POLİTİKA - 08 Aralık 2016 Perşembe 18:17

Bakan Yılmaz’dan o iddialara yanıt

A
A
A
Bakan Yılmaz’dan o iddialara yanıt

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Türkiye’nin eğitim başarısının OECD ülkelerinin gerisinde olduğu iddialarına ilişkin, “Tek bir ölçü alarak Türkiye’nin eğitimi buradadır demek doğru değil. Bizde en çok Finlandiya eğitim sistemi örnek verilir ancak Finlandiya’da her girdiği sınavda kendi puanını aşağıya düşürmüştür” dedi.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Üsküdar’da bulunan Adile Sultan Kasrı Öğretmenevi’nde düzenlenen Türkiye’nin yerli ilk zeka testi ASİS’in tanıtım programına katıldı. Bakan Yılmaz, yaptığı konuşmada, Türkiye’nin okul başarısının OECD ülkelerinin altına düştüğü iddialarına yanıt verdi.

Açıklanan OECD PİSA rakamlarına tek tek cevap veren Bakan Yılmaz, “Fen lisesinden katılan öğrencilerimiz bu sınavda 534 puan aldılar. 534 puan hangi ülkenin puanına denk geliyor onu söyleyeyim size, Estonya’nın Japonya’nın. Yani dünyanın ikincisi Japonya 538, Estonya üçüncüsü 534. Sadece fen lisesindeki öğrencilerimiz girmiş olsaydı aldığımız derece dünyanın ilk üçü arasındaydı. Birinci Singapur, ikinci Japonya, üçüncü Estonya, bizim fen lisesi okur yazar öğrencilerimizin alığı puan 534. Buda gösteriyor ki fen lisesinde okuyan öğrencilerimizin dünyayla yarışma konusunda bir eksiği yok. Hatta dünyanın çok çok da önünde” dedi.

Eğitimde örnek gösterilen Finlandiya’nın rakamlarıyla Türkiye’nin rakamlarını karşılaştıran Bakan Yılmaz, “PiSA’da matematikte Türkiye 420 aldı. 2012’de 448 idik. 2012’ye göre 28 puan kaybımız var. Şimdi Finlandiya’ya bakıyoruz. Finlandiya’nın geçen yıl PİSA’daki puanı 545. Şimdiki puanı 511. Kayıp 34 puan. Bizim kaybımız 28, Finlandiya’nın ki 34. Bazı ülkeler Türkiye kötüye gitse sevinecekmiş gibi bir durum var. Finlandiya’ya bakmak lazım 34 puan kaybeden ülkede Türkiye’ye gösterilen tepki gösteriliyor mu? 10 bin dolar harcayan OECD ülkeleriyle 5 bin doların altında harcayan ülkelerin aynı sonucu almasını istiyorsunuz. Bizim iddiamız şu; geçmiş dönemlerde verilmediği kadar eğitime önem verdik. Eğitime kaynak ayırmadan eğitime önem verildiği iddia edilebilir mi. Eğitime 2002 yılında yüzde 10 pay ayıranların, biz şimdi yüzde 20 ayırınca neden OECD ülkelerindeki başarıyı yakalayamadınız diye eleştirmesi doğru değildir. Biz geçmişten çok daha iyiyiz. Ancak hedeflerimiz 2023 yılında dünyanın en büyük 10 ekonomisinden birisi olmamız lazım. geçmişe göre çok iyiyiz ama daha almamız gereken mesafe var. PİSA tek başına bir ülkenin eğitimde bulunduğu noktayı göstermeye yetmez. Tek bir ölçü alarak Türkiye’nin eğitimi buradadır demek doğru değil. Bizde en çok Finlandiya eğitim sistemi örnek verilir ancak Finlandiya’da her girdiği sınavda kendi puanını aşağıya düşürmüştür” diye konuştu.

Okul öncesi eğitim alan öğrencilerin almayanlara göre daha başarılı olduğunu kaydeden Yılmaz, “Okul öncesi eğitim alanların puanları almayanlardan 17 puan daha fazla. O zaman biz okul öncesi eğitimi zorunlu eğitim kapsamına almalıyız diyoruz” dedi.

TİMSS verilerine göre açıklamalarda bulunan Bakan Yılmaz, “Türkiye 8. Sınıf fen bilimleri başarı ortalaması 99 yılında 433 puan. 2007 yılında 454 puan, 2011 yılında 483 puan, 2015 yılında 493 puan seviyesinde gerçekleşmiş. Bu da başarı puanını bir önceki döneme göre artırmıştır. Türkiye geçmişe kıyasla eğitime daha çok önem veriyor. Geçmişe kıyasla daha fazla kaynak ayırmıştır. Eğitimde alınan sonuçlar çok daha iyi durumdadır. Eksiklerimizin farkındayız. Geçmişe göre iyi durumdayız. Önümüzdeki dönem de okul öncesi eğitimi zorunlu eğitim kapsamına alarak ikili eğitimi kaldırarak yabancı dil eğitimini artırarak ve mesleki eğitime önem vererekten gerek TİMSS’te gerekse PİSA’da daha iyi sonuç alayız. 2015 raporu diyor ki devlet okulları özel okullara göre daha iyi eğitim veriyor. Burada öğretmenlerle mutlaka performans denetimini getirmemiz lazım ki PİSA’da diyor son 3 ayda meslekle ilgili bir eğitime katıldınız mi bizde yüzde 25 gibi bir sonuç çıkıyor. OECD’de yüzde 50 gibi bir rakam çıkıyor. Öğretmenlerimizin meslek içi eğitimine önem vereceğiz. Öğretmen akademisini hayata geçireceğiz. Performans değerlendirme sistemini getireceğiz” açıklamasında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.