ÇEVRE - 18 Kasım 2016 Cuma 18:05

Bakan Özhaseki: 'Türkiye dünyayı binde 7 kirletiyor'

A
A
A
Bakan Özhaseki: 'Türkiye dünyayı binde 7 kirletiyor'

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, tabiatı koruyan bir ecdadın evlatları olduklarını belirterek, “Birçok ülke dünyayı çok fazla kirlettiği halde üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmiyor. Çin dünyayı yüzde 25 oranında, ABD yüzde 15, AB ülkeleri yüzde 15 kirletiyor. Biz dünyanı sadece dünyayı binde 7 kirletiyoruz. Bu kirliliği de önleyebilme adına projeler yapıyoruz” dedi.

Bakan Özhaseki, Antalya Büyükşehir Belediyesi Entegre Atık Değerlendirme Geri Dönüşüm ve Bertaraf Tesisi’nin Kepez ilçesi Kızıllı Mahallesi’ndeki temel atma törenine katıldı. Burada konuşan Bakan Özhaseki, Menderes Türel’le 6 aynı dönemde belediye başkanlıkları yaptığını hatırlatarak, 2 gün boyunca ders çalıştıklarını aktardı. Bakan Özhaseki, “Gaziantep, Samsun, Konya, Bursa, Antalya ve Kayseri başkanları olarak, ‘Sorunların çözümü noktasında karşılıklı bilgi alışverişinde bulunurduk. Katı atık arıtma tesisi, raylı sistem ve birçok proje noktasında tartıştık. Dışarıdaki firmalara çarpılmadık. Kandırılmadan ucuza maletmeyi tartışırdık. Belediyenin cebinden hiç para çıkmadan burada bir tesis yapılıyor. Bu bile eleştiriliyorsa pes doğrusu söyleyecek bir şey bulamıyorum. Babam, Yiyeceksin içeceksin masraf etmeyeceksin’ derdi. Burada yeniliyor içiliyor masraf edilmiyor daha ne olacak. Bundan başkası olmaz. Tam tüccarca bir iş oluyor. Vicdanen müsterih olmak önemlidir. Eser bırakmak önemli. Bu tesiste binlerce insan kötü kokudan kurtarılacak, yer altı suları etkilenmeyecek, çevre kirliliği önlenecek. Belediyecilik konusunda tecrübesi olmayanlar, ‘Bunların ne önemi var’ diyebilir” dedi.

1993 yılında İstanbul Ümraniye’ de bir çöplük patladığını hatırlatan Bakan Özhaseki, “27 kişi öldü, 12 kişi de kayboldu. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan belediye başkanlığına gelmeden önce bir sene önceki İstanbul’unda o bugünkü yatırımları eleştirenlerin partisinin olduğu dönemde vahşi depolama olduğu için çöplü patladı yaklaşık 40 kişi öldü. O günlerde su nöbeti tutardık İstanbul’da. Çöp dağlarının olduğu patlamaları biliriz. O günlerden bugünlere. Belediyeler iş yapıyor cebinden para çıkmadan” dedi.

“Çevreyi koruyan medeniyet”
Sanayi devrimiyle insanların şehirlere akın ettiğini kaydeden Bakan Özhaseki, “Şehirler büyür ve atıklar da artmaya başladı. Eskiden hayat dört şey üzerine geçerlidir derlerdi, hava, su, toprak ve enerji. Sakın ola bunlarla oynamayın. Dengesini bozmayın. Tabiat intikam alınır derlerdi. Tabiatın insanoğlundan intikam aldığı dönemleri görüyoruz. O dengeyi bozduğumuz an başımıza felaketler geliyor. Bizler tabiatın dilinden konuşan medeniyetin varisleriyiz. ‘Fidan gibi gençler’ ‘Yaş Kesen Baş Keser’ sözleri yoktu. Tabiata karşı vakıf kuran bir ecdadı da yoktur onların. Günümüzde biraz bu işleri ihmal ettiğimizi düşünüyorum. Geçmişimizde medeniyetinizde emanet kavramı vardı. Emanete hıyanet yapılmaz. Bu can bize emanettir. Zaman mekan bize emanettir. Yaşadığımız çevre de bize Allahın bir emanetidir. Bu emaneti kötüye kullanmamak, onun başına kötülük getirmemek, kirletmemek, tahrip etmemek, onu aşırı tüketmemekte bir esastır. Bunu yapmamız gerekiyor” ifadelerine yer verdi.

