EKONOMİ - 11 Ekim 2018 Perşembe 13:41

Eskişehir’den ülkeye önemli ihracat atağı

A
A
A
Eskişehir’den ülkeye önemli ihracat atağı

Coğrafi konumunun getirdiği avantajla bölgede kavşak noktası halinde olan Eskişehir, yaptığı ihracat ile ülkenin büyüme ve kalkınma hedeflerine önemli katkılar sunuyor.

Coğrafi konumunun getirdiği avantajla bölgede kavşak noktası halinde olan Eskişehir, yaptığı ihracat ile ülkenin büyüme ve kalkınma hedeflerine önemli katkılar sunuyor.


Türkiye’nin önemli sanayi kentlerinden olan Eskişehir’de üretilen beyaz eşya, uçak/helikopter motoru, seramik, kiremit, armatür, bisküvi, kek, kuru yemiş ve süt ürünleri gibi gıda ürünlerinin yanı sıra otomotiv sanayi ürünleri; Amerika Birleşik Devletleri, İtalya, Almanya, Fransa ve Çin başta olmak üzere dünyanın pek çok noktasına ihraç ediliyor. Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Yönetim Kurulu Üyeleri Emre Sarar ve Ömer Benli ile Genel Sekreter Yardımcısı İsmail Öztürk’ün katılımıyla kentin ihracat rakamları ve kentin ihracat potansiyeli değerlendirildi. ESO Yönetim Kurulu Üyesi Emre Sarar, 2017 yılında Eskişehir’de toplamda 2 milyar 292 milyon dolar ihracatın gerçekleştirildiğini açıkladı.



İlk 5’teki firmalar dikkat çekiyor


Açıklanan rakamlara göre kentte bir 2016 yılına göre ihracatta önemli bir artış olduğu gözlenirken ilk 5’teki firmalar önemli katkısıyla oldukça dikkat çekiyor. 2017 yılında 2 milyar 292 milyon dolar olan ihracatta ilk 5 firmanın 1 milyar 360 milyon dolarlık yüzde 60’lık dev payı göze çarpıyor. İlk 5 firmanın ürünleri arasında beyaz eşya, maden, otomotiv ve gıda sanayi yer alıyor. İlk 10’daki firmaların toplam paydaki oranı ise 1 milyar 670 milyon dolar ile yüzde 73 olarak açıklandı.



İhracatta Amerika başı çekiyor


İhracatın ülkelere göre dağılımına da yer verilen açıklamada Amerika Birleşik Devletleri’nin her geçen yıl artarak ürün aldığı gözleniyor. 2015 yılında 291 milyon dolar olan ihracat, 2016 yılında 262 milyon dolar, 2017 yılında ise ciddi bir artışla 377 milyon dolara yükseliyor. Diğer ülkeler ise ABD’nin yanı sıra İngiltere, Çin, Fransa ve Almanya olarak açıklandı. En çok ihraç edilen ürünler ise beyaz eşya alanında buzdolabı, ocak, fırın; madende boraks, manyezit, krom, mermer ve nikel; havacılıkta uçak-helikopter motoru, yapısal ve motor parçaları; yapı malzemelerinde PVC, seramik, kiremit, armatür, yapı kimyasalları; gıdada bisküvi, kek, kuru yemiş ve süt ürünleri; otomotiv sektöründe ise kamyon ve otomotiv yan sanayi olarak öne çıkıyor.



"Hedefimiz 2023 senesinde ihracatımızı 5 milyar dolar seviyesine getirmek"


Eskişehir Sanayi Odasında yapılan toplantıda konuşan ESO Yönetim Kurulu Üyesi Emre Sarar, hedeflerinin 2023 senesinde ihracatı 5 milyar dolar seviyesine çıkarmak olduğunu aktardı. Sarar, "Eskişehir’de aylara göre ihracat rakamlarına baktığımızda da 2018 Ağustos ayının sonunda birazcık bir azalma ile 78.7 milyon dolar seviyesinde gezmekte. Odamızın bir misyonu var. O da 2023 senesinde ihracatımızı 5 milyar dolar seviyesine getirmek olacaktır. Yapmış olduğumuz ve önem verdiğimiz Uluslararası Rekabet Geliştirme Projeleri (URGE) olacak. Tabi oda olarak en önem verdiğimiz şey ihracat. Biliyorsunuz ki ülkenin de içinde olduğu duruma bakılıp analiz edildiğinde bir kriz havası oluşturulmakta. Ama bizim amacımız burada bu krizi fırsatlara nasıl dönüştürebiliriz onların çözümünü aramaktayız. Krizden koruyan ve firmalarımızı ayakta tutabilecek ilk konu ise ihracat yapmamız. İhracatı nasıl arttırabiliriz, hangi ülkelerden neleri ihraç edebiliriz, o müşterileri nasıl bulabiliriz, oradaki alıcıları kentimize nasıl getirebiliriz, bunların çalışmasını yapmaktayız. Bunla ilgili de URGE projelerine önem vermekteyiz. İlk URGE projemiz yaklaşık 33 firmanın katılımıyla Eskişehir’deki yağı malzemeleri sektöründe bir çalıma yapacağız. Bu proje başlandıktan sonra amaç hangi ülkede, hangi sektörde neler ihraç edebiliriz bunun çalışmalarına başlayacağız. Dediğim gibi 2023’deki hedefimiz 5 milyar dolar seviyesine ulaşmak" şeklinde konuştu.



