- 02 Ekim 2017 Pazartesi 14:36

Akar: “Biz hizmete sevdalıyız”

A
A
A
Akar: “Biz hizmete sevdalıyız”

Erzurum Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanlığı için aday olduğunu açıklayan Emre Akar, “2017 Aralık ayı içerisinde bilindiği üzere Erzurum Şoförler ve Otomobilciler Odası genel kurulu yapılacak.

Erzurum Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanlığı için aday olduğunu açıklayan Emre Akar, “2017 Aralık ayı içerisinde bilindiği üzere Erzurum Şoförler ve Otomobilciler Odası genel kurulu yapılacak. Yapılacak olan bu genel kurulda ben de inşallah hizmet için başkan adayı olacağım" dedi.


Erzurum Şoförler ve Otomobilciler Odası’nı seçim heyecanı sardı. Aralık ayında yapılacak olan seçim öncesinde adaylığını açıklayan İşadamı Emre Akar, "Odamız mensuplarının sorunlarına çözüm üretmek, projelerimizle odamıza yeni bir vizyon kazandırmak için ’Bismillah’ dedik." ifadesini kullandı. Bu kararı alırken, çok geniş kesimlerden oluşan kişi ve STK temsilcileriyle istişarelerde bulunduklarını belirten Akar, "Sonunda harama uzanmamış, kire ve çamura bulaşmamış ellerimizi üyelerimize hizmet için uzatmaya karar verdik. Asla karanlık diye tabir edilen kişi ve odaklarla bir araya gelmemiş ve gelmeyecek birisi olarak, Allah’ın izni ve üyelerimizin de teveccüh göstermesi ile muvaffak olacağımıza inanıyorum. Atalarımız der ki, ’yol yürüyenin, emanet taşıyanındır’ diye. Eğer nasip olur da, emanet omuzlarımıza yüklenirse; sorunlarımız var, çözüm ve çarelerini ise belli bir grup veya zümreyle değil, üyelerimizin teveccühünü kazanan temsilciler ile beraber çözeceğiz" diye konuştu.


“Adaletli olmak, şeffaf olmak. Değerli oda mensuplarının karakterlerini, şahsiyetlerini, kişiliklerini kendi karakterimiz, şahsiyetimiz ve kişiliğimiz olarak bilerek yol alacağız. Erzurum halkının ve oda üyelerimizin de desteğini alacağımızdan hiç bir şüphemiz yoktur.” diyen İşadamı Emre Akar, "Odamızın sorumluluk sahasına giriyor olmasına rağmen çözüm bulunamamış sorunlarımız var. Odamız üyelerinin beklenti ve bir takım talepleri var. Bu açmazları hep birlikte olarak, el ele omuz omuza vererek çözeceğiz. Bizim bir yol haritamız var ve bu haritada söz sahibi olacak olan da, üyelerimizdir. Biz grupların, zümrelerin, belirli kişi ya da kişilerin değil, A’sından Z’sine varıncaya kadar sadece ve sadece üyelerimizin hizmetinde olacağız. Çünkü biz insana hizmet etmenin, halka hizmet vermenin, Hakk’a hizmet etmek olduğunun şuuru ve bilincini taşıyoruz. Bu minvalde altını çizerek ifade etmek istiyorum ki; sadece ve sadece üyelerimizin gören gözü, konuşan dili ve işitan kulağı olacağız. Üyemizin sorununu kendi sorunumuz belleyecek, üyemizin problemini çözmemiş rahat etmeyeceğiz. Muradımız da budur, hedefimiz de budur, gayemiz de budur" ifadelerini kaydetti.


