GÜNDEM - 15 Temmuz 2021 Perşembe 14:59

15 Temmuz gecesi sela okuduğu için darp edilen müezzin o kara geceyi anlattı

A
A
A
15 Temmuz gecesi sela okuduğu için darp edilen müezzin o kara geceyi anlattı

Hain Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimi gecesi sela okuduğu için darp edilen emekli müezzin Mehmet Kuzgun, “Camilerimizde selalarımızı verdik. 3-5 kişi geldiler ‘darbe olacak’ dediler. Biz de ‘bu darbe olmayacak’ diyerek selalarımızı verdik. Kaldırım taşlarıyla bizi darp ettiler. Her yerim simsiyah çürük olacak şekilde darp edildim. Bu vatan için, millet için bayrağımız için kanımızın son damlasına kadar vermeye hazırız ” dedi.

Yunusemre Kaymakamı Atilla Kantay, FETÖ’nün darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz gecesi İzmir Narlıdere Kutlu Yalvaç Camisi'nde sela okuduktan sonra 3 kişi tarafından darp edilen ve sonrasında devlet övünç madalyası ve gazilik beratı alan emekli müezzin Mehmet Kuzgun’u evinde ziyaret etti. Kaymakam Kantay’a Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Feridun Gülgeç de eşlik etti. Ziyarette konuşan Kaymakam Kantay, “Bir akşam vakti Türkiye’nin içerisinde yetişen insafsız vahşi grubun yaktığı ateş sizlerin sayesinde söndü. Arkadaşlarımızla birlikte sizlere şükran borcumuzu iletmeye geldik.

15 Temmuz gecesi sela okuduğu için darp edilen müezzin o kara geceyi anlattı

Bir cihat içerisine, bir mücadele içerisine girdiniz. Bu anlamda hayatını kaybetmiş şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Sizlere de uzun ve sağlıklı bir yaşam diliyoruz. Mehmet Kuzgun hocamız, darbeciler bir anda ayağa kalktığında selalarla Türkiye’nin dört bir yanını inlettiler. Hocamıza dönük hain 3-4 el parke taşlarıyla hocamızı sırtından yaraladılar. Kendini kaybedene kadar hocamızı darp ettiler. Allah sizlere zeval vermesin” dedi.

“Bu vatan için, millet için bayrağımız için kanımızın son damlasına kadar vermeye hazırız”

15 Temmuz gecesi darp edilen müezzin Mehmet Kuzgun ise Kaymakam Kantay ve beraberindekilere ziyaretleri için teşekkür ederek, o kara geceyi anlattı. Kuzgun, “5 yıl önce 15 Temmuz’da Cumhurbaşkanımız memleketimizde darbe olduğu söylediler. Camilerimizde selalarımızı verdik. 3-5 kişi geldiler ‘darbe olacak’ dediler. Biz de ‘bu darbe olmayacak’ diyerek selalarımızı verdik. Kaldırım taşlarıyla bizi darp ettiler. Her yerim simsiyah çürük olacak şekilde darp edildim. Şehitlerimizin annelerine sabırlar versin. Evlatları var, evlatlarına sabırlar versin. Gazilerimize de Allah acil şifalar versin. Bir daha 15 Temmuz yaşamak nasip olmasın. Bu vatan için, millet için bayrağımız için kanımın son damlasına kadar vermeye hazırım” diye konuştu.

15 Temmuz gecesi sela okuduğu için darp edilen müezzin o kara geceyi anlattı

Olay

15 Temmuz gecesi gerçekleştirilen darbe girişimiyle birlikte Diyanet İşleri Başkanlığının duyurusuyla tüm camilerden birlik ve beraberlik çağrısı anlamına gelen selalar okundu. İzmir’de okunan seladan rahatsız olan 3 şahıs Narlıdere Yalvaç Camisi’ne geldi. Biri erkek 3 kişi camide sela okuyan caminin müezzini olan Mehmet Kuzgun’la tartışmaya başladı. Gelen kişilerden elinde taş olan bir kadın cami girişindeki camı kırdı. Daha sonra müezzin Kuzgun’a saldırdı.

