EKONOMİ - 04 Haziran 2023 Pazar 16:08

'2023-LGS’de dikkat ölçen ve yoruma dayalı sorular ağırlıktaydı'

A
A
A
'2023-LGS’de dikkat ölçen ve yoruma dayalı sorular ağırlıktaydı'

2023-LGS (Liselere Geçiş Sistemi) sınavı 4 Haziran’da yapıldı. Bahçeşehir Koleji Genel Müdür Yardımcısı Dr. Özge Aslan, sınavın genel olarak MEB tarafından yayınlanan örnek sorulara paralelinde olduğunu kavramsal bilgi ve çıkarım yapma gücünü ölçen soruların ağırlıkta olduğunu ifade etti. Soruları çözerken dikkatli olan ve zamanı iyi yönetebilen öğrencilerin bu sınavda başarılı olabileceğinin altını çizdi.

2023-LGS’yi değerlendiren Bahçeşehir Koleji Genel Müdür Yardımcısı Dr. Özge Aslan, tüm derslerin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan 1. dönem kazanımları dahilinde olduğunu ve her ay düzenli olarak yayınlanan örnek sorularla genel olarak paralel bir LGS ile karşılaşıldığını söyledi. Dr. Aslan, bilgisini uyarlayabilen, yorum ve çıkarım yapabilen öğrencilerin bu sınavda başarılı olacağını belirtti.

Tercih döneminde rehber öğretmenlerden mutlaka destek alınmalı

2023-LGS sonuçları 26 Haziran’da açıklanacak, tercih süreci de birkaç gün sonra başlayacaktır. Geçen sene sınavla öğrenci alan okullardan 10, yerel yerleştirme ile 5 ve pansiyonlu okullardan 5’er tercih yapılabiliyordu. Bu yıl kaç tercih yapılabileceği 2023-LGS Tercih ve Yerleştirme Kılavuzu yayımlandığında belli olacaktır.

'2023-LGS’de dikkat ölçen ve yoruma dayalı sorular ağırlıktaydı'

Dr. Özge Aslan, 26 Haziran’da açıklanacak sonuçlar sonrası tercih dönemine hassasiyet gösterilmesinin önemine dikkat çekti. Tercih yaparken Puanın değil öğrencinin Genel Yüzdelik Sırasının dikkate alınmasının önemli olduğunu belirtti. Yüzdelik dilimin doğru değerlendirilmesi için ailelerin süreci, okul rehber öğretmenlerinden ve MEB’in Rehberlik ve Araştırma Merkezi uzmanlarından destek alarak yürütmesinin öneminin altını çizen Aslan, sınav öncesi öğrencilerin ve velilerin elinden geleni yaptığını, LGS ile öğrenci alan okullar dışında Yerel Yerleştirme ile öğrenci alan okullarla birlikte 8. sınıf öğrencilerinin tamamının yerleştirileceğini söyledi.

Aslan, “Son beş LGS’de sınava giren ve kontenjan sayılarını karşılaştırdığımızda yerleşme oranları şöyledir: 2018’de yüzde 13.1, 2019’da yüzde 13.6, 2020’de yüzdem14.5, 2021’de yüzde 14, 2022-LGS’de yüzde 15.6.” dedi.

Türkçe'de paragraf soruları yoğunlukta

2023 LGS Türkçe sınavının, kapsam bakımından MEB birinci dönem öğretim programını içerdiğini belirten, Bahçeşehir Koleji Türkçe Bölüm Başkanı Tülay Uğurludural, “Sanatsal yanı ağır basan edebî metinler üzerinden oluşturulmuş paragraf sorularının yoğunlukta olduğu sınavda okuduğunu anlama, analiz etme ve kavrama becerisi ön plana çıkmıştır. Bu sorular, hem dikkatin ve odaklanarak okumanın önemine dikkat çekmiş hem de sınavın ayırt edici soruları olmuştur. Özellikle tablo ve grafik sorularında matematiksel düşünme becerisi, okuma anlama becerisinin önüne geçmiş; görsel okuma ve sözel mantık sorularındaki işlem basamakları da zaman yönetimini ön plana çıkarmıştır. Dil bilgisi soruları ise kazanımları kavramış, konuya hâkim olan öğrencilerin yapabileceği niteliktedir.

