Nijer’de ordunun yönetime el koymasının ardından ABD, İngiltere ve Fransa büyükelçilik çalışanlarının güvenliğini sağlamak için çalışmalara başladı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller yaptığı açıklamada, “Nijer’de devam eden gelişmeler nedeniyle ABD Dışişleri Bakanlığı Niamey’deki ABD Büyükelçiliği’nde görevli büyükelçilik yetkililerini ve ailelerini geçici olarak tahliye edecek. ABD, Nijer halkı ve Nijer demokrasisi için Nijer ile ilişkilerini sürdürüyor. Diplomatik temaslarımız en üst düzeyde devam ediyor” dedi.
İngiliz hükümeti de Nijer’deki İngiltere Büyükelçiliği’nde görevli personelleri Nijer’deki güvenlik endişeleri nedeniyle geçici olarak azaltacağını açıkladı.
Fransa’dan Nijer’e güvenlik talebi
Fransa Dışişleri Bakanlığı da Niamey’de tekrar protesto düzenlenme ihtimaline karşı Nijer’deki cunta yönetiminden Fransa Büyükelçiliği çalışanlarının güvenliğini sağlamasını istedi. Bakanlık Nijer ordusundan, “Viyana Sözleşmesi kuralları kapsamında ve uluslararası hukuk yasaları çerçevesince yabancı diplomatların ve personelin güvenliğini sağlamak için gerekli önlemlerin alınmasını” talep etti.
Fransa'nın Nijer'e yönelik mali yardımları kesmesi sonucu başkent Niamey'deki Fransa Büyükelçiliği binası önünde toplanan cunta yanlısı bazı protestocular binaya girmeye çalışarak Fransa’yı protesto etmişti.
Nijer’deki darbe
Nijer’in devrik lideri Devlet Başkanı Muhammed Bazoum, 26 Temmuz'da Muhafız Alayı tarafından Başkanlık Sarayı'nda alıkonulmuş, sonrasında Ordu Sözcüsü Amadou Abdramane ulusal kanalda darbe bildirisi okumuştu. Abdramane, anayasanın feshedildiğini, tüm kurumların askıya alındığını ve ülkenin sınırlarının kapatıldığını açıklamıştı. Askeri darbenin ardından geçiş hükümeti kurulmuş, darbeye liderlik eden 62 yaşındaki Devlet Başkanlığı Muhafız Alayı Komutanı General Omar Tchiani olarak da bilinen Abdourahmane Tchiani, "Vatanı Koruma Ulusal Konseyi"nin başkanı olmuştu. Nijer'de 1960'ta Fransa'dan bağımsızlığını kazanmasından bu yana 4 darbe yaşanmıştı.
