YEREL HABERLER - 01 Aralık 2011 Perşembe 09:54

KİLİSLİ ENGELLİ GENÇ VE ÇOCUKLAR SPORA DOYACAK

A
A
A
KİLİSLİ ENGELLİ GENÇ VE ÇOCUKLAR SPORA DOYACAK

Kilis’te, Sosyal Destek Programı çerçevesinde kabul edilen "Spor Yapalım Engelleri Aşalım" projesi sürdürülüyor.
Proje kapsamında 30 engelli çocuk, futsal, basketbol, masa tenisi, kort tenisi, atletizm, bisiklet ve fitness sporlarıyla ilk kez tanıştı. Uygulama için Ekrem Çetin İş Okulu, Maviel Rehabilatasyon merkezi ve Duru Rehabilatasyon Merkezi pilot eğitim kurumları olarak seçildi.
Kilis Belediyesi ve Gençlik Spor İl Müdürlüğü bünyesinde gerçekleşen "Spor Yapalım Engelleri Aşalım" projesinin koordinatörlüğü Kilis Özel Sporcular İl Temsilcisi Şule Gürbüz tarafından yürütülüyor. Projeyle birlikte Şehit Jandarma Süleyman Murat Dağdeviren Trafik Eğitim Parkı’nda bir "Engelli Spor Merkezi" oluşturuldu. 9-20 yaş aralığındaki çocuk ve gençlerden oluşan merkezde 1 yıl boyunca 7 uzman spor eğitmeni tarafından spor eğitimi verilecek. Her türlü spor malzemeleriyle donatılmış olan spor
merkezinde özel çocukların kendilerine uygun spor aktivitesini, konusunda uzman hocalar nezaretinde yapacakları, hem de sinema, piknik ve il dışı gezileri ile özel çocukların sosyalleşmeleri sağlanacak.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İş Bankası ve OSBÜK’ten İstanbul’da ikiz dönüşüm buluşması Türkiye İş Bankası ile Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) iş birliğinde hayata geçirilen "OSB’lerde İkiz Dönüşüm Buluşmaları"nın 5.’si İstanbul’da gerçekleştirildi. Etkinlikte, organize sanayi bölgelerinde ihracat ve istihdam odaklı üretim yapan firmalar bir araya gelirken, "100 KOBİ’nin İkiz Dönüşüm Yolculuğu" projesine ilişkin içgörü raporunun sonuçları da kamuoyuyla paylaşıldı. İş Bankası’nın 2024 yılında MEXT iş birliğiyle başlattığı "100 KOBİ’nin İkiz Dönüşüm Yolculuğu Projesi", dijital ve yeşil dönüşümün Türkiye genelindeki OSB’lere yaygınlaştırılmasını hedefliyor. Bu kapsamda İş Bankası ile OSBÜK arasında geçtiğimiz yıl imzalanan protokol sonrası başlatılan "OSB’lerde İkiz Dönüşüm Buluşmaları", Konya, Gaziantep, İzmir ve Ankara’nın ardından İstanbul’da düzenlendi. Etkinlikte paylaşılan içgörü raporu, Türkiye genelinde 24 ilde yerleşik, imalat, ulaşım, ileri imalat, kimya, tekstil, metal-maden, elektronik, hızlı tüketim ürünleri, ilaç-sağlık, enerji, kağıt ve biyoenerji olmak üzere 12 farklı sektörde faaliyet gösteren firmaların bir yıllık dönüşüm süreçlerinin izlenmesiyle hazırlandı. Dijitalleşme ile faaliyet karında yüzde 20-30 artış potansiyeli Rapora göre, Türkiye’de sektörlerin hacimleri ve gider kalemleri incelendiğinde dijitalleşme sayesinde faaliyet kârında ortalama yüzde 20 ile 30 arasında artış potansiyeli bulunuyor. Sürdürülebilirlik kriterlerine uyum sağlayan işletmeler ise piyasa ortalamasına kıyasla yaklaşık yüzde 10 daha düşük maliyetle finansmana erişebiliyor. Projeye dahil edilen 100 KOBİ’nin başlangıçta küresel ortalamanın altında bir dijital olgunluk seviyesinde olduğu, buna rağmen özellikle "teknolojik olgunluk" ile "organizasyon yapısı ve yetenek hazırlığı" alanlarında yüksek gelişim potansiyeline sahip oldukları tespit edildi. Sürdürülebilirlik tarafında ise firmalar için stratejik netlik, kaynak planlaması, veri altyapısı ve liderlik sahiplenmesinin güçlendirilmesi öncelikli alanlar olarak öne çıktı. "Verimlilikte yüzde 10-20 artış sağlandı" Etkinlikte konuşan İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, Cumhuriyet’in 100. yılında başlattıkları proje kapsamında seçilen firmalara yol haritaları oluşturduklarını ve dönüşüm adımlarının hayata geçirilmesi için