Genel olarak LGS Türkçe soruları önceki yıllarda olduğu gibi kitap okuma alışkanlığını kazanmanın, mantık ve muhakeme gücünün, görsel okuma becerisinin ve soru çözüm tekniklerine hâkim olmanın önemini ortaya koymuştur” dedi.

'2023-LGS’de dikkat ölçen ve yoruma dayalı sorular ağırlıktaydı'

Sosyal Bilgiler’de yorum yapmayı gerektiren sorular ağırlıkta

“Soruların bilgiyi ölçen, konu ve derse ait kavramlara hâkim olan öğrencilerin daha kolay yanıtlayabileceğini söylemek mümkündür” diyen Bahçeşehir Koleji Sosyal Bilgiler Bölüm Başkanı Ferda Gençel, 2023 LGS soruları MEB’in belirttiği gibi Birinci Dönem kapsamında yer alan ilk üç üniteyi içeren dengeli bir dağılım göstermiştir. Sınavda öğrencilerin kavram bilgilerini kullanarak yorum yapmalarını gerektiren sorular ağırlıktadır. Bu anlamda okuduğunu anlamanın ötesinde kavram bilgisinin de önemli olduğu bir sınav olmuştur. Geçen yıldan farklı olarak öncüllü soruların sayısının arttığı ve bu sorulardaki öncül sayısının da 3’ten 4’e çıkarıldığı belirlenmiştir. Cepheler ile ilgili olan sorunun sınavın en belirleyici sorusu olduğunu söylemek mümkündür. Bu sorunun bölge ve devlet ayrımı yapamayan öğrenciler için eleyici bir soru olacağı düşünülmektedir. Bu soru dışındaki diğer sorular açık ve net olup, tartışmaya açık bir soru bulunmamaktadır. Düzenli ders tekrarı yapan, soru çözme alışkanlığı olan, ders kitabını takip eden öğrencilerin başarılı olabileceği bir sınav olmuştur” diye konuştu.

“Çeldirici sorular ağırlıktaydı”

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi sorularının daha önce açıklandığı gibi 1. dönem kazanımlarından oluştuğunu söyleyen Bahçeşehir Koleji Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Bölüm Başkanı Yasemin Arayan, “Bu yıl hem bilgiyi ölçen hem de yorumlamayı gerektiren, güçlü çeldiricileri olan sorular bulunmaktadır. Sorular öğrencilerin verilen seçenekler içerisinden en doğru ve en kapsayıcı olanı bulmalarını gerektiren bir yapıdadır. Bu anlamda geçen seneye göre öğrencilerin daha çok zorlanacağı bir sınav olduğunu söylemek mümkündür. Sınavın kapsamında ağırlıklı olarak “Kader ve Kaza İnancı” ile “Din ve Hayat” üniteleri yer almakla birlikte geçen yıldan farklı olarak bu sınavda sure ile ilgili bir soru yer almamıştır. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da peygamberlerle ilgili soru gelmemiştir. Sınavın ayırt edici sorusunun “Din ve Hayat” ünitesi ile ilgili öğrencilerin paragrafta verilen ayetten yola çıkarak ulaşılabilecek en kapsamlı yargıyı bulmalarını gerektiren soru olduğunu söylemek mümkündür” yorumlamasında bulundu.

LGS İngilizce sorularının tamamının MEB tarafından açıklandığı gibi ilk dönem ünitelerinden çıktığını belirten Bahçeşehir Koleji İngilizce Bölüm Başkanı Talar Donikoğlu, “Soruların ilk beş üniteye göre dağılımı dengelidir. İngilizce testinde günlük hayatla ilişkilendirilmiş diyaloglara dayalı sorulara ağırlık verilmiştir. Sorular ağırlıklı olarak okuduğunu anlama becerisini ölçen ve günlük İngilizce’nin kullanımına odaklanan niteliktedir. Okuduğunu anlama soruları e-mail, telefon görüşmesi, kısa bilgi notları ve karşılıklı konuşma formatlarında verilmiştir. Kelime bilgisi ya da yapı bilgisi direkt olarak sorulmamış ancak soru kökünde yer alan bazı kelimelerin anlamının bilinmesi, sorunun doğru yanıtlanmasında belirleyici olmuştur. Bu bakımdan soru köklerinin dikkatli okunması ve verilen anahtar kelimelere dikkat edilmesi önemlidir. İngilizce soruları, temel okuduğunu anlama becerileri ve kelime bilgisiyle çözülebilecek zorluk derecesindedir. Geçen yıldan farklı olarak görsel okuma becerilerini ölçen sorulara bu yıl yer verilmemiştir. Bununla birlikte ünitelere hâkim olan öğrencilerin üzerinde çok zaman harcamadan çözebilecekleri cevabı net olan sorulardan oluşan bir sınav olmuştur” dedi.