Bu anlar ise caminin güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı. Mehmet Kuzgun, saldırganlardan kaçmak isterken tekrar yakalanıp darp edildi. Saldırganlar camiden uzaklaşırken müezzin Mehmet Kuzgun, yardıma gelen diğer vatandaşlar ile birlikte hastaneye giderek tedavi oldu ve darp raporu alarak saldırıyı gerçekleştirenlerden şikayetçi oldu.

7 Ekim 2019 tarihinde sonuçlanan davada mahkeme heyeti, sanıklar İlknur F.'yi kamu görevlisine hakaret ve ibadethanelere zarar verme suçlarından toplamda 2 yıl 6 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı. Diğer sanık Adil C. basit yaralama suçundan 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılırken, Pınar D. ise suçlamalardan beraat etti.

Önder Aydın - Aykut Yeniçağ

 

 

 

 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Sergen Yalçın sezon sonunda Antalyaspor’dan ayrılacağını açıkladı Antalyaspor Teknik Direktörü Sergen Yalçın, 2-1 mağlubiyetle sona eren Pendikspor karşılaşması sonrası yaptığı açıklamada, “Başkan ve yönetimle hafta içinde yaptığımız toplantıda karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk. Sezon sonu devam etmeme kararı aldık” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Antalyaspor, sahasında Pendikspor’a 2-1 mağlup oldu. Karşılaşmanın ardından basın toplantısında maçı değerlendiren Antalyaspor teknik patronu Sergen Yalçın, 3 puan kaybettikleri için üzgün olduklarını söyledi. Zor bir oyun olduğunu ve Pendikspor’un iyi mücadele ettiğini kaydeden Yalçın, 10 kişi kaldıktan sonra işlerinin zorlaştığını belirterek, “Aslında bayağı da bir pozisyon yakaladık. İkinci yarı maalesef oyunu çeviremedik. Böyle oyunlar da olabiliyor. Kaybettiğimiz için doğal olarak üzgünüz” dedi. Hakemi sert bir dille eleştirdi Karşılaşmanın hakemi Tugay Kaan Numanoğlu da sert bir dille eleştiren Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tugay Kaan Numanoğlu arkadaşımız olmasaydı belki biraz farklı bir maç olurdu. Özellikle ilk golü attıktan sonra oyuncumuz kafasına aldığı bir darbeyle yerde yatarken oyunu devam ettirip bana göre yüzde yüz ofsayt olan bir goldü. O çizgi nasıl çizildi bilmiyorum, kim çiziyorsa artık. Oyunun durması gerekiyordu. Çünkü oyuncumuz kafasına darbe aldı. Normal bir sakatlık değildi oyunu durdurmadı ve devamında bize golü yedirtti. Bu futbol sahalarında çok olan bir davranış değil. Oyunun devamında rakip oyuncular sakatlandığında hemen oyunu durdurup ve normal sakatlıklarda bile hemen doktorları sahaya davet etti sağ olsun bu arkadaş. Böyle hakemler Türk futbolunda olduğu sürece maalesef Türk futbol hiçbir şekilde güvenilirliği kalmayacaktır bundan sonrası için. Özellikle bu arkadaşı işaret ederek bunu söylüyorum. Gerçekten kendisi adına çok üzücü bir maç oynattı. Bırak oyuncuları oynasınlar. Kim kazanıyorsa kazansın. Seni ilgilendiren bir şey yok aslında. Sen normal maçını yönetebilirsin. Maalesef talihsiz bir gece geçirdi diye düşünüyorum." "Sezon sonu devam etmeme kararı aldık" Sezon sonu takımdan ayrılacağını da açıklayan Yalçın, “Başkan ve yönetimle hafta içinde yaptığımız toplantıda karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk. Tabii onların da bazı hedefleri, bizim de kendi adımıza hedeflerimiz var. Sezon sonu devam etmeme kararı aldık. Oynayacağımız son üç maç Antalyaspor’da. Özellikle Sinan Başkan’a, yönetime değerli Antalyaspor taraftarına teşekkür ediyorum. Bizi burada çok iyi ağırladılar. Hiçbir sıkıntı yaşamadık. Güzel bir beş ay geçirdiğimizi düşünüyorum. İstediğimiz yere getirdiğimizi düşünüyorum. İnşallah önümüzdeki senelerde tekrar yollarımız karşılaşır” ifadelerini kullandı.
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.