SAĞLIK - 12 Ağustos 2018 Pazar 11:34

Serebral palside ailelere büyük rol düşüyor

A
A
A
Serebral palside ailelere büyük rol düşüyor

Eskişehir Fizyomer Terapia Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi’nde Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı olarak görev yapan Dr.

Eskişehir Fizyomer Terapia Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi’nde Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı olarak görev yapan Dr. Beyhan Yenerkol, serebral palsi hastalığı hakkında bilgi verdi.


Serebral palsi hastalığının ne olduğunu anlatan Yenerkol, hastalığın belirtileri hakkında açıklamalarda bulundu. Beyhan Yenerkol, “Serebral palsi halk arasındaki deyimi ile beyin felcidir. Çocuklarda gördüğümüz bir hastalıktır. Çocuklar doğduktan sonra 18 aya kadar beyin gelişimlerinin büyük kısmını tamamlarlar. Ama 6 yaşına kadar bu gelişim devam eder. Çocuktaki bu hasar kalıcı bir bozukluk oluyor. Çocuk yürüyemeyebiliyor, konuşamayabiliyorlar, beyinsel bozukluklar olabiliyor, yutkunamayabiliyorlar. Daha hafif vakalarda sadece parmak ucuna basarak yürüme şeklinde karşımıza çıkabiliyor" dedi.



"Aile çocuğun gelişimine dikkat etmeli"


Hastalığın tanısında ailelere büyük görev düştüğünü vurgulayan Yenerkol, şunları söyledi:


“Serebral palside erken tanı çok önemli. Erken tanıda bulunabilmek için anne-babanın bir çocuğun normal gelişimini bilmesi gerekiyor. Çocuk 0-3 ay arasında başını tutabilmeli. 4 aylık bebek sırtüstü yatarken yan dönebilmeli. 6 aylık bir bebek desteklendiğinde oturabilmeli. 8 aylık bebek artık desteksiz oturabilir. 9. ayda bebek emeklemeye başlar. 10-11 ayda tay durabilir, 12-14 aylar arasında yürüyebilir. 2 yaşında olduğunda merdivenleri inip çıkabilir. 2 buçuk yaşına gelen çocuk zıplayabilir. Eğer anneler çocuklardaki bu gelişimi biliyorlarsa bir sorun olduğunu fark edebilirler. Ailelerin bilinçli olması şart. Halk arasında söylenen ‘erkek çocuğu geç yürür, geç konuşur’ diye düşünüyorlar. O yüzden geç farkına varabiliyorlar. Eğer hafif bulgular varsa çocuk öyle büyüyüp gidiyor.”



"Çocuk hareket edemez hale gelebilir"


Erken tanı ve tedavi ile hastalığın ilerleyişinin büyük oranda durdurulacağını söyleyen Yenerkol, “Çocuk tedavi edilmezse zamanla adalelerde tutulmalar, eklemlerde bozukluklar gelişiyor. Adaleler rehabilitasyon ile çalıştırılmazsa zayıflar. O kol veya bacakta kısalık gelişebilir, eklemlerde bozukluk olabilir. Çocuk hareket edemez hale gelebilir. Tedaviye erken başlanmışsa birtakım eklem kısıtlılıkları gelişmeden önlem alabiliyoruz” diye konuştu.



Son teknoloji cihazlar ile tedavi


"Fizyomer olarak 18 yıldır merkezimizde rehabilitasyon uygulayarak serebral palsili çocuklarımızı tedavi etmekteyiz. Serebral palsi tedavisinde son teknoloji cihazlar kullanılıyor" diyen Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Beyhan Yenerkol, “Srebral palsi tedavisinde aktif yürüme robotunu kullanıyoruz. Bunun yanı sıra Sanal Gerçeklik Cihazlarımız var. Bu özellikle oyunla karışık aktif hareket etmeyi sağladığı için çocuklar tarafından da çok seviliyor. Terapi havuzumuzu kullanıyoruz. Ayrıca Uzay Terapi cihazımız var. Bu cihazda çocuk bir kafes içinde özel giysi ve kemerlerle bağlanıyor ve bu şekilde yürüyor. Çocuk yürüyebildiğini görüyor ve bu çocuğu motive ediyor ve gelişmeyi hızlandırıyor” şeklinde konuştu.



