruz, yanı sıra mesleki donanım kazandırıyoruz” şeklinde konuştu.
İLKBAHARI AÇILIŞLARLA, YAZ SEZONUNU HUMMALI ÇALIŞMALARLA GEÇİRDİK…
İlkbaharda hizmete sunulan bu yatırımların ardından yaz sezonuna hızlı bir giriş yaptıklarını dile getiren Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, Fen İşleri, Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı ekiplerinin dört bir yandan Erzurum’da çalışma yaptıklarını belirtti. Asfalt çalışmalarından kaldırımlar, ağaçlandırmadan peyzaj ve çevre düzenlemelerine varıncaya kadar birçok alanda çalışmalar yaptık. Şehir merkezinde bizim sorumluluğumuzda bulunan ana arterleri modifiye asfaltla kaplarken, yaya kaldırımlarını ise andezitle döşedik. Hizmete bir süre önce soktuğumuz Dadaşkent-Yıldızkent bağlantı yolumuza yüksek kalite standartlarına asfalt döktük. Merkez ilçelerimizdeki sorumluluk bölgelerimizi de unutmadık. Alparslan Türkeş Bulvarı, Dadaşkent’teki Milli Egemenlik Caddesi, 2011 yıl içerisinde çehresi değişen ana arterler oldu. Bölgemizdeki ilk görme engelli yürüme parkuru projesini Alparslan Türkeş Bulvarı’nda uyguluyoruz. Bu gibi önemli çalışmalara ek olarak, ekiplerimiz rutin belediyecilik hizmetleri için yaz boyunca seferber oldular” dedi.
HAYATİ ÖNEM TAŞIYAN PROJELER İÇİN YAZ SEZONUNU DEĞERLENDİRDİK
Büyükşehir Belediyesi’nin, yaz sezonunda alt ve üstyapı çalışmalarına ek olarak Erzurum için hayati önem taşıyan projeler için de düğmeye bastığını dile getiren Başkan Küçükler, Üç Kümbetler civarı ve Palandöken (Gavurboğan) Caddesi’ndeki kamulaştırma çalışmalarının, kentsel dönüşüm noktasında atılan önemli adımlardan birisi olduğunu belirtti.
Küçükler, “Kamulaştırma çalışmalarına geçtiğimiz yıllarda başladığımız Mal Meydanı’nda 2011 yılında çok hızlı bir dönüşüm süreci yaşandı. Burada yüzlerce gecekonduyu yıktık, bu projenin bize maliyeti 40 milyon lirayı buldu. Bu bölgede TOKİ ile ortaklaşa yeni konutlar inşa edecek ve burasını Erzurum’un en modern yerleşim birimlerinden birisi haline getireceğiz. Bu projeye ek olarak Palandöken Caddesi’nde 55 dönümlük alanda kamulaştırma çalışması yaptık. Hak sahiplerine yine belediyemizin kendi öz kaynaklarıyla tam 16 milyon lira kamulaştırma bedeli ödedik. Burada ikinci etap için düğmeye bastık ve sezon kapanıncaya kadar da yıkım çalışmalarını sürdürdük. 2011 yaz sezonunda yılların hayalini de gerçeğe dönüştürdük. Şehitler ve dağ Mahallesi’ndeki gecekonduların yıkımına yönelik olarak senelerden beri verilmiş sözler vardı. Biz göreve gelirken bu bölgelere mutlaka el atacağımız taahhüdünde bulunmuştuk. Bu vaadimizi de yerine getiriyoruz. Şehitler Mahallesi’nde sosyal konut üretimi için de 2011’de düğmeye bastık. Bu bölgede 4 blok halinde tam 128 konut üreteceğiz. Konutlar tamamlanınca da, mahalledeki hak sahipleriyle görüşecek ve çok geniş kapsamlı kamulaştırmalara başlayacağız. Yine bu yıl içerisinde Yenişehir’deki İmar İskan bloklarının yıkımına başladık. Depreme dayanıksız olan bu binaların yerinde oldukça modern konutlar inşa edilecek. Yeni sezon başlangıcıyla birlikte inşaat çalışmaları başlayacak.” şeklinde konuştu.
