EKONOMİ - 05 Kasım 2021 Cuma 17:11

Bakan Dönmez'den yerli doğal gaz açıklaması! İlk fazı için tarih verdi

A
A
A
Bakan Dönmez'den yerli doğal gaz açıklaması! İlk fazı için tarih verdi

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Karadeniz’deki rezerv için ilk fazın 10 kuyudan günde yaklaşık 10 milyon metreküp doğalgazı taşımayı hedeflediklerini dile getirerek, “Maksimum üretim seviyesine çıktığımızda ülkemizin ihtiyacının yaklaşık 3’te 1’lik kısmını Karadeniz sahasında sağlamış olacağız. Başka bir ifade ile meskenlerin, konutların doğalgaz ihtiyacının tamamını Sakarya gaz sahasından karşılar hale geleceğiz” dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Bursa Uludağ Üniversitesi’nde ‘Bağımsız Enerji Güçlü Türkiye’ konulu konferansa katıldı.

Karadeniz’de bulunan doğalgaz ile ilgili açıklamalarda bulunan Dönmez, “Yerli doğal gazda hedefimiz belli. 2023’e gazın ilk fazını sisteme vereceğiz. İlk faz için açılması planlanan yaklaşık 10 kuyudan, günde yaklaşık 10 milyon metreküp doğal gaz taşımayı hedefliyoruz. İkinci fazda artan kuyu miktarıyla birlikte karaya aktarılan doğal gaz miktarı günde yaklaşık 40 milyon metreküpe kadar çıkacak. Maksimum üretim seviyesine çıktığımızda ülkemizin ihtiyacının yaklaşık 3’te 1’lik kısmını Karadeniz sahasında sağlamış olacağız. Başka bir ifade ile meskenlerin, konutların doğal gaz ihtiyacının tamamını Sakarya gaz sahasından karşılar hale geleceğiz. Deniz tabanında yaklaşık 2 bin 200 kilometrekarelik bir alan içinde yaklaşık 40 adet üretim kuyusundan gelen doğal gazın toplanmasını ve boru hattına aktarılmasını sağlayacak bir şebeke kuracağız. Deniz tabanı üretim tesisini kara tesisine bağlayacak boru hattımız 169 kilometre olacak. Şu ana kadar, gerekli boruların yüzde 50'den fazlasının üretimi tamamlandı ve yüklemeye hazır durumda. İnşallah önümüzdeki yılın ortalarında Karadeniz’in tabanına boruları serip ilk kaynağı vuracağız” diye konuştu.

“Türkiye’nin 20-30 yıl öncesine bakarsanız Türkiye’nin nereden nereye geldiğini daha iyi anlarsınız” diyen Bakan Dönmez, “O dönemi romantize ederek güzel göstermeye çalışanlar emin olun ki elindeki statükoyu, gücü kaybeden, kendini her zaman halkın üstünde görenlerdir. Yeni bir dönemin arifesindeyiz. Yeni bir doğumun sancılarını çekiyoruz. İnanıyorum ki büyük ve güçlü Türkiye yolunda çektiğimiz bütün bu sıkıntıların sonu aydınlıkla noktalanacak. Siz gençler, yaşanan her şeyi zahiriyle değil batınıyla, perde arkasıyla görmek zorundayız. Bugün burada bağımsız enerjiyi güçlü Türkiye’yi konuşmak için bir araya geldik. Ama öncesinde böyle bir girizgâhla bizleri geleceğe taşıyacak olan sizlerin ne kadar büyük bir sorumluluğa sahip olduğunuzu, hangi zorluklarla karşılaşabileceğinizi hatırlatmak istedim” dedi.

