- 18 Ekim 2017 Çarşamba 10:51

Büyüdüğü sokakların yeni üyelerini unutmadı

A
A
A
Büyüdüğü sokakların yeni üyelerini unutmadı

Anadolu Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Rekreasyon Bölümü 2’nci sınıf öğrencisi Mehmet Kesin, büyüdüğü Yeşiltepe Mahallesi’nde anaokulu ve 1’inci sınıf öğrencilerine yönelik ‘Bilerek Öğrenelim’ etkinliği düzenledi.

Anadolu Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Rekreasyon Bölümü 2’nci sınıf öğrencisi Mehmet Kesin, büyüdüğü Yeşiltepe Mahallesi’nde anaokulu ve 1’inci sınıf öğrencilerine yönelik ‘Bilerek Öğrenelim’ etkinliği düzenledi. Yeşiltepe Mahallesi Muhtarlığınca ortak düzenlenen etkinlikte minikler, el becerilerini ve hafızalarını geliştirmek amacıyla yapboz ve boyama yaptı.


Yeşiltepe Mahallesi’nde bulunan Tepebaşı Belediyesine bağlı Deneyimli Kafede gerçekleşen etkinliğe, anaokulu ve ilkokul 1’inci sınıf düzeyindeki öğrenci ve ebeveynleri katıldı. Çocuklar kendileri için hazırlanan kafede, hem hafta sonlarını daha verimli geçirmeleri, hem el becerilerini ve hafızalarını geliştirmek hem de mahallede bulunan kötü çevreden uzaklaşmak adına yapboz ve boyama çalışmaları yaptı. Miniklerin gönüllerinde eğlendiği etkinlikte, veliler de bir araya gelerek birbirlerini tanıma imkanı buldu. Anadolu Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Rekreasyon Bölümü 2’nci sınıf öğrencisi Mehmet Kesin ile Yeşiltepe Mahalle Muhtarlığı ortaklığınca her hafta sonu yapılması planlanan etkinlikte, çocukların ince motor becerileri ve hafızalarını güçlendirmek adına çalışmalar yapılacak.



“Çocukların düşüncelerini sanallaştırma k değil, geliştirmek istiyoruz”


Hazırlanan etkinlik hakkında konuşan Yeşiltepe Mahallesi Muhtarı Meryem Kuşaçıkgöz, “Ana sınıfındaki ve 1’inci sınıftaki çocuklarımızın el becerilerini, hafızalarını geliştirmek adına boyama kitabı ve yapbozlar aldık. Çocuklarımızla etkinliğimize öncelikle yapbozlarla başladık. Çocuklar hafızalarını geliştirmek amacıyla yapbozlarını bir araya getirdiler. Daha sonra el becerilerini arttırmak için boyama kitabından çeşitli boyamalar yaptılar. Çocukların düşüncelerini sanallaştırma k değil, geliştirmek istiyoruz. Hazıra konmamalarını istiyoruz. Beyin jimnastiği yaparak, öğrenmelerini istiyoruz. Gözlem yapabilmeleri çok önemli, sanala karşıyız. Bu etkinliğimizin asıl amacı, çocukları kötü çevrelerin bulunduğu parklardan, sokaklardan kurtarmak. Mehmet kardeşimizin bu anlamda desteğini asla unutamam. Fikir ondan geldi. Beraber çocuklar için çalıştık. Çocukları eğitmek, bilerek öğretmek ve hafızalarını geliştirme amaçlı yola çıktık inşallah devamı da gelecek. Bu anlamda Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’a bize yer sağladığı için teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.



“Çocukları kötü ortamlardan uzaklaştırarak, aileleriyle birlikte güzel vakitler geçirmesi önceliğimiz”