Erzurum Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanlığı görevinin kendisine tevdi edilmesi halinde işe ilk olarak meslek odası vizyonunu oluşturmakla başlayacaklarını anlatan Emre Akar, "Bizim meslek odamızın görevi sadece dosya tanzimi ve bürokratik prosedürlerin yerine getirilmesi değildir. Bu oda aynı zamanda binlerce üyeyi, binlerce ekmek kapısını ve binlerce insanı temsil etmektedir. Temsil gibi bir görevi de, takdir edilmelidir ki; insana ve şehrine hizmet için sevdalı kadrolar yürütmelidir. İşte biz yüreğimizdeki bu sevdayla, kararlılığımızla, projelerimizle, bakış açımız ve hep birlikte ortaya koyacağımız yol haritamızla hizmete talibiz" açıklamalarında bulundu.


Öte yandan Emre Akar, Aralık ayında yapılacak olan seçimler için şimdiden harekete geçerken, üyelerin de büyük ilgisini ve desteğini görüyor. Erzurum Şoförler ve Otomobilciler Odası’nda kan tazelemenin vaktinin artık geldiğini ifade eden oda üyeleri, bu seçimde yeni bir vizyon ortaya koyacağına inandıkları Emre Akar’dan yana tercih yapacaklarını dile getirdiler.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun ’Göğüs büyüklüğü bazı sağlık problemlerine yol açabilir’ Göğüslerin büyük olmasının bireye etkilerinden bahseden Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Kağan Bekircan, “Göğüs büyüklüğü genellikle hastalarımızda boyun ağrısı, boyunda düzleşme, göğüs altlarında pişik, sütyen bağlarının omuzlarda çukurluk yapması gibi şikâyetlere neden olmaktadır. Özellikle bu grup hastalarımıza göğüs küçültme ameliyatını önermekteyiz” dedi. Liv Hospital Samsun Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Kliniği’nden Opr. Dr. Kağan Bekircan, meme estetiği hakkında bilgilendirmelerde bulundu. “Meme estetiği öncesi her hastada tarama yapıyoruz” Kadında vücut estetik görseli oluşturan yapılardan birinin göğüslerinin olduğunu dile getiren Opr. Dr. Bekircan, “Özellikle kadınlarda özgüven yokluğuna neden olmaktadır ve bu durum sosyal hayatlarına yansımaktadır. Göğüslerin çeşitli estetik bozuklukları mevcuttur ve bunlar estetik ameliyatlar ile çözülebilmektedir. Göğüs yapısının büyüklüğü, küçüklüğü veya sarkmasına yönelik estetik cerrahiler günümüzde sıkça yapılmaktadır. Göğüs ameliyatlarından önce her hastalarımıza meme taraması yapıyoruz. Estetik ameliyatından önce memede herhangi bir kitle olup olmadığını yaptığımız görüntüleme yöntemleri ile tarıyoruz. Kitle olması durumunda ilgili bölüme yönlendiriyoruz” diye konuştu. “Göğüs büyüklüğünü problemlere neden olabilir” Göğüslerin büyük olmasının bireye etkilerine dikkat çeken Opr. Dr. Bekircan, “Göğüs büyüklüğü genellikle hastalarımızda boyun ağrısı, boyunda düzleşme, göğüs altlarında pişik, sütyen bağlarının omuzlarda çukurluk yapması gibi şikâyetlere neden olmaktadır. Özellikle bu grup hastalarımıza göğüs küçültme ameliyatını önermekteyiz. Bu ameliyattan önce hastamıza detaylı çizimler ile ameliyat planı yapmaktayız ve fazla olan cilt ve meme dokusunu çıkarmaktayız. Ameliyattan sonra göğsün altından başlayıp yukarı uzanan ters T şeklinde bir ameliyat izi kalabilmektedir. Bu iz başta kırmızı renkte olur ve ameliyattan sonra altıncı aya doğru solarak ince çizgi haline dönmektedir. Bu izin azalması için