“Karadeniz’deki doğalgaz keşfinden milletimiz memnun”

Karada ve denizde bağımsız enerji idealine ulaşmak için gece gündüz çalıştıklarını dile getiren Dönmez, “Karadeniz’de 540 milyar metreküplük gaz keşfimizin milletimizi nasıl memnun ettiğini gittiğimiz her yerde görüyoruz. Akdeniz’i karış karış arıyoruz. Bizler Mavi Vatan stratejisiyle yeni bir vizyon ortaya koyarken, Türkiye’nin Akdeniz’de yürüttüğü mücadeleyi kötüleyen, bu gayreti ‘düşmanca ve saldırgan’ olarak niteleyen bazı mahfiller başkalarının adına bu süreci baltalamak istiyor. Düşmana hoş görünmek için kendi milletine düşmanlık eden böyle bir zihniyet geçmişte de var olmuştu bugün de zavallı halleriyle yine sahnedeler. Diğer yandan yerli ve yenilenebilir enerjiye yatırımlarımız bütün hızıyla devam ediyor. Yenilenebilir enerji kurulu gücün toplam kurulu gücün yüzde 53’üne ulaştı. 2020 yılı ve 2021 yılı ilk dokuz ayında devreye giren elektrik üretim santrallerinin neredeyse tamamının yenilenebilir enerji kaynaklarından oluştu. Türkiye, 2000’li yıllarda küresel yenilenebilir enerji istatistiklerinde ‘Diğer’ başlığı içinde iken, bugün sahip olduğumuz toplam yenilenebilir enerji kurulu gücüyle Avrupa’da beşinci dünyada on ikinci sırada yer alıyoruz. Sadece 2020 yılında devreye aldığımız yenilenebilir enerji kurulu gücü 24 Avrupa ülkesinin toplam yenilenebilir enerji kurulu gücünden fazladır” ifadelerini kullandı.


Enerji teknolojilerinin geliştirilmesine yönelik son zamanlarda müthiş bir ilerleme yaşandığını kaydeden Bakan Dönmez, “Temel hedefimiz, Türkiye’nin enerji ithalatını azaltmak, elektriğimizi yerli kaynaklardan üretirken, enerji teknolojilerini de yerlileştirmektir. Burada genç yeteneklere büyük iş düşecektir. Güneşten hidroliğe, rüzgardan jeotermale kadar her alanda teknolojik dönüşümü yerli üretim, yerli insan kaynağı ve yerli Ar-Ge ile gerçekleştirmek istiyoruz. Bir diğer önemli başlığımız da enerji verimliliği. Son 4 yılda enerji verimliliğine yapılan yatırımlarla 1,2 milyar dolarlık yıllık tasarruf elde ettik. Diğer yan sektörleri de hesaba kattığımızda toplamda 3,6 milyar dolarlık büyük bir katma değer sağlıyor. Burada gençlerimize, sizlere büyük bir iş düşüyor. Biz enerji teknolojilerini sizler için dünyaya meydan okuyacağınız, dünya ile rekabete girebileceğiniz bir alan olarak tanımlıyoruz. Sizlere güveniyoruz. Sizlere inanıyoruz. Bilginize, heyecanınıza, düşüncelerinize, enerjinize ihtiyacımız var. Hep birlikte Türkiye’yi zirveye taşıyoruz” şeklinde konuştu.

“Yarın lityum, kobalt, hidrojen ve değerli mineraller kullanılacak”

‘Gelecekte enerji nasıl olacak’ sorusunu değerlendiren Dönmez, “Enerji teknolojilerinin gelişimiyle birlikte enerjide bildiğimiz pek çok şey hızla değişime uğruyor. Uluslararası Enerji Ajansı raporuna göre bugün ki petrol-doğalgaz ticaretlerinin yerini yarın lityum, kobalt, hidrojen, değerli mineraller alabilir. Bu yeni hammadde döngüleri yeni çeşit bir jeopolitik sistem ve yeni bir enerji düzeni getirebilir. Bu sebeple bugünü düşündüğümüz kadar yarını da görmek ve anlamak zorundayız. Raporda belki de verilen mesajların en önemlisi enerji dönüşümünün öyle kolay, düzenli olmayacağı. Net sıfır baz yük anlamında iki grup var. Bir gruba göre yenilenebilir kaynaklar her şeye yeter. Ama eylül ayında İngiltere'de rüzgarın az esmesi sonucu fiyatlar arttı. Ya da bu yıl mevsim anormalitesi yüzünden HES’ler elektrik üretiminde önceki yıllara göre fazla rol alamadı. Temiz enerji kaynakları da iklim değişikliğinden etkileniyor. Şu anda iklim değişikliği görüşmelerinin yapıldığı Glasgow'da elektrik üretiminin 71'i nükleerden. Evet, bir hedef var ama oraya gidilmesi için yapılması gereken çok şey var” dedi.