TİCARİ YATIRIMLARA ÖNCELİK VERDİK…
Erzurum’da 2011 yılında ticari yatırım noktasında da çalışmalar yapıldığını belirten Başkan Küçükler, “Yıllardan beri kamu adına tek bir çivinin dahi çakılmadığı Mahallebaşı’nda Modern Süt ve Süt Ürünleri Çarşısı’nın temelini attık ve inşaatını yüzde 75 oranında tamamladık. Allah kısmet ederse 2012 yılının ortasında bu kompleksimizi de hizmete sunmuş olacağız. Çarşımızda süt ve yağ imalatçılarının yanı sıra, eğitim hizmetlerine elverişli fiziki ortamlar da bulunacak. Böylece Mahallebaşı’na hem ticari bir canlılık, hem de sosyal ve kültürel anlamda hareketlilik kazandırmış olacağız” dedi.
Erzurum’daki ticari yatırımlara Kamyon-Tır Parkı ve Nakliyeciler Sitesi ile Hurdacılar Sitesi7ni de eklediklerini belirten Küçükler, “2011 yılı içerisinde Kamyon-Tır Parkı ve Nakliyeciler Sitesi’ni tamamladık, inşallah önümüzdeki günlerde açılışını yapacağız. Buna ek olarak Hurdacılar Sitesi’nin temelini attık ve inşaatını büyük ölçüde tamamladık. Sebze halinin bulunduğu Ilıca yolu üzerinde şekillendirdiğimiz bu ticari kompleksler, şehrin muhtelif yerlerinde dağınık halde bulunan iş kollarını tek bir çatı altında toplamış olacak. Yine bu yıl projelendirdiğimiz yatırımlar içerisinde Mahrukatçılar Sitesi de var. Onun yapımını da, 2012 yılında başlatacağız” diye konuştu.
İKİZ KULELER, ŞEHİR OTELİ VE EĞLENCE MERKEZİ…
2011 yılında Erzurum için müjde niteliği taşıyan bir başka yatırım projesine ise, İkiz Kuleler’le imza attıklarını ifade eden Başkan Küçükler, “Bu yatırımımız, 2011 Dünya Üniversitelerarası Kış Oyunları tesislerinden sonra Erzurum’a yönelik olarak yapılmış en büyük ikinci yatırım olacak. Toplam maliyeti 350 milyon liralık bu yatırım sayesinde Erzurum’un çehresi değişecek. Mevcut Erzurum otogarının bulunduğu bölgede 25’er katlı İkiz Kuleler, yanı sıra şehir oteli ve eğlence merkezi yapılacak. MNG Holding tarafından Erzurum’a kazandırılacak olan bu yatırımın bir ayağı da, şehirlerarası otobüs terminali olacak. Önce otobüs terminalini inşa edecek, seyahat acentelerini yeni otogara taşıdıktan sonra mevcut otogarı yıkacak ve yerinde ikiz kulelerin inşasına başlayacağız” diye konuştu.
Söz konusu yatırımın bir parçası olan Yeni Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde yapım çalışmalarına başladıkları bilgisini veren Küçükler, “Kuzey Çevre Yolu üzerinde çalışmalara başladık. Otogar inşaatımızı temel aşamasına getirdik. 120 gün gibi kısa bir sürede 10 milyon lira değerindeki bu yatırımı tamamlamış ve Erzurum’un hizmetine sunmuş olacağız.” dedi.
ATIK SU ARITMA TESİSİ İHALE SÜRECİ BAŞLADI, NİSAN’DA KOLLAR SIVANIYOR
Erzurum’da eksikliği hissedilen önemli bir altyapı yatırımının ise, Atık Su Arıtma Tesisi olduğunun altını çizen Başkan Küçükler, bu yönde hazırladıkları projeyle aynı zamanda şehir içme suyu şebekesinin de baştan sona değiştirileceğini kaydetti. Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, “Bu projeyle Erzurum’a hem Atık Su Arıtma Tesisi kazandırmış olacağız, hem de şehir içme suyu şebekesini baştan sona yenilemiş olacağız. Projemizin maliyeti toplam 64 milyon Euro’ya tekabül ediyor. Projemizi bu yıl içerisinde ihaleye çıkardık, yerli ve yabancı yüklenicilerden büyük ilgi gördük. Dünya Bankası ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hibe kaynaklarıyla hayata geçirilecek olan bu proje için her şey hazır durumda. Atık Su Arıtma Tesisi’nin inşaatına Allah kısmet ederse 15 Nisan 2012 tarihi itibariyle başlayacağız. Yine bu projenin bir parçası olan şehir şebekesi yenileme çalışması için de, 2012 yılı içinde tüm hazırlıkları tamamlamış olacağız.” şeklinde konuştu.