"Matematik sorularının çözüm adımlarında kullanılan işlem yoğunluğu azdı"

Matematik testinin 1. dönem konuları açısından dengeli bir dağılım gösterdiğini belirten Bahçeşehir Koleji Matematik Bölüm Başkanı Özgür Aytekin, “Geçen senelerde olduğu gibi bu yıl da sınavdaki tüm sorularda öğrencilerin soruları somutlaştırabilmeleri ve daha rahat yorum yapabilmeleri için şekil, grafik, tablo gibi görseller kullanılmıştır. Bazı sorularda kullanılan şekiller sorunun çözümünde etkin rol oynamıştır. Sorular geçmiş yıllarda uygulanan sınavlardaki sorularla ve MEB tarafından yayınlanan örnek sorularla paralellik göstermekle birlikte bu yıl soruların ifadelerinin daha kısa, açık ve net olduğu gözlenmektedir. Geçen senelere göre soruların çözüm adımlarında kullanılan işlem yoğunluğunun azaldığını söylemek mümkündür. Düzenli çalışan, MEB örnek sorularını çözen ve sınavın kapsadığı kazanımlara hâkim olan bir öğrencinin başarılı olabileceği bir sınav olmuştur” dedi.

DNA ve Genetik Kod ünitesinden sorular ağırlıkta

Fen Bilimleri testini yorumlayan Bahçeşehir Koleji Fen Bilimleri Bölüm Başkanı Senem Ertün ise şu ifadeleri kullandı:

“Fen Bilimleri testi MEB tarafından daha önce açıklandığı gibi 1. dönem kazanımlarını ölçmüştür. Sınavda ağırlıklı olarak DNA ve Genetik Kod ünitesinden sorular yer almaktadır. Sınavda genel olarak orta ya da kolay sorular bulunmakla birlikte “DNA ve Genetik Kod” ünitesi ile “Basınç” ünitesinden ayırt edici nitelikte sorular da yer almıştır. Daha önce merkezi sınavda hiç sorulmamış fakat örnek sorularda karşımıza çıkan “Mevsimler ve İklim” ünitesine ait gölge boyu sorusuna da bu sınavda ilk defa yer verilmiştir.