Elektrikli araba vurgusu

Elektrikli arabaların gelişinin çok önemli olduğunun altını çizen Dönmez, “Fakat elektrikli arabalar sadece sessiz otomobiller değil. Bunlar aynı zamanda tekerlekli elektrik talebi. Örneğin bayram tatillerinde yapılan yolculukları düşünün. İstanbul’daki elektrik talebi, 2-3 gün içinde Muğla, İzmir, Antalya'ya kayıyor ve orada sadece 7-10 gün kalıyor ve geri dönüyor. Elektrikli arabalar şebekeye destek de verebilir. Bunu yapan modeller var. Fakat araba üreticileri için pil ömrü daha önemli olduğundan burada taviz vermek istemeyebilirler. Diğer taraftan ağır yük taşımacılığı yapan kamyonlar ne olacak? Uçaklar, gemiler diğer yanda. Bu sorulara tüm dünya cevap arıyor. Alternatif yakıtlar, elektriklenme, hibrit sistemler önemli hale geliyor. Açıkçası bizi geleceğe götürecek teknolojilerin sadece yüzde 50’si şu anda kendini ispatlamış durumda. Fakat üzerinde çalışılması gereken birçok enerji teknolojisi var. Hidrojen bunlardan bir tanesi. Belki füzyon bir diğeri olabilir. Bir diğer tarafta da dijitalleşme giderek önem kazanacak. Geleceğe dair en önemli senaryolardan biri elektriğin toplam enerji tüketimindeki oranının yüzde 25'ten yüzde 50'ye çıkması. Bu çıkış birçok fayda ve riski beraberinde getirecek. En önemlisi esneklik ihtiyacı olacak” diye konuştu.

Bakan Dönmez sözlerine şöyle devam etti: “Esneklik ihtiyacının belki en kolay karşılanabileceği yerlerden biri de tüketici ama elektronik olarak. Mesela rüzgar esmediğinde buzdolapları yarı güç modunda çalışsa ya da ev aletlerinin kontrol edilebilen değişik güç modları olsa. Örneğin cep telefonlarındaki güç ayalarını biliyorsunuz. Pil bitmeye yakın bunları en az tüketecekleri noktaya çekiyoruz, ekranı kısıyoruz. Aslında bir enerji yönetimi yapıyoruz. Bir kısım telefon otomatik yapıyor bunu. Pil belirli bir oranın altına düşünce aydınlığı azaltıyor ve bunu belli algoritmalarla yapıyor.”

“Kripto para için harcanan elektrikle Afrika’da milyonlarca insanın hayatı değişebilir”

Kripto para için harcanan elektrikle Afrika’da milyonlarca insanın hayatı değişebileceğini söyleyen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Bugün yapay zekâ algoritmaları, çok başarılı ama inanılmaz elektrik tüketiyor. Aslında ev aletlerinin yerini algoritmalar da alıyor diyebiliriz. Fakat bu algoritmaların akıllı tasarlanması büyük bir alan açabilir. Yani şebekeden gelen sinyallere göre artan ya da azalan enerji tüketimi ya da ısıtma-soğutma sistemlerinin genel sisteme destek olması önemli. Belki enerji dönüşümünün en kritik noktası sanayinin karbonsuzlaşması. Bir örnek verecek olursak hidrojenden sıfır emisyonlu çelik üretilmesi gibi. Çimento sektörü çok daha ilginç çünkü ısı çok kullanılıyor ve süreç içinde kimyasal tepkimeden dolayı emisyon çıkıyor. Kimyasal üretimi, plastikler diğer birçok ürününün üretilmesi için inanılmaz enerji harcanıyor ve emisyon üretiliyor karşılığında. Bir tişört üretilmesi 3 bin litre su ihtiyacına mal oluyor. 2 kilowatt saat da elektrik gerekiyor. Bu enerji ve kaynak tüketimini azaltacak teknolojilere acil ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.