"Ülke olarak bir seferberlik başlatılması gerektiğini düşünüyoruz"


Emre Sarar’ın ardından konuşan ESO Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Benli ise, en çok ithalat edilen ürünlerin belirlenmesi ve rakamsal bazda üst sıralarda olan ithalat rejiminin aşağı çekilmesi ile alakalı seferberlik başlatılması gerektiğini söyledi. Ülke adına ithalat alanında gereken yatırımları yapmaya hazır olduklarını belirten Benli, "Tabi ihracat rakamları üzerinde duruyoruz. İhracatta bir açığımız olduğunu biliyoruz. Bu açığı oluşturan etmenlerden bir tanesi de ithalat rakamlarımızın yüksek olması. İthalat rakamlarımızın son döviz artışları sebebiyle yüksek bir azalış olduğunu görüyoruz. Ama maalesef ülkemizde yapılan üretimlerin büyük bir çoğunluğu da ithalata dayalı bir üretim. Şöyle bir seferberlik başlatılabileceğini düşünüyoruz. Ülke olarak bir seferberlik yapılması gerekirse, ülkemizde ithal ürünlere dayalı işlemlerin neler olduğu bakanlık tarafından çıkarılırsa, en çok ithalat yapmış olduğumuz ürünler çıkarılırsa ve bu en çok rakamsal bazda üst sıralarda olan ithalat rejiminin aşağı çekilmesi adına bir seferberlik başlatılması gerektiğini düşünüyorum. Bu en çok ithal edilen ürünlerin hangisi Türkiye’de üretilebilir. Hangi şehirde üretileceği önemli değil. Biz Eskişehirli sanayiciler olarak bu ithalat yapılan ürünlerin ülkemizde üretilmesi adına gerekli yatırımları yapmaya hazır sanayicileriz. Yıllar önce devrim arabasını yapmış, bu hayata geçirmiş sanayicilerin çocukları olarak bunları yapmaya hazırız” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli 2 kız çocuğunu taciz ettiği iddiasıyla yargılanıyor Kocaeli’de kızının 11 ve 12 yaşlarındaki 2 arkadaşını taciz ettiği iddia edilen 52 yaşındaki sanığın, 2’şer kez 3 yıl 9 aydan 14 yıla kadar hapsi istendi. İddiaya göre; Kocaeli’de yaşayan H.N.Y. (11) ile S.N.B. (12) isimli kız çocukları, 2020’nin yaz aylarında ve 2022’nin ocak ayında arkadaşlarının babası İ.K. (52) tarafından cinsel istismara maruz kaldı. Çocukların bu durumu öğretmenlerine anlatmasıyla konu polise intikal etti. Suç duyurusunun ardından İ.K. gözaltına alındı. İfadesi alınan İ.K. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Sanık hakkında "Çocuğa karşı cinsel istismar" suçundan dava açıldı. Olayla ilgili açılan davanın duruşması Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuksuz sanık, tanıklar ve taraf avukatları katıldı. Olaya ilişkin dinlenen S.N.B’nin ablası Z.B., "Tam zamanını hatırlamamakla birlikte pandemi sonrasında kardeşim bana sanık ve kızı ile motosiklete bindiklerini söyledi. Kardeşim, sanığın motosiklette bacaklarına ve bikini bölgesine dokunduğunu söyledi. Emin olup olmadığını sorduğumda emin olduğunu söyledi. Kardeşimin cep telefonunu denetlemek amacıyla kontrol ettim. Kardeşim arkadaşına yolladığı mesajda kendisine dokunduklarını yazmıştı. Kardeşime mesajların ne olduğunu sorduğumda şaka olduğunu söyledi ve bana tepki gösterdi. Telefonunu kontrol ettiğim başka tarihte ise intihar etmek amacıyla hap içtiğini yazmıştı. Daha sonra olayı anneme anlattım. Ben anlatmadan önce de kardeşim olayı öğretmenine anlatmış. Daha sonra olay polise intikal etti" dedi. "Mağdurlar, iddia ettikleri eylemler tarihinden sonra da sürekli bize gelmeye devam etti" Tanık olarak dinlenen sanığın kızı ise "Mağdur kızlar benim arkadaşlarım olur. Evimize gelip giderlerdi. Kızlar bizim eve geldiğinde sürekli yanlarındaydım. İddia konusu olaylar yaşanmamıştır. Mağdurlar, iddia ettikleri eylemler tarihinden sonra da sürekli bize gelmeye devam etti. S.N.B. çok yalan söyler ve olayları abartarak anlatır. Bu huyu sebebiyle kendisiyle çok kavga ettiğimiz olurdu" şeklinde konuştu. Sanık ise suçlamaları kabul etmediğini belirtti. 2’şer kez 3 yıl 9 aydan 14 yıla kadar hapis talebi Cumhuriyet savcısı mahkeme heyetine sunduğu mütalaasında, sanık İ.K’nın her 2 çocuğa karşı işlemiş olduğu iddia edilen "çocuğa karşı cinsel sarkıntılık" suçundan ayrı ayrı 3 yıl 9 aydan 14 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. Mahkeme heyeti, sanığın tutuksuz halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
