POLİTİKA - 18 Ocak 2018 Perşembe 19:15

Bakan Gül'den skandal olayla ilgili açıklama: Soruşturma başlatıldı

A
A
A
Bakan Gül'den skandal olayla ilgili açıklama: Soruşturma başlatıldı

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi’nde yaşanan olayla ilgili Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma başlatıldığını söyledi.

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi’nde yaşanan olayla ilgili, “Mağdurların tümü ifadeye çağrılmıştır, gerek kamu görevlisinin suçu bildirmeme gerekse çocuğun cinsel istismarı suçuyla ilgili soruşturmalar devam etmektir. Soruşturmalarla ilgili bir Cumhuriyet Başsavcı vekili, iki Cumhuriyet savcısı görevlendirmiştir” dedi.

Bakan Gül, TBMM Genel Kurulu'nda Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi’nde yaşanan olayla ilgili Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma başlatıldığını söyleyerek, “Bununla ilgili süreç, konunun savcılığa intikal ettiği 3 Ekim tarihinde derhal soruşturma başlamıştır. Türk Ceza Kanunu 279. maddesine göre, soruşturma yürütülmektedir. Türk Ceza Kanunu 103. maddesi uyarınca çocuğun cinsel istismarı suçu kapsamında ayrı bir soruşturma yürütülmektedir. Mağdurların tümü ifadeye çağrılmıştır, gerek kamu görevlisinin suçu bildirmeme gerekse çocuğun cinsel istismarı suçuyla ilgili soruşturmalar devam etmektir. Soruşturmalarla ilgili bir Cumhuriyet Başsavcı vekili, iki Cumhuriyet savcısı görevlendirmiştir” dedi. 

“OHAL sadece FETÖ’ye değil, PKK, DEAŞ ve diğer tüm terör örgütlerine yönelik bir uygulama içermektedir"

15 Temmuz hain darbe girişimiyle mücadele edilmesinde OHAL’in olumlu etkilerinden bahseden Gül, “15 Temmuz günü ortaya konulan kararlılık, milletimizin sergilemiş olduğu demokrasiye, vatanımıza, milletimizin yanında kararlılığı dünya demokrasi tarihine altın harflerle yazılmıştır. Sonrasında buna bir tiyatro diyen, Türkiye Cumhuriyeti’nin bekası için yapılan mücadeleye, saray rejimi, diktatör eleştirileri yapanların bu milletin iradesinden ne kadar uzak olduğunu bütün milletimiz görmektedir. Diktatör dediğiniz tankıyla, topuyla millete karşı savaş açan kişidir. Ama 15 Temmuz gecesi göstermiştir ki, tanka, F16 savaş uçaklarına karşı milleti arkasına alarak, milletin iradesinden başka hiçbir güç tanımam diyen kişi diktatör değildir, milletin, demokrasinin kahramanıdır” şeklinde konuştu.

OHAL kararının FETÖ darbe girişiminin sonrasında örgütle etkin mücadele için alındığını belirten Gül, “Başta FETÖ olmak üzere diğer terör örgütleriyle mücadele etkin ve dinamik bir katkı sağlayan OHAL uygulaması, vatandaşlarımızın gündelik hayatını etkilemesi söz konusu olmamıştır. Aksine, ekonomimiz dahil olmak üzere bir çok meselede ülkemizin ve milletimizin lehine gelişmeler kat edilmiştir. Kriz beklentileri boşa çıkmış, 2016 ve 2017 yıllarında Türkiye’de büyüme istikrarı devam etmiştir. Kimsenin endişesi olmasın, ekonomik, siyasi, toplumsal olarak sapasağlamdır. Yaşanan süreçlerle ilgili kriz tacirliği yapanların elleri boş kalacaktır” diye konuştu.