Başkan Küçükler, Erzurum’da kaynak sularının değerlendirilmesi noktasında da önemli adımlar attıklarını belirterek, şehrin neredeyse dört bir yanında sokak çeşmeleri ihdas ettiklerini dile getirdi. Küçükler, Cennet Çeşmesi’nin suyunun Hilalkent’e kadar ulaştırıldığını anımsatarak, ‘su şehri’ olarak adlandırılan Erzurum’da, çeşme kültürünü yaygılaştırmaya devam edeceklerini söyledi.
ERZURUM’DA SOSYAL VE KÜLTÜREL YAŞANTIYA AYRI BİR RENK KAZANDIRDIK
Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, Erzurum’da bu yıl Ramazan ayının da dolu dolu geçirildiğini belirtti. Küçükler, trafiğe kapatılarak yepyeni bir görsel güzellik kazandırılan Taşmağazalar’da Ramazan boyunca iftar çadırları kurduklarını hatırlatarak, “Ramazan ayı boyunca bu çarşımızda yaklaşık 50 bin kişiye iftar yemeği ikramında bulunuldu. Yine Erzurum’da bir ilke imza atarak, Ramazan ayının son haftasında Mahallebaşı’nda iftar sofraları kurduk, Ramazan akşamlarına kültürel zenginlik kazandırdık, programlar düzenledik, konserler organize ettik. Halkımızla iç içe olduk, esnaf gezileri yaptık, ev toplantıları gerçekleştirdik. Erzurum’a sığının Afganlı mültecileri Ramazan ayında da unutmadık. Vatandaşlarımıza yönelik olarak yaptığımız yardımlara onları da dahil ettik. Çocuklarına Türkçe okuma ve yazmayı öğrettik, gençlerine kurslarımızda mesleki eğitimler verdik. 2011 yılı içerisinde İran’ın Tebriz kentiyle kardeş şehir protokolü imzaladık. Şu anda bile iki şehir arasında karşılıklı temaslar gerçekleştiriliyor. Tebriz kentinde Erzurum çarşısı, Erzurum’da da Tebriz çarşısı oluşturacağız. Karşılıklı kültür alışverişinde bulunacağız” dedi.
OLİMPİYAT PARKI ERZURUM’UN GÜLEN YÜZÜ OLACAK…
Erzurum’da mesire alanları, eğlence dinlence merkezleri oluşturma noktasında da önemli adımlar attıklarını söyleyen Başkan Küçükler, “Eski fuar alanında Olimpiyat Parkı adını verdiğimiz eğlence dinlence merkezi oluşturuyoruz. İhalesini bu yıl içerisinde yaptık ve hemen ardından çalışmalara başladık. Bu bölgede hayvanat bahçesinden lunaparka, eğlence amaçlı sosyal donatılardan haralara varıncaya kadar halkımıza birçok hizmet alternatifi sunulacak. Yine Numune Hastanesi’nin yerinde hayata geçireceğimiz bir projeyle şehir merkezine rahat bir nefes aldıracağız. Hastane binasının yıkımı bu yıl tamamlandı, burada engelli yaşam alanı oluşturacağız ve altındaki otoparkıyla Erzurum’un hizmetine sunacağız.” dedi.
Şehrin tarihi dokusunun gün yüzüne çıkarılması noktasında yürütülen bir başka çalışmanın ise, Kültür Yolu Projesi olduğunu anlatan Küçükler, Kalkınma Bakanlığı desteğiyle hayata geçirilecek olan projeyle Erzurum Kalesi etrafının açılacağını, burada Çifte Minareli Medrese, Ulu Camii ve Üç Kümbetler’in iç içe bulunduğu büyük bir kent meydanı oluşturacağını kaydetti. 2011 yılında bu proje bağlamında önemli mesafeler alındığını dile getiren Küçükler, 2012 yılında da, bu projeyle ilgili olarak çalışmaların devam edeceğini söyledi.