“2023’de katı atık ve arıtma sorunu kalmayacak”
AK Parti’nin bazen çevreye doğru bakışından eleştirildiğine değinen Bakan Özhaseki, “2003 yılında iş başına geldiğimizde Türkiye’de katı atık tesisi sadece 15’ti. Şimdi aradan geçen zamanda katı atık tesis sayısı 85. 52 milyon insana hitap eden tesisimiz var. Arıtma suyu tesislerinde belediyelerin bulunduğu nüfusun yüzde 80 hitap edecek kadar arıtma tesisi yaptık. Hedefimiz 2023 yılına geldiğimizde evlerden attığımız bütün kirli suların hepsinin arıtma sularının alınıp tesislerde temizlendiği ortama kavuşmak. Her yıl ortalama 200 civarında arıtma tesisi hedefledik. Bu sene 234 tesisimiz devam ediyor. 2023 yılına geldiğimizde bütün katı atıkların hepsi alınacak ayrıştırılacak, elektrik üreteceğiz, çıkan geride kalanları ise gübre olarak kullanacağız. Bu tesislerde 60 bin kişi çalışıyor. 2023’de 10 milyar gelir elde edip, 100 bin kişi çalıştıracağız” diye konuştu.

“Dünyayı binde 7 kirletiyoruz”
Bakan Özhaseki şöyle konuştu:  “BM’nin raporuna dünya nüfusu 9 milyar olacak. Daha çok atık dışarı atılacak. Bu atıklar başımıza bela olarak geri dönecek. Raporlara göre son 100 yıl içinde toprak yüzeyindeki sıcak artı 1 derece arttı 2 dereceye doğru ilerliyor, deniz seviyesi yüzde 19 arttı. Karbon salınımı yüzde 42 arttı. Bütün bunlar felaketin habercisidir aslında. Bir çok ülke dünyayı çok fazla kirlettiği halde üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmiyor. Çin dünyayı yüzde 25 oranında, ABD yüzde 15, AB ülkeleri yüzde 15 kirletiyor. Biz dünyanı sadece dünyayı binde 7 kirletiyoruz. Bu kirliliği önleyebilme adına projeler yapıyoruz.”

“Suriyeli çıkışı”
İki gün öne Fas Marakeşte bir toplantıya katıldığını aktaran Bakan Özhaseki, “20-30 sene sonra olabilecek küresel iklim değişikliğinden dolayı, bir takım canlı türlerinin tehlikeye düşmesi, biyo çeşitliliğin azalması gibi konuları konuşuyoruz. Konuşmamda “Bunu yapalım yıllar sonra balık türlerinden bazıları kaybolmasın, bitki çeşitlerinden bir kısmı kaybolmasın” dedim. Ama Akdeniz’de gemilerle insanlar kurtulabilmek için kaçmak isterken boğuluyorlar. Küçücük çocuklar boğuluyorlar. Bunun için ne yapılıyor dedim. 3 milyon Suriyeliyi ülkemizde ağırlıyoruz. 12.5 milyar dolar harcadık. Bir taraftan bitki çeşitliliği yok olmasın, hayvan çeşitliliğinde azalma olmasın diye çabalayacağız, ama aynı zamanda çocuklar denizlerde boğulacak, insanlar ölecek kimsenin kılı kıpırdamayacak. 400 tane mülteciyi ülkemize alalım mı almayalım mı diye tartışacaklar. Doğrusu bunu yapan insanlarında ikiyüzlülüğünü yüzlerine vurmak gerekiyordu onu yapmak için elimden geleni yaptım. Bizler çevremize birbirimize sahip çıkacağız. Hizmet edeceğiz. İyi örnek olacağız. Gelecek nesillerimiz daha güzel günler yaşayacak” diye konuştu.

"Vizyon gerçeği"
Vali Münir Karaloğlu DA, Antalya’nın hem bugünün hem yarınını ilgilendiren önemli tesisin temelini attıklarını kaydetti. Şehirler büyüdükçe sorunlarının da büyüdüğünü ifade eden Vali Karaloğlu, “15 yıl önce Türkiye’nin bütün şehirlerinin çöp kokusu olurdu, yangın meydana gelirdi. Son 15 yılda çevre alanında önemli yatırımlar yapıldı. Vahşi depolamadan düzenli depolamaya geçildi. Artık şehrin çöpünü düzenli depolamaktan tamamen bertaraf edecek tesis yapıyoruz. Bunun için vizyon gerek. Bu vizyon Türkiye Cumhuriyeti devletinde, bakanında, belediye başkanında var. Katı atıktan enerji elde eden bir döneme giriyoruz” dedi.