“Üniversiteler sürecin daha fazla içinde yer alacak”

“1970’lerde araçlar 100 kilometrede 20-23 litre yakıt kullanımı ile çalışıyordu. 50 yılda bu oran üçte bir dörtte bir oranına kadar düştü. 100 watt ile aydınlatan ampuller şimdi 12 wattlara kadar düştü” diyerek sözlerine devam eden Dönmez, “Son 15 yılda, Edison’dan, Tesla’dan beri aynı olan aydınlatmalar, çip teknolojisiyle aynı olan LED sistemlere kaydı. 15 yılda 6-7 misli enerji verimliliği oldu. Belki önümüzdeki dönemde ısı pompaları önemli olacak. 50 yılda enerji sektörü büyük bir değişim yaşadı. Şimdi bir diğer soru da şu. Sonraki 50 yılı nasıl hayal ediyoruz? Sonraki 50 yıla hangi hazırlıklarla, hangi öngörülerle giriyoruz? İnsan kaynağımızı, bilgi ve tecrübemizi hangi alana kanalize ediyoruz? Burada üniversitelerimiz özellikle entelektüel sermayenin yetiştirildiği, Ar-Ge ve inovasyon yapıldığı bilgi ve teknoloji merkezleri olarak öne çıkıyor. Önümüzdeki yıllarda üniversiteler daha fazla bu sürecin içerisinde yer alacaklar. O nedenle geleceği bugünden kurmak, dünya ile nitelikli teknolojilerde rekabet edebilmek ve kendi öz markalarımızı, patentlerimizi, teknolojilerimizi çıkarmak adına üniversitelerimiz daha fazla sorumluluk yüklenecek. Türkiye, bu süreçte ciddi bir bilgi ve tecrübe birikimiyle eminim ki bu süreçte yıldızı parlayan ülkelerden biri olacak” dedi.
Konferansın ikinci kısmı basına kapalı olarak gerçekleştirildi.