Yürümek mümkün


Son olarak tedavi sonuçlarında yaşanan gelişmeleri aktaran Yenerkol, "Çok sayıda serebral palsili çocuğumuzun çeşitli rehabilitasyon programları ile gelişimlerini destekliyoruz, sağlıklı bir şekilde gelişmelerine ve yürümelerine yardımcı oluyor. Örneğin rehabilitasyon programı ile başını tutamayan bir bebek başını tutabiliyor, oturamayan oturabiliyor, yürüyemeyen de bazen kısa, bazen de uzun süreçte yürüyebiliyor. Rehabilitasyon bir ekip işidir. Fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanlarımız, fizyoterapistler ve aileler hep birlikte hareket etmelidir" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sarıyer’de öğretmeni yumruklayan velinin ifadesi ortaya çıktı: ‘’Çocuğumun da yanımda ağlamasından dolayı bir anlık ebeveynlik duygusuyla vurdum’’ Sarıyer’deki bir ortaokulda oğlunun okul davranışlarıyla ilgili olarak görüşmeye davet ettiği öğretmenini, yüzüne yumruk atmak suretiyle darp eden ve tutuklanarak cezaevine gönderilen şüpheli velinin ifadesine ulaşıldı. İfadesinde, okul yönetiminden ve veliden olaydan 1 ay önce şikayetçi olduğunu belirten şüpheli, ‘’Bir anda istem dışı, çocuğumun da yanımda ağlamasından dolayı bir anlık kızgınlık ve ebeveynlik duygusuyla hocaya vurdum’’ dediği öğrenildi. Sarıyer’deki bir ortaokulda 25 Nisan 2024’de iddiaya göre Türkçe öğretmeni olarak görev yapan Necla Ö., öğrencisi E.S.Ç.’nin okul davranışlarıyla ilgili olarak velisi olan şüpheli Ali Ç.’yi (51) görüşmeye davet etmiş, okula gelen şüpheli veli Ali Ç. ise müşteki öğretmeni okul koridorunda görerek herhangi bir diyaloğa girmeden öğretmenin yüzüne yumruk atmıştı. Olayın ardından gözaltına alınan şüpheli, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. Şüpheli veli Ali Ç., Savcılık işlemlerinin ardından çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe ‘kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten yaralama’ suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. ‘’Oğlum ‘baba çabuk gel, beni bir odaya kapattılar kaçtım, bana bir şeyler imzalatmaya çalışıyorlar’ dedi’’ Öte yandan şüphelinin ifadesine ulaşıldı. Kimlik tespitinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İSBAK A.Ş.’de dijital arşiv personeli olarak çalıştığını söyleyen şüpheli Ali Ç. ifadesinde, "Okul yönetimi ve sınıf öğretmeni Necla Ö.’den 26 Mart 2024’de Sarıyer Çocuk Büro Amirliği’nde ’kötü muamele’ konusundan adli olarak şikayetçi olmuştuk. 25 Nisan günü Kaymakamlık müfettişleri ile konuyla ilgili görüşmedeydim. Bu sırada eşim Neslihan Ç. beni aradı, kendisini okulun bir hizmetlisinin aradığını ve oğlumuzla ilgili bir sıkıntının olduğunu söyledi. Ardından eşimden hizmetlinin numarasını alarak durumun ne olduğunu sordum. Bana oğlumun atak geçirdiğini, öğretmenlerin yukarı almaya çalıştığını ancak oğlumun çıkmak istemediğini söyledi. Oğlumu telefona isteyince, ‘baba çabuk gel, beni bir odaya kapattılar kaçtım, bana bir şeyler imzalatmaya çalışıyorlar’ dedi. Sonrasında hizmetli ‘müdür bey geliyor’ diyerek telefonu yüzüme kapattı’’ dedi. ‘’Dalga geçer gibi ‘beni şikayet etmenin bedelini ödeyeceksin’ dedi, bir anlık sinir harbi ile vurdum’’ İfadesinin devamında, okula gittiğinde hizmetliye çocuğunun nerede olduğunu sorduğunu söyleyen şüpheli, ‘’Hizmetli bana, müdür beyin oğlumu yukarı çıkardığını söyledi. Ben de müdürün odasına çıktım. Bu sırada oğlum yanıma panik halinde ağlayarak geldi. Bana ‘baba buradan çabuk çıkalım, eve gidelim’ dedi. Korkusundan sürekli aynı şeyleri tekrarlıyordu. Müdür beyi odasına doğru yürürken Necla hocanın elinde çay bardağı ile gülerek bize doğru geldiğini gördüm. Dalga geçer gibi ‘beni şikayet etmenin bedelini ödeyeceksin’ dedi. Ben de o anda istem dışı çocuğumun da yanımda ağlamasından dolayı bir anlık kızgınlık ve ebeveynlik duygusuyla hocaya vurdum. Sonra okulun dışına çıktım, çok pişmanım. Bir anlık sinir harbi ile vurdum, bu sinir harbini ise hem şahsın tahrik edici eylemlerinden hem de babalık içgüdüsünden dolayı yaşadım’’ şeklinde konuştu.
