GÜNDEM - 21 Aralık 2017 Perşembe 15:17

Antalya’ya raydan önce tren geldi

A
A
A
Antalya’ya raydan önce tren geldi

Devlet Demir Yollarından (TCDD) alınan ve içerisinde çocuklar için kütüphane ile eğitim atölyesinin olacağı tren vagonu, tır üzerinde şehirlerarası karayolu vasıtasıyla Antalya’ya getirildi. Treni karayolunda gören vatandaşlar cep telefonlarına sarılırken, küçük çocuklar ise büyük şaşkınlık yaşadı.

Kepez Belediyesi, yüksek hızlı tren hattının geleceği Antalya’yı, hat öncesinde trenle buluşturdu. Antalyalı çocuklara kütüphane ve eğitim atölyesi olarak hizmet verecek olan vagon, daha önce dış kısmının revizyonunun yapılması için Afyonkarahisar’ın Dinar ilçesinde trenlere yönelik bakım ve onarım hizmeti yapan bir işletmeye getirildi. Bakımı yapıldıktan sonra vagon, özel bir tırla Antalya’ya getirilerek Dokuma Park’ta, ahşap traversten yapılacak olan rayların üzerine yerleştirilmek için karayolunda yola koyuldu. Antalya-Burdur Karayolu üzerinden Dokuma Park’a getirilen tren, yolda ilginç görüntüler oluşturdu. Treni karayolunda gören vatandaşlar ve küçük çocuklar büyük şaşkınlık yaşadı.

Kütüphane ve atölye olarak kullanılacak

İstanbul İstiklal Caddesi’nin simgesi haline gelen nostaljik tramvay vagonunun bir örneğinin sergilendiği eski Dokuma Fabrikası yerleşkesine konulan 23 metrelik tren, Kepez Belediyesinin, müzeler kampüsü haline getireceği ve Anadolu Oyuncak Müzesi’ni hizmete açtığı Dokuma Park’ta çocuklara tanıtılması amacıyla sergilenecek.

Tren vagonunun çocuklar için kütüphane ve eğitim atölyesi olacağını belirten Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, "Antalya’da raylı ulaşım yani tren yok. Dolayısıyla Antalyalı çocuklar da trenin nasıl bir ulaşım aracı olduğunu bilmiyorlar. Hem onlara treni tanıtmak, hem de trenin üzerindeki derin tarihi hissettirmek amacıyla Antalya’ya bir tren getirelim ve onlara gösterelim dedik. Çocuklara biz kitap okutmaya çalışıyoruz, okumanın güzelliğini anlatmaya çalışıyoruz. Bu yüzden içerisine bir kütüphane ve atölye yaptık. Hem çocuklar el becerilerini geliştirsinler hem de zevkli ve keyifli bir ortamda çocuklara kitap okutalım istedik" dedi.

Ray üzerinde sergilenip istasyondan geçecek

Trenin, Dokuma Park’ı renklendiren bir unsur olacağına işaret eden Başkan Hakan Tütüncü, "Sadece tren vagonuyla kalmayacak bu düşüncemiz. Burada rayın üzerinde sergilenecek. Bu projenin ikinci etabında çok güzel bir Anadolu istasyonu yapacağız. Oraya park etmiş vaziyette olacak ve istasyonun içerisinden geçerek hem trenin tarihini hem de Anadolu’daki o demir ağlarla anayurdu dört baştan ördüğümüz zamanların tarihinin en iyi şekilde anlatılmasını istiyoruz. Bu tren gerçekten sevimli bir tren, hepimizi çok heyecanlandırıyor. Zaten demiryolu taşımacılığı üzerinde pek çok hatıranın olduğu çok asil bir taşımacılık türü" diye konuştu. 

Suat Metin- İsmet Ersoy
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.