Etkinliğin içeriğini hazırlayan Anadolu Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Rekreasyon Bölümü 2’nci sınıf öğrencisi Mehmet Keskin ise, doğup büyüdüğü mahallede bu etkinliğin faydalı olacağını belirterek, “Ben bu mahallede büyüdüm. Tabi Rekreasyon Bölümü’nde, kamu ve yerel yönetimlerde ben de böyle etkinlikleri görüyordum. Kendi mahallemde ve Eskişehir’in birçok mahallesinde yapılan çalışmaları gördüm. Öncelikle yakın olan bu mahallede ve muhtar olan Meryem abla bize çok yardım eden biri ve muhtar olarak çok aktif bir muhtar. Bu mahallede neden böyle bir etkinlik yapmayalım dedim. Fikir aklıma yattı, bunu geliştirdim, muhtarımıza sundum. O da elinden geldiğince destek verdi. Ayrıca fakültemiz hocalarından Türkan Nihan Sabırlı hocamız da bu etkinlik için bize çok destek verdi. Buradaki etkinliklerin bir diğer amacı, çocukları sokaktan alıp böyle aktiviteler yaparak birbirleriyle kaynaşması, kendi aralarında samimi olmasıdır. Bu bölgenin sokak ortamı eskisi gibi çok iyi değil. Onları kötü ortamlardan uzaklaştırarak, aileleriyle birlikte güzel vakitler geçirmesi önceliğimiz. Sokakta olmayan çocuklar genellikle bilgisayar başında oluyor veya bu bölge taraflarında biraz sorunlu olabiliyorlar. Bu etkinlikler onların biraz daha iyi gelişmesini, aktif olmalarını ve geleceğe yönelik yatırım yapmalarını neden oluyor. Böyle bir etkinliği de hazırlamak çok güzel bir duygu” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Teleferikte ailesiyle mahsur kalan makine teknisyeni: "Kazadan 10 dakika önce arayıp uyarmıştım" Antalya’da yaşanan teleferik kazasında ailesiyle birlikte mahsur kalan ve Çorlu ilçesinde yaşayan Makine Teknisyeni Cezmi Türkyılmaz, “Henüz olay yaşanmamıştı, ben arayıp uyardım ama maalesef 10 dakika sonra kaza meydana geldi. Çok üzücü bir olay fakat önüne geçilebilirdi” dedi. 12 Nisan tarihinde Antalya’nın Konyaaltı ilçesindeki Sarısu-Tünektepe teleferik hattında bulunan bir teleferik direği devrilip seyir halindeki bir kabine çarptı. Kabinin parçalanması sonucu Avukat Memiş Gümüş hayatını kaybederken, 17 kişi de yaralanmıştı. Kaza sonrası tamamen duran teleferik kabinlerinde mahsur kalan 174 kişi, yaklaşık 1 gün süren çalışmalardan sonra tahliye edildi. Çorlu ilçesinde yaşayan Cezmi Türkyılmaz, üniversitede okuyan kızını ziyaret için gittiği Antalya’da yolculuk için bindiği teleferikte, kabinlerde mahsur kalan 174 kişi arasında yer aldı. Türkyılmaz ve ailesiyle yaklaşık 7 saat sonra helikopter vasıtasıyla mahsur kaldığı kabinden kurtarıldı. Olayla ilgili konuşan Makine Teknisyeni Cezmi Türkyılmaz, “Gezi amaçlı teleferiğe bindik ve geziyi tamamladıktan sonra dönüş için teleferiğe bindik. Bu sırada direklerden bizim kabinin üzerine kıvılcım sıçradı. Bunu kızım fark etti ve bana da söyledi. Ben de bu konulara karşı bilgisi olan bir makine teknisyeniyim. Kafamı kaldırıp baktığımda direğin üzerinde makaralar kilitlenmiş dönmüyordu. Hemen kabinde yazan irtibat numarasını arayarak, görevlilere ulaştım ve kazaya sebebiyet verilmesin diye teleferiği durdurmalarını ifade ettim. Arayıp, ‘direğin üzerindeki makaralar dönmüyor. Bu yüzden çelik halat kıvılcım çıkarıyor, teleferiği hemen durdurun’ dedim. Telefonu kapattılar 5 dakika sürdü, herhangi bir durdurma olmadı. 5 dakika sonra tekrar aradım ve ‘sakın yolcu almayın, teleferiği hemen durdurun, kıvılcım ve duman çıkıyor’ dedim. 3-4 dakika sonra teleferik tekrar start alınca bir baktım arkaya etrafı toz bulutu kapladı. Telefon kayıtlarına bakılabilir muhtemelen ilk ben arayıp uyardım. Benim aradığımda stop edilip bırakılsaydı bu olay yaşanmazdı” diye konuştu.