Sınavda grafik, model, deney ve şemalar yoluyla öğrencilerin yorumlama, çıkarım yapma, analiz etme becerileri yoklanmıştır. Geçen yıldan farklı olarak çok uzun metinlerden oluşan sorular bulunmamaktadır. MEB örnek sorularını ve geçmiş yıllara ait LGS sorularını düzenli çözen, konu tekrarı yapan, kavramsal bilgilere hâkim öğrencilerin rahatlıkla çözebileceği nitelikte bir sınav olduğu düşünülmektedir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Tugay: “Otoparkı boşaltmak ve en kısa zamanda yıkmak zorundayız” İzmir Büyükşehir Belediyesi mayıs ayı meclis toplantısının birinci oturumunda konuşan Başkan Dr. Cemil Tugay, Çankaya’da bulunan katlı otopark ile ilgili, “Son zamanlarda yaşadığım en büyük üzüntülerden bir tanesi. Mahkeme süreçleri, istinaf dâhil hepsi tamamlanmış. Boşaltmazsak ve gereğini yapmazsak biz suçlu duruma düşüyoruz. Çaresizce ve üzülerek otoparkı boşaltmak ve en kısa zamanda yıkmak zorundayız” dedi. İzmir Büyükşehir Belediyesinin mayıs ayı meclis toplantısı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay yönetiminde yapıldı. Toplantıda Mezarlıkbaşı’nda bulunan Çankaya Katlı Otoparkı ile ilgili açıklama yapan Başkan Tugay, “Son zamanlarda yaşadığım en büyük üzüntülerden bir tanesi. Maalesef bütün süreçler bitmiş. Riskli yapı kararı alınmış, arkasından itirazlar görüşülmüş, mahkeme aşaması istinaf dâhil hepsi tamamlanmış. Artık orayı yıkmak dışında bize kalmış hiçbir seçenek yok. Karar yüzde 100 kesinleşmiş. Dedik ki bina riskli yapı. Orada zorla tutalım diyemezsiniz. Biz güçlendirme yapsak ya da yeni otopark yerleri belirleyerek çözüm bulsak diye düşünüyorduk ama orayı boşaltmazsak ve gereğini yapmazsak biz suçlu duruma düşüyoruz. Çaresizce ve üzülerek söylüyorum ki, otoparkı boşaltmak ve en kısa zamanda yıkmak zorundayız. Yeni otopark alanı için arkadaşlarımızın çalıştığı seçenekleri gözden geçireceğiz. İhtiyaçların en kısa zamanda karşılanması için çalışma yapacağız” diye konuştu. "Kısa sürede karavan park sorununu çözeceğiz" Son dönemde gündeme gelen ve İzmir Büyükşehir Belediyesinin harekete geçtiği uzun süreli karavan parklanmaları sorununu herkesi düşünerek kısa sürede çözeceklerini belirten Başkan Tugay, “Bu konu üzerinde duruyoruz. Birkaç boyutu var; birisi karavanlar normalde tatil için kullanılacak araçlar. Şehir içinde uzun süreli parklanmalar yapıldığını hepimiz gözlüyoruz. Bazı vatandaşlarımız da barınma şekli olarak karavanları tercih ediyor. Bunun ötesindeki yorumların araştırılması ve detaylarına bakılması gerekir. Bu araçların envanterinin çıkarılması lazım. Şehrimizde kaç tane var, sahipleri kimlerdir, beklentileri nedir diye sormamız lazım. Onlara da çözüm üretmemiz gerekiyor. Kontrolsüzce uzun süre park etmelerine izin vererek yöneteceğimiz bir durum değil. Şikâyetçi olan insanlar artıyor. Durumun farkındayız. Çözüm için yeni karavan yerleri, büyük karavan parkları bulmak gerekiyor. Karavan sahiplerinin beklentilerini karşılayan yerler olması için çalışma yapıyoruz. Kısa sürede bu sorunu çözeceğiz” dedi. “Hastanemiz bizim için değerli” İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesinin depremde zarar gören binası yerine yeni binanın yapımı için destek olacağını ifade eden AK Parti Grup Başkanvekili Hakan Yıldız’a ve grubuna teşekkür eden Başkan Cemil Tugay, “Duyarlılığınızı teşekkürle, takdirle karşılıyorum. Bildiğiniz gibi bizden önce başlatılan bir süreç, aksamalarla belli bir noktaya gelmiş. Kısa zamanda ihale hazırlandı, dosya alınmasına rağmen başvuru olmadı. Biraz da gözden kaçmış bir durum olduğunu da düşünüyoruz. Hastanemiz bizim için değerli. Faaliyete devam edecektir, herkes müsterih olsun. Daha da aktif olarak, hizmet yoğunluğunu artırarak hizmet verecektir. Ben de bir hekimim. İzmir’in