GENEL - 27 Eylül 2018 Perşembe 15:01

Gümüşhane’de ‘Uluslararası Marka ve Marka Kent Kongresi’ başladı

A
A
A
Gümüşhane’de ‘Uluslararası Marka ve Marka Kent Kongresi’ başladı

Gümüşhane Üniversitesinin ‘Markaya dair herşey bu kongrede’ sloganıyla gerçekleştirdiği ve 2 gün sürecek olan ‘Uluslararası Marka ve Marka Kent’ kongresi başladı.

Gümüşhane Üniversitesinin ‘Markaya dair herşey bu kongrede’ sloganıyla gerçekleştirdiği ve 2 gün sürecek olan ‘Uluslararası Marka ve Marka Kent’ kongresi başladı.


Gümüşhane Üniversitesinin Bağlarbaşı Mahallesinde bulunan Gümüşhanevi Kampüsü Kongre Merkezinde gerçekleştirilen kongrenin açılışında saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından halk oyunları gösterileri gerçekleştirildi.


Gümüşhane tanıtım ve reklam filmlerinin gösterimlerinin ardından marka ve marke kent kavramlarının farklı açılardan ele alınacağı, çok sayıda ilgili konu başlığı, farklı fikir, proje ve araştırmaları olan akademisyen ve konusunda uzman isimlerin konuşmalarını gerçekleştireceği kongrede 7 farklı ülkeden 82 bilim insanı bildiri sunacak.



“Gümüşhane’nin en önemli markası Gümüşhane Üniversitesi”


Kongreye katılan ve ilk oturumun sonuna kadar konuşmacıları dinleyen Gümüşhane Valisi Okay Memiş, yaptığı açılış konuşmasında markanın önemine vurgu yaparak Gümüşhane’nin en önemli markasının Gümüşhane Üniversitesi olduğunu, kurulduğu 2008 yılından bugüne şehre büyük bir dinamizm kattığını belirterek, “Sizin varlığınız bu kente bir marka katıyor” dedi.


Gümüşhane olarak marka değerini artırmaya çalışan bir kent olduklarını dile getiren Vali Memiş, “En önemli değerimiz Ahmet Ziyaüddin Gümüşhanevi hazretlerini yetiştirmiş olan bir hoşgörü merkezi olmamız. Kentin eski yerleşim yeri olan Süleymaniye mahallesinde Müslüman Türkler ve gayrimüslim tebaa yüzlerce yıl huzur ve barış içerisinde yaşamış olması bizim en büyük marka değerimiz” diye konuştu.



“Bu kente değer katmaya çalışıyoruz”


Gümüşhane’nin turizmde marka değerleri olan Zigana dağı, Limni Gölü Tabiat Parkı, Karaca Mağarası, Torul Kalesi Cam Seyir Terası, Örümcek Ormanları, Satala Antik Kenti, Tomara Şelalesi Tabiat Parkından bahseden Vali Memiş, “Hedefim ve hayalim bu insanları il merkezine getirebilmek, çok önemli bir değerimiz olan pestil-kömeyi tattırmak. Türkiye’nin en kaliteli pestil ve kömesi Gümüşhane’de üretiliyor. Önümüzdeki süreçte il merkezinde tur otobüslerini göreceksiniz. Bu yatırımlarla bu kente değer katmaya çalışıyoruz. Marka değerimiz insanımızdır. Toplamda 600 bin Gümüşhaneliyle gurur duyuyoruz. Kamu yatırımları açısından duble yollar ve tüneller şehriyiz. Dünyanın en uzun ikinci tüneli Zigana dağımızda yapılıyor. Karadeniz’in GAP’ı da Kelkit havzasıdır. 30’a yakın baraj ve gölet var. Geleceğe ümit ve güvenle bakan bir Gümüşhane var” şeklinde konuştu.



“Türkiye’de marka ile marka kent kavramlarını birleştiren az sayıda ki kongrelerden birisi”


Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Halil İbrahim Zeybek ise seri halde devam eden uluslararası sempozyum etkinliklerinin ikincisi olan marka ve marka kent kongresinde 7 farklı ülkeden 82 bildirinin sunulacağı ve 2 gün devam edecek olan kongrenin Türkiye’de marka ile marka kent kavramlarını birleştiren az sayıda ki kongrelerden birisi olduğunu söyledi.



