KENT HABERLERİ - 20 Ekim 2016 Perşembe 17:16

Aliya İzzetbegoviç Bağcılar'da anıldı

A
A
A
Aliya İzzetbegoviç Bağcılar'da anıldı

Gazeteci-Yazar Süleyman Gündüz, Bosna Hersek’in ölümsüz lideri Aliya İzzetbegoviç’in dünyaya Müslüman olduğunu haykıran nadir liderlerden birisi olduğunu belirterek, “Bunun bedelini 8 yıl cezaevinde yatarak ödedi” dedi. Yazar Yusuf Armağan ise Boşnak eserlerin Türkçeye tercüme edilmesi gerektiğinin altını çizerek, bir ‘Aliya Enstitüsü’ kurulması gerektiğini söyledi.

Bosna’nın bağımsızlık mücadelesinin lideri olan ve Bosna Hersek’in ilk Cumhurbaşkanı olan Aliya İzzetbegoviç, vefatının 13. yıl dönümünde Bağcılar’da düzenlenen söyleşi programıyla anıldı.
Moderatörlüğünü Gazeteci-Yazar İsmail Kılıçarslan’ın yaptığı Anma Programı’na konuşmacı olarak Gazeteci-Yazar Süleyman Gündüz ile Yazar Yusuf Armağan katıldı. İzzetbegoviç’in bir alim olduğunu ifade eden Kılıçarslan, şartların onu liderlik yapmaya zorladığını belirtti. Gündüz, 15 Temmuz darbe kalkışması gecesinde de sıkça İzzetBegoviç’in, ‘Allah’a hamdolsun ki, köle olmayacağız’, sözünü hatırladığını söyledi. Daha sonra konuşan Gündüz ise yakından tanıma fırsatı bulduğu İzzetbegoviç ile ilgili düşüncelerini ve yaşadıklarını paylaştı. Batı sisteminin gözden uzak tutmaya çalıştığı birçok liderle tanıştığını anlatan Gündüz, bu liderler içerisinde kendisini en çok etkileyen ismin İzzetbegoviç olduğunu vurguladı. Gündüz, “Onu 1985’li yıllarda tanıdık. Doğu ile Batı Arasında İslam, isimli kitabı tercüme edilmişti. Kitapta, batı dünyası içerisinde doğmuş bir insan olarak İslami düşünceyi ve doğunun kültürel zenginliğini anlatıyordu” dedi.

“Ambargo Boşnakları savunmasız bıraktı”
1992’de Sırpların, Ramazan ayında Bosna’yı işgal edip soykırıma giriştiğini hatırlatan Gündüz, BM’in uyguladığı silah ambargosunun Boşnakları katil Sırplara karşı savunmasız bıraktığını anlattı. O dönemlerde merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a danışmanlık yaptığını da anlatan Gündüz, Marmara Depremi’nde Adapazarı’nı ziyaret eden İzzetbegoviç’in, ölenlerin toprağa verildiği mezarlığa uğradığını anlattı. Gündüz, “Bizim coğrafyanın insanıydı. Bizden biriydi. Onun attığı temelin üzerine artık bina atmalıyız” diye konuştu. İzzetbegoviç’in, batı dünyasına Müslüman olduğunu haykıran nadir liderlerden olduğunu kaydeden Gündüz, bunun bedelini 8 yıl cezaevinde yatarak ödediğini söyledi. Gündüz, “O, ben Müslümanım ve ömrümün sonuna kadar Müslüman olarak kalacağım’ diye dünyaya haykırmıştı. Sade bir yaşamı vardı. Bir tek evi ve yer yatağı vardı. Başka hiçbir zenginliği yoktu” şeklinde konuştu.