geleneği de var. Mutlaka devam etmesini istiyoruz. Bir sıkışmışlık haliyle süre uzatımı talep ettik Sağlık Bakanlığından. Teşekkür ediyorum size, Hamza Dağ’a, il başkanlığımıza ve bu konuya ilgi gösteren herkese. Üzerimize düşeni yapacağız, en kısa sürede hastanenin ihalesi yapılacak ve çalışmaya başlayacak” ifadelerini kullandı. "Biz bu millete söz verdik" Mecliste bir araya gelerek sorun çözmenin önemine değinen Başkan Tugay, “Biz buraya çalışmak için, sorun çözmek için geldik. Eleştiriye saygı göstermek zorundayız, eleştiriye saygı çerçevesinde cevap verme hakkımız vardır. Her eleştirinin arka planında haklılığıyla ilgili sorgulama yapmamız lazım. Sorgulama yapılmadıkça ülkede bir şeyler düzelmez. Biz bu millete söz verdik; temiz, namuslu, doğru düzgün insanlar olarak şehrin emanetleri olacağız ve onlara sahip çıkacağız. Yanlış bir şey olmasına engel olacağız. Biz bunu namus sözü olarak verdik. Bu meclisten yanlış bir şey çıkmayacak. Amacımız halkımızın sorunlarını çözmek olsun” diye konuştu. Bir sonraki meclis Torbalı’da yapılacak Başkan Tugay, 15 Mayıs’taki meclis toplantısı ve her ay bir meclis toplantısının farklı bir ilçede yapılacağını da söyledi. Başkan Tugay, “Önümüzdeki çarşamba yapacağımız toplantıyı da18.00’de Torbalı’da yapmak üzere karar verdik. Torbalı Belediyesinin ev sahipliğinde, İzmir Büyükşehir Belediyesi meclisinin ikinci oturumunu gerçekleştireceğiz” bilgisini paylaştı.
Çanakkale Eski eşini bıçaklayan sanığa, ‘kasten adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan 15 yıl hapis Çanakkale’nin Bozcaada ilçesinde 2 Eylül 2023 tarihinde eski eşi Elif Gedik’i bıçaklayan tutuklu sanık Halil Karabıyık, Çanakkale 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görülen karar duruşmasında ‘kasten adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan 15 yıl hapis cezası aldı. Bozcaada’da 2 Eylül 2023 tarihinde 2 çocuğu ile birlikte yaşayan Elif Gedik (35), iddiaya göre şiddet ve baskı nedeniyle 2019 yılında eşi Halil Karabıyık’tan boşandı. Feribot ile adaya gelen Karabıyık, eski eşinin çalıştığı plaj malzemeleri satan iş yerine giderek, bıçakla saldırdı. Kalçasından ve karnından aldığı 2 bıçak darbesiyle yaralanan kadın çalıştığı iş yerinin karşısındaki markete kaçtı. Yaralı kadını market çalışanları ve müşteriler kurtardı. Market sahibi saldırganın elinden zorla bıçağı aldı. Kalçasından ve karnından bıçakla yaralanan Elif Gedik’e saldırı anı güvenlik kameralarınca saniye saniye kaydedildi. Yaşanan saldırı sonrası polis tarafından gözaltına alınan Halil Karabıyık, emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği Ezine Adliyesinde çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Karara savcılık tarafından itiraz edildi. Savcılığın itirazı üzerine Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınan Karabıyık tutuklanarak cezaevine gönderildi. Eski eşi Elif Gedik’i bıçaklayan tutuklu sanık Halil Karabıyık’la ilgili iddianame tamamlandı. Çanakkale 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşma 14 Mart’ta başladı. Savcı tutuklu sanık Karabıyık’ın ‘kasten adam öldürmeye teşebbüs, tehdit ve hakaret’ suçlarında yargılanmasını talep etti. Davanın bugün karar duruşması görüldü. Duruşmaya sanık Karabıyık, müşteki Elif Gedik, taraf avukatları katıldı. Karabıyık duruşmadaki ifadesinde, “4 ay kendimi tam olarak savunamadım. Mütalaayı kabul etmiyorum. Benim niyetim kötü olsa müştekiye bunu yapardım. Kaç kişi olursa olsun öldürebilirdim. 