finansman paketi sunduklarını belirterek şu ifadeleri kullandı: "Ne mutlu bize ki bugün bu işletmelerimizde yüzde 10 ile 20 arasında bir verimlilik artışı olduğunu görüyoruz. Yüzde 12’den başlayıp yüzde 50’ye kadar çıkan kapasite artışlarına tanıklık ettik. Üretim süreçlerinde yüzde 8 ile 35 arasında hata azaltımı mümkün oldu. Dijital kanallardan yapılan satışlarda yüzde 10 ile 20 arasında artış gerçekleşti." Aran, enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik tarafında da önemli kazanımlar elde edildiğini belirterek, "Avrupa Birliği’ne ihracatta sınırda karbon düzenlemesinden etkilenmeden üretime devam edebilme noktasında yüzde 14-20 arasında enerji maliyeti tasarrufu, yüzde 5’ten yüzde 18’e varan atık azaltımı, yüzde 12’ye varan su tüketimi düşüşü, yüzde 9-11 arasında Kapsam 1 ve 2 emisyon azaltımı sağlandı. Ayrıca yüzde 10-15 arasında kaynak verimliliği artışı gerçekleşti" dedi. 41 milyar liralık kredi desteği OSBÜK ile Haziran 2024’te imzalanan protokole de değinen Aran, projeye dahil edilen KOBİ sayısının önemli ölçüde artırıldığını vurgulayarak, "100 KOBİ’ye ilave olarak 2 bin 356 KOBİ’yi daha kapsama aldık. Bu süreçte kullandırdığımız 2,9 milyar lira krediye ek olarak, OSBÜK’le yapılan anlaşma kapsamında 20 milyar lirası nakdi olmak üzere toplam 41 milyar liralık kredi desteği sağladık" diye konuştu. Aran, bu rakamların büyük ölçekli yatırımlar olmadan da dönüşümün mümkün olduğunu gösterdiğini belirterek, doğru teknoloji, doğru yöntem ve doğru finansmanla küresel rekabet gücünün artırılabileceğini söyledi. "OSB’ler Türkiye sanayisinin omurgası" OSBÜK Başkanı Memiş Kütükcü ise organize sanayi bölgelerinin Türkiye’nin sanayi haritasını şekillendirdiğini vurgulayarak, "68 bin fabrikamızda 2 milyon 700 bin kişiye doğrudan istihdam sağlıyoruz. Türkiye’nin toplam sanayi üretiminin yarısını organize sanayi bölgelerimiz gerçekleştiriyor" dedi. Küresel ve ulusal ölçekte yaşanan ekonomik zorlukların üretimi etkilediğini ancak OSB’lerin üretimden vazgeçmediğini ifade eden Kütükcü, "Bugün dünya ekonomisinde rüzgarlar sert esiyor. Finansmana erişimde yaşanan zorluklar işletmelerimizi doğrudan etkiliyor. Ancak biz bu zorlukları aşacağız. Ne olursa olsun üreteceğiz, ihracat yapacağız ve Türkiye’yi daha ileriye taşıyacağız" ifadelerini kullandı. Türkiye’nin OSB altyapısının Avrupa’nın en büyük üretim ağlarından biri olduğuna dikkat çeken Kütükcü, "Yeşil OSB Sertifikası alan organize sanayi bölgesi sayımız 27’ye ulaştı. OSB’lerde daha dijital, daha yeşil, daha verimli ve daha rekabetçi bir üretim ekonomisi inşa edeceğiz" dedi. Yatırımlar 2,5 yılda geri dönebiliyor Bain & Company katkılarıyla hazırlanan içgörü raporuna göre, ikiz dönüşüm yatırımlarının verimlilik, enerji tasarrufu ve kaynak yönetimi sayesinde ortalama 2,5 yıl gibi kısa bir sürede geri dönüş sağlayabileceği öngörülüyor. Raporda, yıllık cirosu yaklaşık 10 milyon dolar olan bir işletmenin, ikiz dönüşüm sayesinde yılda 320 bin ila 550 bin dolar arasında maliyet tasarrufu ve kâr artışı potansiyeline sahip olduğu belirtildi. Ayrıca AB Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) kapsamında özellikle çimento, demir-çelik ve metal sektörlerinde kârın yüzde 60’ından fazlasının risk altında olduğu, emisyon azaltımı ve enerji verimliliği yatırımlarının bu riski azaltmada kritik rol oynadığı vurgulandı. Raporda yenilenebilir enerji yatırımlarının da önemine dikkat çekilerek, projede yer alan bir KOBİ’nin yaklaşık 630 bin dolar maliyetle kurduğu 1 MW’lık çatı GES yatırımının yıllık 140 bin dolar elektrik tasarrufu sağladığı ve 5 yıldan kısa sürede geri dönüş beklendiği ifade edildi.