“Aliya, sorgulayıcı nesil istiyordu”
15 Temmuz’da bir kişinin peşinden sorgusuzca gidenlerin ülkeyi ateşe ve kana boğduğunu da hatırlatan Gündüz, bir insanın sağlıklı zihinle yetişebilmesinin sırrını İzzetbegoviç’in verdiğini anlattı. Gündüz, şunları söyledi:
“Aliya, doğu toplumlarında kültür ve eğitimin birilerine tabi olma üzerine olduğunu söyledi. Yönetilmek üzere eğitilen kuşakların İslamın ilerlemesini sağlayamayacağını ve İslam toplumunun cesur ve isyankâr ruhlara ihtiyacı olduğunu söylemiştir. O, ‘elimde imkan olsaydı, İslam coğrafyasındaki her okula eleştirel aklı yerleştirirdim.” demiştir.” Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı’nın Uluslararası Aliya İzzetbegoviç Sempozyumu düzenlediğini de hatırlatan Gündüz, “Kendisine, Bosna Hersek’e yönelik çalışmalarından dolayı teşekkür ediyoruz.” dedi.

“TÜRK insanı Bosna ile kabuğunu kırdı”
Bosna’daki katliamdan önce o coğrafyanın iyi bilinmediğini de vurgulayan Armağan ise ancak daha sonra Türk insanının oraya yakın ilgi göstermeye başladığını anlattı. Böylece Türk insanının artık kabuğunu kırarak Makedonya ve Bosna’ya yolculuk yapmaya başladığını anlatan Armağan, “Aliya sayesinde başka dünyanın varlığından haberimiz oldu. Tarihe yolculuk yapmaya başladık. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile de büyük düşünmeye başladık” dedi. İzzetbegoviç’in, 1970’te İslam Deklarasyonu’nu kamuoyu ile paylaştığını da hatırlatan Armağan, Müslümanların Müslümanlaşmasından bahsettiğini kaydetti. Ayrıca Boşnak eserlerin Türkçeye tercüme edilmesi gerektiğinin de altını çizen Armağan, Aliya Enstitüsü kurulması gerektiğini sözlerine ekledi.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep TOBB Gaziantep KGK 2023-2027 dönemi ilk meclis toplantısı yapıldı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Gaziantep Kadın Girişimciler Kurulu’nun (KGK) 2023-2027 dönemi ilk meclis toplantısı gerçekleştirildi. TOBB Gaziantep KGK Başkanı Ayşen Ahi, GSO Yönetim Kurulu Üyesi Melike Yüksel ve meclis üyelerinin katılımıyla düzenlenen toplantıda üyeler arası tanışmanın ardından kadın girişimcilerin çalışmalarına ilişkin talep ve beklentiler değerlendirildi. Yürütülen projeler, ileriye yönelik stratejiler, kadın girişimciliğin ticari alana daha fazla yansıması için atılacak adımların konuşulduğu meclis toplantısında ayrıca TOBB Gaziantep KGK tarafından kurulmuş olan hali hazırdaki komisyonlara katılmak için isteyen üyelere komisyon faaliyetleri tanıtıldı. Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren TOBB Gaziantep KGK Başkanı Ayşen Ahi, “TOBB Gaziantep Kadın Girişimciler Kurulu olarak kadın girişimci potansiyelinin nicelik ve nitelik bakımından geliştirilmesi ve daha donanımlı hale getirilmesi amacıyla çalışmalarımıza ve projelerimize devam ediyoruz. Çatı kuruluşumuz TOBB ve TOBB Kadın Girişimciler Kurulumuz da girişimcilik kültürünün kadınlar arasında gelişmesinde öncülük etmeye, bu alanda fark oluşturmaya devam ediyor. Bizler de bu hedefler doğrultusunda mevcut projelerimizi sürdürüyor, yeni faaliyet ve projelerimizle girişimci kadınlarımızın yanında oluyoruz” dedi. TOBB Gaziantep KGK’nın devam eden projeleri hakkında da bilgi veren Ahi, “KAGİDEM Kadın Girişimci Destek Merkezi; Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Sanayi Odası ve İpekyolu Kalkınma Ajansı ortaklığında girişimci kadınlara yönelik kurulmuştur. KAGİDEM ile ortak çalışmalar yürütmeye devam ediyoruz. Meyve Orman Parkı Projesi, Ekonomide Üretime Katılan Görünmez Eller Projesi, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Girişimci Toplulukları, GİKA Projesi, İşimiz Temiz Projesi, Sanayide Kadın Eli Projesi gibi yürütmüş olduğumuz çalışmalarımız hızla devam ediyor. Unutmayalım, kadın varsa yarın var. Kadın varsa, gelecek var. Toplantımızın hayırlı olmasını diliyor, tüm katılımcılara teşekkür ediyorum” diye konuştu. Toplantı, meclis üyelerinin görüş ve önerilerini dile getirmelerinin ardından sona erdi.
