EKONOMİ - 06 Temmuz 2022 Çarşamba 14:24

'5G için 5 doğruyu tamamlamalıyız'

A
A
A
'5G için 5 doğruyu tamamlamalıyız'

Turkcell Şebeke Teknolojilerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Gediz Sezgin, “5G’nin Türkiye’ye en faydalı olacak şekilde çok boyutlu ele alınması gerektiğine inanıyoruz. Bu süreçte yerli teknolojilerin ve çözümlerin geliştirilmesi, Türkiye ekonomisine ve dijitalleşme yolculuğumuza da ciddi katkılar sunacaktır” dedi.

Turkcell’in Şebeke Teknolojilerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Gediz Sezgin, dünyada ve Türkiye’de iletişim teknolojilerinin geleceğine yönelik gündemi değerlendirdi. Operatörün devam eden Ar-Ge faaliyetleri ve altyapı yatırımları hakkında bilgiler veren Sezgin, Türkiye’de yeni nesil iletişim alanında yerli teknolojilerin gelişiminin ve kullanılmasının önemine dikkat çekti. Yeni nesil teknolojilerle dijitalleşmeye geçişte önceliğin fiber altyapı olması gerektiğini belirten Sezgin, fiberde ortak altyapının stratejik bir adım olarak bir an önce tamamlanmasını beklediklerini söyledi.

Gediz Sezgin, “Ülkemizde yeni teknolojilerin atardamarı niteliğindeki fiber altyapı yeterli düzeyde değil. Fiber altyapının hızlandırılması için ortak altyapı fikrini destekliyoruz ve elimizi taşın altına koymaya hazırız. Cumhurbaşkanımız farklı vesilelerle yerli 5G teknoloji altyapısı kurulmadan ve yüksek yerlilik oranına ulaşmadan 5G’ye geçilemeyeceğini açıkça ifade etmişti. Dolayısıyla ortak fiber altyapı tamamlanmadan 5G’ye geçişin yerli teknoloji gelişimini de sekteye uğratacağını ve ekonomik yükü artıracağını düşünüyoruz” dedi.

“Fiber altyapı, gelişmiş teknolojilerin otoyolu”

Sezgin, fiber altyapının ülkemizdeki teknolojik gelişime, dijitalleşmenin hızlanmasına ve ekonomiye kattığı değere işaret ederek şöyle konuştu:

“Fiber altyapı, 5G gibi gelişmiş teknolojilerin otoyolu niteliğinde. Bu yolları tamamlamadan, en teknolojik otomobili bu yola çıkarmak ve burada endüstriyel üretime katkı sağlanmasını beklemek hem araç hem kullanıcı hem de yol için enerji kaybı demek. İlk etapta fiber konusunda yatırımı hızlandıracak adımlar atıldığında 5G’ye geçiş de kolaylaşacaktır. Altyapıda ortak yatırım hızlanırsa, üstyapıda da tüm oyuncular yenilikçi ürün ve servislere daha fazla yoğunlaşır. Böylece sektörümüzdeki enerjinin ürün ve hizmetlere yansımasını sağlayarak bireysel ve kurumsal müşterilerimiz için daha fazla değer üretmeyi hedefleyebiliriz. Bu sayede ülkemizin dijitalleşme süreci de hızlanır.”

“4.5G sürecindeki doğru öngörümüz ile dünyada ilk 3 içindeyiz”

Gediz Sezgin, 2015 yılında gerçekleştirilen 4.5G ihalesinde Turkcell’in öngörülü stratejisi sayesinde Türkiye’de dijitalleşmeye önemli katkılar sağladığını kaydetti. Sezgin, “Şirket olarak gelecek için öngörülü davranarak 6 yıl önceki 4.5G ihalesinde en geniş spektrum bandını aldık. Bu aynı zamanda Avrupa’daki en geniş 4.5G frekans bandıydı. Kurguladığımız doğru stratejimiz sayesinde 1,6 Gbps hıza ulaşabilen Türkiye’de tek, Avrupa’da ilk ve dünyada en yüksek 4.5G hızlarını sunan 3 operatörden biriyiz. Şu anda yeni kullanım senaryolarının önemli kısmını 4.5G ile sağlayabiliyoruz” diye konuştu.