Adıyaman İsias Otel davasının ikinci duruşması başladı Adıyaman’da 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 72 kişinin hayatını kaybettiği İsias Otel’le ilgili davanın ikinci duruşması Adıyaman Adliyesi’nde başladı. 6 Şubat depremlerinde 39’u KKTC’li voleybol sporcusu, öğretmen ve antrenör olmak üzere toplam 72 kişinin hayatını kaybettiği Adıyaman’daki İsias Otel davasının ikinci duruşması Adıyaman Adliyesi 3. Ağır Ceza Mahkemesinde sabah saatlerinde başladı. 3’ü tutuklu toplam 11 sanığın yargılandığı davaya KKTC Başbakanı Ünal Üstel, Başbakan Yardımcısı Fikri Ataoğlu, KKTC İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, KKTC Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, KKTC Ana Muhalefet Lideri Tufan Erhürman, otel enkazında hayatını kaybedenlerin aileleri ve çok sayıda kişi katıldı. Sabahın erken saatlerinde ellerinde kaybettikleri yakınlarının pankartlarıyla Adıyaman Adliyesine gelen aileler gözyaşlarına hakim olamadı. Burada aileler adına açıklamalarda bulunan, otel enkazında hayatını kaybeden Nazımcan Hartlap’ın annesi Hilal Düzgünce, “6 Şubat depreminin üzerinden 14 ay geçti. Bugün ortak davamız olan İsias Otel davasının ikinci duruşması yapılacak. Bizler İsias Otel’de 72 canımızı kaybettik. Rehberlerin ve şampiyon meleklerin anneleri, kardeşleri ve en yakınları buradayız. 14 aydır acımızı yaşayamıyor, faillerin yargı önünde hesap vermesi için mücadele ediyoruz. Tüm faillerin hak ettikleri şekilde ceza almaları ve aldıklarını görene kadar mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz” dedi. Daha sonra konuşan Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Yücesoylu Karakaya, "Ne olursa olsun bu dava adaletle sonuçlanana kadar hep birlikte olmaya devam edeceğiz. Katiller hesap verene kadar mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Bu davada bilimin yol göstericiliğine güveniyoruz. Hukukun üstünlüğü kadar toplum vicdanının gücüne de inanıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti adaletinden tek beklentimiz, İsias cinayetinin faillerinin bizden aldıkları her canın bedelini ödemesidir” şeklinde konuştu. Bu davanın peşini hiçbir şekilde bırakmayacaklarını vurgulayan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, "Bu depremde bizlerde çocuklarımızı kaybettik. Yavrularımızı kaybettik. Ve o günden bu güne kadar adalet arayışımız devam ediyor. Biz Türkiye Cumhuriyeti adaleti güveniyoruz. Birinci duruşma bundan bir müddet önce başladı ve sonuçlandı. Bugün ikinci duruşma için biz KKTC olarak bütün kesimlerimizle buradayız. Hükumet olarak buradayız, bakan arkadaşlarımızla buradayız, muhalefet başkanıyla, milletvekilleriyle ve yavrularımızın anneleriyle, yakınlarıyla, halkımızla Adıyaman’a geldik. Çünkü bu çocuklar artık KKTC’nin davasıdır. Onların acıları hepimizin acılarıdır. Biz çocuklarımızı unutmadık unutturmayacağız. Ve adalet sonuçlanana kadar biz bu işin devlet olarak takipçisi olacağız. Ülke olarak, devlet olarak Adıyaman’dayız. Ve iananıyorum ki en iyi neticeyi de bugün değilse bile en yakın zamanda adalet tecelli edecek, suçlular ise gerekli cezayı alacak diye düşünüyorum” diye konuştu.