1 santim bıçak yarasıyla insan ölmez. Ben bıçağı demir tarafından tuttum. Eski eşimin yanına kızım için konuşmaya gittim. Olay anında müşteki bana küfretti. Elin adamlarıyla yaptığı konuşma beni rahatsız etti. Kızımı almaya gittim. Konuşmak isterken bana hakaret ettiği için böyle bir eylem gerçekleştirdim. Pişmanım, böyle olmasını istemezdim” dedi. Sanık Halil Karabıyık savunmasının ardından beraatını talep etti. Mahkeme, Karabıyık’a karar duruşmasında ‘kasten adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan 15 yıl hapis cezası verdi. Müşteki avukatı Enzer Özer, adliye çıkışında yaptığı açıklamada, “Bugün Elif hanımın karar duruşmasındaydık. Savcılık bugünkü duruşmada mütalaasında ‘Kasten adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan cezalandırılmasını talep etti. Biz de mütalaaya aynen katıldığımızı, ‘Kasten adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan en üst haddinden cezalandırılmasını istedik. Hakim kararında ‘Kasten adam öldürmeye teşebbüs’ suçundan neticeden 15 sene hapis cezasına çarptırıldı. Aynı zamanda iyi hal indirimi vermedi ve tutukluluğunun devamına karar verildi. Bu haklı hukuk mücadelemizde yanımızda olduğunuz için herkese teşekkür ederiz” dedi. Müşteki Elif Gedik ise adaletin yerini bulduğu için çok mutlu olduğunu belirterek, “Çocuklarım, oğlum, benim ve ailemin 16 senedir yaşadığı korku, şiddet ve tehditler çok şükür ki sona erdi. Hepimizin can güvenliği artık tehlikede değil. Yanımda olan herkese çok teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız. Adalete de çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Van Lokman Hekim’den ‘Hemşirelerin sağlık alanındaki önemi’ semineri Lokman Hekim Van Hastaneleri Hasta Bakım Hizmetleri Müdürlüğü tarafından ‘Hemşirelerin Bakım Rolünün Sağlık Ekonomisindeki Önemi’ konulu bir seminer düzenlendi. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde düzenlenen seminerde konuşan Lokman Hekim Van Hastaneleri Hasta Bakım Hizmetleri Müdürü Gamze Gençer Baran, dünya çapında 20 milyondan fazla hemşirenin Internatıonal Councıl Of Nursıng (ICN) Uluslararası Hemşireler Konseyi bünyesinde yer aldığını ifade ederek, 128’den fazla ülkenin Ulusal Hemşirelik Dernekleri Federasyonuna üye olduğunu söyledi. Türk Hemşireler Derneği’nin de ICN üyesi olduğunu belirten Baran, “1899 yılında kurulan ICN sağlık meslekleri içinde ilk ve en geniş uluslararası örgütlenmedir. Bu örgütlenmenin amacı, tüm dünyadaki hemşireler arasında birlik sağlamak, tüm dünyada hemşireler ve hemşireliğin ilerlemesini sağlamak ve böylece sağlık politikalarını etkilemektir” dedi. Konuşmasında hemşirelerin sağlık alanlarındaki işlevlerine değinen Baran, “Hemşireler, sağlık sisteminin vazgeçilmez omurgasını oluştururlar. Sağlığın korunması, geliştirilmesi, tedavi ve rehabilite edilmesi süreçlerinde rol alıp; hastalara, bakım süreçleri ile ilgili eğitimler verip, sağlıklı bir toplumun gelişebilmesi için danışmanlık hizmeti sunmaktadırlar. Bunun yanında araştırmalar yapan hemşireler, yeni bilgilerin oluşmasına ve gelişmesine yardımcı olurlar. Sağlık hizmetlerinde yönetim görevlerinde bulunup, sağlıkta kalitenin geliştirilmesi için çalışmalar yürütürler ve toplumla sürekli, dinamik bir etkileşim halinde bulunurlar. Sahada yapılan bu uygulamalar doğrudan ve dolaylı olarak sağlık harcamalarına etki yapabilmektedir” ifadelerini kullandı. Seminerinde hemşirelerin sağlık ekonomisine katkılarına da değinen Baran, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hemşirelerin görev, yetki ve sorumlulukları çerçevesinde yaptıkları işlerin ülke ekonomisine ne kadar büyük katkılar sağlayacağı görülmektedir. Çalışma şartlarının iyileştirilmesi, hemşire istihdamının arttırılması ile iş yüklerinin ve çalışma saatlerinin azaltılması ve maddi kazançları yönünden desteklenmeleri gerekmektedir. Hemşirelerin sağlık ekonomisi konusundaki katkılarını arttırabilmek için yetkilerinin eğitim seviyesine ve çalışma yıllarına göre arttırılması düşünülmelidir. Özellikle hemşirelerin yalnızca hastanelerde hasta