5G için 5D yaklaşımı

5G’ye geçiş gibi ülkemize çok yüksek finansal etkisi olacak stratejik düzeydeki bir konunun tek bir boyutla değil tüm boyutlarıyla kapsamlı analiz edilmesi gerektiğine inandıklarını kaydeden Sezgin, şunları söyledi:
“Şirket olarak 5G ile ilgili olmazsa olmaz gördüğümüz 5 doğruyu, ‘5G için gerekli 5D’ yaklaşımıyla ele alıyoruz. Türkiye’nin teknolojik ve ekonomik faydaları açısından ‘Doğru Teknolojiyle, Doğru Altyapıyla, Doğru Alanda, Doğru Zamanda ve Doğru Maliyetle’ bir 5G’ye geçiş planının oluşmasını önemsiyoruz.”

5G bireysel kullanımdan çok endüstriler için gerekli

Sezgin sözlerini şöyle sürdürdü: “5G konusunda en önemli noktalardan biri de bu teknolojinin bireylerden ziyade öncelikle endüstriyel alanda faaliyet gösteren işletmeler açısından bir avantaj sunacak olması. Ancak yine de görüyoruz ki Küresel Mobil Tedarikçiler Birliği’nin (GSA) Mayıs 2022 raporuna göre; dikey sektörlerde kullanılan mobil şebekeler yüzde 60 oranında 4.5G üzerinden servis veriyor. Halihazırda Türkiye’de 4.5G ile de son kullanıcıların ihtiyaçları rahatlıkla karşılanabiliyor. Ayrıca şu anda dünyada olduğu gibi Türkiye’deki kullanıcıların sahip olduğu 5G uyumlu cihaz sayısı da oldukça sınırlı.”

“Kullanım senaryolarını ve deneme alanlarını artırmak, 5G’ye hazırlık için en iyi yol”

5G’ye her alanda hazırlıkları tamamlayarak adım adım geçilmesi gerektiğini vurgulayan Sezgin, “Bunun ilk adımı da doğru pilot uygulama örneklerinin uygulanmasıdır. Dolayısıyla 5G’nin öncelikle deneme izinleri ile kullanım alanlarının; örneğin havalimanları, merkezi kesişme noktaları, organize sanayi bölgeleri, statlar, etkinlik alanları ve hatta bazı akıllı şehir uygulamalarında ortaya çıkarılmasını çok önemsiyoruz. 5G, bireyselden çok endüstriyel bir teknoloji olduğu için işletmelerin de altyapı ve kullanım senaryoları ile buna hazırlanması şart. Önce bölgesel 5G deneme izinleriyle başlayıp buradaki örnekleri ve yöntemleri çoğaltmamız, sürecin hızla yol almasına katkı sağlayacaktır. Bu amaçla özellikle kurumsal ekosistemi hazırlayabilmek ve dikey sektörlerle etkileşimi sağlayabilmek için 5G pilot uygulamaların hayata geçmesi gerekiyor. Böylece 4.5G ile 5G’nin birlikte çalışabilirliği, hangi uygulamaların 4.5G ile hangi uygulamaların 5G ile daha verimli çalışabildiği ve bireysel kullanıcıların buna zihinsel hazırlıklarının yapılması gibi adımların tamamlanması büyük önem arz ediyor” şeklinde konuştu.

“5G için uluslararası alanda da çalışmalara devam ediyoruz”

5G’de dünyadaki gelişmeleri yakından takip ederek, bu alandaki uluslararası komisyonlarda ve ortak çalışmalarda katkı verdiklerini ve bu sayede öncülük ettiklerini hatırlatan Sezgin, “Operatör olarak, 5G’nin teknolojik entegrasyonu ve yerlileşmesi için 5 yıldır yoğun çalışmalar yürütüyoruz. Teknoloji alanında sahip olduğumuz yüksek yerlilik oranlarımızla ve Ar-Ge gücümüzle geliştirdiğimiz pilot uygulamalar açısından 5G konusunda da öncülük ediyoruz. Teknolojide yerli ve mili ekosistemin gelişimi için iş birliklerimizi sürdürüyoruz. Bunun yanında dünya çapında önemli otoriteler ve büyük kuruluşlarda 5G standartlarının oluşturulmasında aktif rol alarak katkılar sağlıyoruz” açıklamasında bulundu.