"6 milyonluk katkı"
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ise Antalya’nın bir kez daha tarih yazdığını ve önemli bir hayalinin gerçek olduğunu söyledi. Türel şöyle konuştu:  "En temiz çevresi yatırım projesini hayata geçiriyoruz. Antalya’nın taşı toprağı hatta suyu altın şimdi Antalya’nın çöpünü de altın yapıyoruz. Senelerdir Antalya’nın elektrik üreteceğiz derdik şimdi söz bitti icraat başladı. Antalya’da 1980’lerden itibaren hızlı büyünce katı atık depolaması sorun haline geldi. Duacıdaki depolama alanın kokusu tüm şehre yayılırdı. Patlama yangın olurdu. Bekir Kumbul döneminde ilk düzenli depolama yapıldı. Önceki dönenimde buranın ihalesi yapıldı ama kağıt üzerinde kaldı. Ardından biz iki ve üncü aşamaları yaptık. Bu tesisi biz ise 13 ilçe 1 milyon 750 bin kişilik ve elektrik üretecek tesise çevirdik. Çöpümüzün yüzde 85’ini bertaraf edeceğiz. Yüzde 15’i depolayacağız. Belediye bu düzenli depolama ile maliyeti azalıyor. Bu yatırım belediyenin kasasından 1 kuruş çıkmadan yapılıyor. Kasaya ise senede 6 milyonluk katkı sağlayacak. Tükettiklerimizle üretiyoruz.Yaptığımızı her hizmete bir kulp bulanlar elbette bu tesisse hasetlerinden ne diyecekler bilemiyorum."

CHP’ye eleştiri
Konyaaltı sahiline de değinen Türel, “Sahilden tırların geçmediği, insanların yaşam alanı haline getireceğiz. Dün ihalesini için başlangıç yaptık. İki gün önce muhalefet hemen konuşmaya başladı. Dediler ki, CHP İl Başkanı şunu dedi: ‘Sahilin bu projeyle özelleştirilmesi Antalya’da sahilleri kapatmak demektir. Bunu kesinlikle doğru bulmuyorum, belediyenin ve halkın yararına değildir. Sahiller bedeli ne olursa olsun birilerine verilemez.’ Herhalde adresi şaşırdı CHP’liler. Kendileri yaparken kaza biz yaparken ceza. Hani sahiller özel sektöre verilemezdi bunu ilk CHP’li belediye yaptı. Süre doldu bizde şimdi adım atıyoruz. Arkada hatırlı birileri mi var diyorlar. Dün ihaleye katılan olmadı. Hatırlı birileri olsa katılırlardı. Çamur siyaseti yapmak yerine bizim Hurma’daki çamurdan enerji üreten tesisi görsünler. Belki o çamur siyasetinden vazgeçerler. Yarın belki Büyükşehir Belediye Başkanlığı için yarışa girecekler. Geçmişte özel sektöre verdiği için CHP’li belediye başkanını eleştiriyor. Bunları söylüyorum ki Antalyalılar neyin ne olduğunu iyi bilsinler. Biz Antalya için çalışıyoruz. Bu tesisi de eleştirenlere Allah onları ıslah etsin, dua edeceğiz. Bu hizmette bize nasip oldu” dedi.

Akdeniz Belediyeler Birliği ve Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, Antalya’da Menderes Türel’den önce vahşi depolama ve yaka yönteminin uygulandığını hatırlattı. Tütüncü, AK Parti döneminde yapılan yatırımlarla çevreci bir yerel yönetim anlayışının yansıtan tesislerin ortaya çıktığını kaydetti.
Konuşmaların ardından Bakan Özhaseki, Belediye Başkanı Türel ve protokol üyelerin tesisin temelini attı.

Tesis hakkında
Bu proje ile Antalya’nın evsel katı atıkları Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yönetmelikleri doğrultusunda bertaraf edilmesi, depolanması geri dönüşüm ve imha teknolojisiyle sağlamak amaçlandı. 45 milyon TL değerindeki proje kapsamında, ayrıştırma ve geri dönüşüm tesisi, ileri mekanik, biyolojik ve termal işlem ve teknolojilerini kullanan geri kazanım tesisi, enerji üretim tesisleri, düzenli depolama tesisi, tıbbi atıkların depolanması taşınması ve bertarafına yönelik tıbbi atık strelizasyon tesisi, atık pil geçici depolama alanı ve diğer üniteler yer alıyor.