2012 YILINDA HAYATA GEÇİRİLECEK OLAN PROJELER…
Başkan Küçükler, 2012 yılında Erzurum’da hayata geçirilecek olan belediye yatırımları hakkında bilgiler de verdi. Küçükler, söz konusu yatırımları ise, şöyle sıraladı: “2012 yılında Erzurum’a yine birçok yatırım kazandıracağız. Aziziye Çok Katlı Otopark, Kayakyolu Spor Kompleksi, Mahrukatçılar Sitesi, Semt Pazarları, Müzik Folklor ve Engelli Eğitim Merkezi, Ulaşım Sevk ve İdare Merkezi, Modern Et Entegre Tesisi, Kongre, Fuar ve Kültür Merkezi, Et ve Balık Kurumu’nun bulunduğu bölgede Dadarium konut projesi, Pirali Baba Çevre Düzenlemesi Projesi, çat Yolu’nda hayata geçireceğimiz Mevlana Vadisi Projesi.”
“ERZURUM’UN POTANSİYELLERİNİN FARKINDALIĞIYLA HAREKET EDİYORUZ”
Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, Erzurum’un marka kent vizyonuna ilişkin olarak ise, şunları sıraladı: “Erzurum, Türkiye’de en yüksekte kurulmuş en büyük kent olmasının yanında, Orta ve Kuzey Amerika, Orta ve Kuzey Afrika ile Avrupa ve Asya’nın da en yüksekte kurulu şehri. Rakımı itibariyle spor turizmi açısından oldukça elverişli. Sporcuların kamp yapabilecekleri en ideal rakım değeri bin 950 metre iken, Erzurum’da rakım ideal değerin bile üzerinde bulunuyor. İklimi ve klimatize özelliği sayesinde özellikle yaz mevsimlerinde Ege ve Akdeniz bölgelerinin çekim merkezi olan Erzurum, yayla turizmi başta olmak üzere doğa sporları için oldukça uygun serinlikte ve fiziki güzellikler taşıyor. Erzurum, Palandöken Kayak Merkezi’ndeki kar kalınlığı, kar kalitesi, pistlerin sahip olduğu doğal nitelikleriyle dünyanın sayılı kayak merkezleri arasında yer alıyor. Türkiye’nin ilk ve Avrupa’nın da en yüksek atlama kulelerine sahip oluşuyla, kış sporları alanında eşsiz imkanları barındıran kentimiz, sahip olduğu tam teşekküllü kamu ve özel hastaneleriyle bölgenin de sağlık merkezi durumunda. Ekilebilir tarım arazilerinin büyüklüğü, küçük ve büyükbaş hayvan varlığı ile Türkiye’nin önde gelen tarım ve hayvancılık kentlerinden birisi olmakla birlikte tarihi ve doğal güzellikleriyle önemli bir potansiyele de sahip. Tarihi camileri başta olmak üzere, bazı ilçelerindeki kilise ve manastırlarıyla da, inanç turizminin gözde merkezlerinden birisi olan Erzurum, jeotermal kaynaklarıyla, termal turizmi için de sayılı bir adres olma özelliği taşıyor. Büyükşehir Belediyesi olarak bu potansiyellerin farkındayız; yol haritamızı, proje ve yatırım planlarımızı da, işte bu yol haritasına göre oluşturuyoruz”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Bıçaklı cinayetin zanlısı kendini böyle savundu; "3 kişi bana saldırdı, yoksa ben ölecektim" Zonguldak’ta aralarında çıkan küfürlü konuşma tartışmasının kavgaya dönüşmesi üzerine Serkan Akdal’ın hayatını kaybettiği bıçaklı olayın şüphelisi Murat Dereli, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Dereli, adliye önünde gazetecilere, üç kişinin kendisine saldırdığını ve kendisini savunmak amacıyla bıçak kullandığını söyledi. Olayla ilgili yürütülen soruşturmada, taraflar arasında alacak verecek meselesi bulunduğu, olay öncesinde tartışma yaşandığı ve karşılıklı küfürleşme olduğu öne sürüldü. Şüpheli Murat Dereli’nin (44), Serkan Akdal (44) tarafından aşağılandığı öne sürüldü. Zonguldak Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği tarafından Dereli’nin emniyetteki sorgusu tamamlandı. Gazetecilere, "Yoksa ben ölecektim" dedi "Kasten Öldürme" suçlamasıyla sabah saatlerinde geniş güvenlik önlemleri altında Zonguldak Adliyesi’ne getirilen Dereli, gazetecilerin sorusu üzerine "3 kişi saldırdılar, kendimi savunmak için vurdum. Yoksa ben ölecektim" dedi. Şüphelinin adliyedeki işlemleri sürüyor. Dereli’nin, 2004 yılında eniştesini öldürdüğü gerekçesiyle hapis cezası aldığı, 2012 yılında cezasını tamamlayarak serbest kaldığı öğrenildi. Anavatan Partisi’nin ilçe başkanlığını yapmış Ayrıca Murat Dereli’nin geçmişte Anavatan Partisi’nde Zonguldak Merkez İlçe Başkanlığı görevinde bulunduğu, yakın dönemde ise farklı bir siyasi parti adına il başkanlığı görevine getirildiğini duyurduğu sosyal medya paylaşımlarının bulunduğu belirlendi. Olay Olay, akşam saatlerinde Zonguldak Valiliği önünde meydana geldi. Serkan Akdal (44) ile Murat Dereli (44) arasında çıkan tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü. Yaşanan olayda Murat Dereli’nin bıçak kullandığı, Serkan Akdal’ın vücudunun çeşitli yerlerinden ağır yaralandığı tespit edildi. İhbar üzerine olay yerine sağlık ekipleri sevk edildi. Ağır yaralı olarak Atatürk Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Serkan Akdal, hastanede yapılan müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi. Olayın ardından kaçan Murat Dereli, Yayla Mahallesi’nde saklandığı ağaçlık alanda kısa sürede yakalanarak gözaltına alındı. Olayla ilgili adli soruşturma devam ediyor.
