EKONOMİ - 30 Mayıs 2023 Salı 10:50

Almanya ‘beyaz yaka’yı Türkiye’de arıyor

A
A
A
Almanya ‘beyaz yaka’yı Türkiye’de arıyor

Almanya’da 2 milyona yakın açık bulunan eğitmen, yazılımcı ve mühendislik gibi meslekler için Türkiye’deki akıl gücüne başvuruluyor. Yıl sonuna kadar 5 bin kişinin, kritik görevlerde yer almak için ülkeye götürülmesi planlanıyor.

Türkiye’nin son dönemde teknoloji ve savunma sanayiindeki attığı ileriye dönük adımlar Avrupa’da ses getirdi. Farklı alanlarda uzmanlık açığı bulunan ülkeler Türkiye’deki kaynağa yöneldi. Özellikle yaşlı nüfusun dezavantajını taşıyan Avrupa ülkeleri, genç beyinleri ülkelerine çekmeyi hedefliyor. Bu kapsamda neredeyse her alanda istihdam açığı bulunan Almanya’da üst mertebelerde karar verici, uygulayıcı ve strateji belirleyen genç mühendis, yazılımcı ve eğitimcilere ihtiyaç doğdu. An itibariyle Almanya’daki istihdam açığı 2 milyona yakın seyrediyor. Açık bulunan alanlarda eğitmen, öğretmen, yazılımcı, mühendislik, doktor ve bankacılık sektörü öne çıkıyor.

Yazılımcı, mühendis, öğretmen

Almanya’da Bakanlar Kurulu, Mart ayında 'nitelikli iş gücü açığını kapatmayı' hedefleyen yeni Nitelikli Göçmenlik Yasası'nı onaylamıştı. Konuyla ilgili online olarak işverenler ile meslek mensuplarını bir araya getiren platformun kurumsal iletişim müdürü Ertuğrul Uzun, “An itibariyle Almanya’da 1 milyon 872 bin istihdam açığını mevcut. Bu alanlar Türkiye’den de meslek gruplarından da doldurulacak. Özellikle eğitmen, öğretmen, yazılımcı, mühendislik, doktor ve bankacı gibi temel alanlarla birlikte teknisyenden, tesisatçıya, elektrikçiden boyacıya kadar açık bulunmakta” dedi.

Almanya’ya önceki işçi göçünden farklı olarak bu sefer kritik alanlarda farklı beyinlere ihtiyaç duyulduğunu anlatan Uzun, “İhtisas anlamında meslek eğitimi görmüş kişilere ihtiyaç var. Eski anlaşmalardan çok farklı en az bir uzmanlık alanı, B1 seviye Almanya veya İngilizce aranan kriterlerden” diye bilgi verdi.

2025 yılına kadar toplam 35 bin kişinin Almanya’da üst seviyelerde iş sahibi olacağını tahmin ettiklerini belirten Uzun, “Kademeli olarak bu yıl sonuna kadar 5 bin, 2024’te 10 bin ve 2025’te 20 bin kişiyi Almanya’da iş piyasasına eklenebileceğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

Süreç nasıl işliyor?

Başvuru sürecinden son ana kadar adayların nelerle karşılaşacakları hakkında bilgi veren Uzun, “İlk önce belirtmek istediğimiz şu şekilde; bizler Almanya’da ve dünyanın diğer ülkelerinde işverenlerle çalışıyoruz, onlar talepleri doğrultusunda tüm dünyada, özellikle Türkiye yanı sıra Asya’da ve Doğu Avrupa’ya uygun eleman arıyoruz ve aracı olarak iki tarafı ilk önce sanal ortamda bir araya getiriyoruz. Yasal nedenlerden dolayı danışmanlık direkt olarak yapmıyoruz. İşverenler tüm yasal prosedürlerle ilgili üstlenmekteler (vize, ev bulma, uçak bileti, dil kursu), ancak tabii ki portalımızın kısa zamanda böyle bir bilgilendirme kısmı devreye girecek. Adresler, telefonlar ve yasal prosedürler buralarda okuyabilecekler. Herkese ücretsiz yardımcı olmaya çalışıyoruz. Adaylar cv’lerini ve vasıfların kanıtlayan bilgileri platformumuza yükleyebilirler, bizler arka planda tarama yapıyoruz ve kontrolleri yapıp işverenlerle filtreliyoruz. Diğer taraftan işverenler cv’leri portal üzeri matching sonrası favorilerine ekliyorlar. Uygun eleman bulunduğunda bizimle dijital şekilde temasa geçiyorlar ve elemanların irtibat bilgilerini görebilmek için hesapları update ediyorlar. İş arayan kişiye temas kuruyor ve yazışıyorlar ve tanışıyorlar. Bundan sonra video call üzeri ilk mülakat yapılıyor. Bundan sonra her şey olumluysa sözleşme detayları aralarında görüşüyorlar” şeklinde konuştu.

