GÜNDEM - 30 Nisan 2015 Perşembe 14:38

Ahmet Çakar ifade verdi, Ertem Şener'e ise zorla getirilme kararı!

A
A
A
Ahmet Çakar ifade verdi, Ertem Şener'e ise zorla getirilme kararı!

Teknik Direktör Fatih Terim’in şikayeti üzerine Ünal Aysal ve Rasim Ozan Kütahyalı hakkında “haberleşmenin gizliliği ihlal” suçundan açılan davada Ahmet Çakar tanık olarak dinlendi. Sanık Kütahyalı doğum gününü gerekçe göstererek duruşmaya katılmazken, mahkeme tanık Ertem Şener’e zorla getirilme kararı çıkardı.

Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim’in Galatasaray Spor Kulübü’nden gönderilmesinin ardından gazeteci Rasim Ozan Kütahyalı, Terim’in eski Başkan Ünal Aysal’a gönderdiği SMS’leri yayınlamıştı. Özel mesajlarının yayınlanmasının ardından Terim’in şikayeti üzerine, eski Galatasaray Başkanı Ünal Aysal hakkında “haberleşmenin gizliliği ihlal” suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı. Savcılık, bu mesajları televizyonda yayınlayan Rasim Ozan Kütahyalı hakkında da hakaret ve haberleşmenin gizliliğini ihlal suçundan 1 yıldan 6 yıl 8 aya kadar hapis cezası talep etmişti.

MAHKEMEYE GELMEDİ YUNANİSTAN’A DOĞUM GÜNÜ KUTLAMAYA GİTTİ

İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada hakkında zorla getirilme kararı çıkarılan sanık Rasim Ozan Kütahyalı, doğum gününü gerekçe göstererek duruşma katılmadı. Tarafları avukatları temsil etti. Kütahyalı’nın avukatı Levent Demir, müvekkilinin yurtdışında olduğu için katılamadığını, mümkünse celse arasında ifade vermek istediklerini söyledi. Hakimin nedenini sorması üzerine avukat Demir, Kütahyalı’nın doğum günü olduğunu ve Yunanistan’da iki günlük rezervasyon yaptırdığını açıkladı.

“DOĞUM GÜNÜ NEDENİYLE DURUŞMAYA GELMEMEK SAYGISIZLIKTIR”

Terim’in avukatı Rezan Epözdemir, kendi müvekkilinin çok yoğun olmasına rağmen duruşmaya katıldığını belirterek Kütahyalı’nın doğum gününü gerekçe göstermesini eleştirdi. Avukat Epözdemir, “Doğum günü nedeniyle duruşmaya katılmamak yargılamaya saygısızlıktır. Ben bunu kendime ve meslektaşlarıma saygısızlık olarak görüyorum. Diğer sanık Ünal Aysal yurt dışında olmasına rağmen kalktı geldi, Kütahyalı Türkiye’de ikamet etmesine rağmen gelmedi” dedi.

Mahkeme hakimi ise “Rasim bey bilmiyor muydu? Sürekli ekranda olan biri. Hoş ve şık olmuyor. Yakıştıramadım şahsen” şeklinde tepkisini dile getirdi.

Duruşmada daha sonra spor yazarı ve yorumcusu Ahmet Çakar tanık olarak dinlendi. Çakar, Rasim Ozan Kütahyalı, Ertem Şener ve Sinan Ergin ile birlikte “Beyaz Futbol” programını sunduklarını kaydetti. O gün programda mesajlaşmalar yayınlandıktan sonra reklam arasında Kütahyalı’ya bu mesajları nereden aldığını sorduğunu söyledi.

Çakar, “ Rasim’e sordum ama nereden aldığımı söyleyemem dedi. Birkaç hafta sonra kendimle ilgili bir soruşturmada ifadeye gelmiştim. Savcı bana bu olayla ilgili de tanık olarak dinleyeceğini söyleyince olayın büyüdüğünü anladım. Ben tekrar Rasim’i aradım, savcının dediğini söyledim ve mesajları nereden aldığını sordum. ‘Söylemem’ dedi. Baba oğul gibiyiz bu mesajları Aysal’dan mı aldın diye sordum. Çocuğunun üzerine yemin ederek Aysal’dan almadığını söyledi” diye konuştu.

“RASİM BU MESAJLARI 4 YOLLA ELDE ETMİŞ OLABİLİR”

Hakim bunun üzerine Çakar’a, Kütahyalı’nun bu mesajlara nasıl ulaşmış olabileceğini sordu. Çakar, “4 ihtimal var. Ya Aysal verdi, ya Terim verdi, ya illegal yollardan telekulak gibi elde etti ya da Aysal veya Terim’in yanındakilerden temin etti” yanıtını verdi.