bakımı üzerine çalışmaları değil, sağlık kuruluşları ile bağlantılı olarak halk sağlığı konusunda hasta takipleri ve toplum eğitimleri ile ön planda olmaları sağlığı koruyucu ve geliştirici önlemlerle toplumun sağlıklı kalmasına yardımcı olurlar. Böylece sağlık bakım maliyetlerini görünür oranda azaltacaklardır. Hemşirelerin danışmanlık ve eğitimcilik rollerinin desteklenmesi, sağlık hizmetlerinin daha düşük maliyetle verilebilmesi adına önem arz etmektedir. Hemşirelerin yönetici olarak etkin karar verme mekanizması içerisinde olmaları, bakım planı ile sağlık kuruluşlarındaki tüm tedavi süreçlerini takip edebilmeleri maliyet azalımı için etkin olacaktır. Sağlık kuruluşlarında yoğun bir emekle çalışan hemşirelerin bu kuruluşlara sunduğu katkının oldukça yüksek olduğu unutulmamalıdır.”
Sinop Sinop’ta ambulans sürüş güvenliği eğitimi Sinop’ta ambulans sürüş güvenliği eğitimi programı düzenlendi. Eğitimlere 4’ü kadın olmak üzere 14 kursiyer katıldı. Sinop’ta Ambulans Servisi Başhekimliğine bağlı 112 acil yardım istasyonlarında sürücülük hizmeti yapan ambulans ve acil bakım teknikerlerine, acil tıp teknisyeni ile şoförlere, güvenli sürüş teknikleri konusunda eğitim düzenlendi. Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen programa uygun olarak kursiyerlere önce teorik eğitim verildi. Ardından uygulama sürüş parkurlarında kursiyerler öğrendiklerini pekiştirdiler. Personel, hastayı en zor koşullarda hızlı ve güvenli şekilde sağlık kuruluşuna ulaştırmak amacıyla ani manevra yaparak parkuru tamamlamaya çalıştı. Eğitimler, pratik ve teorik olmak üzere 4 gün sürdü. 112’de görev yapan paramedik ve ATT’lere verilen eğitimlerde, "ambulansların mekanik özellikleri, basit arizaların tanımlanması ve önlenmesi, araç güvenlik sistemlerinin kullanımı, ambulanslarda hız problemleri ve araç kontrolü, olağandışı yol ve hava şartlarında ambulans kullanabilme, kazadan kaçış, panik fren, takip mesafesi, güvenli sollama, ayna kullanımı ve derinlik algısının geliştirilmesi" gibi birçok konu uygulamalı gösterildi. Eğitimlerin sonunda başarılı kursiyerlere sertifika verildi. Sinop İl Ambulans Servisi Başhekimi Dr. Ferda Çalışkan, eğitimlerin çok verimli geçtiğini söyledi. Çalışkan, “İlimizde çalışan paramedik, ATT ve UMKE personeli olmak üzere toplamda arkadaşımıza burada 5 eğitmenle birlikte eğitim veriyoruz. 14 katılımcımızdan 4 tane bayan personelimiz var, bunların içerisinde. 5 tane de ulusal Medikal Kurtarma ekibine üye olan arkadaşlarımız var. İlk gün eğitimimizde teorik bir eğitimimiz oluyor. Sonraki 3 gün boyunca sahada bizzat ambulans kullanarak dar alanlardan araç geçişi, dar alanlara araç parkı, kısa mesafeden trafik kurallarına ve hız kurallarına riayet edecek şekilde güvenli bir sürüş testi ve hastalarımızın hastaneye acil tıbbi müdahale yapılır halde transferinin sağlanması gibi kursiyerlerimize eğitim veriyoruz. Aynı zamanda acil vakalara ekibimizin güvenli bir şekilde ulaşmasını amaçlıyoruz” dedi. Eğitimlerin zorlu, aynı zamanda eğlenceli geçtiğini ifade eden kursiyerler de “Burada biraz daha pratik kazanıyoruz. Biraz daha tecrübe kazanıyoruz. Bir gün yollara çıktığımızda burada aldığımız eğitimlerin katkısını göreceğiz. Bizim amacımız hız değil, hastamızın ve hasta yakınlarımızın güvenliğini, güvenli sürüş eğitimiyle pekiştirerek daha güvenli nakillerini, sevklerini sağlamak. Parkurlarımız zorlu. Fakat ambulansın sınırlarını hissedebileceğimiz parkurlar. Çünkü bu hayat her zaman karşımıza çıkmasa bile nadir zamanda bile dar sokaklara gireceğiz, hız yapmamız gerektiren durumlar olacak. Yoğun trafiklerde araçların arasından dar bir şekilde geçmemizi gerektiren durumlar olacak. Bu durumları göz önüne alınarak yapılmış güzel bir parkur sitemi var" diye konuştular.