çeşitli iz giderici tedavileri hastalarımıza öneriyoruz” dedi. “Göğsün küçük ya da büyük olması genetik olabilir” Göğüslerde küçüklük olması veya göğüslerin hiç büyümemesinin, genetik ve çeşitli hormonal dengesizlik durumlarına bağlı gelişebildiğini söyleyen Opr. Dr. Bekircan, şu bilgileri paylaştı: “Bu hastalarımızın göğüs hacmini kazandırmak için göğüs protezi önermekteyiz. Çeşitli şekillerde, hacimlerde ve yüksekliklerde protezle bulunmaktadır. Hastanın göğüs yapısına ve isteğine göre bu protezlerden en uygun olanını seçiyoruz. Bu ameliyatta göğüs altında yapılan kısa bir kesi yardımıyla girilerek uygun olan göğüs protezini yerleştiriyoruz. Bu ameliyatta yaptığımız iz kısa ve göğüs altındaki katlantıda gizleneceğinden dolayı belirgin bir iz kalmamaktadır. Bu iz ilk altı ay kırmızı renkte olup sonrasında solarak normal cilt rengine dönmektedir. Protezler ömür boyu kullanılabilmektedir ve değişmesi gerekmemektedir. Göğüs büyütme ameliyatından sonra gebelik durumunda hasta emzirebilmektedir. Bu ameliyatla süt gelmesinde azalma görülmemektedir.” “Gebelik sonrasında göğüs sarkması olabilir” Göğüslerde sarkmanın genellikle kilo verme ve gebelik sonrasında oluşabildiğini söyleyen Opr. Dr. Bekircan, “Göğüs ucunun göğüs katlantı hattından aşağıda olması olarak tariflenebilir. Bu durumdan şikâyeti olan hastalarımıza yeterli dokusu olması durumunda meme dikleştirme ameliyatını önermekteyiz. Meme dokusu yetersiz olan hastalarımızda protez ile birlikte meme dikleştirme ameliyatını önermekteyiz. Bu ameliyatta meme küçültme ameliyatından daha kısa olan ters T şeklinde bir iz kalabilmektedir. Bu iz ameliyattan sonraki altıncı aya doğru solarak normal cilt rengine yaklaşmaktadır. Bu ameliyattan sonra gebelik durumunda hasta emzirmesi durumunda süt gelmesinde azalma olabilmektedir” diye konuştu. “Ameliyat sonrası 2 gün misafir ediyoruz” Ameliyat sonrası dikkat edilmesi gerekenlere değinen Opr. Dr. Bekircan, “Göğüs ameliyatlarından sonra hastalarımızı ortalama olarak 2 gün kadar hastanemizde misafir etmekteyiz. Hastalarımıza taburculuk sonrasında 2 aya kadar korse dediğimiz ayarlanabilir sütyen kullanmasını öneriyoruz. Bu süre zarfında hastamızın ağır işlerden kaçınmasını öneriyoruz. Hastalarımız gündelik hayatlarına bir hafta içerisinde dönebilmektedirler. Bu ameliyatlar ile hastalarımıza daha estetik ve doğal bir görünüm kazandırmaktayız. Bununla birlikte hastalarımızın özgüvenleri artmaktadır ve bu durumda hastalarımızın sosyal hayatına yansımaktadır” ifadelerini kullandı.
Antalya ’Plastik ajanlar’ sağlığı tehdit ediyor TEMD Genel Sekreteri Prof. Dr. Melek Eda Ertörer, insan hayatının her aşamasında olan plastik ürünlerin, çeşitli hastalıklara yol açtığına dikkat çekti. Ertörer, "Alınabilecek en iyi önlemlerden biri, iç mekan havalandırmasının çok iyi yapılması ve plastik kaplarda ısıya maruz kalmış gıdaları asla tüketmemek. Gebelerin çok fazla güneş kremi kullanmaması gerekiyor" dedi. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD) Genel Sekreteri Prof. Dr. Melek Eda Ertörer, Antalya’da katıldığı 45. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kongresi’nde, "Endokrin Bozucular ve Sağlığımız" başlıklı sunumunda, plastik ajanların sağlığı tehdit ettiğine dair açıklamalarda bulundu. "Birden fazla endokrin bozucu ajana, kümülatif etkilerine maruz kalabiliyoruz" Prof. Dr. Melek Eda Ertörer, endokrin bozucuları, üreme ve gelişimsel süreçlerin dengesi için gerekli hormonların; sentezi, salgısı, dolaşımı, metabolizması, duyarga bağlanma fonksiyonu ve yıkımı ile etkileşime geçen dış maddeler olarak ifade etti. Ertörer, "Plastik ajanlar, günlük hayatımızın her alanına girmiş, endüstrileşmenin getirdiği bir takım dış maddeler. Bu ajanların içinde, ftalat gibi endokrin bozucu olarak adlandırılan, endokrin sistemin üzerinde üreme ve gelişimsel süreçleri olumsuz etkileyen maddeler var. Bu ajanlar, kısırlık, mükerrer düşüşler, meme ve rahim kanseri, erkekte prostat kanseri, diyabet, obezite, astım gibi olumsuzlara sebep olabiliyor, çocuklarda ise dikkat eksikliği sendromuna neden olabiliyor. Çevreye karıştığı takdirde, bu ajanların etkileri 10 yıllarca besin zincirine girerek, nesilden nesile aktarılıyor ve nefes yolunda birikiyor. Ağız, cilt ve solunum yoluyla alınabiliyor. Biz aynı anda birden fazla endokrin bozucu ajana, kümülatif etkilerine maruz kalabiliyoruz" diye konuştu. Güzel kokulu deterjanlar endokrin bozucu Prof. Dr. Melek Eda Ertörer, plastik ajanların insanları birçok alanda etkileyebileceğine vurgu yaparak, sık maruz kalınan yerleri açıkladı. Ertörer şöyle konuştu: "Bu ajanlar, plastik şişenin içinde plastiği sertleşmek için kullanılan, iki plastiği birbirine yapıştırmada kullanılan ajanlar. Güneş kremleri ve kozmetiklerin içinde varlar, özellikle koku molekülleri içine entegre olmuş olanlar var. Bu ajanlara nasıl maruz kalınabiliyor? Örneğin; bir plastik içeriği, mikrodalga fırında ısıttığınızda, içeriğine geçiyor. Bir plastik şişede bulunan su, güneşte beklediği zaman, sıvı içeceğine geçebiliyor. Bir oda kokusu sıktınız ya da banyoyu çok iyi bir deterjanla yıkadınız, bu deterjanların içindeki kokularda var. Eğer çok iyi havalandırmazsanız, o ortama maruz kalabilirsiniz. Bu ajanlar, pestisit denilen tarımda verimliliği artırmak için kullanılan ajanlar, endokrin bozucu olarak geçmekte." "Bu konuya kaynak aktarılması gerekiyor" Prof. Dr. Melek Eda Ertörer, son olarak plastik ajanlarla nasıl mücadele edileceğine dair bilgiler de verdi. Hastalıkların önlenmesi için, öncelikle yasa koyucuların harekete geçmesi gerektiğini dile getiren Prof. Dr. Ertörer, konuşmasını şu şekilde sonlandırdı: "Alınabilecek en iyi önlemlerden biri, iç mekan havalandırmasının çok iyi yapılması ve plastik kaplarda ısıya maruz kalmış gıdaları asla tüketmemek. Bebeği soya bazlı mamalarla değil, anne sütüyle beslemek de bir diğer korunma yöntemi. Gebelerin çok fazla güneş kremi kullanmaması gerekiyor. Çok fazla derin su balığı tüketmememiz lazım, çünkü ağır metaller de endokrin bozucu ajanlar olarak sayılmakta. Alınabilecek önlemler basit önlemler ama maliyetli, plastik ucuz ama cam pahalı. Yasa koyucuların bu konuda çok akıllıca davranması, dünyada bu konuya çok mesai harcayan bağımsız uluslararası kuruluşlarla beraber çalışılması gerekiyor. Bu konuya, kaynak aktarılması gerekiyor. Endüstriyel atıkların, çevreye karışma sürecinde evrensel olarak uygulanan kuralların, hayata geçmesinin sağlanması gerekiyor."