Kayseri Başkan Büyükkılıç’tan genç girişimcilere tam destek Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde düzenlenen Kayseri Girişimcilik Zirvesi’nde gençlerle bir araya geldi. Başkan Büyükkılıç, Kayseri’yi girişimciliğin merkezi haline gelmiş bir şehir olarak tanımlayarak, girişimci gençlere tam destek verdi. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde Girişimci ve Yöneticiler Derneği tarafından hayata geçirilen ‘Girişimci Kütüphanesi’ projesi kapsamında düzenlenen Kayseri Girişimcilik Zirvesi’ne katıldı. İl Halk Kütüphanesi’nde gerçekleştirilen programa, Başkan Büyükkılıç’ın yanı sıra Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, AK Parti İl Başkanı Hüseyin Okandan, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Taner Beyoğlu, Girişimci ve Yöneticiler Derneği Başkanı İbrahim Anıl Taşdemir, İl Kültür ve Turizm Müdürü Şükrü Dursun ile çok sayıda davetli ve genç girişimci katıldı. Zirvede, geleceğe umutla bakan gençlerle buluşan Başkan Büyükkılıç, girişimcilik kültürünün yaygınlaşmasının önemine dikkat çekti. Programda konuşan Başkan Büyükkılıç, anlamlı ve önemli olarak nitelendirdiği bu zirveyi düzenleyen Girişimci ve Yöneticiler Derneği’ne teşekkür ederek, "Bu güzel organizasyonlara fırsat veren sayın bakanımıza da selamlarımızı, saygılarımızı iletiyorum" dedi. Büyükkılıç, Kayserililere hizmetleri ile layık olmaya çalıştıklarını ifade ederek, "Bize her zamanki yapıcı yaklaşımı bulunan sayın bakanımız ve çok değerli genel müdürümüze de bu iş birliğini sağlayıp, bu kütüphanemizin içini şenlendirip Kayseri’mize böyle güzel bir hizmeti kazandırdıkları için ayrıca teşekkür ediyorum" diye konuştu. "Kütüphaneler şehri" Büyükşehir Belediyesi olarak kütüphaneler şehri söylemini hayata geçirdiklerine vurgu yapan Başkan Büyükkılıç, "15’inci kütüphanemiz. Kayseri Büyükşehir Belediyesi olarak kütüphaneler şehri diye bir nitelendirmemiz var, bunu laf olsun diye söyleyen değil hayata geçiren bir yaklaşım sergiliyoruz. Makarr-ı ulema diye tanımlarız Kayseri’yi, yani âlimler şehri. Dolayısıyla bu âlimlerimiz Seyyid Burhaneddin Hazretleri’nden, Mimar Sinan’ımızdan ya da girişimciliğin merkezini oluşturan Kayseri’mizde girişimciliğin kurallarını koyan Ahi Evran’dan söz edebiliriz" ifadelerini kullandı. Kayseri’yi girişimciliğin merkezi haline gelmiş bir şehir olarak tanımlayan Büyükkılıç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile zaman zaman bir araya geldiklerinde ve kendilerinden talepte bulunduklarında "siz yaparsınız, siz girişimci ruha sahipsiniz" dediğini, sonrasında da yine katkı sağladığını paylaşarak, "Üretmek için bir şeyler bilmek lazım, kendimizi geliştirmemiz lazım. Bulunduğumuz yerin kadir kıymetini bilmemiz lazım. Biz Kayseri olarak aidiyet duygusu dediğimiz, şehrimize, işimize, ailemize, ülkemize, değerlerimize sahip çıkmayı sağlamamız ve onu olmazsa olmaz olarak görmemiz lazım" dedi. Gençlere fırsat vermek ve ortam hazırlamanın önemine işaret eden Başkan Büyükkılıç, "Kayseri’yi de bu şehir başka, bu şehrin imkânları başka şekliyle tanımlayan yaklaşımları sık sık duymayı amaçladığımızı da elbette buradan hatırlatmak istiyorum" diyerek destekleri için