Sakarya Kaldırımda yürüdüğü esnada otomobilin çarptığı adliye personeline acı tören Sakarya’nın Karasu ilçesinde kaldırımda yürüdüğü esnada otomobilin çarpması neticesinde hayatını kaybeden Karasu Adliyesi personeli Zahide Saatçi (58) için adliye önünde tören düzenlendi. Saatçi’nin ayakta durmakta zorluk çeken yakınları Türk bayrağına sarılı tabutuna sarılarak gözyaşı döktü. Kaza, sabah saat 08.49’da Kocaali-Karasu D-010 duble yolu Aşağı Aziziye Mahallesi mevkiinde meydana geldi. Yolun kenarında bulunan kaldırımda yürüyen ve adliye personeli olduğu öğrenilen 58 yaşındaki Zahide Saatçi’ye, yolda hızla ilerlediği esnada lastiği patlayarak kontrolden çıkan E.E. idaresindeki 54 AGG 236 plakalı Tofaş marka otomobil çarptı. Çarpmanın etkisi ile metrelerce savrulan talihsiz kadın, olay yerinde hayatını kaybetti. Taklalar atarak durabilen ve hurdaya dönen otomobilin sürücüsü de kazada yaralandı. Adliyede düzenlenen törende gözyaşları sel oldu: Cenazesi Sinop’a gönderildi Hayatını kaybeden talihsiz kadın için Karasu Adliyesi’nde bir tören düzenlendi. Törene; Sakarya Cumhuriyet Başsavcısı Osman Köse, Karasu Cumhuriyet Başsavcısı Eba Nevfel Uçar, hakimler, savcılar ve adliye personeli ile Saatçi’nin yakınları katıldı. Saatçi’nin yakınları, Türk bayrağına sarılı tabuta sarılarak gözyaşı döktü. Karasu Cumhuriyet Başsavcısı Eba Nevfel Uçar, törende yaptığı konuşmada, “Kıymetli mesai arkadaşımız Zahide Saatçi’ye Allah’tan rahmet, kederli ailesine, Karasu Adliyemize ve tüm yargı camiasına başsağlığı diliyorum” ifadelerini kullandı. Zahide Saatçi’nin cenazesi, yapılan duaların ardından toprağa verilmek üzere memleketi olan Sinop’a gönderildi. Şehit edilen kardeşinin ardından adliyede göreve başlamış Zahide Saatçi’nin, kardeşi Cevdet Özdemir’in teröristlerce şehit edilmesinin ardından 2015 yılında İstanbul Adliyesi’nde göreve başladığı ve 2022 yılından itibaren de Karasu Adliyesi’ne atanarak görevine devam ettiği öğrenildi. Öte yandan, feci kazanın araç içi kamerası görüntüleri de ortaya çıkmıştı. Görüntüde, kontrolden çıkarak savrulan otomobilin kadına çarparak takla attığı anlar yer aldı.
Muğla Esnaf Komisyonu, ilk toplantısını gerçekleştirdi Bodrum Belediye Meclisi’nin 07.04.2024 tarih ve 2024/47 sayılı kararı ile kurulan “Esnaf Komisyonu’’, Bodrum Belediyesi merkez binada ilk toplantısını yaptı. Komisyon Toplantısına Komisyon Başkanı Deniz Koca ile komisyon üyeleri, Mali Hizmetler Müdürü Ahmet Demirel ve mali hizmetler personeli katıldı. Komisyon, Bodrum Belediyesi yetki sınırları içerisinde faaliyet gösteren ticari, zirai ve serbest meslek faaliyetinde bulunan her türlü gerçek veya tüzel kişiliğe ait sorunun tespit edilip çözüm önerilerinin üretilmesi için çalışacak. Belediye bünyesinde kurulan diğer komisyonlarla iş birliği ve eş güdüm içinde çalışacak olan komisyon, faaliyet konuları ile ilgili Bodrum’da kurulmuş olan oda, dernek, vakıf, kooperatif ve kamu tüzel kişilikleri ile gerekli görüşmelerin yapılması amaçlıyor. Esnaf sorunlarının çözümü ve iş birliği imkanlarının aranması için de faaliyet gösterecek olan komisyon, bu kapsamda Bodrum Esnaf ve Sanatkârlar Odası, Bodrum Denizciler Derneği, Bodrum Ticaret Odası, Bodrum Esnaf Sanayici İş Adamları Derneği, Bodrum Otelciler Derneği, Bodrum Deniz Ticaret Odası, Müstakil İş Adamları Derneği, TÜRSAB ve diğer kamu tüzel kişilikleri ile de toplantılar yapacak. Komisyonun kurulmasıyla birlikte, Bodrum’da iş dünyası ve esnafın sorunlarının daha etkin bir şekilde çözülmesi ve iş birliklerinin güçlendirilerek devam etmesi bekleniyor.