GENEL - 25 Ekim 2016 Salı 09:33

Giresun’da doğdu, Arjantin’de yıldız oldu

A
A
A
Giresun’da doğdu, Arjantin’de yıldız oldu

Tiyatro oyuncusu Ergün Demir, Giresun’dan Arjantin’e uzanan hayat hikayesini anlattı.
Giresun’un Yağlıdere ilçesinde dünyaya gelen ve küçük yaşta ailesiyle beraber Fransa’ya yerleşen Ergün Demir, 10 yaşında başladığı tiyatroya Fransa Devlet Tiyatrosu oyunculuğuna kadar yükseldi. Ünlü oyuncu Ayla Algan’ın davetiyle Türkiye’ye gelen Demir, burada ünlü sinema ve dizi oyuncularına da oyunculuk dersi verdi. ‘Binbir Gece’ isimli dizide oynadığı ’Ali Kemal’ karakteri ile gönüllere taht kuran Demir, daha sonra birçok dizi ve filmde rol aldı.
Türkiye’nin son yıllarda yaptığı önemli ‘dizi ihracatı’ ile Arjantin’de yayınlanan ’Binbir Gece’ dizisi izlenme rekorları kırdı. Ali Kemal karakteri ile Arjantinliler’i de kendisine hayran bırakan Demir’in Arjantin serüveni de böylece başlamış oldu. Demir, Arjantin’de bir TV kanalından gelen teklifle başladığı ’Yıldızlarla dans eder misin?’ yarışmasında sergilediği başarılı performansı ile ülkede popüler hale geldi.
Türkiye’de göremediği ilgiyi Arjantin’de gördü
2015 yılında Arjantin’de internette en çok aranan isim olarak birincilik ödülü alan ve ’Yılın Yıldızı’ seçilen Demir, ülkenin en prestijli dergilerine de kapak oldu. Türkiye’de göremediği ilgiyi ülkesinden 19 saat uzaklıktaki Arjantin’de gördüğünü belirten Demir, Türkiye’ye kırgın olduğunu söyledi. Fransa’da William Shakespeare’nin Hamlet’ini oynamış bir adam olarak Türkiye’ye geldiğini ama beklediği ilgiyi göremediğini belirten Demir, "Fransa’da kabul görmüş bir sanatçıydım. Ben bu topraklarda yetiştim, bizim son durağımız burasıdır. Arjantin’de sahne alırken Türk bayrağını omzunda taşımış bir insan olarak dans ettim. Arjantin’de adeta bir kültür elçisi olarak elimden geldiği kadar vazifem yerine getirdim. Bir sanatçı istediği yerde değil değer gördüğü yer alır, Türkiye’de istediğim düzeyde kendimi ifade edebilme ortamını sağlayamamış olmak benim için gerçekten kanamaya devam eden bir yara" dedi.
"Türkiye bana ’ülkenden git’ dedi, o yüzden şimdi Arjantin’deyim"
"Ülkem bana istediğim misafirperverliği hissettiremediği için ben Arjantin’e gittim" diyen Demir, "Ben bir yabancı TV kanalına röportaj verdim ve çok üzülerek verdim. Orada ’Türkiye bana ülkenden git dedi, o yüzden şimdi Arjantin’deyim’ dedim. Git dedi ama ’defol git’ demedi bana çünkü sen konservatuvar mezunusun ama bakıyorsun A, B, C şahısları hiç eğitim almadıkları halde ne güzel yerede tıkır tıkır oynuyorlar sen bunca sene emek ver ama bunların sonunda hiçbir şey yok. Ben ‘Asayiş Berkemal’ diye bir dizide oynadım. Mehmet Arslan ile ve 7 bölüm oynadım ama bir kuruş para alamadan gittim Arjantin’e ve sözleşmemizde bölüm başı Bin 250 TL alacağım diye madde vardı. Bir kuruş almadan gittim, bir insanın kalbi nasıl kırılmasın. ‘Fatih Harbiye’ dizisinde oynadım bir numara dizi ve bana verdikler para Bin 500 TL bu doğru geliyor mu? Ben hayatımı vermişim oyuna, ben oynamadığım zaman nasıl geçineceğim? Ben döner salonu açıp çalışamam, kasaplık yapamam. Ben 46 yaşından sonra nasıl bir iş yapacağım? Oyunculuktan başka bir iş yapamıyorum" diye konuştu.