“Kentlerin markalaşabilmesi için üst yöneticilerin güçlü bir irade ortaya koyabilmesi, güçlü bir işbirliği içerisinde olabilmesi gerekir”


Markanın ürünlerin, hizmetlerin kendilerini temsil eden, onları anlatan özel isimler, semboller ve işaretler olduğunu kaydeden Zeybek, “Markalaşma ise bu ürünlerin tanınmasını sağlayan süreçlerin bütününü ifade eden bir kavramdır. Dar anlamda pazarlama birimini temsil eden bir kavram olarak kullanılmaya başlansa da artık her sektörde ve her alanda marka ve markalaşma gündemimizin önemli bir parçasını oluşturuyor. Markalaşmanın çok çeşitli ve önemli aşamaları var. Markalaşan ve markaya konu olan unsurlar sadece ürünler değildir. İsimler, ülkeler, filmler, insanlar markalaşabiliyor. Kentler de markalaşıyor. Yeryüzünde 2 ayrı nokta yoktur ki tıpatıp birbirinin aynısı olsun. Her mekan ayrı mekandır. Her kent ayrı kenttir. Onun için kentler de markalaşır. Kentlerin markalaşabilmesi için üst yöneticilerin güçlü bir irade ortaya koyabilmesi, güçlü bir işbirliği içerisinde olabilmesi gerekir. Bir kent nasıl markalaşabilir? Marka kentlerden bizlerin neleri anlaması gerekir? Marka kentler herşeyden önce dışa açık kentlerdir. Cezbedici, davet edici, herkesin mutlaka hiç değilse ömründe bir kez görmek istediği kentlerdir, sosyal kentlerdir, eğlenceli, kucaklayıcı kentlerdir. Kendilerini ziyaret edenlerin mutlu ayrıldığı kentlerdir marka kentler. Gümüşhane Üniversitesi olarak asli misyonumuzu gerçekleştiriyor olmamızın heyecanını ve mutluluğunu yaşıyoruz. Seri kongrelerimiz sürecek. Hem ilimize hem ülkemize bilimsel anlamda katkı sağlamanın gururunu yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.



“Günümüzde savaşlar topla tüfekle değil ticaretle yani markalarla gerçekleştirilmektedir”


Kongre düzenleme heyeti başkanlarından Gümüşhane Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Emre Aslan da “Marka demek fikir demektir. Fikir üretemeyen bir toplumun marka çıkarması mümkün değildir. Bu nedenle fikir üretmeye, üretilen fikirlere değer vermeye ihtiyacımız var. Markalaşmanın ve global markalara sahip olmanın ülkemizin kurtuluş reçetesi olarak belirledik. ABD’nin dünyanın en büyük 500 markası içerisinde 190 markası bulunmaktadır. Günümüzde savaşlar topla tüfekle değil ticaretle yani markalarla gerçekleştirilmektedir. Marka olmak demek dünyanın her köşesinde sadece ürün satmak demek değildir. Kültürünü dünya kültürü haline getirmek demektir. Marka olmak demek söz vermek demektir, verilen söze her ne pahasına olursa olsun riayet etmek demektir” dedi.