Ankara HEKİMSEN Başkanı Kurban: "Biz yeniliklere önem veriyoruz" Hekim ve Diğer Sağlık Çalışanları, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Sendikası (HEKİMSEN) Başkanı Adil Kurban, "Biz yeniliklere önem veriyoruz, bir şeyi geliştirmeye önem veriyoruz. Çünkü derdimiz tıbbı aynı zamanda bilimi, ülkemizde yapabileceğimiz her şeyi zirvelere çıkarmak için mücadele etmek" dedi. HEKİMSEN tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen ödül töreni, sağlık alanında görev yapan hekimleri onurlandırmak amacıyla Ankara’da bir otelde gerçekleştirildi. Törende; Acil Tıp, Aile Hekimliği, Psikiyatri ile Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT) alanlarında yürütülen başarılı çalışmalar kapsamında hekimlere çeşitli ödüller ve plaketler takdim edildi. Etkinliğe Beypazarı Belediye Başkanı Özer Kasap ile ilgili kurum ve kuruluşlardan sağlık çalışanları katıldı. Gelecek yıl farklı kategorilerde ödüllerinde verileceğini belirten HEKİMSEN Başkanı Adil Kurban, "Öncelikle ikinci yılımızı kutlamanın heyecanını yaşıyoruz. Bu yıl bilim ödüllerinin ikincisi veriliyoruz HEKİMSEN camiası olarak biz bu ödülleri vermeye başladık. Yani sadece HEKİMSEN Sendikası vermiyor, HEKİMSEN Derneği ve HEKİMSEN Motorlu Taşıtlar Şirketi ortak bu işi düzenliyorlar. Bu da bizim gücümüzü arttırıyor. Geçen sene sadece 3 ödül verebilmiştik ama bu yıl bunu 5’e çıkardık. Gelecek yıl ödüller bütün tıp branşlarını kapsayacak. Onun dışında daha önemlisi Adalet ve Liyakatli Sendikalar Konfederasyonu (AL-KON) konfederasyonumuz bünyesinde artık bütün meslek örgütlerine de ulaşabileceğiz. Biz bundan sonra mühendisliklerle, sosyal bilimlerle, sinemacılıkla ilgili ödüller vereceğiz. Çok sayıda ödül töreni yapılacak bir yıl içerisinde ama bizim ödül törenimiz kişilere verilmiyor, akademik çalışmaya veriliyor. Burada bütün yapılan çalışmalar analiz ediliyor. Yenilikçi olan, inovasyon getiren, bir şeyi üst üste koyan, geliştiren ne varsa bunlar derleniyor. Mesela diz kapağı için bir ilginç bir yöntem bulundu, o da Türkiye’de bulundu. Bunu ilk kez burada dinleyeceksiniz. Diz analizinde, çok ağrılı diz durumlarında kullanılan bir yöntem ve çok daha basit bir yöntem ve Türkiye’de bulundu. İşte biz bunlara daha çok önem veriyoruz. Biz yeniliklere önem veriyoruz, bir şeyi geliştirmeye önem veriyoruz. Çünkü derdimiz tıbbı aynı zamanda bilimi, ülkemizde yapabileceğimiz her şeyi zirvelere çıkarmak için mücadele etmek. Biz bunun için mücadele ediyoruz. Kurulma nedenimiz aslında budur" diye konuştu.