Antalya Deniz kaplumbağaları ilk yuvayı yaptı Antalya’nın Manavgat ilçesi Sorgun-Side sahilinde ilk yetişkin deniz kaplumbağası yuvası tespit edildi. Manavgat’ta nesli tükenme tehlikesi altındaki deniz kaplumbağalarının yuvalama alanlarından Sorgun- Side sahilinde, yeni sezonun ilk kaplumbağa yuvası tespit edildi. Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan aldığı araştırma izinleriyle izleme faaliyetlerini yürüten DEKAFOK Kıyı Koruma Derneği tarafından belirlenen kaplumbağa yuvası, korumaya alındı. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve genelgelerle nesli koruma altına alınan deniz kaplumbağalarının yuvalama alanları, her yıl olduğu gibi bu yıl da çeşitli uyarı ve tedbirlerle korunacak. Bunların başında yuvalama alanlarından motorlu araçların geçmesi, sahilde ateş yakılması, yavruların deniz yönüne gitmesini engelleyebilecek yapay ışıklar, havai fişekler ve çöpler gibi faktörlerin yasaklanması geliyor. İlk yuva, geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildi DEKAFOK Kurucu Başkanı Seher Akyol, bu yıl beşinci koruma ve izleme sezonuna hazırlandıklarını belirterek, "2020 yılında bu işe başladığımızda bize ’Burada caretta mı olur?’ demişlerdi. İlk yıl burada carettaların olduğunu, ikinci yıl ise deniz analarının en büyük avcısı carettaların aslında buradaki en büyük çalışma alanı olan turizm için ne kadar önemli olduğunu gösterdik. Üçüncü yıldan itibaren ise çevreye duyarlı halkımızın muhteşem çabalarıyla daha da güçlendik. Bu yıl beşinci sezonumuza hazırlanırken çok daha müsterihiz çünkü vicdani duyguları son derece gelişmiş olan halkımız artık ne yapması ve yapmaması gerektiğini çok iyi biliyor. Geçmiş dönemlere bakarak duyarlılığıyla beni çok etkileyen off-road sürücülerimiz ekim ayının ortalarına kadar sahillerimizde araçla geçmemesi gerektiğini, kampçılarımız ateşin deniz kaplumbağalarına ne gibi zararlar verdiğini çok iyi biliyor. Bölgedeki otellerimiz bu konuda tam destekçimiz ve bu dönemde onlarla ve duyarlı personelleriyle muhteşem bir uyum yakalıyoruz" dedi. DEKAFOK tarafından yapılan açıklamada; ilk yuvanın geçtiğimiz yıldan 18 gün önce tespit edildiği belirtilirken, yetişkin deniz kaplumbağalarının ağustos ortalarına kadar yuvalamaya devam etmesinin beklendiği, yavruların ise ilk yuvadan yaklaşık 50 gün sonra çıkmaya başlayacağı ve geçen yıl olduğu gibi ekim ayının ortalarına kadar çıkışlarını sürdüreceği kaydedildi.
Hatay Küçük Barış Manço takma saçı, bıyığı ve sahne performansıyla beğeni topladı Depremin vurduğu Hatay’da açılan Barış Manço temalı kütüphane hizmete açıldı. Kütüphanenin açılışında Barış Manço’ya benzemek için takma saç ve bıyık takan küçük çocuk, sahne performansıyla beğeni topladı. Asrın felaketinin ilk saatlerinden itibaren bölgeye yardıma koşan Antalya İl Sağlık Müdürlüğü’nde görevli 38 yaşındaki Acil Tıp Teknisyeni Havva Aydanur Ertuğrul, afetzede vatandaşlara umut olmaya devam ediyor. Hatay’da bir çok projeye imza atan Ertuğrul, kurucusu olduğu Ülkem Okuyor Derneği öncülüğünde 21. Kütüphanesinin açılışını gerçekleştirdi. Antakya ilçesinde bulunan Katar - 4 konteyner kentte açılan Barış Manço temalı kütüphane vatandaşlara hizmet etmeye başladı. Barış Manço severler ve Ülkem Okuyor Derneği işbirliğinde açılan kütüphanenin açılışı renkli görüntülere sahne oldu. Barış Manço’ya benzemek için peruk ve bıyık takan ilkokul 2. sınıf öğrencisi Ayaz Nalçak, açılışa katılanlardan büyük beğeni topladı. Lale Manço, kütüphanenin eşinin ismini taşıyacak olmasından dolayı mutlu olduğunu belirterek, “Havva hanım önderliğinde bu gün Ülkem Okuyor Derneği’nin 21 kütüphanesini açıyoruz. Bu kütüphane Barış Manço’ya ithaf edildi. Tabii bizim buraya katkımız da var. İzmanço ve Barış severler katkıda bulundu. Burası Havva hanımın emekleriyle bizim eserimiz oldu. Kütüphanemiz Barış Manço adıyla anılacak ve gerçekten mutlu oldum. Depremzede çocukların Barış Manço’yu tanıyabilecekleri bir ortam oluşturmaya çalıştıklarını belirten Ertuğrul, “Depremin ilk gününden beri sahadayım. Ancak sağlıkçı olarak değil deprem bölgesine kitap yığan kadın olarak biliniyorum. Ülkem Okuyor Derneği olarak 21. Kütüphanemizi açtık. Derneğimiz açtığı kütüphanelerde artık iş birlikleri yapıyor. Lale hanım ve Barış severler olarak 21. Kütüphanemizi birlikte açmak istediklerini söylediler. Hatay’ın Antakya ilçesinde bulunan konteyner kente Barış Manço temalı bir kütüphane kazandırdık. Çocukların girdiklerinde Barış Manço’yu hatırlayabilecekleri bir ortam oluşturmaya çalıştı” şeklinde konuştu.