Bakanlar Kurulu’nda OHAL’i altıncı kez uzatma kararı aldıklarını kaydeden Gül, “OHAL Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük vesayet odağı ve hain yapısını merkeze alan mücadelenin bugün için en önemli enstrümanlarından biridir. Bu ülke için her birimiz canımız pahasına üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz. Bölgesel riskler bizim iç güvenliğimize yönelik tehdit risklerini arttırıyor. Bu nedenle OHAL sadece FETÖ’ye değil, PKK, DEAŞ ve diğer tüm terör örgütlerine yönelik bir uygulama içermektedir” dedi.
OHAL’den milletin rahatsız olmadığını belirten Gül, “Herkes biliyor ki: Kurda merhamet, kuzuya zulümdür. Bu nedenle asla bir zafiyete izin vermeyeceğiz. Eğer bir zafiyete izin verilirse, canını ortaya koyan milletimize nasıl hesap veririz? 251 şehidimiz, binlerce gazimiz canını ortaya koyan milletimiz adına hainlerden hesap sormaya devam edeceğiz. Hain darbe girişiminin seyrini değiştiren darbeci hainleri ölmek pahasına etkisiz hale getiren Ömer Halisdemir’ler adına hesap sorulacaktır” ifadelerini kullandı. 

Ahmet Umur Öztürk

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Beylikdüzü E-5 yan yoldaki feci kazada faciadan dönüldü: Taksi refüje savruldu, diğeri simit tezgahına çarpmadan durabildi Beylikdüzü’nde E-5 yan yol Avcılar istikametinde bekleyen ticari taksi, arkadan başka bir aracın çarpması sonucu refüje savruldu. Kazaya karışan araçlardan biri üst geçidin altındaki simit tezgahına çarpmaya ramak kala durabildi. Kazada 2 kişi hafif yaralandı. Yaralılar sağlık ekiplerince hastaneye kaldırıldı. Olay, sabah saat 06.30 sıralarında Beylikdüzü Yakuplu Mahallesi Haramidere mevkii E-5 yan yol Avcılar istikametinde meydana geldi. İddiaya göre, yol kenarında bekleyen Fatih S. kontrolündeki 34 TKH 23 plakalı ticari taksiye, Sezer G. kontrolündeki 34 RB 6959 plakalı araç arkadan çarptı. Ticari taksi çarpmanın etkisiyle savrularak yolun karşısındaki refüje çıktı. Sezer G. kontrolündeki otomobil yan yol üzerindeki üst geçidin altında bulunan simit tezgahına çarpmaya ramak kala durabildi. Yaşanan kazada her iki sürücüde hafif yaralandı. İhbar üzerine kaza yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralanan sürücüler sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı. Kaza nedeniyle Beylikdüzü E-5 yan yol üzerinde yoğun trafik oluştu. Polisin kontrolüyle trafik akışı sağlanırken kazaya karışan araçlar çekici ile kaldırıldı. Yaşanan kazaya şahit olan bölgedeki esnaflardan biri olayla ilgili olarak, “ Burada devamlı kaza oluyor. Bir değil iki değil. Yol kaygan zemin kaygan. Artı olarak durağın girişine bakın hiçbir önlem yok. Burası yokuş aşağı, araçlar kayıyor. Haberlere bakarsanız birçok kaza yaşandı burada ama Allah’tan kimseye bir şey olmadı. Aniden bir gürültü oldu. Arkama bile bakmadan kaçtım. Taksi duruyordu burada. Arkadan çarptılar” dedi
Mersin Mersin’de açık alanda kayısı hasadı başladı Mersin’in Mut ilçesinde sofralık kayısı hasadı başlarken, bu yıl 150 bin ton kayısı rekoltesi ve 80 bin ton ihracat bekleniyor. Türkiye’de sofralık kayısı üretiminin yüzde 90 ile 95’inin üretildiği, coğrafi işaretli sofralık Mut kayısısının açık alanda hasadı başladı. Mikro klima özelliğine sahip, dünya üzerinde tartışılmaz rengiyle, kokusuyla, görüntüsüyle rakip tanımayan Mut sofralık turfanda kayısısı Rusya, Orta Doğu, Hindistan ve Avrupa’ya ihraç ediliyor. 