Vali Gökmen Çiçek’e teşekkür etti. Büyükkılıç, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Kayseri teşriflerinin 106’ncı yıl dönümünü hep beraber idrak ettiklerini de belirterek, anlamlı bir günü hep birlikte yaşadıklarına işaret etti ve birlik beraberlik duygusuna vurgu yaptı. Çiçek’ten Büyükkılıç’a ‘kütüphane’ teşekkürü Vali Gökmen Çiçek de İl Halk Kütüphanesi’ni Kayseri’ye kazandıran Başkan Büyükkılıç’a teşekkür ederek, "Böyle bir eser için çok teşekkür ediyorum, Allah razı olsun" dedi. Büyükkılıç da bu eseri kazandırmak için büyük gayret gösterdiklerini, bütçesinin tamamını Büyükşehir Belediyesi’nin karşıladığını belirterek, "Bu eseri üretmek yetmiyor, bu eserler sizlerle anlamlı oluyor. Bakanımızın ve değerli genel müdürümüzün bizlere sahip çıkıp, burayı canlı hale getirip, yaşanılabilir konuma hale getirmesi önemli, şehrimize yakıştı" diye konuştu. Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Taner Beyoğlu ile Girişimci ve Yöneticiler Derneği Başkanı İbrahim Anıl Taşdemir de birer konuşma gerçekleştirerek, "Girişimci Kütüphanesi" projesi ve Kayseri Girişimcilik Zirvesi hakkında önemli bilgiler paylaştılar. Girişimcilik Zirvesi, Kayseri’de girişimcilik kültürünü derinleştirmek, gençlere ilham vermek ve onları yerel potansiyeli güçlü iş modelleriyle buluşturmak amacıyla, vizyon, deneyim ve ilhamın bir araya geldiği özel bir buluşma sunuyor.
Antalya Aysel öğretmen, köy okullarında başladığı mesleğinde, eğitim dünyasının Nobel’ine aday oldu Çocukluğunda her gün 4 kilometre yol yürüyerek zor şartlar altında eğitimini tamamlayan 22 yıllık sınıf öğretmeni Aysel Şener, birincilik ödülü olan 1 milyon doları kazanması durumunda ödülü kanser hastaları ve kız çocukları için kullanacağını söyledi. Antalya’nın Aksu ilçesinde bir köy okulunda öğretmenlik yapan Aysel Şener eğitim dünyasının Nobel’i olarak değerlendirilen 139 ülkeden 5 binden fazla öğretmenin başvurduğu örnek eğitim çalışmalarının görünür kılınması amacıyla Amerikan Varkey Vakfı tarafından düzenlenen Global Teacher Prize’da tek Türk öğretmen olarak 50 finalist arasına girdi. Önümüzdeki günlerde seçici kurul tarafından yapılacak değerlendirmenin ardından ilk 10’a kalan eğitimcilerin belirleneceği yarışmada birinciye ise 1 Milyon Dolar para ödülü verilecek. Şener, Global Teacher Prize ödülünü kazanması durumunda verilecek olan ödülü kanser hastaları ve kız çocuklarının eğitimine harcayacağını belirtti. 139 ülkeden binlerce öğretmen arasında ilk 50’de yer aldı Eğitimine kız çocuklarının okula devamının sınırlı olduğu bir köyde başlayan ve en yakın okula ulaşmak için her gün 4 km yürüyerek gittiği ortaokuldan sınıf birincisi olarak mezun olan Aysel Şener, Lise ve üniversiteyi dereceyle tamamladıktan sonra 2003 yılında ilk görev yeri olan Adıyaman’ın Kahta ilçesinin Kavaklı köyüne atandı. Ardından 22 yıllık meslek hayatında Van, Muğla, Hatay ve Antalya’da köy okullarında görev yapan Şener, Aksu ilçesi Aksu Solak İlkokulu’nda sınıf öğretmeni olarak öğretmenliğe devam ediyor. Meslek hayatı boyunca görev yaptığı okullarda hayata geçirdiği projelerle adından söz ettiren Aysel Şener, dünyanın çeşitli ülkelerinden binlerce öğretmenin