Mesleklerin ücretleri

Meslek grupları arasında yıllık 70 bin euro ile en fazla yazılımcıların gelir sağladığını anlatan Uzun, bir öğretmen veya eğitmenin yıllık ortalama 40 bin Euro kazandığını aktardı. Uzun, tecrübeli bir doktorun ise 100 bin Euro gelir elde edebileceğini söyledi.

Başvuru şartları

Ertuğrul Uzun başvuru kriterleri olarak şunları sıraladı:

“Almanya sadece gençler gelemiyor ve işsiz olmaları da şart değil. 50 yaş üstü deneyimli bankacısından, hasta bakıcısına, mühendisine kadar herkes müracaat edebilir.

Reşit olma şartıyla (25 yaşına kadar) mesleği olmayan ama meslek yapmak isteyenlerde müracaat edebilir.

Eğitim almak isteyenler yarı zamanlı iş bulabilirler.

Almanca bazı dallarda şart olarak aranmıyor, şart olsa da ya Türkiye Goethe Enstitüsü üzeri yada İngilizce varsa buraya gelip hem Almanca öğrenip hem de çalışabilirler.

5 yıl sonra Almanya vatandaşlığı ve böylece Avrupa birliği vatandaşlığı ve serbest dolaşım hakkı kazanılıyor.

Tecrübe kazanıp Türkiye geri dönüp kariyer yapma olanağı doğabilir.

Almanya’ya gelip burada belli bir süre çalışıp kendi yerlerinin açmasında sakınca olmayacaktır. Mesela doktor, kendi muayenehanesi aylık 10.000-20.000 euro kazanabilir.”

Ali Canberk Özbuğutu

 


 