712 bin dekar tarım arazisi olan Mut ilçesinde, 77 bin 800 dekar alanda üretim yapılan kayısıda bu yıl rekoltenin 150 bin ton ve ihracatın ise 80 bin ton olacağı tahmin ediliyor. Kilosu 80 ile 120 liradan alıcı bulan kayısının fiyatlarından memnun olan üreticiler, eriğin altın yılını yaşadığını, kayısıdan da umutlu olduklarını söylediler. Kayısı hasadı dolaysıyla İlçe Kaymakamı İhsan Ayrancı, beraberinde Ziraat Odası Başkanı Muharrem Yılmaz ve Mersin Büyükşehir Belediyesi Mut Toptancı Hali Sebze Meyve Komisyoncular Derneği Başkanı Zeki Cüce ile birlikte hasat toplanan kayısı bahçelerini yerinde inceledi. Kaymakam Ayrancı, işçilerle birlikte kayısı topladı, kayısı toplamın zevkli olduğunu söyledi. Ayrancı, Mut’ta bu hafta itibarıyla kayısı hasadının başladığı bilgisini vererek, "Biz de bugün hasat yapan emekçi kardeşlerimizle, arazi sahiplerimizle beraber bahçeleri geziyoruz. Kayısı, ilçemizde gerçekten çok stratejik bir ürün. İlçemizdeki çiftçilerimizin elde ettiği tarımsal gelirde de önemli bir paya sahip. 150 bin ton civarında bir rekolte beklentimiz var bu sene. İnşallah bereketli bir sezon olur. Çiftçimizin iyi gelir ettiği bir sezon olur. Ben bütün ilçemize, bütün çiftçilerimize hayırlı bereketli bir hasat dönemi diliyorum" dedi. Mut Ziraat Odası Başkanı Muharrem Yılmaz ise, "Mut ilçemizde 77 bin 800 dekar alanda kayısı üretimi yapmaktayız. Ürettiğimiz kayısıların hemen hemen yüzde 90-95’i sofralıktır. Türkiye’de Mut tekdir. İlçemizin bulunduğu coğrafi konumundan dolayı erkenci kayısı, Mut’ta başlamaktadır. Mut ilçemizde kayısı nisan sonu başlar haziran sonu sona erer" diye konuştu. Kayısı hasadına başlayan üreticilerden Selami Bulut, yaklaşık 10 yıldır kayısı üreticiliği yaptığını dile getirerek, "Ortalama 250 dönüm kayısı bahçem var. Tabi farklı çeşitlerimiz var. Erkenci kayısılarımız matador, kolarodo, medisin. Şu an itibarıyla 80 ile 120 lira arasında gitmekte. Tabi bu da bizim için mutluluk verici. İnşallah bu şekilde devam eder. Bütün çiftçilerimize bereketli hasatlar diliyorum. 300 tonun üzerinde bu bahçede meyvemiz oluyor. Tabi giderek de üretimimiz artıyor" ifadelerini kullandı.
Amasya Amasya’nın tescilli tatlısı ‘Unutma beni’ Amasya’nın coğrafi işaretle tescil edilen lezzetlerinden ‘unutma beni tatlısı’ meslek lisesi öğrencisi kızların elinde yeniden hayat buldu. Yapımında kullanılan malzemelerin çok ekonomik olduğu bu tatlı, damaklarda unutulmayacak izler bırakıyor. Coğrafi işaretle tescillendi Amasya Valiliği ve Ziyaret Belediyesi’nin girişimiyle coğrafi işaret alan ‘unutma beni tatlısı’ İlduş Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ndeki öğretmen ile öğrencilerin elinde yeniden şekillendi. Tatlının yapımın köy ekmeği, üzüm pekmezi ve ceviz kullanıldığını belirten Yiyecek İçecek Hizmetleri Öğretmeni Bilsen Bodur, “Tatlımızın tadı çok güzel. Yiyen kişi tadını bir daha tadını unutmuyor” dedi. Tatlıyı çocukluk döneminde annesinin de yaptığını hatırlatan Bodur, “Köylerde yapılıyordu. Şehir merkezlerinde çok yapılmıyordu. Şimdi biz bu tatlımızı öğrencilerimize de öğreterek sofraları tatlandırmasını sağlayacağız” diye konuştu. “Ekonomik, besleyici ve kültürel değeri olan bir tatlı” Tescilli tatlı türüyle yarışmalara da katılmaya başladıklarına değinen İlduş Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Zübeyde Komaç da “Gayet ekonomik, besleyici ve kültürel değeri olan bir tatlıyı yapıp sunmak bizim için gurur verici oldu” şeklinde konuştu. Öğrencilerden Seda Koçak ise “Unutma beni tatlısını unutturmayacağız. Bu lezzeti herkese tattıracağız” ifadelerini kullandı.