Turkcell şebekesinde sanallaşma oranı yüzde 70

5G’ye geçişte önemli başlıklardan birinin de sanallaşma olduğuna dikkat çeken Sezgin, operatördeki çekirdek şebekede sanallaşma oranının yüzde 70’i geçtiğini, radyo şebekesinde sanallaşma sürecinin başlatıldığını vurguladı. Sezgin, “Tüm bu altyapı çalışmalarımız ve yatırımlarımız sayesinde, ülkemiz için 5 doğru tamamlandığında rahatlıkla 5G’ye hazır duruma gelebileceğiz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Salihli Kurttutan’da hayvanlar ve yangın için HİS göleti Manisa’nın Salihli ilçesinin kırsal Kurttutan Mahallesi’nde hayırsever bir vatandaş tarafından Hayvan İçme Suyu (HİS) göleti kazıldı. Bölgedeki hayvanların su ihtiyacını karşılamak ve orman yangınlarına karşı önlem almak amacıyla yapılan gölet, mahalle sakinleri tarafından memnuniyetle karşılandı. Yaklaşık 1 dönüm 800 metrekare alana sahip olan ve 4 metre derinliğinde kazılan HİS göleti, Baltacı mevkiinde köy sakinlerinden Erol Sağlam tarafından yaptırıldı. Göletin, hayvan içme suyunun yanı sıra yangın söndürme amaçlı da kullanılacağı belirtildi. Kurttutan Mahalle Muhtarı Süleyman Kaya, göletin yapımını üstlenen hayırsever Erol Sağlam’a teşekkür ederek, "Mahallemiz için son derece önemli bir ihtiyacı karşılayacak bu gölet, hem hayvanlarımızın içme suyu ihtiyacını giderecek hem de yangınla mücadelede büyük katkı sağlayacaktır" dedi. Muhtar Kaya, göletin bulunduğu bölgede yaklaşık 8 bin dönüm fıstık çamı yer alırken, yaz aylarında artan yangın riskine karşı önemli bir su kaynağı oluşturacağını ifade etti. Kaya, göletin daha verimli hale getirilmesi için Orman İşletme Müdürlüğü ve Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan membran talebinde bulunulacağını da aktardı. Yeni yapılan HİS göletinin, çevredeki yaban ve büyükbaş-küçükbaş hayvanların su ihtiyacını karşılamasının yanı sıra, yaz aylarında çıkabilecek orman yangınlarında helikopterlerin su almasına da imkan sağlayacağı vurgulandı.
Erzurum ETÜ istikrarlı yükselişini sürdürüyor ETÜ, 2025 yılı YÖK üniversite izleme ve değerlendirme raporundaki istikrarlı yükselişini sürdürüyor. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından yayımlanan "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu 2025" sonuçlarına göre Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) öğrenci memnuniyeti, araştırma kalitesi ve akademik üretkenlik göstergelerinde öne çıkan üniversiteler arasında yer aldı. Yükseköğretim sisteminin gelişimini kanıta dayalı ve şeffaf göstergeler aracılığıyla izlemeyi amaçlayan YÖK tarafından Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu bu yıl bilim iletişimi yaklaşımı temel alınarak yeniden yapılandırıldı. Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) ile yürütülen ortak çalışma kapsamında üniversitelerden tek elden toplanan verilerle hazırlanan raporda, üniversitelerin birbirleriyle kıyaslanmasından ziyade her bir kurumun kendi gelişim seyrinin izlenmesi ve değerlendirilmesi esas alındı. Raporda, Yükseköğretim Kurulu tarafından 2024 yılında ilk kez uygulanan Türkiye Üniversite Deneyim Araştırması (TÜDA) sonuçlarına da yer verilerek öğrencilerin beklenti ve memnuniyet