"Arjantin’de sel felaketinde yaraları sarmaya koşan Türk"
Arjantin’de bir çok yardım faaliyetine katıldığını vurgulayan Demir, "5-6 ay önce tiyatroda sahne alırken seller Arjantin’de 2 tane önemli yöreyi sular altında bıraktı. Ben de Twitter’den ’Concordia yalnız değilsin’ diye bir tweet atarak 2 tane önemli konser organize ettim ve ülkenin en önemli yıldızlarıyla beraber konserler verdik. 2 TIR erzak topladık ve sel bölgesine götürdük. Topladığımız yardımları bizzat ellerimle teslim ettim, onların yanında oldum. Bu halkın dikkatini çekti ve orada kış mevsimi geldiğinde bir organizasyona daha imza attım. Burada hükümet de beni takip etti ve Buenos Aires’in içinde yaşayan evsiz insanlar vardır ben orada onlara çorba dağıttım. Bunları görenler ise ’artık sen bizdensin, bizi terk etme bırakma’ gibi güzel sözler işittik" şeklinde konuştu.
"Ayla Algan olmasaydı belki de ABD’de bir istasyonda gaz basıyordum şimdi"
Doğduğu ilçesinin nüfusunun yaklaşık 4’de 3’ü ABD’de yaşayan Demir, helallik için geldiği Ayla Algan’ın yanından adeta bir yıldız olarak çıktı. Ayla Algan’ın Fransa’nın Paris kentinde bulunan Olimpia adındaki salonda oynayan ilk Türk’ün Ayla Algan olduğunu hatırlatan Demir sözlerine şöyle devam etti:
"O insanın beni Fransa’dan kopartıp ‘Ergün benim okulumda ders ver’ demesi benim hayatımda gerçekten alabileceğim en güzel ödülerden bir tanesiydi. O bana çok büyük bir faktör oldu yani benim niyetim ABD’ye gitmekti ve kariyerimi sürdürmek niyetindeydim. Allah’a ısmarladık demeye gittiğimde Ayla Algan’a ‘Ya sen nereye gidiyorsun Ergün, ABD uçmuyor yerinde, senden rica ediyorum, benim okulumda gel bize biraz ders ver’ dedi. Toplam 8 haftalık bir dersti ama uzadıkça uzadı. O sırada ise dizi teklifi geldi ‘Hacı’ dizisinde oynadım, bir dizi daha geldi derken ‘Binbir Gece’ serüveni başladı. Eğer Ayla Algan bana ‘sana hakkımı helal ediyorum, hayırlı yolculuklar’ deseydi ben şuan beklide ABD’de benzinci olacaktım çünkü aradığımı bulamamış olacaktım."
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslendi
Ülkesinin Arjantin’de her fırsatta tanıttığını belirten Demir, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslenerek ücretsiz olarak kültür elçiliği görevini yapabileceğini söyledi. Demir, "Sayın Cumhurbaşkanım Arjantin’de 17 aydır gururumla bütün kalbimle ülkemizin bütün Güney Amerika’daki büyükelçilerinden daha iyi elçilik yaptım. Arjantin’deki röportajlarda ülkemin ne kadar çok sevdiğimi ve sevilmeye layık olduğunu anlattım. Eğer Güney Amerika’da herhangi bir projeniz olursa elçilik babında tek bir Türk Lirası sizden talep etmeyerek ülkeme hizmet etmek istediğimi söylemek isterim" ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.