“RASİM ZAMAN ZAMAN KANTARIN TOPUZUNU KAÇIRIR”

Çakar, ifadesinin devamında “Bir müddet sonra yöneticimiz ‘Özel mesajları yayınlayanları biliyoruz’ şeklinde alt yazı geçti. Biz de kimse kimseye açık mesaj vermez. Rasim zaman zaman kantarın topuzunu kaçırır. Bana karşı bile. Aysal ve Terim arasındaki mesajlar iki arkadaşın birbirine gönderdiği ‘nasılsın iyi misin’ niteliğinde mesajlardı. Terim’in cevap vermemesi üzerine sanki aralarında soğukluk varmış gibi, Terim çalıştığı kulübün başkanını dikkate almıyormuş gibi bir izlenim doğuyordu. Ben mesajların içeriğinden bu izlenimi almadım ama toplumda özellikle basında böyle bir izlenim doğdu. Kaldı ki ben bu mesajların yayınlanmasını fazla önemsememiştim. Kendimle ilgili soruşturmada savcı, bu olayla ilgili şahit olarak dinleyeceğini söyleyince işin büyüdüğünü anladım” dedi.

“TERİM’İN GS’DEKİ GÖREVİNE MİLLİ TAKIMLA ÇALIŞACAĞI İÇİN SON VERİLDİ”

Çakar’ın ifadesinin ardından Terim’in avukatı Rezan Epözdemir, tanığa sorular yöneltti. Avukat Epözdemir, tapelerin yayınlanmasından önce Terim’in görevine son verildiğini, mesajlar yayınlanarak Terim’in işine son verilmesinin haklı olduğuna zemin oluşturmak amacıyla mı yayınlandığı konusunda Kütahyalı’nın beyanı olup olmadığını sordu. Çakar, “Terim’in görevine mesajlardan dolayı değil Milli Takım ile anlaştığı için son verildi. GS kulübü de onay vermişti. Hem GS’yi hem Milli Takımı çalıştıracaktı” yanıtını verdi.

“BU SORUYA YANIT VERİRSEM TERİM İTİBAR KAYBINA UĞRAR”

Epözdemir Çakar’a sonraki programlardan birinde Kütahyalı ile aralarındaki diyalogu hatırlatarak “Siz Aysal ile Kütahyalı arasındaki ilişki hakkında bilgi vereceğinizi söylüyorsunuz. Kütahyalı ‘beni satma’ ifadesini kullanıyor. Bu ifade ile sanki bildiklerinizi anlatacaktınız da engellemeye çalışıyor. Bu konudaki çelişkinin nedenini soruyoruz” dedi. Çakar ise “Ben bu soruya cevap verirsem Fatih Bey itibar kaybına uğrar. Kendisi benim 30 yıllık dostumdur. Cevap veremem” dedi.

Terim’in avukatı Epözdemir, Türkiye Futbol Federasyonu’na Terim ile Milli Takım’ın ne zaman anlaşma imzaladığının ve Galatasaray yönetiminin onayı olup olmadığının sorulmasını mahkemeden talep etti.

Kütahyalı’nın avukatına uyarıda bulunan hakim “Müvekkiliniz Rasim Bey’e yakalama kararı çıkarmayı yakıştıramıyorum. Normal şartlarda yakalama çıkartıyoruz. Bir dahaki celse gelmezse yakalama kararı çıkartacağım” şeklinde konuştu.

TANIK ERTEM ŞENER’E ZORLA GETİRİLME KARARI

Ara kararını açıklayan Mahkeme, Kütahyalı’nın bir daha ki duruşma hazır edilmesine, gelmemesi durumunda yakalama kararı çıkarılmasına karar verdi. TFF’ye Terim ile anlaşmanın ne zaman yapıldığının ve Galatasaray yönetiminin onayı olup olmadığının sorulmasını kararlaştıran mahkeme, mesajların yayınladığı programın sunucusu ve tanık olarak çağrılan ancak gelmeyen Ertem Şener’in zorla getirilmesine hükmetti.