başvurduğu yarışmada tek Türk eğitimci olarak ilk 50 finalist arasına girmeyi başardı. Onlarca projenin kurucusu Uluslararası bir jüri tarafından yapılan değerlendirmenin ardından ilk 50’nin belirlendiğini ve finalistlerde birisi olarak Türkiye’yi temsil etmekten gurur duyduğunu söyleyen Şener, "Vakıf’ın amacı fark oluşturan çalışmaları olan öğretmenleri onurlandıran, onları itibarını arttıran ve örnek uygulamalarını tüm dünyaya duyurmayı amaçlayan bir kuruluş. Mesleğe başladığım ilk yıldan buyana kız çocuklarının okuması için sahada aktif bir şekilde mücadele ettim. Birçok projenin kurucusuyum. Okuma kültürünü geliştirmeyi amaçladığım ‘Okumak Yaşamaktır’ projesi, Etik Değerlerimiz projesiyle 37 bin 100 proje arasından ilk 100’e girdim ulusal konferansa davet edildim. Hayvanların ve toprağın çığlığını duyurmak adına ‘Çığlık Projesi’, Yine Yeniden, Nezaket Bulaşıcıdır, İyilikte Yarışalı Sevgide Buluşalım Projesi, afet bilicini kazandırmak için ‘Mühendis Ellerim Sağlam Temellerim’ e-Twinning projesini kurdum" dedi. "İyilik bulaşıcıdır, iyilik dünyayı güzelleştirir" Projelerinin konularında iyiliği merkeze alan çalışmalar olduğunu belirten Şener, "Ben dünya sorunlarını kendime dert edindim. Sürdürülebilir çevre, ekosistemin korunması, susuzluk, sıfır atık ve toplumsal sorunları ele alarak projeler yürütüyorum. Projeleri de yürütürken Türkiye Yüzyılı Maarif modelimiz doğrultusunda, Erdem Değer Eylem çerçevesinde ve Türkiye Yüzyılı Maarif modelimizin nihai amacı olan üretken ve erdemli bireyler yetiştirmek doğrultusunda projelerimi planlıyorum. Çocuklarımı hem üretken hem de onlar bilimsel bilgi edinirken aynı zamanda da duygusal ve sosyal yönden erini sağlayarak bütüncül bir yaklaşım uyguluyorum. İyilik bulaşıcıdır, iyilik dünyayı güzelleştirir, iyilik insanı iyileştirir, sevgi dolu bir dünya için hep birlikte adım atalım" şeklinde konuştu. 10 tane hikaye kitabı yazdı Sadece projeler değil sosyal sorumluluk projeleri ulusal ve uluslararası projelerinde aynı zamanda kuruculuğunu yaptığını söyleyen Aysel Şener, "Projelerle belli sayıda kişiye ulaşıyordum. Sonra dedim ki, çocuğun kendini en güvende hissettiği yer olarak görüyorum ben hikayeleri ve hikaye kitapları yazmaya başladım. Bu hikaye kitaplarıyla daha çok çocuğa ulaşmayı hedefledim. Yazmış olduğum 10 tane hikaye kitabı var. Bu hikaye kitaplarımda doğaya nezaket, hayvanlara nezaket, yaşlılara nezaket gibi konuları işledim. Ve bu hikayelerle çocukların gönlünde taht kurmaya çalıştım. Tüm bu çalışmalarımın sonucunda 2023 yılında Yılın Öğretmeni seçildim. Eğitimde fırsat eşitliği ile ilgili çalışmalar yürüttüm. Dezavantajlı çocuklar eğitimde fırsat eşitliğine sahip olsunlar diye onlarla ayrıca ilgilendim. Konferanslara davet edilmem, yürütmüş olduğum projeler, yazmış olduğum hikaye kitapları, velilerle yürütmüş olduğum projeler bu başarının ödülü olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı. Kazanırsa ödülü kanser hastaları ve kız çocukları için kullanacak Yarışmada 1 Milyon Dolarlık bir ödül var. Ben bu ödülü alırsam yüzde ellisini öncelikle kanser hastalarına, onlar için mücadele eden vakıf ve derneklere bağışlamak istiyorum. Yüzde