Gaziantep E-Ticaret ve Dijital Pazarlama GTB’de konuşuldu Gaziantep Ticaret Borsası (GTB), Ticaret Bakanlığı tarafından desteklenen ‘Gaziantep Ticaret Borsası Gıda Sektörü 2. UR-GE Projesi’ kapsamında, gıda sektöründe faaliyet gösteren üye işletmelerine yönelik “E-Ticaret ve Dijital Pazarlama" eğitimi düzenledi. Eğitimde katılımcılara; e-ticaretin avantajları, hazırlık aşamaları, teknik altyapı için gerekli materyaller, operasyon ve pazarlama süreçleri ile e-ticaret hukuku hakkında bilgiler verildi. Gaziantep Ticaret Borsası gıda sektöründe iştigal eden üye işletmelerinin e-ticaret ve dijital pazarlama kanallarından daha fazla faydalanarak, küresel pazarlarda daha aktif rol almaları için “E-Ticaret ve Dijital Pazarlama" eğitimi gerçekleştirdi. Eğitim programının açılışında konuşan Uzman Eğitmen Ersan Ertürk; e-ticaretin, internet üzerinden ürün ve hizmet alışverişi yapılmasını sağlayan yaygın bir ticaret modeli olduğunu ifade ederek, tüketicilerin her an her yerden istedikleri ürünleri kolayca bulup satın alabilmelerine imkan sağlayan bu modelin işletmelerin kendi ürün ve hizmetlerini de geniş bir kitleye ulaştırabilmelerine imkân sunduğunu söyledi. Alışverişte zaman ve mekân sınırlamalarını ortadan kaldıran e-ticaretin satış ve karlılığı arttırdığına vurgu yapan Ertürk, bu durumun işletmelerin müşteri memnuniyeti sağlayarak, müşteri sadakati oluşturmalarını kolaylaştırdığını dile getirdi. Dijital pazarlamanın ise internet ve diğer dijital kanallar aracılığıyla marka bilinirliğini ve satışları artırmayı amaçlayan yeni çağ pazarlama faaliyetleri olduğunu belirten Ertürk, “Dijital pazarlama yönetiminde sosyal medya, arama motoru optimizasyonu, e-mail pazarlama, içerik pazarlama gibi çeşitli dijital kanallar kullanılarak tüketicilere ulaşılmakta ve marka iletişimi güçlendirilmekte” dedi. E-ticaret ve dijital pazarlamanın, geleneksel pazarlama yöntemleri ile kıyaslandığında daha ekonomik, etkili ve ölçülebilir sonuçlar sağladığına işaret eden Ertürk, işletmelerin dijital dünyaya ayak uydurarak online platformlarda varlık göstermesi ve tüketicilerin beklentilerini karşılayacak stratejiler geliştirmesinin günümüzde başarılı olmanın kaçınılmaz gerekliliği olduğunu sözlerine ekledi. Eğitmen Ertürk, yaklaşık 4 saat süren eğitimde katılımcılara, E-ticaret Altyapılarının Seçimi, Pratik Örnekler ve Artı - Eksileriyle Tüm Alternatif Satış Modelleri, Açık Pazar Entegrasyonları & Haritalama ve Fiyatlama, E-ticarette Kullanılan Temel Performans Araçları, Hukuki Zorunluluklar, Global E-ticaret Pazarının Sunduğu Fırsatlar ve Tehlikeler, Kargo Entegrasyonları, E-ticaret Süreçlerinde Kullanılan Dönüşüm Odaklı Dijital Pazarlama Kampanyaları ile Omni-channel & Çok Kanallı Pazarlama gibi çeşitli konularda bilgiler verdi.