Yapılan konuşmaların ardından ilk oturumla 2 gün sürecek olan kongre başladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Nebi Hatipoğlu: “Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi ve kurumsallaşması lazım” AK Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu, Eskişehirspor İstişare Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, “Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi ve kurumsallaşması lazım. Eskişehir FK fikri ciddiye alınacak şeyler değildir” dedi. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Odunpazarı Belediyesi ve Tepebaşı Belediyesi öncülüğünde Eskişehirspor istişare toplantısı düzenlendi. Basına kapalı olarak yapılan toplantı, kentin ileri gelenlerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantıya belediye başkanları, siyasi partilerin il başkanları, milletvekilleri, Eskişehirspor yönetimi katıldı. “Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi, kurumsallaşması lazım” Düzenlenen toplantının ardından açıklama yapan Nebi Hatipoğlu, Eskişehirspor’un şirketleşmesi ve kurumsallaşması gerektiğini ifade etti. Hatipoğlu, “Eskişehirspor’un önümüzdeki ay kongresi var. Kongre öncesi Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlarımız bir istişare toplantısı düzenleyerek, bizi de davet ettiler. Ben fikirlerimi anlattım. Daha önce söylediğim gibi Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi lazım, kurumsallaşması lazım. Bu doğrultuda biz de gerekli destekleri vereceğimizi söyledik. Milletvekillerinin, başkanların hangi partiden olduğunun çok bir önemi yok. Eskişehirspor partiler üstüdür. Ben AK Parti Milletvekili olarak diğer milletvekillerimizle birlikte, hükümetimiz, spor bakanlığımız Eskişehirspor’un daha önceki yıllarda hep yanındaydık, bundan sonra da yanında olacağız. Başkan kim olursa olsun, oraya yakışan bir başkan olduktan sonra biz hangi partiden olduğuna bakmayız. Eskişehirspor’un hak ettiği yere gelmesi için çalışmalarımı yaparız. Burada da bunları söyledik. İnşallah başkanlar da elini taşın altına koyar. Böylelikle Eskişehirspor hak ettiği yere gelir diye düşünüyorum” dedi. “Eskişehir FK fikri ciddiye alınacak şeyler değildir” Nebi Hatipoğlu, düzenlenen toplantı sonrasında kendisine yöneltilen "Eskişehir FK fikirleri hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusuna, “Eskişehirspor’un geçmiş dönemlerden kalan borçları var. Bu borçları ödememek adına yeni bir futbol kulübü kuralım, bunun arkasında bir yapı oluşturalım gibi bazı söylemler oldu. Tabi bunlar ciddiye alınacak şeyler değildir. Çünkü Eskişehirspor arması ve kulüp önemli. Yeni bir kulüp kurduğun zaman onun bir anlamı kalmıyor. Peşinden kimse koşmaz. Daha önce Eskişehir Basket’te bu yapıldı. Yarım bırakıp gittiler. Eskişehir Basket’i de kapattılar. Biz bu borçları ödemeyelim, gidip yeni kulüp kuralım falan bunlar Eskişehir’de işlemez. Belki başka şehirlerde işler. Bunu söyleyen Eskişehirlinin Eskişehirsporluluğundan şüphe ederim” diye cevap verdi. “Eskişehir FK düşünülemez” Eskişehirspor’un bulunduğu mevcut durumun tersine çevrilmesi ve eski günlerine dönebilmesi için düzenlenen toplantıdan sonra konuşan Eskişehirspor Başkanı Erkan Koca ise şunları söyledi: “İlk oturum gerçekleşti. Öncelikle açılış konuşmasını biz yaptık ve bu toplantıyı organize edenlere teşekkür ettik. Bugün burada gerçekten çok önemli isimler var. Eskişehirspor’un kurtuluşu da aslında bu isimlerden geçiyor. Fakat buraya gelen birkaç kişi ve üyenin Eskişehirspor FK, Yeni Eskişehirspor demeleri bizi oldukça üzdü. Bunlara karşı gündemimizde böyle bir durum olmadığını, eğer böyle bir gündemle devam ederse toplantıda olmayacağımızı açıkça söyledim. İçeride basın mensupları da olsaydı, taraftarlardan da bir heyet kurulup toplantıyı izlemeleri için imkan olsaydı. Burada böyle bir imkan da olmadı. Herkes herkesi tanıyor, basın içeride yok. Taraftar bu kulübün sahibi. Taraftarın kendi içinden seçeceği bir heyet burada olabilirdi. Hayırlısı olsun, inşallah hayırlara vesile olur. Bugün burada buluşmak, Eskişehir’in önemli isimleriyle, siyasetçileriyle, il başkanları, milletvekilleri, belediye başkanları ile Eskişehirspor’u konuşmak, Eskişehirspor FK ve Yeni Eskişehirspor konuları haricinde ümitlendirdi ve umutlandırdı. İnşallah iyi olacak.”
Balıkesir Kapıdağ Turizm Geliştirme Komisyonu’ndan ilk ziyaret Bandırma Ticaret Odası ve Erdek Ticaret Odası arasında imzalanan iş birliği protokolü ile oluşturulan “Kapıdağ Turizm Geliştirme Komisyonu” ilk ziyaretini Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı’ya gerçekleştirdi. Yeni oluşan komisyonunun ilk hedefinin sezon öncesinde Erdek ile ilgili farkındalığı en üst seviyeye getirerek, turizmde verimli bir sezon geçirmek olduğunu belirten Erdek Ticaret Odası Başkanı Hüseyin Uz, bundan sonraki süreçlerde akademi ve turizm sektörünün aktörleri ile iş birliği içerisinde bölgenin tanıtımına yönelik gerekli adımların atılması gerektiğini belirtti. Komisyonun yol haritası ile ilgili Prof. Dr. Mustafa Sarı’ya bilgi veren Bandırma Ticaret Odası Başkanı Adem Yılmaz ise bölgenin turizm payının artması için her türlü iş birliğine hazır olduklarını dile getirdi. “Erdek Körfezi Marmara Denizi’nin En Temiz Körfezi” Komisyon üyelerine Marmara Denizi ile ilgili son bilgileri veren Prof. Dr. Mustafa Sarı; Marmara Denizi’nde bulunan körfezler içerisinde en temiz körfezin Erdek Körfezi olduğunu, dünyada yaşayan tek pinaların bu bölgede bulunduğunu ve pinaların dünya koruma listesinde olan çok özel bir canlı türü olduğunu belirtti. Denizi temizlemede doğaya muhteşem katkıları olan pinaların korunarak bu alanda çoğalmasının sağlanması gerekliliğine işaret eden Prof. Dr. Mustafa Sarı, işletmelerin bu konuda azami dikkat göstermesi gerektiğini dile getirdi. Yapılan bu iş birliğinden duyduğu memnuniyeti de ifade eden Prof. Dr. Mustafa Sarı, protokol kapsamında yapılacak etkinliklere destek vereceğini belirtirken, bundan sonra gerçekleştirilecek etkinlikler ile ilgili fikir alışverişinde bulunuldu.