Samet Doğru - Hakan Gönül
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Isparta Başkan Başdeğirmen: "Verdiğimiz bir sözü daha yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz" Isparta Çünür Mahallesi’nde dün hizmete giren yeni otogar için açılış töreni düzenlendi. Açılış töreninde konuşan Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, “Verdiğimiz bir sözü daha yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Eski otogarın bulunduğu alana da yeraltı otopark, üzeri meydan ve kütüphane yapıyoruz” dedi. Isparta Bahçelievler Mahallesi’ndeki Isparta Şehirlerarası Otogarı’ndan dün son sefer yapıldı. Çünür Mahallesi’ndeki yeni otogar da dün hizmete açıldı ve ilk otobüs seferleri gerçekleştirildi. İlk seferlerin gerçekleştiği yeni otogarın bugün de resmi açılış töreni yapıldı. Mehteran gösterisi ile başlayan törene Vali Aydın Baruş, AK Parti Isparta Milletvekili Mehmet Uğur Gökgöz, Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen ve eşi Şadiye Başdeğirmen, AK Parti İl Başkanı Furkan Cem Er, MHP İl Başkanı Önder Topçu, İl Genel Meclisi Başkanı Mehmet Ali Ertuğrul, ITSO Başkanı Metin Çelik, Ticaret Borsası Başkanı Hüdai Şahin, ilçe ve belde belediye başkanları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, esnaf ve vatandaşlar katıldı. Verdikleri bir sözü daha yerine getirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, eski otogarın şehrin ortasında kaldığını ifade etti. Hiçbir yatırımın yarım kalmayacağı yönünde verdikleri söz olduğunu ve bugün de yeni otogarın faaliyete sunulduğunu aktaran Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, “Yarım kalan yatırımları tamamlayarak buraya kadar geldik ve yeni otogarı açmaktan son derece memnun olduk. Mevcut eski otogarımız şehrin içinde kaldı, trafikte zorlanılıyordu. Öncelikle yeni otogar alanımızı faaliyete geçirdik, buranın faaliyete geçirilmesine katkı sunan belediye meclisi üyelerime, personelime emek veren herkese teşekkür ediyorum” görüşlerinde bulundu. Yeni otogarın hazırlanmadan önce hem otobüs işletmecileriyle hem de esnafla bir araya geldiklerini ve projenin kendilerinin istedikleri şekilde değiştirilerek hayata geçirildiğinden bahseden Başkan Başdeğirmen, “Esnafımızın istediği şekilde burayı düzenledik. Sonucunda da esnafımız memnun oldu. Herkes çok mutlu. Yaptığımız işin kabul görmesi çok önemli” dedi. “Eski otogar alanında 86 bin metrekarelik meydan düzenlemesi ve yaşam merkezi yapacağız” Boşaltılan otogarın yeriyle ilgili de hayata geçirecekleri projeye ilişkin bilgiler veren Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, boşalan otogar alanının bulunduğu bölgede yeraltı 3 katlı otopark ve üzerinde de 2 bin öğrencinin ders çalışabileceği bir kütüphane ile etkileşim merkezi yapılacağını açıkladı. Başdeğirmen, “Böcüzade Parkı ile birleştirerek toplam 86 bin metrekarelik alanda meydan düzenlemesi ve yaşam merkezi yapacağız. Vatandaşımızın rahat nefes alabileceği meydanlar oluşturmaya çalışıyoruz. Bu dönemimizde Isparta’da 3-4 tane büyük meydan oluşacaktır. Otogar alanımızdaki otopark kısmı 30 bin metrekare, bu alanda da her türlü etkinliği yapma imkânımız olacaktır. Isparta’mıza hayırlı ve uğurlu olsun” şeklinde konuştu. Açılış töreninde konuşan Isparta Valisi Aydın Baruş, ise yeni yapılan otogarla Isparta hem misafirlerini güzel bir şekilde ağırlayacak hem de vatandaşlarına yaşam merkezi sunmanın gururunu yaşayacak dedi. Vali Baruş, “Isparta her yıl dışarıdan misafir ağırlayan bir il. Modern bir otogara çok ihtiyacımız vardı. Şehir içinde kalmış otogar bu ihtiyaca cevap veremez hale gelmişti, oradaki esnafımız da bu durumdan muzdaripti. Yeni yapılan yatırımla Isparta hem misafirlerini güzel bir şekilde ağırlayacak hem de vatandaşlarına bir yaşam merkezi sunmanın gururunu yaşayacak. Bir otogarı, bir sanayi sitesini şehir dışına taşımak çok önemli problemler doğurur. Önemli olan bu problemi hemşehrisiyle vatandaşıyla birlikte anlaşarak uzlaşarak aşmak. İşte belediye başkanımız bunu başarmış. Bu nedenle belediye başkanımızı tebrik ediyoruz. Esnafımızı mağdur etmeden vatandaşlarımıza olumsuzluğa neden olmadan bu problemi çözmüşler. Eski otogarın bulunduğu alanın hem otopark hem kütüphane hem de bir meydan olarak kullanılacak olması Isparta için çok güzel bir tasarım. Bu tesiste esnafımıza bol kazançlar diliyorum, hayırlı olsun” dedi. Konuşmaların ardından dua edildi, yeni otogarın açılış kurdelesi kesildi. Yapılan açılış töreninin ardından protokol üyeleri yazıhane ve işletmeleri ziyaret ederek, yeni otogarın hayırlı olması temennisinde bulundular.