Gaziantep Türkiye’nin Senegal Büyükelçisi Nur Sağman’dan iş dünyasına çağrı Ticaret Bakanlığının desteği ile Batı Afrika ülkesi Senegal’de pazar arayışlarını sürdüren Gaziantepli halı ihracatçıları Türkiye’nin Senegal Büyükelçisi Nur Sağman ile de görüştü. Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçıları Birliği’nin düzenlediği Sektörel Ticaret Heyetini Senegal’de yalnız bırakmayarak yakından ilgilenen Büyükelçi Sağman, Türk iş insanlarını Afrika’daki fırsatlardan faydalanmaya davet etti. “Senegal doğru seçim” Afrika’nın birçok alanda fırsatlar barındırdığını ifade eden Büyükelçi Nur Sağman, Türk iş insanlarına yönelik yaptığı çağrıda, "Ben 2015 yılından bu yana Afrika ülkeleri ile ilgili çalışıyorum. Önce Gine’de, daha sonra da Gabon’da görevim oldu. Ardından Dışişleri Bakanlığında Afrika Genel Müdürü olarak görev yaptım. Bir yıldan bu yana da Senegal’de görevliyim. Afrika 54 ülkeden oluşan büyük bir kıta. Senegal çok doğru bir seçim. Batı Afrika’daki istikrarlı ülkelerden birisi” dedi. “Yatırımcıları Senegal’e davet ediyoruz” Senegal ile Türkiye arasında ticari ve ekonomik işbirliğini kolaylaştırıcı hukuki çerçevenin mevcut olduğunu ifade eden Türkiye’nin Senegal Büyükelçisi Nur Sağman, Senegal’de önemli iş fırsatlarının bulunduğuna dikkat çekti. Sağman, "Biliyorsunuz ki, Türkiye pek çok ülke için önemli bir partner. Bunu bütün Afrika adına söyleyebilirim. Çünkü doğru bir ortaklığımız var. Biz her zaman Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da dediği gibi kazan kazan prensibi çerçevesinde, karşılıklı saygıya dayalı bir ortaklık anlayışı ile hareket ediyoruz. Ben ihracatçılarımıza diyorum ki; Afrika, doğru seçim. Senegal, doğru seçim. Şu an burada bir değişim dönemindeyiz. Yeni Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapıldı. Yeni bir hükümet geldi. Daha çok yeni. Bir değişim süreci var. Bu süreci yakından izliyoruz ve gerekli bilgilendirmeleri iş insanlarımıza yapıyoruz. Bunun için de bizimle irtibatta kalmalarını öneriyoruz. Afrika önemli ve herkesi davet ediyoruz. Ama araştırıp gelmeleri gerek. Bizimle temasta olmaları gerek" ifadelerini kullandı. “Avrupa kalitesinde, daha uygun fiyata” Senegal’de gerek Türk ürünlerine gerekse de Türkiye’ye sempati ile bakıldığının altını çizen Büyükelçi Nur Sağman, "Senegal’de Türk ürünlerine karşı bakış açısı çok olumlu. Kesinlikle birinci sırada tercih ediliyor. Hatta belirli yerlerde sadece Türk ürünleri satan işyerleri de var. Mobilyadan tekstile, gıdaya her sektörde büyük fırsatların olduğu bir ülke. Biz bu konuda çok olumlu geri dönüşler alıyoruz" şeklinde konuştu. “Büyükelçi Sağman’a teşekkür ediyoruz” Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçıları Birliği Başkanı Zeynal Abidin Kaplan da Türkiye’nin Senegal Büyükelçisi Nur Sağman’a yakın ilgi ve desteklerinden dolayı teşekkür etti. Başkan Kaplan, "Moritanya’nın ardından geldiğimiz Senegal’de de gerek yetkililerden gerekse de Senegal iş dünyasından ilgi ve alaka gördük. Son derece başarılı toplantılar, görüşmeler gerçekleştirdik. Bu arada programımız boyunca bizi yalnız bırakmayarak yakın ilgisini ve desteğini esirgemeyen Büyükelçimiz Nur Sağman’a da ayrıca teşekkür ediyoruz. Gaziantepli halı ihracatçıları olarak Ticaret Bakanlığımızın desteği ile gerçekleştirdiğimiz bu programların meyvelerini önümüzdeki yıllarda vermesi ile ihracatımızda önemli bir artış yaşanmasını bekliyoruz" diye konuştu.