 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ağrı Ağrı’da gezici kanser tarama aracı köy köy dolaşarak kadınlara ücretsiz hizmet sunuyor Ağrı Valiliği himayelerinde, İl Sağlık Müdürlüğü ile İbrahim Çeçen Vakfı iş birliğinde ve Serhat Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle hayata geçirilen gezici kanser tarama aracı, erken tanının yaygınlaştırılması doğrultusunda kırsal yerleşimlere ulaşarak kadınlara ücretsiz sağlık hizmeti veriyor. İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Esra Beşer’in koordinasyonunda hizmet vermeye başlayan gezici kanser tarama aracı, özellikle nüfus yoğunluğu fazla olan köylerden başlamak üzere belirlenen program kapsamında köy köy ziyaret gerçekleştiriyor. Alanında uzman sağlık ekipleri, ziyaret edilen köylerde kadınlarla bir araya gelerek hem bilgilendirme hem de tarama faaliyetleri yürütüyor. Ekipler tarafından kadınlara, kanser türleri, erken tanının önemi ve düzenli sağlık kontrollerinin gerekliliği konularında eğitim veriliyor. Ücretsiz olarak yapılan taramalarda risk grubunda olduğu değerlendirilen kişiler tespit edilerek ileri tetkik ve tedavi süreçleri için ilgili sağlık kuruluşlarına yönlendiriliyor. Böylece, sağlık hizmetlerine erişimde güçlük yaşayan kırsal kesimdeki kadınların tarama hizmetlerinden yararlanması sağlanıyor. İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Esra Beşer, yaptığı açıklamada, "Kanser, dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli bir halk sağlığı sorunudur. Ancak erken evrede tespit edilen kanser vakalarında tedavi süreci çok daha başarılı ilerlemekte, yaşam kalitesi belirgin şekilde yükselmektedir. Gezici kanser tarama aracımızla, merkezden uzak bölgelerde yaşayan kadınlarımıza ulaşarak bu hizmeti yerinde sunuyoruz." dedi. Çalışmanın geniş bir iş birliğiyle yürütüldüğünü vurgulayan Beşer, "Valiliğimizin himayelerinde, İl Sağlık Müdürlüğümüzün koordinasyonunda, İbrahim Çeçen Vakfı’nın katkıları ve Serhat Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle önemli bir hizmeti hayata geçirdik. Bu sayede kırsal bölgelerde yaşayan kadınlarımızın kanser taramalarına katılımı artıyor ve sağlık okuryazarlığı güçleniyor." ifadelerini kullandı. Beşer, "Sağlık ekiplerimiz, kadınlarımızla birebir iletişim kurarak kanser belirtileri, risk faktörleri, korunma yolları ve düzenli kontrollerin önemi hakkında ayrıntılı bilgilendirme yapıyor. Tarama sonuçlarına göre risk grubunda yer alan vatandaşlarımızı gecikmeden sağlık kuruluşlarımıza yönlendiriyoruz. Bu süreç, erken tanı ve tedavi açısından büyük önem taşıyor." diye konuştu. Gezici tarama aracının il genelindeki çalışmalarının planlı şekilde devam edeceğini belirten Beşer, "Bu hizmetle erken teşhis bilincinin yaygınlaşmasına katkı sunuyor, toplum sağlığını güçlendirmeye yönelik önemli bir adım atıyoruz. Kadınlarımızın kendi sağlıklarını korumaları ve düzenli taramalara katılmaları son derece kıymetlidir."dedi. Gezici kanser tarama aracıyla yürütülen çalışmalar kapsamında, il genelindeki köylerde kadınlara ücretsiz tarama hizmeti sunulmaya ve kanser konusunda farkındalık oluşturulmaya devam ediliyor.
Ağrı Ağrı Emniyet Müdürü Göksel Önder, Hayvan Borsasını ziyaret etti Ağrı İl Emniyet Müdürü Göksel Önder, Hayvan Borsasını ziyaret ederek vatandaşlarla bir araya geldi. Ziyaret sırasında esnaf ve vatandaşlarla yakından ilgilenen Önder, sahadaki trafik düzeni, asayiş ve genel güvenlik konularında görüş ve talepleri dinledi. Hayvan borsasında yapılan incelemelerde, özellikle yoğunluğun arttığı günlerde trafik akışı, park düzeni ve güvenlik tedbirleri ele alındı. Vatandaşlarla samimi bir sohbet gerçekleştiren İl Emniyet Müdürü Göksel Önder, güvenlik hizmetlerinin sahadaki ihtiyaçlara göre şekillendirildiğini vurguladı. Polis teşkilatının vatandaş odaklı bir anlayışla görev yaptığını belirten Önder, "Amacımız, vatandaşlarımızın günlük hayatlarını huzur ve güven içinde sürdürebilmelerini sağlamaktır. Hayvan borsaları gibi insan ve araç yoğunluğunun fazla olduğu alanlarda trafik düzeninin sağlanması, asayişin korunması ve olası risklerin önceden tespit edilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu kapsamda ekiplerimiz, sahada aktif olarak görev almakta ve denetimlerini aralıksız sürdürmektedir." ifadelerini kullandı. Vatandaşlardan gelen talep ve önerilerin kendileri için yol gösterici olduğunu dile getiren Önder, "Sahada birebir bağlantı kurarak sorunları yerinde görmek ve vatandaşlarımızın görüşlerini dinlemek, hizmet kalitemizi artırıyor. Trafik güvenliği, kamu düzeni ve asayiş konularında aldığımız geri bildirimleri titizlikle değerlendiriyoruz. Güvenlik hizmetlerimizi, ortak akıl ve iş birliği anlayışıyla daha da güçlendirmeyi hedefliyoruz." diye konuştu. Ziyaret, İl Emniyet Müdürü Göksel Önder’in vatandaşlara hayırlı işler temennisinde bulunmasının ardından sona erdi.
Çorum Başkan Dere: "Sungurlu OSB ilçemizin geleceği için hayati önemdedir" Sungurlu Belediye Başkanı Muhsin Dere, Sungurlu Organize Sanayi Bölgesi yönetiminde yaşanan tıkanıklığın aşılmasıyla birlikte yeni bir dönemin başladığını belirterek, "Sungurlu’nun sanayi hamlesinin yeniden hız kazanması için sorumluluk üstlendik" dedi. Sungurlu Belediye Başkanı Muhsin Dere, Organize Sanayi Bölgesi’nin (OSB) ilçenin ekonomik geleceği açısından hayati bir öneme sahip olduğunu ifade etti. OSB yönetiminin sağlıklı ve etkin bir yapıya kavuşmasının yatırımcılar ve halk nezdinde büyük bir beklenti olduğunu vurgulayan Dere, son dönemde yaşanan yönetim tıkanıklığının aşılmasına yönelik önemli açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli tarafından ortaya koyulan "Türkiye Yüzyılı" vizyonunun üretim, ihracat ve istihdamı merkeze aldığını hatırlatan Başkan Dere, Sungurlu OSB’nin bu stratejik hedeflerin yereldeki en somut karşılığı olduğunu söyledi. Dere, ilçenin sanayi potansiyelini en üst seviyeye çıkarmak için kararlı olduklarının altını çizdi. Sungurlu Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Başkanının, OSB Müteşebbis Heyeti ve Yönetim Kurulu üyeliklerinden ayrılmasının sürecin önünü açtığını dile getiren Başkan Dere, bu hamlenin Sungurlu’nun menfaatlerini önceleyen bir irade olduğunu belirtti. Bu gelişme sonrası TSO’yu temsilen OSB Yönetim Kurulu’nda görev alma sorumluluğunun kendisine verildiğini kaydeden Dere, "Bu görevi bir makam olarak değil, Sungurlu’nun önünü açacak bir sorumluluk bilinciyle kabul ettim. Tıkanan sürecin aşılması ve yönetim krizinin sona ermesi ilçemiz için önemli bir eşiktir" dedi. Sürecin çözüme kavuşturulmasında emeği geçen Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır başta olmak üzere tüm bürokratlara ve TSO yönetimine teşekkür eden Başkan Muhsin Dere, şunları kaydetti: "Bundan sonraki süreçte OSB’nin kurumsal yapısını güçlendirmek ve yatırım ortamını iyileştirmek için Valimiz, Kaymakamımız ve tüm paydaşlarımızla uyum içinde çalışacağız. Kişisel ve siyasi hesapların değil, ortak aklın ve Sungurlu’nun menfaatlerinin esas alınacağı bir yönetim anlayışıyla hareket edeceğiz" dedi.