Kent çöpünden enerji elde edilecek tesisten ayrıca tek kuruş harcanmadan 160 bin TL’lik gelir bekleniyor. Temel atma törenine, Bakan Özhaseki’nin yanı sıra, AK Parti Antalya Milletvekili Mustafa Köse, Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, AK Parti Antalya İl Başkanı Rıza Sümer ve çok sayıda vatandaş katıldı. 

İsa Akar-Adem Akalan-Ertuğrul Gün

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Benzin yüklü tanker kaza yaptı: Patlama riskine karşı D-130 Karayolu trafiğe kapatıldı, evler tahliye edildi Kocaeli’nin Gölcük ilçesi D-130 Karayolu’nda seyir halinde olan benzin yüklü tanker, önce üst geçit köprüsüne ardından ise 3 araca çarptı. Tankerin çekici kısmı koparken benzin ise yola saçıldı. Patlama riskine karşı yolun iki şeridi de trafiğe kapatılırken, çevredeki evlerde tahliye edildi. Edinilen bilgiye göre, Gölcük ilçesi D-130 Karayolu Yalova istikametine seyir halinde olan benzin yüklü tanker sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde araç, refüjdeki demir korkuluklara çarparak karşı şeride geçti. 150 metre boyunca duramayan tanker üstgeçit köprüsünün ayağına, ardından park halindeki iki kamyonete çarptı. Daha sonra karşı şeritten gelen hafif ticari araca çarpan tankerin çekici kısmı koptu. Kopan çekici, D130 Karayolu’ndan karşı sokağa uçtu. Kazada tanker sürücüsü hafif şekilde yaralanırken benzin ise yola saçıldı. İhbar üzerine olay yerine sağlık, polis, itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralı hastaneye kaldırırken, polis ekipleri ise patlama riskine karşı D130 Karayolu’nun Yalova ve İzmit istikametini trafiğe kapattı. Ayrıca çevrede bulunan binalardaki vatandaşlar da tahliye edildi. Şehir merkezinden trafik akışı sağlanıyor. Ayrıca itfaiye ve polis ekipleri vatandaşları bölgeden uzaklaştırmaya devam ediyor. İtfaiye ekipleri, patlama riskine karşı bölgeyi köpüklüyor. Patlamaya karşı tehlike olduğu için evler tahliye edildi. Çok korktuk" Patlama riskine karşı evden çıkarılan Aysel Sütlüce, “Polisler anons etti ve korkarak hemen dışarı çıktık. Kaza yapan tanker araçları ezmiş. Patlamaya karşı tehlike olduğu için evler tahliye edildi. Çok korktuk" dedi. Ömer Çengel ise "Tanker 3 aracı çarpmış. Tankerden devamlı benzin akıyor. Polisler evi boşalttı. Şu an dışarıda bekliyoruz" diye konuştu.
Ankara Mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler Resmi Gazete’de Çalışmak için bulundukları ilden başka illere giden mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin yaşadıkları sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmalar ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanarak Resmi Gazete’de yayımlanan ’Mevsimlik Tarım İşçileri ile İlgili 2024/5 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ ile mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler getirildi. Genelge kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve aileleri için geçici yerleşim alanları oluşturulacak ve bu alanlarda eğitim, sağlık, ulaşım ve sosyal hizmetler sunulacak. Genelgeye göre, valilikler tarafından mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde iklim şartlarına uygun, emniyetli ve estetik prefabrik yapılar kullanılarak geçici yerleşim alanları kurulacak. Bu alanlar sel, su baskını gibi doğal afetlere karşı güvenli lokasyonlarda planlanacak ve yerleşim yerlerine elektrik, su ve kanalizasyon hizmetleri sağlanacak. Valiliklerce hazırlanan eylem planlarında belirlenen alanlara ilişkin tahsis veya protokol belgesi Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi’ne (e-METİP) aktarılacak. Sağlık hizmetleri Genelgede sağlık hizmetleri kapsamında, il sağlık müdürlükleri tarafından mevsimlik tarım işçileri ve ailelerine yönelik aşılama, kronik hastalık taramaları ve mobil sağlık ekipleri ile sağlık hizmetleri sunulacak. İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda personelinin istihdamının sağlacağı belirtilen genelgede, ”İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda sağlık personelinin istihdamı sağlanacak ve hizmet ihtiyacına göre personelin çalışma saatleri düzenlenecektir. Çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesi kapsamında il sağlık müdürlüklerince gerekli bilgilendirme faaliyetleri yapılacaktır” ifadelerine yer verildi. Eğitim hizmetleri Genelgeye göre çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. İl milli Eğitim Müdürlüklerince; geçici yerleşim alanlarında eğitim ve sosyal faaliyetler için oluşturulan merkezin, öncelikle çocuklar için etkin bir eğitim merkezi olarak kullanılmasının sağlanacağına dikkati çekilen genelgede şu ifadelere yer verildi: "Çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu eğitim çağındaki çocuklarının eğitimlerini devam ettirmek üzere konu hakkında Milli Eğitim Bakanlığının ilgili yönerge/genelge hükümleri uygulanacaktır. Bu