Zonguldak CHP’li belediye 250 milyon borç bıraktı Zonguldak’ın Devrek Belediye Başkanı Özcan Ulupınar, CHP’den devraldıkları borçların 250 milyon lirayı bulduğunu belirterek “Ciddi bir enkaz devraldık” dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerinin ardından bir dizi ziyaretler gerçekleştirmek üzere Zonguldak’ın Devrek İlçesine geldi. Burada Belediye Başkanı Özcan Ulupınar ile görüşen Tunç, hayırlı olsun dileklerinde bulundu. Ziyaretin ardından konuşan Bakan Tunç, “İlçe belediye başkanımız seçimden başarıyla çıktı. Belediye Başkanımız Özcan Bey’e bir hayırlı olsun ziyareti gerçekleştirelim dedik. Allah hayırlı eylesin. Başarılar diliyoruz. Devrek ilçemiz Zonguldak’ımızın çok önemli, büyük ilçelerinden birisi. Kadim bir şehir” dedi. “Hükümet olarak daima arkasında olacağız” “Özcan Ulupınar Devrek’te daha önce belediye başkanlığı yapan belediyecilik tecrübesi olan genç yaşta burada siyaset sonrasında da yerel yöneticilikte başarılı olan bir kardeşimiz” diyen Tunç, “Sonrasında milletvekili seçildi. Parlamentoda da beraber görev yaptık. Parlamentodaki görevden sonra, küçük bir aradan sonra tekrar Devrekliler onu yine belediye başkanı seçtiler. Bizler de kendisine gerçek projelerde, Devrek için yapacağı hizmetlerde, çalışmalarda, yatırımlarda hükümet olarak daima arkasında olacağız ve Devrek’in gelişmesi, kalkınması, yapılması gerekenlerin hızlı bir şekilde hayata geçmesi için bizler de ona her zaman destek olacağız. Valimiz, kaymakamımız, kamu yöneticilerimiz, teşkilatımızla beraber İnşallah önceki tecrübenin üzerine bu sefer tecrübeyle beraber hükümet imkanlarını da inşallah Devrek’e taşıyarak güzel hizmetlere vesile olacak. Hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Devrek halkına da destekleri için çok çok teşekkür ediyoruz. İnşallah onların güvenine layık olabilmek için hep beraber el birliğiyle çalışırız diyorum” ifadelerini kullandı. “Ciddi bir enkaz devraldık” Bakan Tunç’tan sonra söz alan Belediye Başkanı Özcan Ulupınar, şunları söyledi: “Bakanım 250 milyonu aşan bir borcumuz var. Maalesef bir belediye hizmet binamız yok. Belediye binasında deprem güçlendirme yapılamadı, yıkılacak. Geçici olarak buradayız. 250 çalışanımız var. Aylık personel giderimiz 11 milyon. Gelen paramız 7 milyon. Önceki gün makam arabamızın da freni patladı. Çok şükür kaza yapmadık. Yol boştu. Allah’tan yavaş gidiyorduk. Ciddi bir enkaz devraldık. 2004’te de böyle bir belediye aldım burada. Hepsini yenilemiştik. Araç gereçleri sıfır hale getirmiştik. O zaman da çok ciddi borçlar vardı. Düzeltmiştik. Maalesef yine bir enkaz olarak hurdalarla bizi karşıladılar. 40 milyonluk borcu 250 milyona çıkarttılar. Son ay yüzde 80 zam vermişler çalışanlarımıza. Çalışan sayısı çok fazla. 130 çalışan olması lazım. 250 çalışan var. Maaşlar 74 bin liraya kadar çıkıyor ama biz bunların arkasına sığmayacağız. Mazeret üretmeyeceğiz, başaracağız. Biz bunları bu kadar beklemiyorduk ama biliyorduk. Allah nasip ederse sizin de dediğiniz gibi valimizin, kaymakamımızın, vekillerimizin, sizlerin, hükümetimizin desteğiyle bu işin üstesinden geleceğiz. Tecrübemiz var. Ekibimiz iyi.” Konuşmanın ardından Bakan Tunç, bir dizi ziyaretler için Bartın iline geçti.