ellisini ise kimsesiz kız çocuklarının okuması için kullanmak istiyorum. Şu an ilk 50’deyim, ilk 50 içerisinde olmak zaten benim için büyük bir onur ve gurur. Çünkü orada Türkiye’yi temsil edeceğim. Aklıma bile gelmezdi bir gün böyle bir yarışmada birinci olmak. Ama ben hep inanarak çalıştım ve yaptım. Bu inancın, emeğin, azmin, yılmamazlığın öyküsü olduğunu düşünüyorum. Elbette her öğretmen birinci olmak ister. Ama benim için önemli olan eğer ben öğrencilerin kalbinde kalıcı da olsa küçük bir iz bıraktıysam en büyük mutluluk benim için o olacaktır" dedi. Öğrencilik yılları zor şartlarda geçti Benim öğrencilik yıllarım çok zor şartlarda geçtiğinin altını çizen Şener, "Ben bir köyde dünyaya geldim ve birleştirilmiş sınıfta okudum. İmkansızlıkların olduğu bir yerdi ve ortaokul yoktu benim yaşadığım köyde. Her gün ortaokula gitmek için 4 km yol yürüdüm, zor şartlarda okudum. Bu durum beni yıldırmadı, hep ben hayal ettim. Benim bebeklerim yoktu arkadaşlarımızla bir araya geldiğimizde küçükken ben öğretmen olurdum, biz öğretmencilik oyunu oynardık. Bu beni pes ettirmedi, hayal ettirmeyi, öğretmeyi öğretti. Zorluklar bana nasıl baş edebileceğimi öğretti. Hikaye kitaplarımda, yürütmüş olduğum projelerde yaşamış olduğum hayatında etkisi var. Ben şunu düşünüyorum hep, iyilik dünyayı güzelleştirir. İyilik insanı iyileştirir. Ben iyilik bulaşıcıdır mottosuyla çalışmaya devam edeceğim. Bana hep annem ‘Kızım her gün de olsa da iyilik yap’ demişti. ‘Ceketimi satarım, yine seni okuturum’ diyen babama ve en önemlisi benim ilham kaynağım olan öğrencilerime teşekkür ediyorum. Bu ödül hepimizin, bu ödül Türkiye’nin ödülü" ifadelerini kullandı.
Manisa Sarıgöl’de zemheri papatyaları açtı Manisa’nın Sarıgöl ilçesinde, hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi nedeniyle aralık ayında papatyalar açtı. Zemheri soğuklarının başlamasına rağmen doğada yaşanan bu sıra dışı durum, çiftçileri endişelendirdi. Kış aylarının en soğuk dönemlerinden biri olarak bilinen zemheri günlerinde, bir yandan bağlarda örtü altı üzüm hasadı devam ederken, diğer yandan çevrede papatyaların açması Sarıgöl’de adeta "yalancı bahar" yaşanmasına neden oldu. Gündüzleri güneşli, geceleri ise soğuk geçen havaların, erken açan bitkiler açısından risk oluşturduğunu belirten çiftçiler, ilerleyen günler için tedirgin olduklarını dile getirdi. Çiftçi Mücahit Saraç, yaşanan durumu endişe verici olarak nitelendirerek, "Bir yandan bağlarda örtü altı üzümler hasat edilirken, bir yandan da ılık havaya aldanan papatyaların açması ilginç ve düşündürücü. Önümüzdeki günlerde meyve ağaçları da çiçek açarsa, ileride meyve almamız zor olur. Bu bölgede ocak ayından mart sonuna kadar şiddetli kış yaşanır. Erken açan ağaçlar soğuklara aldanır. Papatyaların açmasına biz ‘yalancı bahar’ deriz" dedi. Aralık ayında açan papatyalar, vatandaşların da dikkatini çekti. Güneşli günleri fırsat bilen Sarıgöllüler, yalancı baharın tadını çıkardı. Sarıgöl Yeni Sanayi Bölgesi’nde açan papatyalar ise sanayi esnafının ilgisini çekti. Sanayi esnafından Serkan Yılmaz, papatya demetleriyle bu durumu ilginç bulduğunu belirterek, "Gerçekten şaşırtıcı bir durum" diye konuştu.