POLİTİKA - 12 Eylül 2022 Pazartesi 09:56

Alparslan Türkeş’in yakın koruması 12 Eylül gecesini anlattı

A
A
A
Alparslan Türkeş’in yakın koruması 12 Eylül gecesini anlattı

MHP'nin merhum Genel Başkanı Alparslan Türkeş’in koruması Veysel Akdoğan, 12 Eylül gecesinde yaşananları anlattı. Akdoğan, “Başbuğ, arabada bize dedi ki, ‘en kötü seçim, en iyi ihtilalden daha iyidir” ifadelerini kullandı.

Türkiye, 12 Eylül 1980 tarihinde dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren önderliğinde üçüncü darbe sürecini yaşadı. Darbe sonrası cezaevlerinde işkence sonucu 171 kişi olmak üzere yaklaşık 300 kişi hayatını kaybetti, 50 kişi ise idam edildi.

O dönem Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanlığını yapan Alparslan Türkeş’in özel koruması Veysel Akdoğan 12 Eylül gecesinde yaşananları İHA’ya anlattı.

İhtilalin olacağı sinyallerinin kendilerine geldiğini bildiren Akdoğan, “Rahmetli Başbuğ’un (Alparslan Türkeş), tabii ki askerin içerisinde arkadaşları, öğrencileri vardı. 12 Eylül akşamı rahmetli Başbuğ Genel Merkez’de odasındaydı. Odasında ise bir misafiri vardı. Bu arada akşam üzeriydi. Bir tane psikiyatri doktoru vardı. O doktor koşarak geldi ve ‘içeride kim var? Bu gece sabaha karşı darbe yapılacak’ dedi. Biz de inanamadık. Hemen içeri girdik. Rahmetli Başbuğa söyledik gece darbe yapılacağını. Çok geçmeden Başbuğ çıktı ve evine doğru yola çıktık. Arabada bize ‘en kötü seçim, en iyi ihtilalden daha iyidir’ dedi” ifadelerini kullandı.
“Ben vatan haini miyim ülkemi terk edeyim?”

Yol üzerinde üst rütbeli askerlerin kendilerini beklediğini belirten Akdoğan, “Onlar Başbuğa, darbe yapılacağını, helikopter hazırladıklarını, helikopterle Taşucu’na oradan da deniz aracıyla Kıbrıs’a götüreceklerini söylediler. Başbuğ birden bağırarak ‘ben vatan haini miyim ülkemi terk edeyim? Eğer ben suçluysam ülkemde ölürüm’ diyerek onları reddetti” açıklamasında bulundu.

“Evde ne var ne yok kırdılar”

Sonrasında kendilerine başka bir haberin geldiğini ve evi terk etmelerinin söylendiğini anlatan Akdoğan, Türkeş’in evini de terk etmek istemediğini söyledi. Israr üzerine Türkeş’in evini terk ettiğinin altını çizen Akdoğan, “Rahmetli Türkeş’i bir yere götürdük. Bana dedi ki ‘ git evimin yanına bir yere gizlen. Ne olacak, eve gelecekler mi bize haber getir'. Rahmetli Başbuğ’un evinin arkasında gizlendim. Bir konvoy geldi evinin önüne. Ben anladım normal bir şey olmadığını. (Dönemin Ankara Sıkıyönetim Komutanı) Nihat Özer dediğimiz kişi ve askerler eve girdi. Evde ne var ne yok kırdılar” dedi.

“Kenan Evren, Başbuğ’u kıskanıyordu”

“Başbuğ iki eli kanda olsa sabah namazını kılardı” diyen Akdoğan, “Çantasında Kur’an-ı Kerim, A4 kağıdı ve sarımsak taşırdı. Kalkar kahvaltı saatine kadar, Kur’an’ı okur-yazardı. Kenan Evren, Başbuğ’u kıskanıyordu. Eğer Necdet Üruğ olmasaydı Başbuğ’u idam edeceklerdi. Cenab-ı Allah yardım etti. O dönem darbe Türk milliyetçilerine yapılmış gibiydi. Suçsuz yere ülkücüler idam edildi” dedi.