düzeyleri değerlendirme sürecine dâhil edildi. "Eğitim ve Öğretim", "Araştırma-Geliştirme, Proje ve Yayın", "Uluslararasılaşma", "Sürdürülebilirlik" ile "Topluma Hizmet ve Sosyal Sorumluluk" başlıkları altında yapılandırılan rapor; erişilebilirlik, kapsayıcılık ve sürdürülebilirlik gibi güncel yükseköğretim yaklaşımlarını önceleyen yeni göstergelerle güçlendirildi. Bu kapsamda Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ), öğrenci memnuniyeti göstergelerinde dikkat çekici sonuçlar elde etti. ETÜ, 2024 yılı TÜDA verilerine göre kütüphane hizmetlerinden duyulan memnuniyet oranında yüzde 80,86 ile zirveye yerleşti. Araştırma ve akademik yayın performansına ilişkin göstergeler de ETÜ’nün istikrarlı gelişimini ortaya koydu. TR Dizin tarafından taranan dergilerde yayımlanan, öğretim üyesi başına düşen yayın sayısı bakımından ETÜ, Türkiye genelinde 7’nci sırada yer aldı. Üniversite-sanayi iş birliği kapsamında üretilen yayınların toplam yayınlara oranında 2024 yılında 19’uncu sırada yer alan ETÜ, 2025 yılı raporunda beş basamak yükselerek 14’üncü sıraya yerleşti. Öte yandan Web of Science indeksli yayınların atıf alma oranı göstergesinde ise yüzde 84,1’lik oranla listenin 16’ncı sırada yer aldı. Raporda ayrıca "Faydalanılan TÜBİTAK Bursu" sayısı göstergesinde ETÜ istikrarlı gelişimini sürdürdü. Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, ETÜ’nün yükselen grafiğinin devam ettiğini belirterek, "Üniversitemizin temel hedefi, eğitim-öğretim kalitesini sürekli artırmak, araştırma kapasitesini güçlendirmek ve öğrencilerimizin eğitim süreçlerindeki gelişimini en üst düzeye taşımaktır. Raporda elde edilen sonuçlar, yıllara yayılan titiz çalışmalarımızın ve kararlı adımlarımızın bir sonucu olarak, ETÜ’nün bu hedefler doğrultusunda gösterdiği istikrarlı ilerlemeyi açıkça ortaya koymaktadır. Önümüzdeki yıllarda üniversitemizin yükseliş trendinin devam edeceğine gönülden inanıyor, bu süreçte emeği geçen tüm akademik ve idari kadromuza teşekkürlerimi sunuyorum" diye konuştu.
İstanbul Yenidoğan Çetesi Davasında sanık sayısı 61’e yükseldi İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davada dava dosyaları ayrı olan sanıkların ana davayla eklenmesiyle sanık sayısı 61’e yükseldi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’ne yönelik düzenlenen 2. dalga operasyona ilişkin geçtiğimiz günlerde iddianame hazırlanmıştı. Çete lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı’yla birlikte hareket ettikleri belirlenen şahıslara yönelik hazırlanan ve ana dava dosyası ile birleştirilen iddianame ile sanık sayısı 57’ye yükselmişti. İlker Gönen intihar etmişti Dava sürerken, 11 Şubat 2025 tarihinde iddianamede ismi ’örgüt yöneticisi’ sıfatıyla geçen sanık İlker Gönen, tutuklu bulunduğu cezaevinde intihar etmişti. Davada sanık sayısı 61 oldu Bugün Bakırköy Adliyesinin Konferans Salonu’nda görülen duruşmada 6’si tutuklu bir kısım tutuksuz sanık hazır bulunurken, duruşmada dava dosyasına eklenen evraklar okuduğu sırada, dosyadan ayrılan iki davanın ana dava ile birleştirildiği ve sanık sayısının böylece 61’e yükseldiği öğrenildi. Duruşmada sanıkların savunmaları ile devam ediyor.