hususta şartlı nakit transferi gibi özendirici tedbirler etkin şekilde uygulanacak, çocukların okul kıyafetleri ve malzemeleri valiliklerce sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları aracılığıyla temin edilecektir. İl milli eğitim müdürlüklerince; mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının daimi ikametgahlarındaki okullarına döndüklerinde öğrenme kayıplarına yönelik telafi/yetiştirme eğitimleri yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçileri, daimi ikamet ettikleri illere geri döndüklerinde çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri, halk eğitimi merkezleri ve mesleki eğitim merkezlerince; işçiler arasında yaygın eğitim ihtiyacı olanlar tespit edilerek eğitim ihtiyaçları karşılanacak, yetişkinlere okuma-yazma ve/veya meslek edindirme kursları, iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile sosyal-kültürel faaliyetler düzenlenecektir. Özel eğitim ihtiyacı bulunan çocuklar rehberlik araştırma merkezi müdürlükleri tarafından eğitim imkanlarından faydalandırılacaktır. Mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının eğitime erişimlerinin sağlanması amacıyla il/ilçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde kurulan ekiplerin görevleri süresince ulaşım ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbirler Valiliklerce alınacaktır." Genelgeye göre, İçişleri Bakanlığı, mevsimlik tarım işçilerinin güvenli bir şekilde seyahat etmeleri için gerekli trafik denetimlerini artıracak ve gece saatlerinde yolculuk yapmamaları sağlanacak. Geçici yerleşim alanlarının korunması ve asayişin sağlanması için kolluk kuvvetleri tarafından düzenli devriyeler yapılacak. Sosyal hizmetler Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerince sosyal hizmetler kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin bilgilendirilmesi sağlanacağı kaydedilen genelgede kadın, çocuk, engelli ve yaşlıların sunulan hizmetlerden yararlanacağı vurgulandı. Okul çağına gelmemiş çocuklar için ise aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve İl Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından geçici yerleşim alanlarında eğitim ve bakım hizmetleri için personel görevlendirilebilecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sunulan gezici kütüphane, gezici müze ve benzeri hizmetlerin geçici yerleşim alanlarında faaliyet göstermesi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli çalışmalar yürütüleceği aktarılan genelgede şunlar yer aldı: "Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarına yönelik sosyal ve sportif faaliyetler yürütülecektir. İl Müftülüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin inanç ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tüm tedbirler alınacak; çocuk işçiliğinin önlenmesine ve çocukların zorunlu eğitime devam etmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak ailelerin bilgilendirilmesine yönelik çalışmalara destek verilecektir." Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi (e-METİP) Mevsimlik tarım işçisi olarak daimi ikametgahı dışında bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin ve ailelerinin kimlik bildirimleri, bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarındaki kolluk kuvvetlerince alınacağı vurgulanan genelge şu şekilde devam etti: "Bu bildirimler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile elektronik ortamda paylaşılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için teknik altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığına e-METİP’e kayıtlı olan mevsimlik tarım işçilerinin ve aile bireylerinin kimlik numaralarını bildirecektir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılmakta olan Milli Eğitim Bakanlığı e-Okul Yönetim Bilgi Sistemi’nde yer alan mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına ilişkin kayıtlar e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin kimlik numaraları her sağlık hizmeti sunumunda alınarak, sunulan hizmetlere ilişkin bilgiler kişisel verileri içermeyecek şekilde e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerekli gördüğü takdirde e-METİP’in etkinliğinin artırılması amacıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarından protokole gerek duymadan kişisel verileri içermeyecek şekilde veri talebinde bulunabilecektir. Tarım alanlarının geniş bölgelere yayılması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin kayıt altına alınması sürecinde kolluk kuvvetlerine kolaylık sağlamak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşları, muhtarlar ile ziraat odaları birlikleri ve mevsimlik tarım işçisi çalıştıran tarla veya bahçe sahipleri/işleticileri ve işverenler tespit ettikleri/çalıştırdıkları mevsimlik tarım işçilerini kolluk kuvvetlerine bildirecektir.
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.