BAŞAK AKBULUT
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hidayet Türkoğlu, FIBA Hall of Fame 2026 listesinde onurlandırıldı FIBA, Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu’nu, Hall of Fame’in 2026 yılı listesinde onurlandırdı. FIBA Hall of Fame; basketbola uzun yıllar boyunca sahada, özellikle milli takım düzeyinde sunduğu katkılarla iz bırakan, sporcu kimliğiyle uluslararası basketbol kültürüne değer katan isimleri onurlandıran prestijli bir yapı olarak kabul ediliyor. Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu da Hall of Fame’in 2026 yılı listesinde onurlandırdı. Türkoğlu, bu onura ilk kez bir Türk sporcunun, sporculuk kariyeri ve milli takım kimliği temel alınarak layık görülmesiyle Türk basketbol tarihinde önemli bir ilke imza attı. Türkiye’yi uluslararası basketbol sahnesine taşıyan öncü yöneticilerden Turgut Atakol, Türk basketbol tarihinde FIBA Hall of Fame onuruna, yöneticilik ve basketbolun kurumsal gelişimine sunduğu katkılarla 2007 yılında layık görülmüştü. Hidayet Türkoğlu’nun basketbolculuk kariyeriyle bu listeye dahil edilmesi ise, Ay-Yıldızlı formayla sergilediği istikrarlı performansın, liderliğinin ve Türk basketboluna kazandırdığı mirasın FIBA tarafından tescillenmesi anlamına geliyor. Listenin duyurulmasının ardından Hidayet Türkoğlu, "Dünya basketboluna iz bırakmış, farklı ülkelerden ve jenerasyonlardan değerli isimlerle birlikte FIBA Hall of Fame listesinde yer almak, benim için büyük bir gurur ve onurdur. Ay-Yıldızlı formayla çıktığım her maçta, bu ülkeyi en iyi şekilde temsil etme sorumluluğuyla sahadaydım. Bu yolculuk; sahada birlikte ter döktüğüm takım arkadaşlarımın, beni her zaman ayakta tutan ailemin ve desteğini hiçbir zaman esirgemeyen Türk milletinin ortak emeğinin bir sonucudur. Basketbolu evrensel bir değer olarak büyüten, bu mirası gelecek nesillere taşıyan FIBA’ya, dünya basketboluna verdikleri katkılar için teşekkür ediyorum. Ay-Yıldızlı bayrağımızı böylesine seçkin bir platformda temsil etmek, tarif edilemez bir gururdur" değerlendirmesinde bulundu. Milli Takım formasıyla 1994-2014 yılları arasında 309 kez sahaya çıkan ve 3 bin 475 sayı kaydeden Hidayet Türkoğlu, uzun yıllar A Milli Erkek Basketbol Takımı’nın kaptanlığını üstlenerek Türk basketbolunun en önemli lider figürlerinden biri oldu. Türkoğlu; 2001 Avrupa Basketbol Şampiyonası ve 2010 FIBA Dünya Basketbol Şampiyonası’nda gümüş madalya kazanan tarihi kadroların da parçası olarak önemli başarılara imza attı. NBA’de ilk 5’de maça çıkan ilk, 10 bin sayı barajını geçen tek Türk oyuncu olan Türkoğlu, 997 maçla "NBA’de en fazla maç oynayan Türk basketbolcu" ünvanını da elinde tutuyor. NBA’de Orlando Magic formasıyla 2008’de en iyi gelişme gösteren oyuncu (MIP) seçilen, 2009 NBA finali oynayan Türkoğlu, Magic’te yakaladığı istatistiklerle de kulüp tarihinde unutulmaz bir miras bıraktı. Hidayet Türkoğlu, 21 Nisan 2026 tarihinde gerçekleştirilecek resmi organizasyonla beraber Hall of Fame üyesi olarak Berlin’de onurlandırılacak.
Adıyaman Eşini, kızının yanında öldürüp kayıplara karıştı Adıyaman’ın Kahta ilçesinde önceki gün bir şahıs, boşanma aşamasındaki eşini, kızının yanında bıçakladığı anlar kameralara yansıdı. Şahsın, elini kolunu sallayarak olay yerinden uzaklaşarak gitmesi dikkatlerden kaçmadı. Olay önceki gün Kahta ilçesi Recep Tayyip Erdoğan Caddesi üzerinde yaşanmıştı. Edinilen bilgilere göre, M.A., boşanma aşamasında olduğu 45 yaşındaki eşi Emine Aluç’u sokak ortasında yakalayarak göğsünden ve boğazından bıçaklamıştı. Olay sırasında çiftin yanlarında bulunan ismi öğrenilemeyen kız çocukları da saldırgan tarafından elinden yaralanmış ve küçük kız annesini kanlar içerisinde görerek sinir krizleri geçirmişti. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ekipleri ile birlikte çok sayıda polis ekibi sevk edilmiş Emine Aluç, sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Kahta Devlet Hastanesi’ne kaldırılmıştı. Emine Aluç, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetmişti. Yaşanılan vahşet anlar ise bir vatandaşın cep telefonu kamerasına saniye saniye yansıdı. Yaşanan vahşet anlarda eşini çocuğunun yanında bıçaklayarak öldüren M.A’nın elini kolunu sallayarak soğuk kanlı tavırlarla olay yerinden uzaklaştığı görüntülere yansıdı. M.A.’nın olay yerinden kaçtığı, şahsın yakalanması için polis ekipleri tarafından geniş çaplı arama çalışması başlatıldığı bildirildi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.