Muhammed Musab Gümüşer - Gürkan Sayın

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Mersin’de ’organik tarım’ projesi ile ürünlerin verimi artıyor Mersin’de, Büyükşehir Belediyesince hayata geçirilen ’organik tarım’ projesi üreticilerin yüzünü güldürmeye devam ediyor. Bu kapsamda çiftçilikle geçinen ve 3 yıl önce Büyükşehir Belediyesinin başlatmış olduğu ‘organik tarım’ projesinden faydalan Yel ailesi, öğrendikleri bilgiler ışığında hasat yapmanın mutluluğunu yaşıyor. Mersin Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı tarafından, üreticilerin çevre dostu tarım uygulamalarını benimsemesi ve teşviki için 3 yıl önce başlatmış olduğu ‘organik tarım’ projesi sürüyor. Projeden faydalanan Yel ailesi de bunlardan bir tanesi. Silifke ilçesine bağlı Gündüzler Mahallesi’nde yaşayan ve çiftçilikle uğraşan Yel ailesi, öğrendikleri bilgiler ışığında hasatlarını yapmanın mutluluğunu yaşıyor. Kimyasal herhangi bir girdi kullanılmadan, üretimden tüketime kadar her aşamasında kontrollü ve sertifikalı üretim biçiminin yaygınlaştırıldığı proje ile Büyükşehir Belediyesi, sürdürülebilir tarımın önünün açılmasını kolaylaştırıyor. Tüketicilerin daha sağlıklı ve organik ürünlere erişim sağladığı, üreticilerin de daha kaliteli ve verimli ürünler sayesinde katma değer elde ettiği proje, hem üreticinin hem de tüketicinin yüzünü güldürüyor. Proje kapsamında organik tarımın yetiştirilmesi, toplanması, hasadı, kesim ve işleme, ambalaj ve muhafaza gibi adımları ve nasıl yapılacağını öğrenen üreticiler, eğitim sonunda sertifikalı bir şekilde üretimlerini yapabiliyor. Dışarıda oldukça maliyetli olan sertifikasyon aşamasını Büyükşehir Belediyesi ile ücretsiz bir şekilde aşan üreticiler; hem ilaç, gübre gibi girdi maliyetlerini azaltmaktan hem de doğa dostu uygulamadan oldukça memnun kalıyor. Organik tarım sertifikası almak için daha önce dolandırıcılara para kaptıran aile, belediyenin desteklerini fazlasıyla hissettiklerini ve Başkan Vahap Seçer ile birlikte, belediyecilik anlayışının halk adına nasıl yapıldığını gördüklerini ifade ettiler. “Projemizde hem üreticileri, hem de tüketicileri düşündük” Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığında ziraat mühendisi olarak görev yapan Emine Sevgül Şahman, 2021 yılında başlattıkları ‘organik tarım’ projesini, 2022 ve 2023 yılında devam ettirerek tamamladıklarını ifade etti. Üreticileri, sertifikalı organik tarıma teşvik etmek için projeyi hayata geçirdiklerini kaydeden Şahman, “Projemizi 2021 yılında 100, 2022 yılında 99 ve 2023 yılında 98 üreticimizle tamamladık. Tüm üreticilerimiz sertifika alma hakkını kazandı. Ürün yelpazemizde ise üzüm, badem, buğday, zeytin ve çeşitli sebzeler yer alıyor” dedi. Organik tarım projesi ile hem üreticileri de hem tüketicileri düşündüklerini söyleyen Şahman, “Üreticilerimiz bu sayede, kimyasal madde içermeyen ürün üretiyorlar. Bu süreçte üreticilerimize organik tarım üretimi ile ilgili eğitimler verdik. 3 sene boyunca organik gübre desteği sağladık. Üreticilerimizin daha çok verim almalarını sağlayıp, ekonomilerine katkı sunduk. Bu sayede yerelde üretimin artmasını da sağlamış olduk. Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak üreticilerimize tarımsal desteklerimizi daha güçlü bir şekilde sunmaya devam edeceğiz” diye konuştu. “Büyükşehir sayesinde maliyeti düşürdük” Badem üreticisi Abdullah Yel, belediyelerin son yıllarda tarımsal destekleri artırdığını kaydederek, “Bunların başında Mersin Büyükşehir Belediyesini sayabiliriz. Küçükbaş hayvan, sulama borusu, gübre, fide fidan, hamur yoğurma, üzüm sıkma makinası verildi. Hepsinden çok memnunuz. Geçen sene ürünlerimiz güzel para etti. Geçen yıla kadar sattığımız ürünler, yaptığımız masrafı karşılamıyordu. Aldığımız para ilaca, gübreye gidiyordu. Büyükşehir sayesinde ilaç ve gübre masrafını ve maliyeti de düşürdük” ifadelerini kullandı. “Ürünlerden şimdi daha çok verim alıyoruz” Üzüm üreticisi Nurten Yel de organik tarım sayesinde ürünlerden daha çok verim aldıklarını belirterek, “Bu destek ve eğitimden sonra çok şey öğrendik. Daha önce ektiğimiz yerden az kazanıyorduk. Şu anda daha çok verim alıyoruz. Önceden bildiğimiz çok yanlış varmış” şeklinde konuştu.
Samsun CANiK’ten genç Türk robot tasarımcılarına dünya şampiyonasında destek Türk Savunma sanayisinin önde gelen üreticilerinden CANiK, ABD’de gerçekleştirilen, 53 ülke ve 420 takımın katıldığı VEX Robotik Dünya Şampiyonası’nda gençlerin heyecanına ortak oldu. Türkiye’den katılan 3 okul arasından 1 okulun ulaşım ve kıyafet sponsorluğunu üstlenen CANiK, geleceğin robot tasarımcılarına destek verdi. Dünyanın önde gelen robotik tasarım yarışmalarından biri olan, global savunma sanayi devlerinden Northrop Grumman başta olmak üzere Tesla, Amazon, America’s Navy ve Eaton gibi büyük kurumların sponsor olarak yer aldığı VEX Robotik Dünya Şampiyonası, bu yıl 25 Nisan- 3 Mayıs tarihleri arasında Dallas’ta Kay Bailey Hutchison Convention Center’da düzenlendi. Guinness rekorlar kitabında dünyanın en büyük robotik turnuvası olarak yer alan VEX Robotics Dünya Şampiyonası’na 53 ülke ve 420 takım katıldı. Şampiyonada, Türkiye’den katılan 3 okuldan biri olan Samsun Bilgi Okulları Robotik Takımı’nın sponsorluğunu ise CANiK üstlendi. Son derece heyecanlı geçen turnuvada öğrenciler, hazırladıkları projelerini jüri karşısında sergiledi. "Geleceğin dahilerine destek vermeye devam edeceğiz" CANiK Yönetim Kurulu Üyesi ve Kurumsal Sosyal Sorumluluk Komite Başkanı Didem Aral konuyla ilgili olarak, "CANiK Kurumsal Sosyal Sorumluluk Komitesi olarak, BM Global Compact’in Sürdürülebilirlik amaçları doğrultusunda bir dizi projeyi hayata geçirdik ve bu çok değerli yola adım attık. Bu çerçevede, dünya ekonomisinin ve geleceğin merkezinde yer alan robotik alanında, ülkemiz öğrencileri yurt dışında büyük başarılar elde ediyor. Öğrencilerimizin bu alandaki yetenekleri, başarıları ve azimleri, ülkemizin aydınlık geleceği adına hepimize cesaret ve umut veriyor. SYS Grup Şirketleri içerisinde yer alan İstanbul merkezli UNIROBOTİCS şirketimizde de mekatronik alanında birçok mühendis çalışmaktadır. Bu yüzden de Türkiye’deki bu alanda faaliyet gösteren kurumlarımızı, kulüplerimizi ve bireylerimizi desteklemek Grubumuzun stratejisi içerisinde yer almaktadır. CANiK olarak, dünyanın en başarılı okullarının yarıştığı bu prestijli organizasyonda teknoloji ve yeniliklerin global temsilcisi olarak yer almak ve çocuklarımızın heyecanına tanık olmak bizim için büyük bir gurur ve mutluluk kaynağı oldu. Bugüne kadar birçok ödül kazanan Samsun Bilgi Okulları Robotik Takımı’nı başarılarından dolayı içtenlikle kutlarım. CANiK olarak, gençlerimizin başarılarına destek olmaya ve onları teşvik etmeye önümüzdeki yıllarda da devam edeceğiz" dedi.